Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu bugün (01 Eylül 2009) müjdeli haberi verdi: "Ermenistan'la Anlaştık". Artık Ermenistan ile ilgili bizden yana hiçbir problem yok. Anlaştık, Hangi konularda mı anlaştık acaba?
-Birinci Dünya Savaşı yıllarında 1,5 milyon Ermeni'yi güle oynaya, kör bıçaklarla kese kese köklerini kurutmaya çalıştığımızı kabul ederek anlaştık!
-Birinci Dünya Savaşında evlerinde masum masum otururken soykırım yaparak köklerini kazıdığımız 1,5 milyon Emeninin her birisinin fi tarihinden kalma ve de DNA'larının hiçbir noktası birbirine uymayan ÇOK YAKIN AKRABALARINA kelle başına en az 1 milyon EURO'yu ödemeyi kabul ederek anlaştık!
-Ağrı Dağının Ermenilerin kutsal dağı olduğunu ve gelmiş geçmiş tüm tapusuyla Ermenilere ait olduğunu kabul ederek anlaştık!
-Doğu Anadolu Bölgemizin büyük bir kısmının Ermeni toprağı olduğunu kabul ederek anlaştık.
-Sehven bize ait olan ama aslında Ermenilere ait olan Doğu Anadolu topraklarını yüzlerce yıldır hiçbir kira ücreti ödemeden kullandığımız için şimdi her bir dönüm için 1 milyon EURO ödemeyi kabul ederek anlaştık!
-Ermenistan anayasasında yer alan Ermenilere yaptığımız soykırım maddesini anayasamızın değiştirilemez, değiştirilmesi teklif dahi edilemeyen maddeleri arasına almayı kabul ettiğimizi kabul ederek anlaştık!
-Ermenistan'ın sehven Azerbaycan'a ait olan Dağlık Karabağ Bölgesinin insanlığın var olduğu tarihten itibaren Ermenilere ait olduğunu kabul ederek anlaştık!
-25-26 Şubat 1992'de sehven Azerbaycan'a ait olduğu gösterilen Hocali köyünde 613 Azeri Türkü'nün acımasızca Ermeniler tarafından katledilmediğini, bu Azeri Türklerinin birbirlerini kan davası nedeniyle katlettiklerini kabul ederek anlaştık!
-ASALA Terör Örgütü'nün aslında bir terör örgütü olmadığını ve aşağıda detaylı şekilde yazdığımız hiçbir terör eyleminde yer almadığını kabul ederek anlaştık!
-1973 yılında Los Angeles Başkonsolosumuz Mehmet BAYDAR'ın ASALA tarafından şehit edilmediğini kabul ederek anlaştık!
-1975 yılında Viyana Büyükelçimiz Daniş TUNALIGİL'in ASALA tarafından şehit edilmediğini kabul ederek anlaştık!
-1975 yılında Paris büyükelçimiz İsmail EREZ ve makam şoförünün ASALA tarafından şehit edilmediğini kabul ederek anlaştık!
-1976 yılında Beyrut Büyükelçililiği başkâtibimiz Oktay CİRİT'in ASALA tarafından şehit edilmediğini kabul ederek anlaştık!
-1977 yılında Vatikan büyükelçimiz Taha CARIM'ın ASALA tarafından şehit edilmediğini kabul ederek anlaştık!
-1978 yılında Madrid büyükelçimizin eşi NECLA KUNERALP'in ve emekli büyükelçimiz Beşir BALCIOĞLU'nun ASALA tarafından şehit edilmediğini kabul ederek anlaştık!
-1979 yılında Hollanda Büyükelçimizin oğlu Ahmet BENLER'in ASALA tarafından şehit edilmediğini kabul ederek anlaştık!
-1979 yılında Paris turizm müşavirimiz Yılmaz ÇOLPAN'ın ASALA tarafından şehit edilmediğini kabul ederek anlaştık!
-1980 yılında Atina Büyükelçimizin idari ataşesi Galip ÖZMEN ile 14 yaşındaki kızı Neslihan ÖZMEN'in ASALA tarafından şehit edilmediğini kabul ederek anlaştık!
-1980 yılında Avustralya başkonsolosumuz Şarık ARIYAK ve Engin SEVER'in ASALA tarafından şehit edilmediğini kabul ederek anlaştık!
-1981 yılında Paris büyükelçilimiz çalışanlarından Reşat MORALI ve Tecelli ARI'nın ASALA tarafından şehit edilmediğini kabul ederek anlaştık!
-1981 yılında Cenevre Başkonsolosluk görevlilerimizden M.Savaş YERGÜZ'ün ASALA tarafından şehit edilmediğini kabul ederek anlaştık!
-1982 yılında Los Angeles Başkonsolomuz Kemal Arıkan, Boston Fahri Başkonsolosumuz Orhan GÜNDÜZ, Lizbon Büyükelçilimiz personelinden Erkut AKBAY ve eşi Nadide AKBAY, Ottowa Büyükelçilimiz apersonelinden Atilla ALTIKAT, Burgaz BAşkonsolosluğumzu personelinden Bora SÜELKAN'ın ASALA tarafından şehit edilmediğini kabul ederek anlaştık!
-1983 yılında Belgrat Büyükelçimiz Galip BALKAR'ın, Brüksel Büyükelçiliğimiz personelinden Dursun AKSOY'un, Lizbon Büyükelçimizin personelinin eşi Cahide MIHÇIOĞLU'nun ASALA tarafından şehit edilmediğini kabul ederek anlaştık!
-1984 yılında Tahran büyükelçiliğimiz personelinin eşi Işık YÖNDER'in, Viyana Büyükelçiliğimiz Erdoğan ÖZEN'in, BM Temsilcimiz Enver ERGUN'un ASALA tarafından şehit edilmediğini kabul ederek anlaştık!
-15 Temmuz 1983'te Paris Orly havalimanındaki THY bürosu önünde bombayı patlatıp 8 kişinin ölümü 63 kişinin yaralanması olayını ASALA'nın yapmadığını kabul ederek anlaştık!
Başbakanımızda bugün şu açıklamayı yapıyor: "Bu süreç içerisinde attığımız adımlardan bir tanesi... Dün saat 17.00'de İsviçre, Türkiye ve Ermenistan tarafından açıklanan, iç istişarelerin başlatılmasına yönelik adım var. Parlamento'dan bunun onayı olmadıktan sonra işlerlik kazanmayacak" diye konuştu.
İyi güzel de bu parlamentoda hangi partinin milletvekili sayısı en fazla? Bu ülkenin Cumhurbaşkanının, Meclis başkanının kim olacağını ilk sizden duymadık mı? Sizin dediğiniz kişiler o makamlara gelmediler mi? Dışişleri bakanımız sizden habersiz, izinsiz bir mutabakat metninin arlına imza atar mı acaba?
Neyse biz artık Ermenistan'la anlaştık. Yukarıdaki maddeleri kabul ederek! Anlaştık!!! Ya da anlaştığımızı sandığım konular yukarıda. Belki yanılmışta olabilirim anlaştığımızı sandığım konularda. Ama her ne olursa olsun şahıs olarak ben anlaşmadım, asla anlaşmıyorum ve asla anlaşmayacağımda. Ta ki Ermenistan önümde diz çöküp tüm yaptığı hainlikleri tek tek itiraf edip, af dileyene kadar. Ama ben anlaşmasam da BİZ ANLAŞMIŞIZ haberim yok. Sizin bunlardan haberiniz var mı acaba?
Sahi bugünlerde Ermenistan tarafında neler oluyor biliyor musunuz?
Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyandiyor ki : "Türkiye-Ermenistan sınırının "açılması" veya "açılmanın eşiğine" gelinmesi durumunda Türkiye-Ermenistan maçını izlemeye gideceğim"
Bizim cumhurbaşkanımız neyin açılması ya da açılmanın eşiğine gelinmesi şartıyla gitmişti acaba Erivan'a?
Ve Sarkisyan devam ediyor konuşmasına "Türkiye soykırımı kabul etse de etmese de biz soykırım olduğunu söylüyoruz" dedi.
Hangi konuda anlaştığımızın kararı size ait sevgili okuyucularım, karar sizin…
Turan Aksakal/Türkiye
