Haberin yayım tarihi
2008-11-29
Haberin bulunduğu kategoriler

Avrupa İş Dünyası Gündemi....28 Kasım 2008

BUSINESSEUROPE, Avrupa Özel Sektör Konfederasyonu olarak AB üyesi ve aday ülkelerden özel sektör temsil kuruluşlarını bünyesinde topluyor. Avrupa iş dünyasının ortak sesi olarak AB kurumları ve hükümetleri tarafından resmen Avrupa özel sektörünün temsil kuruluşu olarak tanınıyor.
 
Uzman komiteleri, ihtisas komisyonları ve en üst düzey siyasal ve ekonomik girişimleriyle BUSINESSEUROPE AB siyaset oluşturma ve karar alma sürecinin temel direklerinden biri olarak etkinliklerini sürdürüyor. Türkiye'den TÜSİAD ve TİSK BUSINESSEUROPE'un tam üyesidirler.
 
Bu bültende aylık olarak Avrupa iş dünyasının öncelikli konularını ve bunlar etrafında oluşan siyaset gündemini özetlemeyi hedefliyoruz.
 
Dr Bahadır Kaleağası
AB ve BUSINESSEUROPE nezdinde
TÜSİAD ve TİSK Daimi Temsilcisi - Brüksel







 
BUSINESSEUROPE
 
- BUSINESSEUROPE 24 Kasım'da Hizmetler Yönergesi ile ilgili bir seminer gerçekleştirdi. Seminerde BUSINESSEUROPE'a üye federasyonların verdiği bilgiler ışığında Hizmetler Yönergesi'nin üye ülkelerin iç yasalarına aktarımında hangi farklılıkların ortaya çıktığı karşılaştırmalı olarak incelendi. Seminer katılımcıları aşağıdaki önerileri oluşturdu:
 
• AB ülkeleri Hizmetler Yönergesi'ni iç hukuka aktarırken tek bir yöntem izlemelidir. Yönergenin içselleştirilmesi konusunda ülkeler arasında zamanlama açısından farklılık olmamalıdır.
 
• Ulusal düzeyde gerçekleştirilen tarama çalışmaları ile mevcut ulusal kurallar sadeleştirilmelidir.
 
• Elektronik süreçler geliştirilmeli ve bunların karşılıklı olarak işleyişi sağlanmalıdır. Kullanım dili olarak İngilizce tercih edilmelidir.
 
• İlgili grupların temsili yetersizdir. Ulusal iş dünyası temsilcileri ve federasyonlarla görüş alışverişi güçlendirilmelidir.
 
• Komisyon'un da yardımıyla üye ülkeler kapsamlı birer iletişim kampanyası başlatarak yönergenin sağlayacağı fırsatlar kamuoyuna açıklanmalıdır.
 
• Hizmet sektörü AB'nin toplam gayri safi milli hasılasının %70'ini oluşturmaktadır. 2000-2005 döneminde AB'de yaratılan yeni istihdamın %95'i hizmet sektöründen kaynaklanmaktadır. AB ihracatının %30'u hizmetlerden oluşmaktadır. AB üyeleri arasındaki ticaretin ise %20'si hizmetlerden oluşmaktadır.
 
• Diğer sektörlerle karşılaştırıldığında hizmet sektörü piyasasında AB ülkeleri arasında bir uyumlaşmanın sağlandığını söylemek mümkün değildir.
 
• Yukarıdaki nedenlerden ötürü Hizmetler Yönergesi'nin yürürlüğe girmesi önemlidir. Böylece hizmetler alanında sadeleştirilmiş ve ortak kurallara ulaşılarak, aşırı bürokrasinin engellenmesi, zaman ve diğer maliyetlerin ortadan kalkması mümkün olabilecektir.
 
- BUSINESSEUROPE ve Rusya Federasyonu'nda faaliyet gösteren Avrupa İş Dünyası Derneği (Association of European Business in the Russian Federation/AEB) AB iş dünyası açısından Rusya'daki sorun ve fırsatlar hakkında bilgi vermek üzere ortaklaşa bir seminer düzenledi. Seminerde AEB temsilcileri Rus ekonomisinin mevcut durumu, küresel mali krizin Rus ekonomisine etkileri, yatırım ortamı, vize ve çalışma izni, tarım ve otomotiv sektörlerindeki gelişmeler konularında sunum yaptı. Bazı önemli notlar:
 
 • Mayıs 2008'den bugüne sanayi ürünleri üretiminde azalma gerçekleşti.
 
• İşgücü maliyetlerinde son dönemde artış gerçekleşti.
 
• İnşaat sektöründe daralma yaşanmakta.
 
• Ocak 2008'den bugüne ülkeye giriş yapan toplam doğrudan yabancı yatırım tutarı 0,8 milyar €'dır.
 
• Küresel krizin etkilerini hafifletmek amacıyla devletin oluşturduğu önlem paketi kapsamındaki fonların dağıtımında saydamlık ilkesine uyulmamıştır. Devlet kademelerine yakın olan şirketler kaynaklara daha kolay ulaşmaktadır.
 
• Kamu satın alımları alanında yerli firmalara ayrıcalıklar sağlanmaya başlanmıştır.
 
• Ekonomi, son dönemde petrol fiyatlarındaki düşüşten olumsuz etkilenmektedir.
 
• Son dört yıl içinde yabancı araba satışlarında artış gerçekleşmiştir.
 
• Otomotiv sektöründe uzman işgücü eksikliği bulunmaktadır.
 
• Otomobil satışlarının %50'si tüketici kredileriyle gerçekleşmektedir.
 
• Hububat ve yağlı tohum üretimi güçlüdür.
 
• Gıda ve içecek sektörü gelişmeye açıktır. Gıda ve içecek tüketimi potansiyelin çok altındadır. Bu alan gelişmeye açıktır.
 
• Çiftçiler mali kaynaklara ve banka kredilerine erişimde sıkıntı çekmektedir.
 
• Biyo-yakıt üretimi henüz söz konusu değildir.
 
• Tüketilen gıda maddelerinin %40'ı dışarıdan ithal edilmektedir.
 
• Gıda sektörüne yapılan yatırım yetersizdir.
 
• Et üretimi miktar ve kalite bakımından yetersizdir.
 
AEB Rusya'daki en geniş ve güçlü Avrupa iş örgütüdür. 600'den fazla Avrupalı ve çok uluslu şirket AEB'nin üyeleri arasında yer almaktadır. AEB'nin üyeleri Rusya'daki yabancı yatırımın büyük bir bölümünü oluşturmaktadır. http://www.aebrus.ru/ 
 
BOSMIP II
 
TÜSİAD; TİSK ve BUSINESSEUROPE işbirliği ile AB Komisyonu tarafından desteklenen BOSMIP II projesi kapsamında 20–21 Kasım'da İstanbul'da "AB'de Enerji ve Ulaşım Politikaları" başlıklı bir eğitim semineri düzenledi.
 
BOSMIP (Business Organisations as Single Market Integration Players) projesi, BUSINESSEUROPE tarafından AB'ye yeni katılan ve aday olan ülkelerin iş dünyası örgütlerinin AB'ye katılım süreçlerini desteklemek amacıyla başlatıldı. Eğitim semineri serisinden oluşan BOSMIP projesi çerçevesinde, AB'ye yeni katılan ve aday olan ülkelerin iş dünyası örgütlerinin belirli konularda ilgili AB mevzuatı ile tanıştırılması ve uygulama alanındaki tecrübelerin paylaşılması amaçlanıyor.
 
Çin
 
- Çin'e işleyen "pazar ekonomisi" statüsünün verilmesiyle ilgili olarak BUSINESSEUROPE Başkanı Seillière, AB Komisyonu Başkanı José Manuel Barroso'ya bir mektup gönderdi. BUSINESSEUROPE bir ülkeye bu statünün verilmesinin özek teknik kıstasları karşılamaya bağlı olduğunu, özelleştirme ve malların takası (barter) yoluyla ticaret işlemleri dışındaki noktalarda Çin'in bu kıstasları karşıladığı kanısında olmadığını, Çin'in daha fazla ilerleme sağlaması gerektiğini belirtti. AB Komisyonu'nun Çin'e işleyen pazar ekonomisi statüsünü vermek için gerçekçi bir değerlendirme yaparak, teknik kıstasları yerine getirip getirmediğine karar vermesi gerektiğini vurguladı.
 
- 1 Aralık 2008'de Fransa'nın Lyon kentinde gerçekleştirilecek olan 11. AB–Çin Zirvesi ve buna paralel olarak yapılacak olan 5. AB-Çin İş Zirvesi Çin yönetiminin isteği üzerine iptal edildi. İptal talebi Tibet'in ruhani lideri olan Dalai Lama'nın Aralık ayı içinde Avrupa'da çeşitli ülkelerde üst düzey temaslarda bulunacak olmasından kaynaklanıyor.
 
AB - Akdeniz
 
- BUSINESSEUROPE Başkanı Seillière ve BUSINESSMED Başkanı Sarraf, 7. Avrupa-Akdeniz Sanayi Konferansı öncesinde AB Komisyonu Başkan Yardımcısı Günter Verheugen ve Fransız Devlet Bakanı Luc Chatel'e gönderdikleri mektupta, konferansta değinilecek "rekabetçilik, yenilikçilik ve sürdürülebilir endüstriyel kalkınma" konularına ilişkin görüş bildirdiler ve 2009-2010 Akdeniz Sanayi İşbirliği Çalışma Programı için destek mesajı verdiler.
 
AB Dönem Başkanı Fransa'nın ağırlık verdiği 'Barselona Süreci: Akdeniz İçin Birlik' programını destekleyen BUSINESSEUROPE ve BUSINESSMED, Avrupa-Akdeniz Serbest Ticaret Bölgesi projesinin 2010 yılında sonuçlandırılması güç olsa da AB desteği ile çalışmalara devam edilmesinin çok faydalı olacağı görüşünde.
 
3-4 Temmuz 2008'de Marsilya'da gerçekleşen 3. Euro-Med Rekabet Günleri kapsamında Fransız özel sektörü temsilcisi MEDEF ile ortaklaşa hazırlanan Marsilya Gündemi programı, Akdeniz ülkelerinde rekabet ortamının güçlendirilmesi için şu hedefleri öngörüyor:
 
• AB ile Akdeniz ülkeleri arası ticaretin yılda %10 artarak 2020'de üç katına yükselmiş olması
 
• Doğrudan dış yatırımların 2020'de üç kat artmış olması
 
• Makroekonomik istikrar hedeflerinin belirlenip uygulanması
 
• Yatırım ortamının düzenlenmesine katkıda bulunulması
 
• 2020'de Birlik üyesi Akdeniz ülkeleri milli gelirlerinin iki kat artmış olması.
 
- AB Libya ile bir Çerçeve Anlaşması imzalamak üzere müzakereleri başlatıyor. Libya ile imzalanacak Çerçeve Anlaşması'nın hedefleri arasında siyasi diyaloğu sağlanması ve güvenlik ve dış politika alanın yanı sıra, ortak hedefleri ele alan enerji, ulaşım, göç, vize, adalet ve iç işleri, çevre gibi konularda işbirliği yönelimleri yer alıyor. Ortak hedefler haricinde kalan balıkçılık ve denizcilik politikaları, eğitim ve sağlık konularını da içerecek olan anlaşma, insan haklarına saygı, demokrasi, ekonomi piyasası koşullarına uyum, kitle imha silahlarının yayılmasını engelleme gibi temel ilkeleri esas alarak hazırlanacak.
 
Mali Kriz
 
- AB Komisyonu'nun 26 Kasım'da açıkladığı "Büyüme ve İstihdam için Ekonomik Yardım Paketi" üzerine BUSINESSEUROPE bir basın bildirisi yayınladı. AB ülkelerinin Avrupa ekonomisini desteklemek için 2009 yılı gayrı safi milli hasılalarının en az %1,2'si kadar katkıda bulunmayı taahhüt etmesinin olumlu bir gelişme olduğunu belirten BUSINESSEUROPE, bu taahhüdün yeterli olup olmayacağını sorguladı. Açıklanan paket paralelinde ayrıca şirketlerin mali kaynaklara kolay erişimini sağlamak için acil eylem planı oluşturulması ve ciddi mali sıkıntılarla karşı karşıya olan üye ülkelerin desteklenmesi için belirlenen 25 milyar €'luk tutarın artırılması gerektiği belirtildi.
 
Komisyon'un açıkladığı Büyüme ve İstihdam için Ekonomik Yardım Paketi AB genelinde toplam 200 milyar € tutarındaki kaynak AB ve üye ülkelerin girişimiyle oluşturulacak önlemlerde kullanılacak.
 
Doha Kalkınma Gündemi Müzakereleri
 
- BUSINESSEUROPE ve ABD Ulusal Üreticiler Derneği (NAM), Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) kapsamında Doha Kalkınma Gündemi müzakereleriyle ilgili olarak ticaretten sorumlu AB Komiseri Catherine Ashton ve ABD Ticaret Temsilcisi Susan Schwab'a ortak birer mektup gönderdi. G20 ülkelerinin DTÖ müzakereleriyle ilgili olarak verdiği taahhütlerin hatırlatıldığı mektupta AB ve ABD'li liderler hızlı bir şekilde sonuç almaya davet edildi. DTÖ müzakerelerinin başarılı bir şekilde sonuçlanıp sonuçlanmayacağını en doğru göstergesinin mal ve hizmet sektörlerinde pazar erişiminin sağlanması ve ticareti olumsuz etkileyecek şekilde tarım sektörüne verilen sübvansiyonların önemli ölçüde azaltılması olduğu vurgulandı.
 
Dünya çapında piyasaların serbestleştirilmesi ve pazar erişiminin sağlanması için gümrük vergilerinde daha fazla düşüş ve Çin, Brezilya ve Hindistan gibi ülkelerin uyguladığı tarife dışı engellerin ortadan kalkmasına ihtiyaç olduğu belirtilen mektupta mevcut önerilerin DTÖ üyelerini tatmin edecek bir sonuç getirmekten uzak olduğuna işaret edildi. Bu sorunun ancak geniş katılımlı bir şekilde gerçekleştirilecek sektörel anlaşmalarla çözümlenebileceğinin altı çizildi.
 
- AB Komisyonu Ticaret Komiseri Catherine Ashton ve BUSINESSEUROPE Başkanı Ernest-Antoine Seillière Paris'te yaptıkları toplantıda dünya liderlerinin buluştuğu Washington (G20) ve Lima (APEC) zirvelerinin Avrupa iş dünyasına etkilerini konuştular.
 
Bu toplantılarda dünya ticaret anlaşmalarının öneminin açıkça vurgulanmasından ve ticaretten sorumlu bakanlara Doha müzakerelerinde bir an önce sonuca varılması talimatının verilmesinden duydukları memnuniyeti belirten Ashton ve Seillière, küresel mali kriz karşısında korumacı politikalara karşı alınması gereken önlemlerin önemini belirttiler.
 
Enerji
 
- Avrupa Nükleer Enerji Forumu (ENEF) Genel Kurul toplantısı 3-4 Kasım tarihlerinde Bratislava'da yapıldı. Toplantıda, saydamlık, nükleer enerji riskleri ve nükleer enerjinin sunduğu imkanlar konularına odaklanan üç çalışma grubu ilerleme raporlarına yer verildi.
 
Nükleer enerjinin sunduğu imkanların tartışıldığı oturum kapsamında BUSINESSEUROPE Sanayi İşleri Direktörü Daniel Cloquet, nükleer enerjinin maliyet boyutunun elektrik fiyatlarına tüketicilerin yararına olmak üzere yansıtılması konusunda yaptığı sunumda şu görüşlerin altını çizdi:
 
• İç enerji piyasasında ayırma sisteminin (unbundling system) daha etkin hale getirilmesinde ve enerji yönetimin geliştirilmesinde ilerleme kaydedilmiştir.
 
• Satıcı ile müşteri arasında serbestçe pazarlık edilebilir uzun vadeli sözleşmeler ve fiyat düzenlemeleri, Fransa'daki Exeltium örneğinde olduğu gibi tüketici fiyatlarına olumlu etki etmektedir.
 
• AB Komisyonu Rekabet ve Enerji Genel Müdürlükleri, Exeltium anlaşmasını onaylama eğiliminde olması sevindiricidir.
 
• Uzun vadeli sözleşmelerin faydasını artırmak için bu alanda AB düzeyinde politikaların geliştirmesi önemlidir.
 
Gümrükler
 
- Dünya Gümrük Birliği (WCO) Genel Sekreteri olarak göreve başlayacak Kunio Mikuriya ile BUSINESSEUROPE Gümrük çalışma grubu başkanı Jean-Phillipe Lacroix 18 Kasım'da yaptıkları toplantıda menşe kuralları reformu, yeni AB Gümrük Kanunu ve ABD tarafından güvenlik önlemi olarak uygulanan %100 tarama yöntemi gibi uluslararası gümrük politikalarına ilişkin görüş alışverişinde bulundular.
 
Konuya ilişkin BUSINESSEUROPE bildirisinde, sözü geçen Amerikan %100 tarama önlemi, uygulaması zor ve uluslararası ticaret ortamına zarar verecek bir yöntem olarak görülüyor; AB Komisyonu tarafından vurgulanan, menşe kurallarının basitleştirilmesi ve gelişmekte olan ülkelerin uluslararası ekonomiyle bütünleşme öncelikleri destekleniyor. Ancak, önerilen tek kriter sistemi yerine sektörel yaklaşımın benimsenmesi, birden fazla kriter belirlenerek tercihli menşe kurallarının hesaplanabilirliğinin korunması yönünde tavsiyede bulunulan bildiride, önerilen reform ile sorumluluğun ihracatçı ülkenin resmi makamlarından AB içindeki ithalatçı işletmelere doğru kayacağı endişesi belirtiliyor. Serbest ticaret anlaşmaları alanında da menşe kurallarında uyumlaşmanın ilerlemesi ve sektörel yaklaşımın benimsenmesi gerektiği belirtiliyor.
 
Ulaşım
 
- BUSINESSEUROPE AB Komisyonu'nun ulaşımdan sorumlu üyesi Antonio Tajani'ye bir mektup göndererek AB sınırlarında yer alan bölgelerin önemli merkezlere bağlanarak, AB iç pazarında bütünleşmenin sağlanması ve iç pazarın işlerliğinin güçlendirilmesinde Trans-Avrupa Ulaşım Ağı'nın (TEN) önemine dikkat çekti. TEN projelerinin uygulamaya konulması için üye ülkelerin mali taahhütlerini yerine getirmesi gerektiğini vurgulayan BUSINESSEUROPE, bugüne kadar konuya gerek AB gerekse de ulusal düzeyde yeterince sahip çıkılmaması nedeniyle istenen noktaya henüz ulaşılmadığını belirtti. Aşağıdaki noktaların altı çizildi:
 
• TEN politikasının başarısı için birleşik bir yaklaşım gereklidir. AB dış ticaretinin %90'ının ve üyeler arası ticaretin %40'ı denizyoluyla gerçekleştiği için karayollarının limanlarla birleştirilmesi acil önem taşımaktadır. Mevcut 30 projeden yalnızca Rotterdam-Antwerp-Cenova koridoru bu yaklaşımla oluşturulmuştur. Aynı yaklaşımın diğer projelerde de yer bulması gereklidir. AB limanlarının tamamının iç karayollarıyla birleştirilmesi yerine yalnızca yüksek iş hacmine sahip limanlara öncelik verilmesi de yeterli olacaktır.
 
• TEN projelerinin birden fazla üye ülkeyi ilgilendiriyor olmasından kaynaklanan bütçe sorunları sınırın bir tarafında meydana gelen aksaklık, projenin diğer üye ülke sınırları içinde kalan bölümünü de olumsuz etkileyebilmektedir. Bu sorunu çözmek için Komisyon bir çetele oluşturarak, üye ülkelerin taahhüt ettiği fonları, bunların ne kadarının projelere gerçekten aktarılmış olduğunu yıllık olarak kaydetmeli ve gereken uyarıları yapmalıdır.
 
Kimyasallar (REACH)
 
- Avrupa Kimyasal Maddeler Kurumu (ECHA), 28 Ekim 2008 tarihinde yayımladığı listede 15 "endişe verici" kimyasal maddeye yer verirken, şirketlerin de yeni plan çerçevesinde yükümlüklerinin neler olduğunu öğrenmesi gerektiğini belirtti. ECHA bu yükümlülüklerin, listede adı geçen kimyasalların üretim ve hazırlık süreciyle ilgili olduğunu belirtti. Tedarikçi ve kimyasal madde ithalatçılarının müşteri ve tüketicilerini konuya ilişkin olarak bilgilendirmeleri gerekiyor. Bunun için ECHA'nın hazırladığı güvenlik verilerini içeren bilgilendirme metinlerinden de faydalanmak mümkün. Son kayıt tarihi olan 1 Aralık 2008 yaklaşırken ECHA'nın internet sitesinde hareketliliğin arttığı ve dosya tesliminde bu durumun gecikmelere sebep olduğu belirtiliyor. Onay verilmeden önce söz konusu maddeler "öncelikli liste" kapsamında incelemeye alınacak; öncelikli liste ise Haziran 2009'da yayımlanacak.
 
Eğitim
 
- BUSINESSEUROPE Genel Direktörü Phillippe de Buck sosyal ortaklar birlikte Troyka toplantısına katıldı. Mevcut ekonomik koşulların eğitim sistemlerinde etkinlik ve kaliteye odaklanması gerektiğini bildiren de Buck, Avrupa iş dünyasının eğitimli işgücüne erişim konusunda güçlükler yaşamaya devam ettiğini ve bu nedenle de istihdam piyasasında güvenceli esneklik (flexicurity) uygulamasının önemli olduğunu vurguladı. Şirketlerin çalışanları için yüksek kalitede eğitim programlarını sürdürmeye kararlı olduğuna işaret eden Pillippe de Buck, 2009 yılının Avrupa Yenilikçilik ve Yaratıcılık Yılı olarak kutlanacak olmasının yaşam boyu öğretim konusuna daha fazla odaklanılmasını sağlayacağını umduğunu söyledi.
*
HAZIRLAYANLAR :
Dilek İştar Ateş – Suna Orçun
bxloffice@tusiad.org
 
www.tusiad.org
 
www.businesseurope.eu
 
  
 

Son Haberler

Hits: [srs_total_pageViews] Visitors: [srs_total_visitors]
Copyright © GUNDEM.be
Site içeriği ve dizaynın tüm hakları GÜNDEM.be websitesine aittir.
Kopyalamak ve izinsiz kullanmak kesinlikle yasaktır.