Hiç bilmediğim, daha önce adımlamadığım bir yoldu,
Dışarısı karanlık,
Simsiyah perde çekilmişti yeryüzüne
Ay yoktu, isyan ediyordu yıldızlar feleğe küsmüş
Etrafı ölümsüz bir sessizlik sarmıştı,
Gözlerim amansız arıyordu, dört yönü, altı kıtayı
Ama hiç bir şey yoktu, sen yoktun,
Sadece beni sonsuza iten boşluk ve benliğim,

Koşuyordum delicesine, dur durak bilmeden,
Koşuyordum, ayaklarım yalın, zaman durmuş
Gidiyordum son baharda nefesim kurumuş
Gidiyordum sensizliğe doğru dönmemesine,

İçimde dinmeyen sızı, kavuruyordu yüreğimi,
Ölüme yalnız yolcuydum, ağır geliyordu,
Nedeni belli olmayan korku,
Kör mavzer kurşunu gibi yakıyordu canımı
Yolculuk yanlız, işte zor olan buydu..

Günah sürgün eylemişti padişah tahtında,
Tövbem ise köleydi benim sol yanımda,
Dünya sürüklemişti yalandan uzak,
Hayat kalleşti, yaşam ise bir tuzak

Nerden bilirdim,
Işık oruspu, karanlık kahpeydi
Ve ben üşüyordum,
Üzerimde elbise yoktu,
Çırılçıplaktım,
Utanıyordum.
Bir ağaç, tutunacak bir dal yoktu,
İnsanoğlu yoktu,
Ve toprak soguktu..
Ayaklarım yalın, dudağım çatlak
İçerim kan ağlıyordu
Sen yoktun...

Feryad ediyordum hıçkıra, hıçkara,
Gözyaşlarımın dermanı yoktu
Yeryüzünü hüzün kaplamış,
Sevgiyle nefret el elle vermiş,
Sevdam kin taşıyordu..

Hayat yalandı, mahşer ise gerçek
Ecel korkaktı, ölüm ise ödlek
Her doğum sonunda can teslim edecek biri daha,
Her sevda sonunda isyan doğar saha.

Çaresizdim, korkuyordum, sensizdim, sen yoktun
O an gösterdiler, yüzün solmuştu,
Elinden cehenem güzeliğinden bir karanfil vardı,
Ellerin ateştende soğuk
Bana ak giydirmişler, sen ise kara
Yastaydın belli, ama ne fayda

Son bir defa bak yüzüme,
Son bir defa tut ellerimi korkmadan
Son bir defa konuş benimle
Uğruna toprağa kurban olduğum,
Son bir kerede beraberiz diye…….