AVRUPA ÖZEL SEKTÖR KONFEDERASYONU AVRUPA İŞ DÜNYASI GÜNDEMİ
 
BU SAYIDA:
 
BUSINESSEUROPE
AB - ABD
KANADA - ABD
AB - JAPONYA
AB DIŞ TİCARETİ
DÜNYA TİCARET ÖRGÜTÜ
DÜNYA BANKASI
EKONOMİ
SOSYAL İŞLER
 
A V R U P A  İ Ş  D Ü N Y A S I  G Ü N D E M İ 
 
- BUSINESSEUROPE Başkanı Jürgen R. Thumann ve Genel Direktörü Philippe de Buck, 24 Şubat 2010 tarihinde AB Komisyon Başkan Yardımcısı ve Şirketler ve sanayiden sorumlu Komiseri Antonio Tajani ve enerjiden sorumlu Komiseri Günther Oettinger kendi görev alanları dahilindeki öncelikler ile ilgili bir görüşme gerçekleştirdi.
 
BUSINESSEUROPE, şirketlerin kalkınma yolunda lokomotif görevi görebilmeleri için Mayıs 2009 tarihinde Rekabet Konseyi tarafından kabul edilen kararlar paralelinde bir entegre sanayi politikası oluşturulması gereğinin altını çizdi. Bununla birlikte, "önce küçük düşün" ilkesi ışığında Küçük İşyerleri Kanunu'nun uygulamasına öncelik verilmesi istendi.
 
BUSINESSEUROPE, Avrupa'da enerji alanında rekabetin, çeşitliliğin ve enerji kaynaklarının güvenliğinin artırılması gerektiğini belirterek, şirketlerin sadece verimli kullanım ve daha iyi yönetime değil enerji üreticileri ve kullanıcıları arasında özgürce müzakere edilen uzun-vadeli kontratlara da ihtiyacı olduğunu kaydetti.
 
BUSINESSEUROPE, nükleer enerjinin de gerekli stratejik ilgiyi görmesi gerektiğinin üzerinde durdu.
 
- BUSINESSEUROPE ve Amerika Ticaret Odası, Rusya ile ilişkileri ele almak üzere ortak bir toplantı düzenledi. Toplantı çerçevesinde BUSINESSEUROPE ve Rusya'nın önde gelen iki iş kuruluşu OPORA ve RSPP ortak bir bildiri yayınlayarak Rusya'nın Dünya Ticaret Örgütü üyeliğine destek verdi.
 
Avrupa ve Rusya iş dünyasını temsil eden kuruluşlar ticaret ve yatırım sorunlarını çözmek üzere yeni bir stratejik ekonomik diyalog kurulması, Rusya'nın DTÖ'ye üyeliğinin bir an önce gerçekleşmesi çağrısında bulunuldu.
 
Bu sürece destek olmak üzere sınır ötesi yatırımların artması için işbirliğine girileceği, yasal düzenlemelerle ilgili ortaklığın harekete geçirileceği ve enerji ve iklim değişikliğiyle ilgili alanlarda iş dünyasını ilgilendiren noktaların ortaklaşarak ele alınmasına çalışılacağı taahhüdünde bulunuldu.
 
AB - ABD
 
- ABD'nin İran'a uyguladığı ticari ve ekonomik yaptırımları artırma kararının Avrupalı şirketler üzerindeki olumsuz etkilerine dikkat çekmek üzere BUSINESSEUROPE ticaretten sorumlu AB Komiseri Karel de Gucht'e bir mektup gönderdi. İran'ın rafine edilmiş petrol ihracatını kısıtlayan yasanın petrol taşıyan kargo gemilerini sigortalayan Avrupalı şirketler ve ihracat kredisi sağlayan şirketleri olumsuz yönde etkileyeceğine dikkat çekildi ve AB Komisyonu'nun ABD yönetimi ile iletişim içine girerek bu tür kararların farklı taraflara etkisi üzerinde durulması istendi.
 
Kanada - ABD
 
- Kanada ve ABD kamu mal alımı pazarlarını bölgesel düzeyde açmak üzere bir anlaşma
imzaladı. 16 Şubat 2010'da yürürlüğe giren bu anlaşma ABD'nin ekonomisini canlandırma planı çerçevesinde "Amerikan malı satın al" kampanyasına bir tepki olarak Kanada'nın girişimi ve önerisiyle gündeme getirilmişti. Bu anlaşmanın Avrupa ekonomisine etkilerinin iki şekilde olması bekleniyor:
 
• Kanada'daki yerel yönetimlerin ve eyaletlerin kamu alımları piyasalarını rekabete ne kadar açacakları bu anlaşmayla belli olacak. ABKanada arasında imzalanacak olan ikili ticaret anlaşması da bu yönetimlerin mal alımlarını hedefliyor. ABD ile yapılan anlaşma AB'nin müzakerelerinde kılavuz niteliği taşıyacak.
 
• Bu anlaşma ABD'nin 2009 tarihli ekonomide yeniden yapılanma ve yatırımlar yasası kapsamından demir, çelik ve benzeri ürünleri üreten Kanadalı şirketleri çıkarıyor. İlgili
yasanın 1605 sayılı maddesi bu yasa ile ayrılan kaynaklar kullanılarak yapılacak olan
inşaat, değişiklik, tamir gibi işlemlerde kullanılacak olan demir, çelik ve benzeri
mamullerin ABD'de üretilmesi, yabancı ülkelerden temin edilmemesi şartını koyuyor.
İmzalanan anlaşma ile Kanadalı şirketler bu kapsamdan muaf tutuluyor. Avrupalı şirketler açısından sorun oluşturan "Amerikan malı satın al" kampanyasına karşı örnek olarak ABD Kanada arasındaki bu anlaşma gösterilerek aynı ayrıcalık Avrupalı şirketler için de istenebilir.
 
AB - Japonya
 
- BUSINESSEUROPE Uluslararası İlişkiler Direktörü Adrian van den Hoven ve Japonya Dış Ticaret Örgütü Başkanı Michitaka Nakatomi arasında 19 Şubat'ta gerçekleştirilen görüşmede Nisan 2009'da yapılan AB-Japonya Zirvesi'nde belirlenen öncelikler ve AB-Japonya ilişkilerinin geleceği tartışıldı. AB ve Japonya arasındaki ticareti olumsuz yönde etkileyen tarife dışı kısıtlamaların bir an önce kaldırılması gerektiğinin altı çizildi.
 
AB ve Japonya ekonomileri gayri safi küresel gelirin toplamda %40'lık bölümünü yaratıyor ve iki bölge arasındaki ticaret büyüklüğü yılda 150 milyar € düzeyine ulaşıyor. Karşılıklı yatırımlar artmaya devam ederken, AB şu anda Japonya'daki en büyük dış kaynaklı yatırım sağlayıcısı konumunda bulunuyor. BUSINESSEUROPE, AB ve Japonya arasındaki ikili ilişkilerin daha da gelişmesi için gayret gösterilmesi gerektiğini vurguluyor.
 
BUSINESSEUROPE, AB ile Japonya arasında bir AB-Japonya Ekonomik İşbirliği Konseyi kurularak ilişkilerin pekiştirilmesi gerektiğini belirterek, AB ile Japonya arasında daha önceden imzalanmış olan on-yıllık eylem planının yenilenmesi bağlamında bir takım öncelikli alanlar belirledi.

Bu alanlar arasında:
 
• Sanayi ve hukuki düzenlemeler alanında işbirliği.
 
• Yürürlükte olan ve yürürlüğe konması planlanan yasal düzenlemelerin karşılıklı mutabakat ile gerçekleştirilmesi.
 
• Gıda maddeleri güvenliği ve bitki sağlığı standartları alanlarında işbirliği.
 
• Karşılıklı hizmet pazarlarının geliştirilmesi.
 
• Halihazırda var olan güçlü ikili yatırım kurallarının uygulanması.
 
• İç tedarik pazarlarına karşılıklı erişimin sağlanması.
 
BUSINESSEUROPE bunlara ek olarak hammaddelere erişim, Dünya Ticaret Örgütü
kapsamındaki çok taraflı ticaret sisteminin güçlendirilmesi, fikir mülkiyeti haklarının dünya
çapında korunması ve çevre, enerji ve yenilik gibi küresel konularda da AB ve Japonya arasındaki işbirliğinin artırılması gerektiğini vurguladı.
 
AB Dış Ticareti
 
- BUSINESSEUROPE AB'nin dış ticaretinde ve küresel rekabette hangi konulara önem vermesi gerektiği yönünde Avrupa iş dünyasının görüşlerini belirten bir belge hazırladı. Bu belge Şubat ayında görevlerine başlayan AB Komisyonu üyeleri ve ilgili diğer AB kurumlarının yöneticileriyle paylaşılacak.
 
Belgede yer alan öncelikler:
 
• Yeni ticaret anlaşmalarıyla Avrupalı şirketlerin yeni pazarlara erişiminin sağlanması.
 
• Doha kalkınma müzakerelerinin Avrupa iş dünyası açısından olumlu bir şekilde
sonuçlandırılması.
 
• AB'nin ikili ticaret anlaşmalarını hızlı bir şekilde tamamlaması.
 
• AB ticaret ortaklarıyla kapsamlı stratejik işbirliği içine girmelidir. Bu noktada Avrupalı şirketler için öncelikli ülkeler Çin, ABD, Rusya, Hindistan, Japonya ve Brezilya'dır.
 
• AB ham maddelere erişim stratejisini geliştirmeli ve hammadde piyasasına hükümet
müdahalelerini ortadan kaldırmak için sert bir tutum izlemelidir. AB'nin enerji güvenliği için mevcut politikalar sonuna kadar kullanılmalıdır.
 
• Avrupalı şirketler enerji, su, sağlık, inşaat ve ulaşım gibi alanlarda kamu ihalelerine
girmekte uluslararası alanda güçlüklerle karşılaşmaktadır. Bunun aşılması için ilgili
ülkelerle karşılıklı olarak pazarların açılmasına yönelik anlaşmalar imzalanmalıdır.
 
• Fikri mülkiyet haklarının korunması için kararlı olunmalıdır.
 
Ayrıca AB'nin Türkiye, İsviçre ve Avrupa Ekonomik Alanı ülkeleriyle anlaşmaları olduğu hatırlatılarak, AB'nin serbest ticaret anlaşması yapacağı ülkelere, bu ülkelerle de paralel müzakereler sürdürmeleri gerektiğini açık bir şekilde bildirmesi gereğine dikkat çekiliyor.
 
Dünya Ticaret Örgütü
 
- DTÖ Başkanı Pascal Lamy Brüksel'in önde gelen düşünce kuruluşlarından EPC'nin düzenlediği konferansta bir konuşma yaptı. Doha Kalkınma müzakerelerinin neden bu kadar uzun sürdüğünü açıklayan Lamy, Uruguay Turu'nda olduğundan daha fazla sayıda ülkenin müzakereci durumunda olduğunu, müzakere edilen konuların da daha geniş kapsamlı olduğunu belirtti. Birçok konuda anlaşmalara varılmak üzere olduğunu ancak sanayi ürünleri tarifelerinde gelişmekte olan ülkelerin genel formüller çerçevesinde kendi taahhütlerini ne kadar esnetebileceklerinin henüz belli olmadığını söyledi.
 
Pascal Lamy Avrupa iş dünyasının ABD, Kanada ve Avustralya'daki muadil kuruluşlarıyla iletişime geçerek Doha Kalkınma müzakerelerini bir an önce sonuçlandırmak üzere işbirliği yapmalarını istedi.
 
Rusya'nın DTÖ'ye üyeliği konusuyla ilgili olarak Lamy, Rusya'nın Kazakistan ve Belarus ile içinde bulunduğu gümrük birliğinin bu süreci uzatacağını, ne zaman üye olacağının ise belli olmadığını belirtti. Ancak Rus ihracatçılarının DTÖ sistemi dışında kalmak istememeleri, Rusya'nın ekonomisinde gerçekleştireceği reformları DTÖ üyeliğine bağlaması ve Rus hükümetinde ve ya DTÖ'deki önemli ülkelerin sürecin tamamlanması yönünde istekleri olmasını durumunda üyeliğin hızlı bir şekilde gerçekleşebileceğini söyledi.
 
Dünya ekonomilerinde gözlenen korumacılık eğilimleriyle ilgili olarak da ekonomistler arasında küresel ekonomi için en iyisinin ticarette serbestleşme olgusu olduğu yönünde bir fikir birliği bulunduğunu söyleyen Lamy, sosyal güvenlik sistemlerinin ticari rekabetten dolayı işlerini kaybeden kesimle ilgilenmesi gerektiğine işaret etti. Mali sektörde yasal düzenlemelerin sıkılaştırılması nedeniyle finansmanın daha pahalı hale geldiğini, bunun küreselleşme üzerinde olumsuz etkileri bulunduğunu belirtti.
 
Dünya Bankası
 
- Dünya Bankası (DB), alt ve orta gelir grubundaki ülkelerde enerji gelişimi için gerekli mali ve diğer tedbirleri belirlemek için on yıl önce oluşturduğu enerji stratejisini yeniden yapılandırıyor. MEDEF International BUSINESSEUROPE'un desteğiyle 17 Şubat'ta Paris'te Avrupa iş dünyasından uzmanları bir araya getiren bir danışma toplantısı düzenleyerek DB'nin yeni enerji stratejisi konusunu masaya yatırdı. Toplantıda konuşan BUSINESSEUROPE Sanayi İşleri Direktörü Daniel Cloquet, yeni stratejide yer alması gereken önemli öğeler konusunda BUSINESSEUROPE'un görüşlerini açıkladı.
 
Toplantıda, DB'nin enerjiye erişim ve sürdürülebilir enerji konularındaki destekleyici rolünü sürdürerek, alt ve orta gelir grubundaki ülkelere kısa, orta ve uzun vadelerde kaynakların verimli kullanımını hedefleyen enerji planlaması yapabilmeleri için yardımcı olmasının önemi vurgulandı. Enerji planlamasının enerji pazarının açık ve özgür bir şekilde işlemesi için bir araç olması gereğine dikkat çekilirken, gelişmekte olan ülkelerin kendi doğal kaynaklarını kullanarak petrol ve diğer mamül pazarlarında rol oynamalarının desteklenmesi gerektiğinin altı çizildi.
 
BUSINESSEUROPE ayrıca alt-gelir grubu ülkelerinde kısa ve orta vade hedefinin elektriğe
erişim olması nedeniyle Dünya Bankası'nı stratejisini çizerken çevre bakımından sürdürülebilirlik ve iktisadi kalkınma amaçlarını gerçekçi bir şekilde dengelemeye davet etti.
 
BUSINESSEUROPE ayrıca Dünya Bankası'nı temiz kalkınma projelerine daha sistematik bir şekilde destek vermeye de çağırdı. Son olarak, DB enerji stratejisinin gelişmekte olan ülkelerde uzunvadede iyi yönetime odaklanması gerektiği de belirtildi.
 
Avrupa iş dünyasından uzmanlar arasında gerçekleştirilmekte olan diyalog süreci yüz yüze ve internet-bazlı olarak Haziran 2010'a kadar devam edecek. Bunu takiben, Temmuz ile Eylül arasında BUSINESSEUROPE'un taslak strateji belgesi hazırlanacak.
 
Ekonomi
 
- BUSINESSEUROPE Ekonomi ve Mali İşler Komitesi 2010 Ekonomik Görünüm raporunu
yayınladı. Raporda Avrupa ekonomisinin daha iyi durumda olduğu ancak, ekonomik krizin olumsuz etkilerinin henüz tam olarak atlatılmadığı belirtiliyor. 2010 yılında ekonomik büyümenin %1,2 olması öngörülüyor.
 
Kamu borçlanmasının 2010 yılında da artması ve Avrupa gayrı safi milli hasılanın %80'ine ulaşması bekleniyor.
 
BUSINESSEUROPE Avrupa hükümetlerinin mali piyasalara güven ve istikrarı yeniden tesis etmesi gerektiği çağrısında bulunuyor ve mali piyasalardaki spekülatif girişimlerin önlenmesi için AB kurumlarıyla ortak bir çalışmaya girilmesini öneriyor. Mali dengesizliklerin hükümetler tarafından ele alınması ve AB Komisyonu ve AB Konseyi tarafından da bunun denetlenmesi gereğine işaret ediyor.
 
Sosyal İşler
 
- AB Dönem Başkanı İspanya 11 Mart'ta Barselona'da Akdeniz İçin Birlik'in ilk Sosyal
Diyalog Forum'una ev sahipliği yapacak. Toplantının organizasyonu Akdeniz İçin Birlik Eşbaşkanları İspanya, Mısır ve Fransa tarafından gerçekleştirilecek.
*
 
HAZIRLAYANLAR :
Dilek İştar Ateş – Gamze Erdem Türkelli
bxloffice@tusiad.org
www.tusiad.org
www.businesseurope.eu