Haberin yayım tarihi
2008-08-02
Haberin bulunduğu kategoriler

Avrupa İş Dünyası Gündemi..30 Temmuz 2008

AVRUPA ÖZEL SEKTÖR KONFEDERASYONU
AVRUPA İŞ DÜNYASI GÜNDEMİ

2008/7 30 Temmuz 2008



BU SAYIDA:

BUSINESSEUROPE
BOSMIP II
ENERJİ
DIŞ TİCARET
VERGİ
BİLGİ VE İLETİŞİM TEKNOLOJİLERİ
SÜRDÜRÜLEBİLİR KALKINMA
MAVİ KART ÖNERİSİ
EKONOMİ

BUSINESSEUROPE,
Avrupa Özel Sektör Konfederasyonu olarak AB üyesi ve aday ülkelerden özel sektör temsil kuruluşlarını bünyesinde topluyor. Avrupa iş dünyasının ortak sesi olarak AB kurumları ve hükümetleri tarafından resmen Avrupa özel sektörünün temsil kuruluşu olarak tanınıyor.

Uzman komiteleri, ihtisas komisyonları ve en üst düzey siyasal ve ekonomik girişimleriyle BUSINESSEUROPE AB siyaset oluşturma ve karar alma sürecinin temel direklerinden biri olarak etkinliklerini sürdürüyor. Türkiye'den TÜSİAD ve TİSK BUSINESSEUROPE'un tam üyesidirler.

Bu bültende aylık olarak Avrupa iş dünyasının öncelikli konularını ve bunlar etrafında oluşan siyaset gündemini özetlemeyi hedefliyoruz.

Dr Bahadır Kaleağası
AB ve BUSINESSEUROPE nezdinde
TÜSİAD ve TİSK Daimi Temsilcisi - Brüksel







BUSINESSEUROPE
- BUSINESSEUROPE 16 Temmuz'da Lizbon Stratejisi'nin hedeflemiş olduğu 2010 yılı sonrasına şimdiden ışık tutmak üzere bir seminer gerçekleştirdi. Lorenzo Codogno, Laurent Cohen-Tanugi, André Sapir ve Philip De Buck'ün konuşmacı olarak katıldığı seminerde katılımcılar AB'de Lizbon Gündemi kapsamında gerçekleştirilen reformların ve bu reformların uygulamalarının hedeflere ulaşmakta yeterli olup olmadığını tartıştı. BUSINESSEUROPE Genel Sekreteri Philip De Buck ise Avrupalı şirketler açısından en önemli konunun küresel rekabet gücüne daha fazla önem verilmesi ve tüm politikaların bu hedefe ulaşılmasına katkıda bulunması olduğunu vurguladı. De Buck ayrıca yenilikçilik ve işgücünün becerilerinin çağın gerekliliklerine göre güncellenmesi gereğine de dikkat çekti. Seminer sunumlarına ulaşmak için:
André Sapir
Lorenzo Codogno
Laurent Cohen-Tanugi
Philip De Buck

- BUSINESSEUROPE, 28 Kasım tarihinde Brüksel'de AB şirketlerinin uluslararası piyasalardaki durumu ve AB politikalarının şirketlere ne şekilde destek olduğu ve olabileceğine ilişkin geniş katılımlı "Going Global: The Way Forward" başlıklı bir konferans düzenleyecek. AB'de ihracatçıların faaliyet gösterdikleri iş koşullarının iyileştirilmesi, hammadde güvenliği, aşırı bürokrasinin azaltılması, iklim değişikliği ve yenilikçilik gibi konuların tartışılacağı konferansta BUSINESSEUROPE tarafından hazırlanan AB ticaret politikaları ile ilgili bir raporun sonuçları da açıklanacak. AB Komisyonu'nun ticaretten sorumlu üyesi Peter Mandelson'un da katılacağı konferansın programına ulaşmak ve kayıt için:
Going Global: The way forward

BOSMIP II
TÜSİAD; TİSK ve BUSINESSEUROPE işbirliği ile AB Komisyonu tarafından desteklenen BOSMIP II Projesi kapsamında Ankara'da 26-27 Haziran'da "AB'de Sağlık ve Güvenlik" ve "Çevre" konularında bir eğitim semineri düzenlendi.

BOSMIP (Business Organisations as Single Market Integration Players) projesi, BUSINESSEUROPE tarafından AB'ye yeni katılan ve aday olan ülkelerin iş dünyası örgütlerinin AB'ye katılım süreçlerini desteklemek amacıyla başlatıldı. Eğitim semineri serisinden oluşan BOSMIP Projesi ile AB'ye yeni katılan ve aday olan ülkelerin iş dünyası örgütlerinin belirli konularda ilgili AB mevzuatı ile tanıştırılması ve uygulama alanındaki tecrübelerin paylaşılması amaçlanıyor.

Enerji
- AB Komisyonu'nun AB vatandaşlarının nükleer enerji ve atıklarla ilgili tutumları hakkında gerçekleştirdiği araştırmanın sonuçları 3 Temmuz'da yayımlandı. Rapora göre AB içinde nükleer enerjiye destek son 3 yıl içinde önemli ölçüde arttı. Vatandaşların %45'i nükleer enerjiye karşı olduklarını belirtirken %44'ü nükleer enerjiyi desteklediklerini ifade etti. Bu rakamlar 2005 yılında sırasıyla %37 ile % %55 olarak belirlenmişti. Vatandaşların %39'u ise nükleer atık sorununa güvenli bir çözüm bulunması halinde nükleer enerji ile ilgili fikirlerinin değişeceğini belirtti.

Araştırmaya göre vatandaşların %93'ü nükleer atık sorununun bugün çözülerek ileriki kuşaklara bırakılmaması gerektiğini düşünüyor. AB Komisyonu geçtiğimiz aylarda radyoaktif atıkların yönetimine ilişkin bir Yüksek Düzey Uzman Grubu oluşturarak bu alandaki muhtemel çözüm önerilerini masaya yatırmıştı. Şu anda 15 AB ülkesinde nükleer enerji tesisi bulunuyor ve AB'de elektrik enerjisinin yaklaşık 1/3'ü nükleer enerjiden sağlanıyor.

Dış Ticaret
- Dünya Ticaret Örgütü Doha Gündemi müzakerelerinde ilerleme kaydetmek amacıyla ticaret bakanları 21 Temmuz'da Cenevre'de bir araya geldi. Nihai anlaşma metninin genel çerçevesi üzerinde anlaşmaya varmak üzere görüşmelerde bulunan bakanlar, tarım, sanayi ürünleri ve hizmetler alanında yeni ticaret kurallarını belirleyecek parametreleri belirlemeye çalışacak. Doha müzakereleri 2001 yılında başladı ve geçen yedi yıllık süre içinde sonuç aşamasına gelindi.

Vergi
- AB Komisyonu üye ülkelerin hizmet sektöründe bazı kategorilerde düşük oranda katma değer vergisi (KDV) uygulayabilmesini sağlamak üzere bir yönerge yayınladı. Bu sektör grupları işgücü yoğun olarak nitelendirilen hizmetler ile restoran işletmeciliği gibi yerel olarak sunulan hizmetleri kapsıyor. Avrupa Küçük İşletmeler Girişimi kapsamındaki bu değişiklik ile ağırlıklı olarak KOBİ'lerin faaliyet gösterdiği sektörlerde KDV uygulamalarına kolaylık getirmek amaçlanıyor. KDV'nin hangi oranlarda uygulanacağı ise üye ülkelerin kararına bırakılıyor.

Yönergeye göre işgücü yoğun hizmetlerin azaltılmış KDV oranları listesine kalıcı bir şekilde eklenecek. Bu kategoriye yerel olarak sağlanan hizmetler de eklenecek:

• Taşınabilen eşyaların küçük tamiratları. Bisikletler ve diğer taşıtların tamiratı bu kategori dışında yer alıyor.

• Temizlik, yaşlıların ve hastaların bakımı gibi ev hizmetleri.

• Berber ve güzellik hizmetleri gibi kişisel bakım hizmetleri.

• Kültürel ve dini mirasların, tarihi eserlerin restorasyonu ve tamiratı.

Genel olarak AB ülkelerinde mal ve hizmetlere en az %15 KDV oranı uygulanıyor. Üye ülkeler indirimli KDV oranları listesinde yer alan ürün ve hizmetler için %5'ten az olmamak kaydıyla uygulama yapabiliyor.

- BUSINESSEUROPE, AB düzeyinde katma değer vergisi (KDV) uyumuna ilişkin engellerle ilgili düzenlediği anketin sonuçlarını 4 Temmuz'da sundu. Araştırmanın sonuçlarını AB Komisyonu'nun vergilendirme ve Gümrük Birliği'nden sorumlu üyesi Lazslo Kovacs'a da bir mektup ile ileten BUSINESSEUROPE, şirketlerin sınır ötesi faaliyetlerde karşılaştıkları aşırı bürokrasi ve masraf sorunlarının azaltılması için AB Komisyonu'na KDV Yönergesi'nin uygulanışıyla ilgili bir dizi öneride bulundu.

12 ülkede 56 üye şirket üzerinde gerçekleştirilen ankete göre, sınır ötesi faaliyetleri olan AB şirketleri daha yüksek danışmanlık ve uyum masrafları ile karşı karşıya kalıyor. Ayrıca KDV kurallarına bağlı olarak daha yüksek bir riske maruz kalıyor. Rapora göre şirketlerin karşılaştığı en büyük engeller şunlar:

• 2006/112/EC sayılı KDV Yönergesi'nin ulusal mevzuatlara parçalı bir biçimde geçirilmiş olması;

• Topluluk içi tedarik zincirinde ulusal mevzuatlara göre daha sıkı raporlama zorunlulukları bulunması;

• Özellikle sınır ötesi durumlarda KDV mahsubunun önündeki engeller;

• Üye ülkeler tarafından toplanan yüksek ceza ve faizler. Ayrıntılı bilgi için

- AB Komisyonu, 16 Temmuz'da yürürlükte bulunan AB tütün tüketim vergisi mevzuatının değiştirilmesi için bir yönerge teklifi sundu. Taslakta 2014 yılına kadar sigaralar ve işlenmiş tütün ürünleri üzerindeki asgari vergilendirme düzeyinin kademeli artışı öngörülüyor. Ayrıca, puro olarak piyasaya sunulan ve dolayısıyla daha düşük vergi oranından yararlanan belirli sigara ve işlenmiş tütün ürünlerine izin veren yasal boşlukları yok edebilmek için tütün ürünlerinin tanımlarını yenileniyor. Üye ülkelerin tütün vergisi oranları arasındaki farklılıkların azaltılması ve AB içindeki tütün kaçakçılığının önlenmesini hedefleyen teklif çerçevesinde önümüzdeki beş yıl içinde tütün tüketiminin %10 azaltılması da amaçlanıyor.

Vergi oranının günümüzde sigara fiyatının en az %57'sine denk gelmesi ve1000 sigara için en az 64 € olması gerekirken, yeni yönerge taslağı ile 2014 yılına kadar bu rakamların %63'e ve 90 €'ya ulaşması gerekecek.

Bilgi ve İletişim Teknolojileri
- İngiliz Sanayi Konfederasyonu (CBI) bilgi ve iletişim teknolojilerinin (BİT) İngiltere'nin uluslararası rekabet gücüne katkısına ilişkin bir rapor yayınladı. Raporda yer alan bazı bulgular:

• İngiliz şirketleri BİT'ten değişik alanlarda ve giderek daha fazla yararlanmaktadır.

• Müşteri odaklılık BİT hizmetlerinin geliştirilmesindeki temel etkenler arasındadır. Şirketlerin %63'ü müşteri bağlılığını ve memnuniyetini artırmakta, %60'ı ise müşterilerin ihtiyaçlarına göre yeni ürünler oluşturmakta BİT'ten yararlanmaktadır.

• Şirketler bilgi teknolojileri alanındaki birçok faaliyetlerin bu alanlarda uzmanlaşmış diğer şirketlere devretmekte.

• BİT alanında İngiltere'deki okullardan mezun olan gençlerin kalitesi iyi olmakla birlikte 10 İngiliz şirketinden 6'sı bilgi teknolojileri alanındaki faaliyetleri gerçekleştirecek olan personeli İngiltere dışındaki ülkelerden seçiyor.

• Şirketler bilgi işlem personeli seçerken akademik özelliklerden çok pratik yetkinlikler alanındaki nitelikleri dikkate alıyor.

• İngiltere iletişim alanında rekabetçi bir pazar görüntüsü verirken, elektronik ticaret alanında daha karmaşık bir görüntü oluşturuyor.

• İngiliz hükümeti en iyi örnek uygulamaların paylaşılabileceği bir platform oluşturarak iş dünyasına verdiği desteği belirgin bir şekilde artırabilir. Ayrıca şirketlerin karşılaştığı güçlükler ve tehditlerin çözümüne ilişkin daha yapıcı bir tavır izleyebilir.

• Şirketlerin %14'ü tedarikçi şirketlerin ar-ge yatırımlarının kendi iş gelişimlerine büyük katkısı olduğunu düşünüyor. Özellikle hizmetler alanındaki ar-ge yatırımlarının uzun dönemli stratejiler çerçevesinde müşteri ile paylaşımının yararlı olduğu düşünülüyor.

İngiliz şirketleri BİT yatırımlarını yapmalarındaki en önemli faktörün hem ulusal hem de uluslararası düzeydeki müşterilerden gelen talep olduğunu belirtiyor. Ayrıca şirketlerin %42'si İngiliz hükümetinin şirketlerinin deniz ötesi BİT yatırımlarını desteklemesini talep ediyor.

Sürdürülebilir Kalkınma
- AB Komisyonu 16 Temmuz'da "Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim" paketini açıkladı. Pakette sanayi politikaların sürdürülebilirliği açısından birçok unsur yer alıyor. Pakette sürdürülebilir sanayi politikası eylem paketi, "Eko Etiketleme" sisteminin güncellenmesini öngören yönetmelik, etki analizi, kamu mal alımlarında çevreci ürün ve hizmetlere yönelime ilişkin bildirge ve çevreci ürünlerin tasarımıyla ilgili bir yönerge yer alıyor.

Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim yasa paketi ürünlerin çevreye daha dost olmasını ve bu tür ürünlere olan talebin artırılmasını sağlamayı hedefliyor. Çevreye dost ürünlerin üretim teknolojilerine ilişkin düzenlemeler de pakette yer alıyor.

Mavi Kart Önerisi
- BUSINESSEUROPE, AB Komisyonu'nun 2007 Ekim ayında önerdiği yüksek vasıflı göçmen işçilere ilişkin Mavi Kart yönergesi ile ilgili son gelişmeler hakkında görüşünü bildirmek amacıyla 16 Haziran'da bir bildiri yayınladı. 2008 yılının sonuna kadar kabul edilmesi öngörülen öneri halen Avrupa Parlamentosu ve Adalet ve İçişleri Bakanlar Konseyi'nde görüşülmeye devam ediyor. Söz konusu görüşmelerde önerilen 'yüksek vasıflı göçmen' tanımı ve 'maaş kıstası'na ilişkin değişikliklerin iş dünyasında kaygı uyandırdığını belirten BUSINESSEUROPE, AB Konseyi ve Avrupa Parlamentosu'nu AB sanayinin vasıflı iş gücü ihtiyacına duyarlı olmaya davet etti.

AB Dönem Başkanlığı'nı yürüten Fransa, taslak metin üzerindeki tartışmalara çözüm olara k göçmenlere mavi kart verilmesi için üye ülkelerdeki ortalama brüt maaşın en az 1,5 katının, AP ise en az 1,7 katının verilmesi koşulunu önerdi. 'Yüksek vasıf' tanımı ile ilgili olarak ise Fransa'nın önerisinde en az 5 senelik iş deneyimi; AP'nin taslak raporunda ise 2 yılı yönetici pozisyonunda olmak üzere en az 6 yıllık iş deneyimi koşulu konması öneriliyor. Bu tip önerilerin yetki ikamesi ilkesine uymadığının altını çizen BUSINESSEUROPE, özellikle maaş kıstasının AB'ye yüksek vasıflı işçi çekme hedefi ile çeliştiğini ifade etti.

Eurostat'ın öngörülerine göre 2050 yılına kadar olan süreçte AB'deki işgücü 48 milyon kişi gerileyecek.

Ekonomi
- Mevsimsel olarak ayarlanmış rakamlara göre Mayıs 2008'de Euro Alanı'nda işsizlik oranı %7,2; AB27'de ise %6,8 olarak belirlendi. Mayıs 2007'de Euro Alanı'nda işsizlik oranı %7,5; AB27'de %7,2 olarak tespit edilmişti. Mayıs 2008'de işsizliğin en düşük olduğu ülkeler ve Danimarka (%2,7) ve Hollanda (%2,9) en yüksek olduğu ülkeler ise Slovakya (%10,5) ve İspanya (%9,9) olarak belirlendi.

25 yaş altı kişiler arasında işsizlik oranı Euro Alanı için %15; AB27'de ise %14,9 olarak belirlendi. Bu oran Mayıs 2007'de sırasıyla %14,8 ve %15,5 olarak gerçekleşmişti. Bu grupta işsizliğin en düşük olduğu ülkeler arasında Hollanda (%5,6) ve Danimarka (%5,8); en yüksek olduğu ülkeler arasında ise İspanya (%23,9), Yunanistan (%22,7) ve İtalya (%20,8) yer aldı.

Eurostat verileri Mayıs 2008 itibarıyla AB'deki toplam 16,171 milyon işsizin 11,199 milyonunun Euro bölgesinde bulunduğunu ortaya koyuyor. Mayıs 2007'de işsizlik AB27'de 0,9 milyon; Euro Alanı'nda 0,2 milyon daha az bulunuyordu.

Mayıs 2008 itibarıyla ABD'de işsizlik oranı %5,5, Japonya'da %4 olarak gerçekleşti.
*
Dr Bahadir Kaleagasi
TUSIAD
Turkish Industrialists' & Business Association
Representative to the EU and BUSINESSEUROPE
(The Confederation of European Business)

Avenue des Gaulois, 13 - 1040 BRUSSELS
T: +32 2 7364047 F: +32 2 7363993
kaleagasi@tusiad.org www.tusiad.org 

Son Haberler

Hits: [srs_total_pageViews] Visitors: [srs_total_visitors]
Copyright © GUNDEM.be
Site içeriği ve dizaynın tüm hakları GÜNDEM.be websitesine aittir.
Kopyalamak ve izinsiz kullanmak kesinlikle yasaktır.