Ali Hasanov Azerbaycan'ın önemli isimlerinden biri. Devletin en üst düzey birimi olan devlet konseyinin üyesi. Yani bir bakıma Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in sözcülerinden, yardımcılarından  biri.
 
Ali Hasanov Antalya/Manavgat'ta düzenlenen Dünya Azebaycanlı Aydınlar forumunda tam bir hafta boyunca toplantıları takip ederek diasporada yaşayan Azerbaycanlı Aydınlarla birlikte oldu.
 
Ali Hasanov'a Belçika'da yaşayan Türkler'i ve Azerbaycanlı kardeşlerimizle paylaştıklarımızı anlattık. Sorular sorduk. Ve samimi cevaplar aldık.
 
İşte okurlarımızla paylaşmak istediğimiz notlarımız. 
 

Ali Hasanov: (Azerbaycan Devlet Sözcüsü) anlatıyor..
 
Öncelikle bu forum yoluyla tüm dünyada yaşayan Azebaycanlı Aydınlara ulaşmak ve onları yakından tanımak İstedik. Bunu çok önemsiyoruz. Bu değerli insanlarımız nerede yaşarlar? Ne yaparlar? Onların daha da gelişmesi ve güçlenmesi için biz ne yapabiliriz? Ayrıca onlar bizim için uluslararası sorunlarda ne yapabilirler? Bu soruların cevaplarını bulmaya çalıştık.
 
31 Aralık gününü Dünya Azebaycanlılar günü olarak ilan ettik. Bu doğrultuda yurt dışı temsilciliklerimiz aracılığı ile Azerbaycanlı kardeşlerimize ulaşmaya çalıştık. Bakü'de iki defa kurultay organize ederek, aydın yurtdaşlarımızı biraraya getirdik. Onlara Azerbaycan Devletinin kendileri için neler yapabileceğini anlattık. Burada maksadımız onların bulundukları ülkelerde daha da güçlenmesini sağlamakla beraber bunun karşılığında kendi vatanları Azerbaycan'a katkı yapmalarını sağlamak şeklindedir.
 
Artık globalleşen dünyada sayıdan ziyade nitelik önemli hale geldi. Sanat, kültür, siyaset, veya bir çok diğer alanda yaşadıkları ülkelerde başarılı olan insanlarımızın ülkemizin davalarında bizlere daha fazla katkıda bulunacağını biliyoruz.
 
Bu büyük forumda bizler tüm dünyadan biraraya gelen Azrebaycanlı Aydınlara kendi fikirlerimizi aktardık. Onların düşüncelerini ve önerilerini öğrendik. Forum her yönüyle son derece faydalı olmuştur.Ayrıca bu yönde yapılan çalışmaları daha da genişleterek sadece Azerbaycanlı  Aydınlarla değil, aynı zamanda Türk diasporasında bir bütünlük yaratmak istiyoruz.
 
Bizim sevincimiz de , kederimiz de birdir. Bizlerin iç ve dış politikada kendimize göre hedeflerimiz var. Bu yönde Aydınlarımızda bir hareket etmelidir. Bu doğrultuda hep beraber bir işbirliği protokolü imzaladık.
 
Karabağ meselesine gelince: Şu anda Agik, Minks grubu, Amerika, Fransa ve Rusya Ermenistan ve Azerbaycan arasında arabuluculuk yapıyor. Görüşmeler devam ediyor. Fakat biz bu görüşmelerden memnun değiliz. Bu ülkeler toprağı işgal olunanla, işgalci arasında hala bir fark görmüyorlar. Bizim topraklarımıza bir tecavüz söz konusu. Eğer uluslararası bir hukuk varsa, bir başka devletin topraklarına tecavüz edenin cezalandırılması gerekir. Karabağ sorunu şimdilik böyle devam ediyor. Fakat bu durumun daha uzun yıllar bu şekilde devam etmesini kabul edemeyiz. Bizim de sabrımızın bir sınırı vardır.
 
Azerbaycan hızla mükabiliyet  gücünü artırmaktadır. Artık ülkemizi askeri alanda da savunacak duruma getirdik. Azerbaycan'ın büyük bir bütçesi askerî harcamalar için ayrılmaktadır. Şayet Ermenistan gelecekte bu tecavüzkar tutumunu devam ettirirse, hiç kimse merak etmesin, Azerbaycan halkı topraklarını işgalden kurtarmak için her yolu deneyecektir.
 
Elbette bizlerde sulhtan yanayız. Barış ve kardeşlik taraftarıyız. Biz sadece bölgede değil tüm dünyada halkların sulh içersinde yaşamasını istiyoruz. Fakat topraklarımızı işgal edenlerede gereken cevabı vereceğiz.
 
Biz Azerbaycan Devleti olarak Türkiye'nin Azerbaycan konusunda yürüttüğü iç ve dış politikadan memnunuz. Türkiye her zaman Azerbaycan'ın yanında yer almıştır. Örneğin Karabağ sorunu çözülmeden Ermenistan ile sınırların açılmayacağı deklare edilmiştir. Türkiye her zaman Ermenistan ile dostluk ilişkileri söz konusu olduğunda bu Ermenistan'ın elinde diyerek topu her zaman karşı tarafa atmıştır. Yani Ermenistan'ın işgale son vermesi için Türkiye her zaman üzerine düşeni yapmıştır. Azerbaycan Devleti ise bunun karşılığında tüm iç ve dış siyasetinde elinden geldiği ölçüde Türkiye'ye destek vermektedir.
 
Türkiye ile ayrıca büyük ekonomik projelerimiz var. Örneğin Bakü-Tiflis-Ceyhan boru hattı. Telekominikasyon, nakliyat, enerji ve buna benzer bir çok konuda işbirliği yapıyoruz. Bizler Türkiye ile bir bütün olarak çalışıyoruz. Devletlerimiz arasında hiç bir sorun yoktur.
 
Sivil toplum örgütleri arasında zaman zaman farklı görüşler olabiliyor. Bunlar geçici sorunlardır. Bunlar zamanla ortadan kalkar.
 
Bizler devlet düzeyinde olan son derece sağlıklı ilişkileri diasporada yaşayan Aydınlarımız ve insanlarımız arasında da kurmak istiyoruz. Bazı dağınıklıklar olduğunu biliyoruz. Dünya Azerbaycanlı Aydınlar Forumu ile bu dağınıklığı gidererek insanlarımızı işbirliği yapma yönünde teşvik etmek istiyoruz.
 
Dünya Azebaycanlı Aydınlar Forumu bu yönde çok başarılı olmuştur. Gelecekte bu önemli işlerin sonuçlarını hep birlikte göreceğiz.