Haberin yayım tarihi
2011-02-27
Haberin bulunduğu kategoriler

Avrupa İş Dünyası Gündemi.

AVRUPA ÖZEL SEKTÖR KONFEDERASYONU
AVRUPA İŞ DÜNYASI GÜNDEMİ
2011/2 25 Şubat 2010

BU SAYIDA:

BUSINESSEUROPE

KOBİ
AB - RUSYA
AB - ASEAN
AB – G. KORE
ENERJİ
TEK PAZAR
DIŞ TİCARET
SANAYİ POLİTİKASI
EKONOMİ

A V R U P A   İ Ş   D Ü N Y A S I   G Ü N D E M İ

BUSINESSEUROPE, Avrupa Özel Sektör Konfederasyonu olarak AB üyesi ve aday ülkelerden özel sektör temsil kuruluşlarını bünyesinde topluyor. Avrupa iş dünyasının ortak sesi olarak AB kurumları ve hükümetleri tarafından resmen Avrupa özel sektörünün temsil kuruluşu olarak tanınıyor.

Uzman komiteleri, ihtisas komisyonları ve en üst düzey siyasal ve ekonomik girişimleriyle BUSINESSEUROPE AB siyaset oluşturma ve karar alma sürecinin temel direklerinden biri olarak etkinliklerini sürdürüyor. Türkiye'den TÜSİAD ve TİSK BUSINESSEUROPE'un tam üyesidirler.

Bu bültende aylık olarak Avrupa iş dünyasının öncelikli konularını ve bunlar etrafında oluşan siyaset gündemini özetlemeyi hedefliyoruz.

Dr Bahadır Kaleağası
Uluslararası Koordinatör
AB ve BUSINESSEUROPE nezdinde
TÜSİAD ve TİSK Daimi Temsilcisi - Brüksel




KOBİ

- AB Komisyonu'nun "Küçük İşletmeler Sözleşmesi"nin (Small Business Act) tam olarak uygulanması için üye ülkelerde yeniden çağrıda bulunması üzerine BUSINESSEUROPE bir basın bildirisi yayımladı. Bildiride Küçük İşletmeler Sözleşmesi'nin KOBİ'lerin içinde bulunduğu ekonomik ve yasal düzenleme ortamının KOBİ'lerin faaliyetlerini daha kolay bir şekilde gerçekleştirebilmesi gereği göz önünde bulundurularak dönüştürülmesini hedeflediğine dikkat çekildi. Sözleşme'nin kabul edilmesi üzerinden iki yıl geçmiş olmasına karşın uygulamaya koyma sürecinin hala devam ettiği belirtilen bildiride iyi sonuçlar elde edilmeye başlanmış olmasına karşın bazı alanlardaki endişelerin sürdüğü vurgulandı.

Komisyon'un Küçük İşletmeler Sözleşmesi'nin uygulanması alanındaki çalışmalara yeniden hız verilmesine yönelik çağrılarını olumlu bir gelişme olarak değerlendiren BUSINESSEUROPE somut sonuçlar elde edilmesi için şu noktaların dikkate alınması gerektiğini bildirdi:

· Şu an iş başında olan AB Komisyonu üyelerinin görev süreleri dolmadan KOBİ'ler üzerindeki AB yasalarından kaynaklanan idari yüklerin azaltılması için gerekli adımları atılmalıdır. Bu alanda somut hedefler belirlenmelidir.

· AB Bakanlar Konseyi "Avrupa Özel Şirketi" statüsü konusundaki yasa önerisi taslağını kabul etmeli ve ilgili uygulamaların önünü açmalıdır. Bu statünün onaylanması kendi ülkesi dışındaki başka bir AB ülkesi ya da ülkelerinde faaliyette bulunmak isteyen KOBİ'lerin idari maliyetlerini önemli ölçüde azaltacaktır.

· AB Komisyonu KOBİ'lerin uluslar arası pazarlara açılmasını sağlamak üzere güçlü bir strateji oluşturmalıdır.

· Ekonomik krizin yaşanmaya başladığı günlerden beri KOBİ'lerin kredi ve diğer finansman araçlarına erişiminde güçlükler meydana gelmektedir. Bu güçlüklerin bir an önce kalıcı bir şekilde çözümlenmesi gereklidir.

· Ekonomik krizin etkilerinin tümüyle ortadan kalkması için KOBİ'lerin güçlendirilmesi ve faaliyetlerini artan bir şekilde sürdürebilmeleri sağlanmalıdır. AB yasal çerçevesinin geliştirilmesi faaliyetlerinde yeni yasaların ve uygulamalarının KOBİ'leri ne şekilde etkileyeceği belirlenmeli ve KOBİ'ler üzerine daha fazla ek maliyet getirecek uygulamalardan kaçınılmalıdır.

AB - Rusya

- AB ile Rusya arasında gerçekleşecek olan zirve öncesinde BUSINESSEUROPE Genel Direktörü Philippe de Buck AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso'ya bir mektup göndererek AB özel sektörünün AB-Rusya ilişkilerinden beklentilerini iletti. Mayıs 2010'da AB-Rusya arasında  "Çağdaşlaşma için Ortaklık" anlaşmasının imzalanması sonrasında AB-Rusya ilişkilerinin ulaştığı düzeyden Avrupa özel sektörünün genel olarak memnun olduğu bildiren de Buck, Rus liderlerin AB vatandaşlarına uygulanan seyahat vizelerini kaldırmayı düşündüklerini açıklamalarının iki taraf arasındaki ilişkilerin güçlendirilmesi yönündeki olumlu gelişmeler olarak değerlendirdi. Philip de Buck Rusya ile iş ilişkilerinde Avrupa özel sektörünü ilgilendiren unsurlar olarak şu noktaları belirtti:

· Rusya'nın ekonomik kriz döneminde özellikle ulaştırma araçları ve tarım araç ve gereçlerinin ithalatında vergi uygulaması.

· Rusya'nın Avrupa'ya yönelik hammadde ihracatına kısıtlamalar getirmesi.

· AB-Rusya arasında önceki anlaşmanın yerini alacak olan anlaşmanın müzakerelerinin yavaş ilerlemesi. Avrupa iş dünyası yeni anlaşmanın pazarlara erişim, yatırım, hammadde ticaretinin kolaylaştırılması, rekabet, fikri ve sanayi mülkiyet hakları kurallarının Rusya tarafından benimsenmesi gibi konuları ele almasını istiyor.

· Rusya'nın Dünya Ticaret Örgütü'ne üyeliğinin bir an önce gerçekleşmesini sağlamak için gerekli desteğin bilgi ve tecrübelerin paylaşılması şeklinde verilmesi.

· AB vatandaşlarının Rusya'ya vizesiz seyahatini sağlamak üzere gerekli düzenlemelerin 2011 içinde gerçekleştirilmesi.

2018 yılında Rusya'da yapılacak olan Dünya Futbol Şampiyonası'na kadar AB-Rusya arasında vizesiz seyahatin olağan hale gelmesi sağlanmalıdır.

· Rusya, Kazakistan ve Belarus arasında oluşturulan Gümrük Birliği AB açısından da fırsatlar içermektedir. Ancak yeni uygulamalar kapsamında fikri mülkiyet hakları açısından endişeye yol açacak bazı belgelerin bile gümrükler tarafından istenmesi, istenen diğer belgelerin sayıca çokluğu Avrupalı şirketleri zor duruma sürüklemektedir.

· AB-Rusya arasındaki ticarette Rusya'nın ekonomik krizi öne sürerek AB'ye uyguladığı gümrük vergilerini artırması uygulamasına son verilmelidir.

· Ocak 2011'de AB Komisyonu'nun yayımladığı Hammaddeler Girişimi belgesinde belirtildiği gibi AB açısından önemli hammaddeleri üreten ya da barındıran ülkelerle stratejik işbirliğinin geliştirilmesi önerisi çerçevesinde Rusya'yla ilişkiler ele alınmalıdır. Rusya AB için önemli hammadde ve madenlerin %20'sini barındırmaktadır. Rusya ile bu alanda stratejik işbirliğine gidilmesi son dönemde hammadde ve kıymetli madenler alanında ihracat kısıntılarını gündeme getiren Çin'e karşı da iyi bir cevap niteliğinde olacaktır.

· AB ve Rusya'nın teknik standartlar ve yasal uygulamalarda uyumlaşmaya gitmesi sayesinde aradaki ticaret ve işbirliği daha da artacaktır.

AB - ASEAN

- BUSINESSEUROPE Genel Direktörü Philippe de Buck ASEAN ülkelerinin dönem başkanlığını sürdüren Tayland Büyükelçisi'nin girişimiyle gerçekleşen toplantıda ASEAN büyükelçileri ile görüşmeler yaptı. Philip de Buck ASEAN ülkeleri ve Avrupa arasındaki ticaret olanaklarına dikkat çekti. AB'nin halihazırda Malezya ve Singapur ile serbest ticaret anlaşması müzakerelerinin sürdüğünü ve bu anlaşmaların tamamlanmasının Avrupa özel sektörü açısından önemli olduğunu hatırlatan de Buck, diğer ASEAN ülkeleriyle de benzer anlaşmaların müzakerelerine başlanılmasının arzu edildiğini belirtti. Jakarta'da 5-6 Mayıs 2011'de gerçekleşecek olan AB-ASEAN İş Zirvesi'nin düzenlenmesinde BUSINESSEUROPE'un önemli katkıları olacağını vurgulayan de Buck, AB ve ASEAN ülkeleri arasında yatırım, hizmetler, imalat ve tarım ürünleri, kamu mal alımları, fikri mülkiyet hakları ve diğer alanlardaki işbirliğinin kapsamlı bir hale getirilmesi gereğine dikkat çekti.

AB üyeleri ASEAN ile serbest ticaret anlaşması müzakerelerine başlaması için AB Komisyonu'na 2006 yılında yetki vermişti. Müzakerelere başlandıktan bir süre sonra her iki tarafın da ticaret anlaşmasından farklı beklentileri olduğu ortaya çıkmış ve 2008 yılında müzakereler askıya alınmıştı. Bu gelişme sonrasında üye ülkeler Komisyon'a ASEAN ülkeleriyle ayrı ayrı görüşmelere başlaması için yetki verdi. Bu çerçevede Singapur ile müzakerelere 2009 yılında başlandı. Singapur ile halihazırda sürmekte olan ve belirli bir aşamaya gelmiş bulunan serbest ticaret anlaşması müzakerelerinin ise 2011 yaz ayları içersinde tamamlanması bekleniyor.

Malezya ile müzakerelere ise Aralık 2010'da başladı. AB ASEAN ülkeleriyle birer birer anlaşma yapmanın yanı sıra bölgenin tamamını içine alan ayrı bir anlaşma imzalanması olasılığını göz ardı etmek istemiyor.

AB – G. Kore

- AB – G. Kore arasında Ekim 2009'da parafe edilen serbest ticaret anlaşması Avrupa Parlamentosu'nun (AP) Strazburg'da gerçekleşen Genel Kurul'unda imzalanarak onaylandı.
Anlaşmanın yanı sıra anlaşmanın yürürlüğe girişi sonrasında Avrupa sanayisinin G. Kore kaynaklı rekabetten olumsuz etkilenmesi durumunda AB Komisyonu'nun inceleme başlatmasını öngören önlem paketi de Genel Kurul'da kabul edildi.

Önlem paketi G. Kore'den Avrupa pazarlarına ucuz otomobil akışı olacağı ve Avrupa otomotiv sanayisinin bundan olumsuz etkileneceği öngörüsüyle anlaşmadan ayrı olarak hazırlanmıştı.

1 Aralık 2009'da yürürlüğe giren Lizbon Antlaşması sonrasında AB'nin imzaladığı uluslararası anlaşmaların AP'de onaylanması gerekliliği ortaya çıkmıştı. G. Kore ile AB arasındaki anlaşma milletvekilleri tarafından sert eleştirilere hedef olmuş, bu tartışmalar anlaşmanın AP'de reddedilmesinin söz konusu olabileceği söylentilerine yol açmıştı.

AB ile G. Kore arasındaki anlaşma imalat ürünleri, tarım ürünleri ve hizmetler üzerindeki ithalat vergileri ve diğer ticari engellerin %98'inin anlaşma yürürlüğe girdikten sonra beş yıl içerisinde ortadan kaldırılmasını sağlayacak.

AB Komisyonu'nun çalışmaları serbest ticaret anlaşması ile ürün ve hizmetler alanında 19,1 milyar €'luk ek ticaret yaratılacağını ve AB'li ihracatçıların maliyetlerinin 1,6 milyar € kadar azaltılacağını ortaya koyuyor. Anlaşma G. Kore açısından ticaretin yanı sıra jeo-stratejik öneme de sahip. G. Kore bu anlaşmayı AB ve diğer batı ülkeleriyle yoğun ticari ilişkilerini kendisi ve Japonya üzerinde siyasi baskı aracı olarak kullanmaya çalışan Çin'e iyi bir cevap olarak değerlendiriyor.

Enerji

- AB Komisyonu Mart ayı içerisinde Enerji Verimliliği Planı'nı yayımlayacak. Planın, AB'nin 2020 yılına kadar enerji verimliliği hedefi olan %20 oranını yakalamasını sağlamak üzere öneriler getirmesi bekleniyor. BUSINESSEUROPE enerji verimliliğinin ekonomik büyüme, enerji arz güvenliği ve iklim değişikliğinin önlenmesi konularını bir araya getirici özelikle taşıması nedeniyle önemine dikkat çeken bir durum belgesi yayımlayarak Avrupa özel sektörünün bu girişimi desteklediğini bildirdi.

BUSINESSEUROPE enerji verimliliğinin sağlanması için düşük maliyetli çözümler üretilmesinin, bu çözümlere erişimi kolaylaştırmak için mali araçlar sağlanmasının önemine dikkat çekiyor.

Tek Pazar

- BUSINESSEUROPE AB Komisyonu'nun İç Pazar Sözleşmesi hakkında başlatmış olduğu danışma sürecine katkıda bulundu. AB İç Pazarı AB2020 hedeflerine ulaşmak için AB'nin elindeki en güçlü araç olması nedeniyle pazarın bütünleşmesi önünde sürmekte olan engellerin ortadan kaldırılması gerekiyor. Bu nedenle de İç Pazar Sözleşmesi içeriğindeki önerilerin tam olarak uygulanması, AB üye ülkelerinin tek Pazar politikalarının oluşturulması ve uygulanmasında daha fazla katkıda bulunmaları büyük önem taşıyor. İç Pazar Sözleşmesi'nde AB iş dünyası açısından önemli on adet hareket planı yer alıyor.

Bunlardan bazıları:

· Dijital tek pazarın oluşturulması
· İç Pazar'ın yönetiminin güçlendirilmesi ve üye ülkelerin İç Pazar'ın işleyişi ile daha fazla ilgilenmesinin sağlanması
· KOBİ'lerin rekabetçiliğinin artırılması
· Tek Pazar içinde yaratıcılığın ve yenilikçiliğin desteklenmesi
· Sınır ötesi işlemler önündeki vergi sorunlarının ortadan kaldırılması
· Ulaşımla ilgili sorunların çözümlenmesi
· Altyapı hizmetlerinin güçlendirilmesi

BUSINESSEUROPE İç Pazar Sözleşmesi'ne ek olarak sosyal politikalar alanında yapılacak girişimler ile de AB'nin rekabet gücüne katkıda bulunulması gerektiğini belirtiyor.

Dış Ticaret

- AB Komisyonu özellikle hayvan yemleri üretiminde kullanılmak üzere AB dışından ithal edilen tahıllar üzerindeki ithalat vergisini önümüzdeki haftadan itibaren Temmuz 2011'e kadar askıya alacak. Hayvan yemleri üzerindeki fiyat baskısını ortadan kaldırmaya yönelik uygulama, düşük ve orta kalitedeki yumuşak buğday ve yemlik arpayı kapsıyor. Bu ürünlere uygulanan ithalat vergileri ton başına uygulanan 12 € ve 16 €'dan sıfıra indirilecek.

2010-2011 yılları için oluşturulan istatistiklere göre bu seneki stokların geçen seneye kıyasla 62 milyon ton daha az olacağı öngörüldüğü için piyasadaki fiyatların yükselmesi bekleniyor. Fiyat artışı nedeniyle ortaya çıkacak baskıyı azaltmak üzere Komisyon ithalat vergilerini geçici bir süreyle uygulamadan kaldırmaya karar vermiş bulunuyor.

Sanayi Politikası

- AB Komisyonu emtia ve hammaddeler piyasalarında gündeme gelen sıkıntılarla ilgili bir bildirge yayımladı. Bildirgede emtia ve hammaddelerle ilgili son dönemde piyasalarda yaşanan güçlüklere atıfta bulunuluyor ve Avrupa sanayisinin rekabetçi gücünü koruyabilmesi için bu alanlarda ne gibi önlemler alınması gerektiği belirtiliyor. Bildirgenin hammaddelerle ilgili bölümünde üç konunun altı çiziliyor:

1.Üçüncü ülkelerdeki hammadde kaynaklarına erişimde adaletin sağlanması
2.Avrupa'daki hammadde kaynaklarının sürdürülebilirliği
3.Kaynakların verimli kullanımı ve atıkların yeniden değerlendirilmesi

AB Komisyonu AB düzeyinde 14 hammaddenin "kritik" öneme sahip olduğunu belirledi; bunlar önümüzdeki 10 yıl içinde temin edilmesinde güçlüklerin ortaya çıkacağı öngörülen maddeler.

Bu maddeler arasında antimon, berilyum, kobalt, fluorspar, galyum, grafit, magnezyum, germanyum, indiyum, niobiyum, platin, tantal ve tungsten yer alıyor. Bu metaller ağırlıklı olarak Çin, Rusya, Kongo Cumhuriyeti ve Brezilya'nın elinde bulunuyor. AB'nin bu maddelerde ithalata bağlılığının yanı sıra hammaddeyi elinde bulunduran ülkelerdeki siyasi istikrarsızlıktan olumsuz etkilenmesi de söz konusu oluyor. AB'nin kritik öneme sahip olarak belirlediği metaller özellikle rüzgar tribünleri, elektrikli araçlar, fiber optik kablolar ve yüksek ısıda çalışan kondüktörlerin üretiminde kullanılıyor.

Bildirgede hammaddelerin tedarik edilmesinin öncelikle şirketlerin sorumluluğunda bulunduğu; kamu yönetiminin görevinin ise gerekli yasal çerçevenin ve işlerliğinin sağlanması olduğu hatırlatılıyor. AB Komisyonu'nun atıkların yeniden değerlendirilmesi ve stoklama programı başlatma olasılığının değerlendirilmesi noktasında sorumluluk üstlendiği belirtiliyor.

AB ayrıca hammaddelere erişim güvenliği için aktif bir diplomasi izlemeye kararlı olduğunu bu bildirge ile göstermiş bulunuyor. Hammadde barındıran ülkeler ile siyasi diyalog ve stratejik işbirliklerinin kurulmasının yanı sıra kalkınma politikası çerçevesindeki girişimler sayesinde de Avrupa sanayisinin ihtiyacı olan kritik metallere erişimin güvence altına alınması amaçlanıyor.

AB2020 Stratejisi ile öne çıkarılan AB içinde ve AB'nin kendi varlıklarına yatırım yapılmasını gerektirecek teknolojilerin geliştirilmesi noktasında üye ülkelerdeki mevcut kaynakların ortaya çıkarılması ve sürdürülebilir kullanımı amacıyla ulusal madenler politikası oluşturulacak. Madenler konusundaki düzenlemelerin üye ülkeler düzeyinde olması nedeniyle böyle bir gereklilik söz konusu. Bu noktada AB Komisyonu iyi uygulamaların paylaşılması, bilgi akışının ve eşgüdümün sağlanması için bir arabulucu görevi üstlenecek.

Ekonomi

- BUSINESSEUROPE Genel Direktörü Philippe de Buck Avrupa Sendikalar Birliği Başkanı John Monks ile birlikte AB ve Uluslararası Para Fonu'nun (IMF) ekonomik kriz nedeniyle ekonomisi güç durumda olan AB ülkelerine sağlanan ortak yardım paketinin tartışıldığı bir seminere katıldı. Seminerde yardım paketlerinin "Sosyal Avrupa" modeline bir saldırı niteliğinde mi olduğu, yoksa ekonomide güven ortamının tesis edilmesine katkıda mı bulunduğu tartışıldı.

Genel Direktör Philippe de Buck Yunanistan ve İrlanda'nın içinde bulunduğu durum düşünüldüğünde ekonomik krize müdahale edilmemesinin daha büyük bir tehdit doğurması riskinin bulunduğunu belirterek, müdahalelerin olumlu olduğuna dikkat çekti. Böylece her iki ülkenin de orta vadede büyüme ve istihdam hedeflerine erişmeye yönelik olumlu eğilime yeniden dönebileceğini belirten de Buck, ekonomik krizin mali sürdürülebilirlik, rekabetçilik, istihdam ve büyüme arasındaki bağlantının güçlü olduğuna dikkat çektiğini vurguladı. Ekonomi politikalarının eşgüdümünün sağlanması konusunun öneminin altını çizdi.
*
HAZIRLAYANLAR :

Dilek İştar Ateş – Gamze Erdem Türkelli

bxloffice@tusiad.org  
www.tusiad.org  
www.businesseurope.eu


 
 
Dr Bahadir Kaleagasi
International Coordinator
TUSIAD - Turkish Industry & Business Association
 
BRUSSELS :
Representation to the EU and BUSINESSEUROPE
(The Confederation of European Business)
T: +32 2 7364047      twitter.com/kaleagasi
kaleagasi@tusiad.org          www.tusiad.org  

Son Haberler

Hits: [srs_total_pageViews] Visitors: [srs_total_visitors]
Copyright © GUNDEM.be
Site içeriği ve dizaynın tüm hakları GÜNDEM.be websitesine aittir.
Kopyalamak ve izinsiz kullanmak kesinlikle yasaktır.