Haberin yayım tarihi
2008-06-24
Haberin bulunduğu kategoriler

Brüksel'de Bir Hafta..23 Haziran 2008

AB – Türkiye
 
- 17 Haziran'da gerçekleştirilen Türkiye-AB 5. Katılım Konferansı'nda AB ile tam üyelik müzakerelerinde "Şirketler Hukuku" ve "Fikri Mülkiyet Hukuku" başlıkları müzakerelere açıldı. Dışişleri Bakanı ve Baş Müzakereci Ali Babacan ve AB Dönem Başkanı Slovenya Dışişleri Bakanı Dimitrij Ruppel'in katılımıyla Lüksemburg'da gerçekleşen konferansta açılan yeni iki başlıkla birlikte Türkiye 33 fasıldan 8'ini açmış, 1'ini geçici olarak kapatmış oldu.
 
Fasılların açılışında Türkiye'yi temsil eden Dışişleri Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan, konferans sonrasında düzenlenen ortak basın toplantısında Türkiye'nin şu anda 5-6 faslı hemen açmaya hazır olduğunu söyledi.
 
AB Komisyonu'nun genişlemeden sorumlu genel müdürü Michel Leigh ise Türkiye'nin açılış kriterlerini karşılaması durumunda, sermayenin serbest dolaşımı, kamu alımları, rekabet, gıda güvenliği, veterinerlik ve bitki sağlığı, vergilendirme, sosyal politika ve istihdam ile çevre başlıklarının da hemen açılabileceğini belirtti.
 
- AB Komisyonu'nun Başkan Yardımcısı ve sanayi ve şirket işlerinden sorumlu üyesi Günter Verheugen, Alman Bild gazetesine yaptığı açıklamada Türkiye'yle sürdürülen AB üyelik müzakerelerinin İrlanda'da yapılan referandumda Lizbon Anlaşması'na "hayır" denilmesiyle bağlantılı olmadığını söyledi.
 
Verheugen Türkiye'nin AB üyeliğini savunarak, "Türkiye sürdürülen müzakerelere rağmen dışarıda mı kalmalı?" sorusuna karşılık Türkiye'nin AB üyeliğine aday bir ülke olduğunu ve İrlanda'da çıkan 'hayır' sonucunun rehinesi olmadığını ifade etti.
 
- Avrupa iş dünyasının temsil örgütü Avrupa Özel Sektör Konfederasyonu (BUSINESSEUROPE) Başkanlar Konseyi Toplantısı 12-13 Haziran 2008 tarihlerinde Slovenya'nın Maribor kentinde gerçekleştirildi. BUSINESSEUROPE Başkanı Ernest-Antoine Seilliere, Slovenya Başbakanı Janez Jensa ile 25 ülkeden üye konfederasyonların katıldığı toplantıya Türkiye'den TÜSİAD Brüksel Temsilcisi Bahadır Kaleağası ile TİSK Yönetim Kurulu Başkanı Tuğrul Kutadgobilik katıldı.
 
Maribor Sarayı'nda Cumhurbaşkanı Dr. Danilo Türk tarafından da kabul edilen BUSINESSEUROPE üyeleri başta İrlanda'nın Lizbon Antlaşması'nı reddetmesinin doğuracağı belirsizlikler olmak üzere, ekonomik gelişmeler ile enerji ve iklim değişikliği gibi konularda görüşerek 19-20 Haziran'da gerçekleşen AB Liderler Zirvesi'ne vermek istedikleri mesajlarını içeren bir açıklama yayınladı.
 
Açıklamada özetle şu konular yer alıyor:
 
- İrlanda'da gerçekleştirilen halk oylamasındaki olumsuz sonuca rağmen Lizbon Antlaşması'nın onaylanma süreci devam etmelidir.
 
- Gıda fiyatlarındaki artış, yükselen enflasyon oranları gibi zorluklarla başa çıkmak için Lizbon Stratejisi çerçevesinde gerçekleştirilmesi planlanan reformların bir an önce gerçekleştirilmesi gerekmektedir.
 
- AB Ortak Tarım Politikası modernleştirilerek açığa çıkacak bütçe, araştırma, yenilikçilik, hareketlilik gibi alanlara kaydırılmalıdır.
 
- Artan hammadde ve enerji fiyatları ile AB'nin iklim değişikliği alanındaki hedeflerinin Avrupa sanayisi üzerinde yarattığı yükü en aza indirgemek için bu alanda uluslararası bir anlaşmaya varılıncaya kadar enerji-yoğun sanayilere kolaylık sağlanmalıdır.
 
- Doha Kalkınma Gündemi çerçevesinde gerçekleştirilen müzakerelerde sanayi ürünleri alanında alınması öngörülen önlemler gelişmekte olan ülkelere AB şirketlerine göre haksız menfaat sağladığından taslak metnin gözden geçirilmesi gerekmektedir.
 
- YÖK'ün Avrupa Koleji (College of Europe) diplomasını tanımasının önündeki engel, Belçika Flaman Eğitim Bakanlığı'nın Brugge Avrupa Koleji yüksek lisans diploması denkliğini resmen tanıması üzerine ortadan kalkmış oldu. Belçika makamları bazı teknik nedenlerden ötürü Brugge Koleji ve diplomasını resmen kabul edemediği için YÖK de diploma denkliğini tanıyamıyordu. Belçika Flaman Eğitim Bakanlığı'nın son kararıyla Avrupa Koleji'nden alınan yüksek lisans diplomaları artık Belçika tarafından resmen tanımaya başlandı. Böylece YÖK'ün de benzer kararı alabilmesinin yolu açılmış oldu.
 
AB – Kıbrıs
 
- 16 Haziran'da gerçekleştirilen AB Genel İşler ve Dış İlişkiler Konseyi'nde biraraya gelen AB dışişleri bakanları, Kıbrıs'ta mal, hizmet ve kişilerin Türk ve Rum bölgeleri arasındaki geçişini düzenleyen Yeşil Hat Tüzüğü'nde değişiklikler yapılmasına karar verdi. Yeni tüzükle, KKTC'den güneye giden tarım ürünlerine gümrük vergisi kaldırılırken, kişilerin geçişlerde yanlarında taşıyabilecekleri mal değeri 135 €'dan 260 €'ya yükseltildi. Yapılan değişiklikle ayrıca 6 aylık bir süre için malların yeniden tanımlanarak şeffaflığın artırılması öngörülüyor.
 
- G. Kıbrıs Rum Kesimi Lideri Dimitris Hristofyas, Brüksel'de Avrupa Politika Merkezi'nde düzenlenen kahvaltı toplantısında yaptığı konuşmada, Kıbrıs'ın geleceğinin "parlak ve barışçıl" olacağı konusunda iyimser olduğunu ifade ederek adanın AB prensipleri ve uluslararası hukuk temelinde federal bir çatı altında yeniden birleşmesi gerektiğini belirtti. Hristofyas adanın iki kesimli, iki toplumlu federal bir Kıbrıs Cumhuriyeti olarak birleşmesini dilediğini ifade etti.
 
- Avrupa Parlamentosu (AP) üyesi Ewa Klamt tarafından "Kıbrıs'ta Kayıp Kişiler" ile ilgili hazırlanan rapor 18 Haziran'da AP Genel Kurulu'nda onaylandı. Klamt, raporda Kıbrıs'ta Kayıp Kişiler Komitesi tarafından yapılan çalışmalara değinerek, yapılan çalışmaları "önemli" olarak niteledi ve AB Komisyonu'nun Kayıplar Komitesi'nin 2009 yılı çalışmalarını finanse etmesi gerektiğini vurguladı.
 
Rapora göre, kayıp kişiler ile ilgili tarafların ve Türkiye'nin, Kıbrıs'ta kayıp kişilerin akıbetini belirlenmesi için Kayıp Kişiler Komitesi tarafından yapılan çalışmalara yardımcı olmaları gerekiyor.
 
AB – Karadeniz
 
- AB Komisyonu 20 Haziran'da 2007 Nisan ayında başlatılan Karadeniz Sinerjisi girişiminin ilk yılına ait ilerleme raporunu yayınladı. Girişim çerçevesinde oluşturulan projelerin sonuçlarına ve girişimin geleceğe yönelik potansiyeline değinilen raporda ayrıca bir sonraki döneme ilişkin öneriler de yer alıyor:
 
- Çevre, ulaştırma, enerji gibi alanlarda uzun dönemli değerlendirilebilir hedefler belirlenmesi,
 
- Belirlenen hedeflere yönelik öncü kurum ya da ülkeler belirlenmesi,
 
- Sektörel işbirlikleri oluşturulması,
 
- Sivil toplum diyaloğunun güçlendirilmesi için Karadeniz Sivil Toplum Forumu ve Karedeniz Avrupa Çalışmaları Enstitüsü kurulması.
 
Karadeniz Sinerjisi girişimi AB Komşu Ülkeler Politikası'nı tamamlayıcı bir şekilde bölge ülkeleri ile AB ülkeleri arasında işbirliği projeleri içeriyor. AB ve Karadeniz ülkeleri arasında dışişleri bakanları düzeyinde ilk toplantı 2008 Şubat ayında Kiev'de gerçekleştirilmişti.

AB Liderler Zirvesi
 
- 27 AB ülkesinin devlet başkanı ve başbakanları 19-20 Haziran'da Brüksel'de biraraya geldi. İrlanda'da gerçekleşen halkoylaması sonucunda liderler zirvesinin gündeminde öne çıkan başlık oldu. Liderler söz konusu durumun neden ve sonuçlarının incelenmesi için daha fazla zamana ihtiyaç olduğu, İrlanda ve diğer üye ülkeler arasında yapılacak görüşmeler sonucunda İrlanda ile ilgili sürecin nasıl işleyeceğine karar verilmesi üzerinde anlaştı. İrlanda konunun 15 Ekim 2008'deki zirvede sonuca bağlanmasını önerdi. Liderler Antlaşma'nın halihazırda 19 ülkede onaylanmış olduğunu belirterek, diğer ülkelerin de onay sürecine devam etmesine karar verdi. Zirve sonunda liderlerin üzerinde uzlaşıya vardığı konular:
 
Adalet, güvenlik ve özgürlük: Kapsamlı bir ortak göçmen politikasının oluşturulması konusunda AB Komisyonu'nun hazırlamış olduğu taslak öneri incelendi ve Fransa Dönem Başkanlığı döneminde konuya son halinin verilmesi kararlaştırıldı. Göç, istihdam ve kalkınma arasındaki bağlantı vurgulanarak, kaliteli işgücünün AB'ye gelmesinin sağlanması ve yasadışı göçmen çalıştıran işverenlere yaptırımlar uygulanması için gerekli kuralların belirlenmesine karar verildi. Göçmenlerin kendi ülkelerine geri gönderilmesi için göçmenlerin kendi ülkeleri ve geçiş ülkeleriyle AB arasında gerekli anlaşmaların bir an önce yapılması gerekiyor. Bunun için Kuzey Afrika ve Güney Asya ülkeleri öncelikli bölgeler.
 
AB'nin tamamını kapsayacak "E-Adalet" portalı 2009 yılı sonunda faaliyet göstermeye başlayacak. Sınır ötesi suçlarla etkin mücadele için Eurojust ve Europol'ün görev ve sorumluluk alanlarının güçlendirilerek, aralarındaki işbirliğinin geliştirilmesi gereklidir. ABD Vize Muafiyeti Programı'na bütün AB ülkelerinin bir an önce katılım sağlaması gerek.
 
Yüksek gıda ve petrol fiyatları: AB içindeki düşük gelirli aileler ve AB dışındaki kalkınmakta olan ülkeler artan gıda ve petrol fiyatlarından en fazla etkilenen taraflardır. Bu konunun AB politikalarını da etkilemesi kaçınılmaz bir sonuçtur. Gıda fiyatlarına doğrudan müdahale için AB ihracatta gümrük vergilerinin iadesini düşürmüş, piyasaya müdahale için tutulan stokların satışını gerçekleştirmiş, süt kotalarını artırmış, tahıl ithalatında vergileri kaldırmış ve 2008 yılı için güvenlik amacıyla stok ayrılmamasını öngörmüştür.
 
Tarım üretiminde özellikle enerji tasarrufu sağlamak üzere yenilikçilik ve Ar-Ge'nin geliştirilmesi gereklidir. 1. nesil biyo-yakıtların üretiminde sürdürülebilirliğin hayat geçirilmesi ve yan ürünlerden 2. nesil biyo-yakıt üretilmesinin teşvik edilmesi gereklidir.
 
Mevcut Mali Perspektif kapsamında AB Komisyonu, tarımın desteklenmesi için gelişmekte olan ülkelere yardım amaçlı bir fon oluşturacaktır. Acil gıda yardımı tutarı 300 milyon €'dan 500 milyon €'ya çıkarılacak.
 
Komisyon, gıda, petrol ve gaz fiyatlarındaki gelişmeleri izleyerek Aralık ayındaki zirvede liderlere sunum yapacaktır. Komisyon ayrıca AB balıkçılık sektörünün yeniden yapılandırılması sürecini başlatacaktır. Balıkçıların son dönemde artan petrol fiyatlarını protesto etmeleri de sonuca yönelik başarı sağladı ve balıkçılara doğrudan yapılan ödemeler araç başına 30 bin €; şirket başına 100 bin €'ya çıkarıldı.
 
Enerji piyasalarında rekabetin güçlendirilmesi, ulaştırma sistemlerinin elektrikle çalışan otomobiller gibi alternatif teknolojileri de içerecek şekilde çağdaşlaştırılması, petrol stoklarının saydamlaştırılması, petrol ve doğal gaz üreten ülkeler ve şirketlerle diyaloğun geliştirilmesi AB'nin enerji güvenliği açısından önemlidir.
 
Çevre: İklim değişikliğiyle ilgili 2012 sonrası yaklaşımın belirlenmesi için Kopenhag 2009 öncesi müzakerelerin hızlandırılması gereklidir. AB'nin konuyla ilgili yaklaşımı 2009 bahar zirvesinde belirlenecektir. Ancak AB'nin uluslararası liderliğinin ve saygınlığının sağlanması için iklim ve enerji yasa paketinin derhal uygulamaya konulması gereklidir.
 
Euro: Slovakya 1 Ocak 2009 itibariyle Euro Alanı'na dahil olacaktır.
 
Ar – Ge: Avrupa Yenilikçilik ve Teknoloji Enstitüsü (European Institute of Innovation and Technology) Budapeşte'de kurulacaktır. Gelecekte kurulacak olan diğer ajansların kurulacağı kentler seçilirken öncelik 2004 ve sonrasında AB'ye katılan üye ülkelere verilecektir.
 
Batı Balkanlar: Halen "potansiyel AB üyesi" konumunda olan Batı Balkan ülkelerine "aday ülke" statüsü verilmelidir. Nihai amaç, bu ülkelerin AB'ye üye olmalarıdır. Kopenhag siyasi kıstaslarını karşılaması durumunda Makedonya Cumhuriyeti, 2008 yılı sonunda AB üyeliği sürecinde bir aşama daha kaydedecektir. Bunun için komşuluk ilişkilerinin güçlendirilmesi ve Yunanistan'la arasındaki isim konusundaki anlaşmazlığın çözümlenmesi gereklidir. Aşağıdaki üç konunun önemi vurgulanmaktadır:
 
- Batı Balkanlarla bölgesel işbirliğinin geliştirilmesi
 
 
- Bu başlık altında bölge ülkeleriyle "Ulaştırma Topluluğu Anlaşması" imzalanması ve sivil ve ticari alanlarda adli işbirliğinin geliştirilmesi alanlarında daha fazla çaba gereklidir.
 
- Bireyler arası iletişimin ve sivil toplumun gelişmesi
 
- Vizenin kaldırılması, Erasmus Mundus çerçevesinde daha fazla burs sağlanması, Katılım Öncesi Yardım (IPA) kapsamında sivil toplumun geliştirilmesi.
 
- Ekonomik ve Sosyal kalkınma ve iyi yönetişimin güçlendirilmesi
 
- 2010'a kadar Batı Balkanlar Yatırım Çerçevesi'nin tamamlanması, Avrupa değerlerinin teşvik edilmesi için AB ile kültürel işbirliğinin geliştirilmesi.
 
Barselona Süreci; Akdeniz İçin Birlik: Proje, Barselona Süreci ile başlayan ilişkilerde ilerleme kaydedilmesini sağlayacak, iki yılda bir yapılacak liderler zirvesiyle yeni bir siyasi ivme kazandıracaktır. Euro-Med ortakları 13 Temmuz'da Paris zirvesinde biraraya gelerek, ortak bir karar alacaktır.
 
Lizbon Antlaşması
 
- Avrupa Özel Sektör Konfederasyonu BUSINESSEUROPE, İrlanda'da gerçekleştirilen halk oylamasının olumsuz sonuçlanmasına ilişkin bir açıklama yaparak Avrupa iş dünyasının İrlanda'nın Lizbon Antlaşması'nı reddetmesinden kaygı duyduğunu, ancak onaylama sürecinin devam etmesi gerektiğini belirtti.
 
Avrupalı şirketlerin başarısının Avrupa'nın başarısına bağlı olduğunu belirten BUSINESSEUROPE Başkanı Ernest-Antoine Seillière, İrlanda'da alınan sonucun AB'nin vatandaşlarla iletişimdeki başarısızlığını gösterdiğini belirtirken AB liderlerinin 2009 yılında gerçekleştirilecek Avrupa Parlamentosu seçimlerinden önce bir çözüm bulması gerektiğini ifade etti.
 
- Lizbon Antlaşması İngiltere Parlamentosu'nun üst kanadında (Lordlar Kamarası) 184 "hayır" oyuna karşı 277 oyla onayladı. AB Komisyonu Başkanı Barroso tarafından İrlanda halkoylamasında reddedilmesine karşın Lizbon Antlaşması'nın yaşadığının bir kanıtı olarak değerlendirilen oylama AB çevrelerinde memnuniyetle karşılandı. Böylece Antlaşma 19 ülke tarafından onaylanmış oldu.
 
Diğer taraftan Çek Cumhuriyeti ve Polonya'nın Lizbon Antlaşması'nın onay tarihini ileriye öteleme yaklaşımında olması endişelere sebep oluyor.
 
Rekabet ve Devlet Yardımları
 
- AB Komisyonu, AB devlet yardımı mevzuatı çerçevesinde Fransa'nın LOwCO2MOTION araştırma ve geliştirme programına yönelik 61 milyon €'luk desteğini onayladı.
 
LOwCO2MOTION, Fransız Valeo şirketi yönetiminde 8 ortağın konsorsiyumu altında gerçekleştiriliyor. Programın amacı, araçlar fren yaptığında ya da durduğunda tüketilen yakıtın en ekonomik düzeyde olmasına yarayan yeni ürünleri tanıtmak. Ayrıca, yakıt tüketimini %30 oranında azaltarak CO2 gibi sera etkisi yaratan gazların salınımının azaltılması hedefleniyor.
 
Bölgesel Politika
 
- AB Komisyonu 5. Ekonomik ve Sosyal Uyum ilerleme raporunu 18 Haziran'da sundu. 100'den fazla kurum ve kuruluşun katıldığı açık istişare sürecinin sonuçları ile bölgesel ekonomiler üzerine bir bölümden oluşan raporda AB'nin 2013 yılından sonra güçlü bir AB Uyum Politikası'na ihtiyaç olduğu, Uyum Politikası ile diğer AB politikaları arasında daha güçlü bir eşgüdüm olması gerektiği, KOBİler gibi öncelikli konulara yönelik yeni araçlar geliştirilmesi gerektiği gibi bulgular yer alıyor.
 
Raporda ayrıca kişi başına düşen milli gelirin AB ortalamasının %75 altında olan bölgelerin 2000-2005 yılları arasında diğer bölgelere gör %50 daha hızlı büyüdüğü, gelişmiş bölgelerde Ar-Ge'ye ayrılan gelirin diğer bölgelerin 3 katı olduğu belirtiliyor.
 
Çevre
 
- Avrupa Çevre Ajansı, AB ülkelerinin 2006 yılına ait sera gazı salınım miktarlarını derlediği raporunu 18 Haziran'da açıkladı. Rapora göre AB15'te sera gazı salınımları 2005-2006 yılları arasında %0,8 oranında gerileyerek 1990 seviyesinin %2,7 altına indi. AB27'de ise bu oran %0,3 oldu.
 
Konuyla ilgili bir açıklama yapan AB Komisyonu'nun çevreden sorumlu üyesi Stavros Dimas sera gazı salınımlarındaki azalmanın umut verici olduğunu ancak AB'nin 2012 yılına kadar Kyoto hedeflerini yakalayabilmek için daha fazla çaba sarf edilmesi gerektiğini belirtti. Kyoto Protokolü çerçevesinde AB15'in sera gazı salınımını 2012 yılına kadar 1990 seviyesinin en az %8 oranında altına çekmesi gerekiyor.
 
Ar - Ge
 
- Hangi AB ülkesinde faaliyet göstereceği uzun bir süredir tartışma konusu olan Avrupa Yenilikçilik ve Teknoloji Enstitüsü'nün (European Institute of Innovation and Technology) Macaristan'ın başkenti Budapeşte'de kurulmasına karar verildi. AB Rekabetçilik Konseyi'nce verilen karara göre Enstitü'nün merkezi Budapeşte'de olacak.
 
Avrupa Yenilikçilik ve Teknoloji Enstitüsü, ABD ve Japonya ile AB arasındaki teknolojik ilerleme farkını ortadan kaldırmaya yönelik ve atılımcı çalışmalar yürütmek üzere kuruldu.
 
Tarım ve Hayvancılık
 
- AB Komisyonu 17 Haziran'da balıkçılık sektöründeki yakıt kriziyle başa çıkabilmek için bir acil durum tedbir paketi kabul edilmesini önerdi. Pakette 2 yıllık bir dönem için Avrupa Balıkçılık Fonu (EFF) yönetmeliği hükümlerinin bir kısmına uyma zorunluluğunu ortadan kaldıracak bir Konsey yönetmeliği önerisi bulunacak.
 
Öneride yakıt krizine karşı 4 önlem yer alıyor:
 
- Balıkçılık aktivitesinin geçici olarak durması, yakıt tasarrufu, enerji denetimi gibi alanlarda acil durum tedbirleri ve yeniden yapılandırma çalışmaları.
 
- Yeniden yapılandırma çalışmalarına katılan balıkçı filolarına yönelik önlemler.
 
- Balığın değerini arttırmak için piyasa tedbirleri.
 
- EFF fonlarını kullanmayı kolaylaştırma EFF'nin faydalarından yararlanmayı sağlayan tedbirler.
 
AB Komisyonu'nun öneriyi Temmuz ayında kabul etmesi öngörülüyor.
 
Tüketici Hakları
 
- Avrupa Tüketici Merkezleri Ağı 18 Haziran'da 2007 yılına ait faaliyet raporunu açıkladı. Rapora göre 2007 yılında alınan şikayetlerin %25'inin sözleşmeler, %24'ünü ürün ve hizmetler, %20'sini teslimatlara ilişkin başvurular oluşturdu. En çok şikayet alının sektörler ise hava taşımacılığı ve araba kiralama hizmetleri, internet üzerinden yapılan reklamlar olurken şikayetlerin yarısından fazlasını internet üzerinden yapılan ödemeler oluşturdu.
 
2007 yılında yaklaşık 55.000 tüketiciye destek veren Avrupa Tüketici Merkezleri özellikle sınırlar ötesi sorunlarla karşılaşan tüketicilere yardımcı olmayı amaçlıyor.
 
Adalet ve İçişleri
 
- AB Komisyonu 17 Haziran'da "Avrupa Ortak Göç Politikası: kurallar, faaliyet ve araçlar" adında bir bildirge ile "İltica - Avrupa'ya göçü önlemek için karma yaklaşım" adında bir eylem planı kabul etti. Bildirge, refah, birlik ve güvenlik gibi ana politikalar altında ortak göç politikasına dayanan 10 ortak ilke ortaya koyarken eylem planı ise Avrupa Ortak İltica Sistemi'nin (CEAS) 2. safhasının yapılandırmasına yönelik önlemler içeriyor. Söz konusu önerilerin AB Konseyi tarafından 15 Kasım 2008'de onaylanarak 2009 yılında başlaması öngörülen adalet, hürriyet ve güvenlik alanındaki yeni 5 yıllık programın bir parçası olması planlanıyor.
 
Bildirgede yer alan 10 ilke:
 
• Refah alanında: 1- Açık kurallar ve eşit şartlar; 2- Uyuşan beceri ve ihtiyaçlar; 3- Başarılı bir göç için bütünleştirme.
 
• Birlik alanında: 4- Şeffaflık, güven ve işbirliği; 5- Mevcut kaynakların etkili ve geniş kullanımı; 6- Üçüncü dünya ülkeleri ile ortaklık.
 
• Güvenlik alanında: 7- Avrupa'nın çıkarlarına hizmet eden vize politikası; 8- Bütünleşmiş sınır yönetimi; 9- Yasadışı göç ve insan tacirliği ile mücadele; 10- Sürdürülebilir ve etkili geri dönüş politikası.
 
*
 
BRÜKSEL'DE GELECEK AY
 
AB Kurumları
 
• 23-24 Haziran, Tarım ve Balıkçılık Konseyi
• 26-27 Haziran, AB-Rusya Zirvesi
• 8 Temmuz, Ekonomik Mali Konsey
• 22-23 Temmuz, Genel İşler ve Dış İlişkiler Konseyi
 
Konferanslar-Seminerler
 
• 26 Haziran, "Beyond Lisbon; Europe's opportunities and challenges in a globolasing world",
 
http://www.friendsofeurope.org/Activities/tabid/530/Default.aspx 
 
• 1 Temmuz, "Financial aspects of European research contracts under FP7", Interfaceurope
 
http://www.interfaceurope.eu/index.php?option=com_attend_events&task=view&Itemid=30&id=188 
 
• 3 Temmuz, "The geopolitical challenges of the EU energy policy",
 
http://www.ceps.be/Events.php 
 
Dr Bahadir Kaleagasi                  
TUSIAD                  
Turkish Industrialists' & Business Association    
Representative to the EU and BUSINESSEUROPE        

(The Confederation of European Business)          
     
Avenue des Gaulois, 13 - 1040 BRUSSELS    
T: +32 2 7364047    F: +32 2 7363993            
kaleagasi@tusiad.org     www.tusiad.org  

Son Haberler

Hits: [srs_total_pageViews] Visitors: [srs_total_visitors]
Copyright © GUNDEM.be
Site içeriği ve dizaynın tüm hakları GÜNDEM.be websitesine aittir.
Kopyalamak ve izinsiz kullanmak kesinlikle yasaktır.