Başkan von der Leyen'in bir sonraki uzun vadeli AB bütçesi hakkındaki açıklaması

2028-2034 bütçesi.

• Avrupa Komisyonu, yasama sürecini başlatan, ayrıca Birliğin yürütme organı olarak AB müktesebatını, bütçeyi ve programları uygulamaktan ve idari denetimden sorumlu kurumdur.
• Avrupa Komisyonu, her bir üye devletten bir kişinin yer aldığı, 5 yıl için seçilen 27 üyeden oluşur. Bu kişilere "komiser" adı verilir.
• AB Komisyonu "Komiserleri" adı verilen 27 Komisyon Üyesi bir sonraki uzun vadeli AB bütçesi hakkındaki yapılan uzun müzakereler sonucunda hazırlanan bütçe öncelikleri kararını Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen açıkladı.

• AB Komisyonu Başkanı von der Leyen'in Açıklaması

• Bu Yeni Bir Dönem İçin 2 Trilyon Avroluk Bir Bütçedir.

Avrupa'nın hedeflerine uygun, Avrupa'nın karşılaştığı zorluklarla mücadele eden ve bağımsızlığımızı güçlendiren bir bütçe. Daha büyük, daha akıllı ve daha keskin bir bütçe. Bu bütçe, vatandaşlarımız, işletmelerimiz, ortaklarımız ve geleceğimiz için sonuçlar üretecek bir bütçedir.

• Bir Sonraki MFF, Şimdiye Kadar Önerilen En İddialı Bütçe Olacaktır.

Daha stratejik, daha esnek ve daha şeffaftır. Müdahale kapasitemize ve bağımsızlığımıza daha fazla yatırım yapıyoruz. Ancak, kendi kaynaklarımızda köklü bir değişiklik önerdiğimiz için, üye devletlerin AB bütçesine katkıları sabit kalacaktır. 5 temel alanı özetleyeceğim.

• İlk Olarak, İnsanlara, Üye Devletlere ve Bölgelere Yatırım Yapacağız.

Buradaki temel unsur: 865 milyar avroluk Ulusal ve Bölgesel Ortaklık Planları, bunlar yatırım ve reformların temelini oluşturmaktadır. Bunların merkezinde uyum ve tarım yer almaktadır. Bunlar, Avrupa dayanışmasının ve Avrupa modeline yapılan yatırımların temel direkleridir. Çiftçilerin gelir desteği için 300 milyar avroyu güvence altına alıyoruz. Buna, çiftçilerimizin geçim kaynaklarının korunması için iki katına çıkarılan tarım rezervi de dahildir. Uyum alanında, az gelişmiş bölgeler için fonları güvence altına alıyoruz. Az gelişmiş bölgelere yapılan yatırımlar en az 218 milyar avro tutarındadır. Balıkçılık alanında, en az 2 milyar avro ayrılmıştır. Ulusal ve Bölgesel Ortaklık Planları, sosyal politikalar için de finansal kaynaklar sağlayacaktır. Burada, ilk kez sosyal harcamalar için %14'lük bir hedef belirlenmiştir, yani ana akımlaştırma. Ayrıca ilk kez, tüm MFF genelinde sosyal fonları takip edeceğiz. Göç ve sınır yönetimi alanındaki yatırımları da üç katına çıkarıyoruz. Çünkü Avrupa'nın sınırları ortak bir sorumluluktur. Afetler meydana geldiğinde hızlı ve kararlı bir şekilde harekete geçebilmemiz için Dayanışma Fonu'nu üç katına çıkarıyoruz. Dolayısıyla, Ulusal ve Bölgesel Ortaklık Planlarının amacı, üye devletlerin Avrupa önceliklerini dikkate alarak geliştirdikleri tek bir planın, farklı fonları daha iyi yönetebilmemiz için entegre etmesidir.

• Catalyst Europe, Üye Devletlere Avrupa Hedeflerine Yatırım Yapmak İçin Ek İmkanlar Sağlayacak.

Bugün, aynı hedefi finanse etme potansiyeli olan, ancak zaman çizelgesi, uygunluk kriterleri ve hedefleri bakımından farklı olan birkaç fonun birbiriyle çakıştığını sık sık görüyoruz. Bu nedenle, bu farklı fonlar arasında amaca uygun olanı bulmak çok zor. Ve birçok yineleme ve çakışma, temelde bölgeler ve üye devletler için kullanamadığımız potansiyeli boşa harcamaktır. Ve ilk kez, AB bütçesi, Avrupa Birliği tarafından desteklenen 150 milyar avroya kadar kredilerle üye devletlerin AB hedeflerine daha fazla yatırım yapma olasılığını destekleyecektir. Buna Catalyst Europe adını vereceğiz. Krediler AB bütçesi tarafından desteklenmektedir. Kredileri alıp, uygun koşullar isteyen üye devletlere, örneğin belirli Avrupa önceliklerini desteklemek isteyen üye devletlere aktarıyoruz. Bu kredileri, örneğin savunma sanayii, enerji altyapısı, stratejik teknolojiler ve diğer alanlara yatırabilirsiniz. Catalyst Europe, üye devletlere Avrupa hedeflerine yatırım yapmak için ek imkanlar sağlayacaktır. Böyle bir ek finansman kaynağı ilk kez önerilmektedir.

• Ulusal ve Bölgesel Ortaklık Planları Kapsamında, Basit ve Şeffaf Bir Tahsis Sistemi Öneriyoruz.

Bu sistem, bölgesel eşitsizlikler, yoksulluk riski, tarımsal ihtiyaçlar veya sınırlarımızdaki gerilimler gibi temel ilkelere dayanmaktadır. Planlar, bölgelerin farklı ihtiyaçları olduğu ve Avrupa politikaları ve önceliklerini kendi bölgelerinde ve topluluklarında nasıl uygulayacaklarını en iyi kendilerinin bildiği için özel olarak hazırlanmıştır. Üye devletlerimiz ve özellikle bölgelerimiz çok farklı olmakla birlikte, genel Avrupa topluluklarımız da vardır. Bu nedenle, bölge veya üye devlet için özel olarak hazırlanmış tek bir planın yanı sıra, kolayca erişilebilir Avrupa fonları ve net yatırımlar ve reformlar şartı, burada tamamen yeni bir durumdur. Ulusal ve Bölgesel Ortaklık Planları, Avrupa önceliklerini sahada yansıtan daha stratejik bir tahsisat yapılmasına olanak tanır. Size bir örnek vereyim: konut. Günümüzde konut için finansman bulmak zor, ancak bu Avrupa Birliği'nin her yerinde çok önemli bir konudur. Ulusal ve Bölgesel Ortaklık Planı ile tek bir yaklaşımla, bu çapraz konuyu ele alabilir ve üye devletlerin bölgesel ve ulusal özelliklerine bağlı olarak plan dahilinde üzerinde çalışabilirsiniz. Planlar, Avrupa önceliklerini tek bir çatı altında toplar, yerel ihtiyaçlarla uyumlaştırılması daha kolaydır, ulusal ve yerel yetkililer için yönetimi daha basittir ve – en önemlisi – birleştirildiğinde daha etkilidir.

• Hukukun Üstünlüğü, AB bütçesinden Sağlanan Tüm Finansman İçin Bir Zorunluluktur.

Ulusal ve Bölgesel Ortaklık Planları kapsamında ve ayrıca önerilen tüm MFF kapsamında hukukun üstünlüğüne saygı konusunda bir söz: Hukukun üstünlüğüne saygı koşulsuzdur. Hukukun üstünlüğü, AB bütçesinden sağlanan tüm finansman için bir zorunluluktur. Ve bir sonraki MFF ile daha da ileri gidiyoruz. Ulusal ve Bölgesel Ortaklık Planları, hukukun üstünlüğünü ve temel hakları yatırım için bir koşul ve reform için bir odak noktası haline getirecektir. Çok güçlü güvenceler, açık koşullar ve doğru teşviklerle sorumlu harcama ve tam hesap verebilirlik sağlayacağız. Bu, vatandaşların yararına olacaktır.

• Gençler İçin Erasmus+ Programı %50 Oranında Artırılacak.

Vatandaşlar, özellikle de gençler için bir diğer önemli konu, bu teklifte %50 oranında artırılan Erasmus+ programıdır. Bir de sivil topluma destek konusu var; sivil toplumu farklı programlarla destekleyeceğiz. Örneğin, hem Ulusal ve Bölgesel Ortaklıklar hem de Rekabetçilik Fonu, çevre, biyolojik çeşitlilik ve döngüsel ekonomiye yönelik faaliyetler olan LIFE faaliyetlerini destekleyecektir.

• Yeni AGORA-EU Programını Destekleyeceğiz.

Buna ek olarak, yeni AGORA-EU programı, Yaratıcı Avrupa ve CERV'yi temel almaktadır – bunları bir araya getirip AGORA adını veriyoruz – medya özgürlüğünü, değerleri, sivil hakları, demokrasiyi ve çeşitliliği destekleyecektir.

• AB’nin Rekabet Gücünü Artırmak İçin Yaklaşık 410 Milyar Avroluk Bir Avrupa Rekabetçilik Fonu Öneriyoruz

Bildiğiniz gibi, bütçede bu varlık var, ardından ikinci büyük blok olan Rekabetçilik Fonu var. İkincisi, Avrupa'nın rekabet gücünü artırmak. Yaklaşık 410 milyar avroluk bir Avrupa Rekabetçilik Fonu öneriyoruz, çünkü yarının stratejik teknolojilerini desteklemek çok önemli. Bu Rekabetçilik Fonuna gerçekten önem veriyoruz, gelecekteki pazar için ihtiyaç duyduğumuz stratejik teknolojileri finanse ediyoruz. Bu Rekabetçilik Fonu, Horizon Europe'un iki katına çıkarılmasını da içermektedir. Horizon Europe, dünya çapında en tanınmış bilim ve araştırma programıdır ve biz bunu iki katına çıkaracağız.

• Yenilikçi Bir Dijital Ekosistem Oluşturmak İçin Dijital Alandaki Yatırımımızı 5 Katına Çıkarıyoruz.

Ayrıca, AB bütçesinden bu konulara ayrılan fonları altı katına çıkararak temiz teknoloji, biyoekonomi ve karbonsuzlaştırma alanlarında büyük bir ivme kazanıyoruz. Bu, Avrupa Birliği'nin altı çevre hedefine hizmet eden MFF için %35'lik iklim harcaması hedefine ek olarak yapılmaktadır. Bu tutar yaklaşık 700 milyar avroya denk gelmektedir. Rekabetçilik Fonu, tedarik zincirlerini güvence altına almamızı, inovasyonu artırmamızı ve temiz ve akıllı teknoloji için küresel yarışta liderlik etmemizi sağlayacak Avrupa egemenliği gündeminin bir parçasıdır. Bu, temelde Mario Draghi ve Enrico Letta'nın bunun gerekli olduğunu söyledikleri çağrının cevabıdır. İşte teklifimizdeki cevap: Daha güçlü bir sanayi tabanı, daha entegre bir Tek Pazar ve gücünü kullanan birleşik bir Avrupa çağrısı.

• Rekabetçilik Fonu İçinde Savunma ve Uzay Penceresi İçin 131 Milyar Avro Öneriyoruz.

Üçüncüsü, Rekabetçilik fonu içinde Savunma ve Uzay konuları yer almaktadır ve bunu vurgulamak istiyorum. Rekabetçilik Fonu içinde Savunma ve Uzay penceresi için 131 milyar avro öneriyoruz. Bu, bugün sahip olduğumuzun beş katıdır. Çünkü güvenliğin vatandaşlar ve hükümetler için en önemli konu olduğunu biliyoruz ve bu, endüstriyel temelimizi ve yeteneklerimizi güçlendirecektir. Rekabetçilik Fonu'nun yanı sıra, Avrupa'yı Bağlayan Tesisler de var; bunları ulaşım ve enerji için kullanıyoruz. Ulaşım için Avrupa'yı Bağlayan Altyapı'yı iki katına çıkarıyoruz ve askeri hareket kabiliyetini on katına çıkarıyoruz – bu, ulaşımın bir parçasıdır, böylece silahlı kuvvetlerimiz daha hızlı, daha iyi ve birlikte hareket edebilecek. Ve çok önemli bir nokta, enerji altyapısı harcamalarını beş katına çıkarıyoruz. Bu, enerji bağımsızlığını güçlendirir ve temiz geçişi hızlandırır. Ayrıca, siber güvenlik ve çift kullanımlı altyapıya yapılan yatırımları önemli ölçüde artırıyoruz. Bu, Avrupa savunması, Avrupa bağlantısı ve Avrupa'nın hazırlığı ile ilgilidir.

• Ukrayna İçin 100 Milyar Avro Ayırıyoruz.

Ulusal ve bölgesel planları inceledik, Rekabetçilik fonunu inceledik. Şimdi, dördüncü nokta olarak, Avrupa Birliği dışındaki üçüncü yapı taşına bakalım: 200 milyar avroluk bir araç olan Küresel Avrupa. Bu, küresel sahnedeki sorumluluklarımıza uygun olarak %75'lik bir artış anlamına geliyor. Bu, Küresel Geçit, insani yardım, stratejik ortaklıklar ve en önemlisi genişlemeye desteğimiz için. Genişleme, temel bir önceliktir. Bu sadece siyasi bir hedef değil, Avrupa'nın istikrarı ve refahına yapılan stratejik bir yatırımdır. Bu nedenle, aday ülkelere Küresel Avrupa'nın tüm araçlarını sunuyoruz – sadece teknik yardım değil, aynı zamanda kaynaklarla desteklenen reformlar ve yatırımlar için de destek. Bunun yanı sıra, Ukrayna için 100 milyar avro ayırıyoruz. Yeniden yapılanma için Ukrayna Tesisi var, bu tesis ilk olarak orta vadeli gözden geçirme ile 50 milyar avro ile doldurulmuştu.

Ukrayna'nın toparlanmasını, dayanıklılığını ve AB üyeliği yolunda ilerlemesini desteklemek için Ukrayna Fonu'nu yeniden doldurmak üzere 100 milyar avro öneriyoruz. Ve üyelik süreci için – geçmişteki tüm üyelik süreçlerinde olduğu gibi: MFF'de, bir aday ülkenin üyeliği durumunda MFF'nin revize edileceğini belirten özel bir revizyon maddesi bulunmaktadır. Bu mantıklıdır, çünkü Avrupa Birliği'ne katılan ülkenin büyüklüğüne bağlı olarak müzakere etmek zorunda kalacağız; Katılım anlaşmasında, örneğin bu ülke için uyum ödemelerinin ve tarım ödemelerinin aşamalı olarak uygulanması ve aynı zamanda bu katılımcı ülkenin Avrupa Birliği'ne katkısının aşamalı olarak uygulanması konusunda müzakere etmek zorundayız. Bu müzakere ve tartışma gerektirir ve bu nedenle mali düzenlemede, bir katılımla birlikte MFF'nin revize edileceğine dair bir taahhüt ve yükümlülük bulunmaktadır. Bu, geçmişteki katılımlarda işe yaramıştır ve şimdi de işe yarayacaktır.

• 400 Milyar Avroya Varan Bir Güce Sahip Özel Bir Kriz Mekanizması Oluşturuyoruz.

Beşinci nokta, dayanıklılık ve çeviklik için oluşturulmuş bir bütçe. Bu, kriz konusudur.

Görevim başladığından beri krizlere tanık olduk – önce Covid19 ile başladı, ardından ağır bir enerji krizi yaşadık, sonra da Rusya'nın Ukrayna'da savaşı başladı. Ve her seferinde, hızlı ve gerekli mali gücü kullanarak tepki vermek son derece zordu. Çünkü, bildiğiniz gibi, bugünkü bütçemiz kaynakların %90'ının sabit olduğu şekilde tasarlanmıştır. Bu bütçe 2018-2019'da tasarlanmıştır, ancak bugün bu %90'lık sabit kaynakla yaşıyoruz. O zaman yaptığımız şey, 122. maddeyi kullanmaya çalışmaktı, ancak bu madde optimal değildir, bu kadar ciddi krizler için en iyi araç değildir. Bu nedenle, neredeyse 400 milyar avroya varan bir güce sahip özel bir kriz mekanizması oluşturuyoruz. Çünkü krizler artık istisna değil, norm haline geldi ve biz de dersimizi aldık. Çok açık olmak istiyorum: harcamalarımız masraflar için değil, bilinmeyen bir krizin ortaya çıkması durumunda bu ek fonlara erişme imkânı için – güçlü güvencelerle birlikte – yapılmaktadır. Bu, bizim için bir olasılıktır, ancak normal zamanlarda kullanılmak üzere değil, kriz zamanlarında, nasıl tetikleneceği ve nasıl korunacağı konusunda net bir mekanizma ile kullanılmak üzere.

• AB Bütçesi İçin Yeni Gelir Kaynakları Öneriyoruz.

Son olarak, tüm bunların finansmanı sağlanmalıdır ve bu da benim altıncı ve son noktam: Yeni Kendi Kaynakları. Bugün, AB bütçesi için yeni gelir kaynakları öneriyoruz. Hedef basit: Ortak kurtarma borçlarımızı geri ödemek zorundayız, bu nedenle NextGenerationEU geri ödenmeli ve modern önceliklerimizi yerine getirmeliyiz. Ve en önemlisi, ulusal katkıları sabit tutmak istiyoruz. Avrupa bütçesini finanse etmenin sadece iki yolu vardır: ulusal katkılar veya Avrupa bütçesine kendi kaynakları. Bu nedenle, üye devletlerin ulusal katkılarını sabit tutmak istiyorsak, NextGenerationEU'yu geri ödemek ve bütçenin ek modernizasyonunu finanse etmek için Yeni Kendi Kaynaklarına ihtiyaç vardır.

Bu bütçe, bugünün gerçekleri ve yarının zorlukları için hazırlanmış bir bütçedir. Çok hızlı değişen bir dünyada siyasi tercihlerimizi hayata geçirmemizi sağlayan bir bütçedir. Daha fazla esneklik istiyoruz. Her şey 7 yıl için bir kerede kararlaştırılmamalıdır, çünkü bugün 2033 veya 2034 yıllarının nasıl olacağını öngöremeyiz. Bu nedenle, bu bütçede daha az katılık ve bize daha fazla esneklik ve hareket alanı sağlayan büyük fonlar istiyoruz. Daha fazla esneklik, Parlamento ve Konsey'in hayati bir rol oynadığı yıllık bütçe kararında da daha fazla alan anlamına gelir. Bugün önerimizi sunduk ve şimdi Avrupa Parlamentosu, üye devletler, vatandaşlar ve işletmelerle birlikte çalışmaya devam ediyoruz.