Haberin yayım tarihi
2008-01-09
Haberin bulunduğu kategoriler

Bakanlar her hafta 'AB dosyası için ne yaptım?' hesabı versin.

Her bakanın ve bürokratın her hafta 'AB'ye uyum için ne yaptım?' diye başbakana ve halka hesap vermesi gerektiğini söyleyen Bahadır Kaleağası, "Böyle yaparsak 2008 sonunda cazibesi artmış bir ülke olacağız" dedi
 
Eylem Türk
Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) AB Temsilcisi Bahadır Kaleağası, TÜSİAD'ın, siyasi düzeyde tüm Avrupa'da hangi başkente giderse gitsin kapıları açabildiğini, lobi çalışmalarıyla Avrupa'daki Türkiye destekçilerini aktive ettiğini söyledi.
 
Kaleağası, "Onları daha sesli kıldık. Buna devam edeceğiz. Bu yıl 10'a yakın gezimiz var. Artık muhalefetin de Türkiye'yi ileri götürecek yönde muhalefet yapması gerekir. Her bakanın ve altındaki bürokratların, her hafta 'AB'ye uyum sürecinde ne yaptım?' diye, hem başbakana hem topluma hesap vermesi gerekiyor" diye konuştu.
 
Avrupa'nın evini toparlama dönemine girdiğini, bu dönemde müzakerelerin hızlı gitmeyecek gibi göründüğünü, Türkiye'nin bu arada 'ihtiraslı bir şekilde' kendi sorunlarını çözmesi gerektiğini belirten Kaleağası şöyle dedi:
 
"2008'de Türkiye'nin 2007'nin lekelerini temizlemesi gerekiyor. 2007'ye çok iyi girmiştik. 301 ile tekrar bir girdaba düştük. İkincisi toplumda heyecan yaratacak yeni hedefler lazım. Artık saydamlık, takvim ve disiplin çağı. Dış kaynaklı ekonomik büyümenin önem kazanacağı döneme girdik. Böyle bir dönemde imaj çok önemli.
 
Her bakanın ve bürokratların, her hafta 'AB'ye uyum sürecinde ne yaptım?' diye hem başbakana hem topluma hesap vermesi gerekiyor. Böyle yaparsak 2008'in sonuna geldiğimizde, dünyadaki bazı ekonomik çalkantılara rağmen, AB'nin içine kapandığı döneme rağmen, bütün bunları aşmış, cazibesi artmış bir ülke olacağız. Ekonomik büyüme açısından da etkilerini 2009'da almaya başlarız. Kendine güvenmeyen ülkeye kimse güvenmez. Bu kısır döngüden çıkmamız gerekiyor."
 
'Her kapıyı açabiliyoruz'
TÜSİAD'ın, Business Europe üyeliğini müzakere sürecinde daha da iyi kullanır hale geldiğini, gidişatı, eğilimleri izleyebildiğini ifade eden Bahadır Kaleağası, "Siyasi düzeyde Avrupa'da hangi başkente gider
 
Fransa'da iç siyasette Türkiye'ye karşı tutarsız, hastalıksal bir yaklaşım olduğunu belirten Kaleağası bu ülkedeki çalışmaları şöyle anlattı:
 
"Kısa bir süre önce Paris'te Fransa Başbakanı, cumhurbaşkanı ve dışişleri bakanı baş danışmanlarıyla görüştük. Yaptıklarının ilişkilere nasıl kalıcı bir tahribat yarattığını anlattık. Türkiye, Avrupa'nın etrafında en hızlı büyüyen pazar. Fransız şirketleri Türkiye'de iyi çalışıyorlar.
 
Türkiye'de önemli bir kamu, enerji pazarı var. Çevre mevzuatı gibi alanlar Türkiye'de 50-60 milyar euro'luk yeni pazarlar yaratıyor. Fransız şirketlerinin bu alanda rekabet gücü yüksek. Bu boykot şeklinde algılanmamalı ama bir ülke sürekli başka bir ülkeye düşmanlık gösterirse ister istemez o ülkeyle çalışmak istemeyecektir. Türkleri rencide eden bir durum. MEDEF de sözcük oyunlarıyla, motivasyon kırıcı davranışlarla küçük zararlar verdi."
 
AB 'standartlar süper gücü' oldu
Türkiye - AB ilişkilerinde muazzam bir algılama sorunu yaşanıyor. Bir çok alanda ders olarak okutulması gereken bir vaka boyutunda.Türkiye'nin uluslararası çıkarları AB üyeliği sürecinde ilerlemeyi gerektiriyor. Çünkü AB bölgedeki en önemli çekim gücü. AB artık 'standartlar süper gücü' haline geldi. ABD'li ve Japon şirketler bu nedenle merkezlerini Brüksel'e taşımaya başladılar ve AB politikalarını doğrudan etkilemeye çalışıyorlar. Türkiye gibi ülkelere gelince biz karar alma sürecine katılamıyoruz, alınan kararlara maruz kalıyoruz. 

Bu nedenle karar alma mekanizmasına girmemiz gerekiyor. Girmezsek A,B,C gibi hangi planı uygularsak uygulayalım AB kararlarının manyetik etkisi altında kalacağımız için ister istemez 2. sınıf duruma düşeceğiz.
 
Ulusal çıkarlarımızın aleyhine bir durum var.
Toplum bunu bilmediği için AB'den gelen her eleştiride, AB'yi bırakalım gibi fevri çıkışlar geliyor. Oysa şu ana kadar 27 ülkeden 22'si bize kesin net destek veriyor. Bu fevri tepkiler son derece yanıltıcı. İlişkilerdeki bir diğer sorun da herkes bize düşman mantığı. Bu mantık da aleyhimize dönmeye başladı. Karşıtlarımız bunu suiistimal ediyorlar. 
  
Kaynak:Milliyet gazetesi... 

Son Haberler

Hits: [srs_total_pageViews] Visitors: [srs_total_visitors]
Copyright © GUNDEM.be
Site içeriği ve dizaynın tüm hakları GÜNDEM.be websitesine aittir.
Kopyalamak ve izinsiz kullanmak kesinlikle yasaktır.