Haberin yayım tarihi
2007-11-22
Haberin bulunduğu kategoriler

Büyükelçi Tanlay: Öğretmenlerimize şükranlarımı sunuyorum.

TC Brüksel Büyükelçisi Fuat Tanlay 24 Kasım Öğretmenler günü vesilesiyle Büyükelçilik basın müşavirliği aracılığı ile bir duyuru yayımlayarak öğretmenler gününü kutladı.
 
Büyükelçi Fuat Tanlay'ın basın duyurusunu aşağıda kamuoyunun bilgisine  sunuyoruz..




 
BÜYÜKELÇİ FUAT TANLAY'IN ÖĞRETMENLER GÜNÜ MESAJI
(24 KASIM 2007) 
  
  
Bir ülkenin bugününü, hatta bugününü olduğundan çok geleceğini şekillendiren eğitim; anlayışıyla, sistemiyle, imkanlarıyla ve en önemlisi kadrolarıyla, diğer bir değişle öğretmenlerimizle, bilimsel, teknolojik, kültürel, sanatsal ve sosyo-ekonomik alanlarda kalkınmanın ve etkin üretim gücüyle çağa yön verebilmenin anahtarıdır.
 
Ancak eğitimli, yani düşünmesini ve düşündüğünü uygulayabilmesini bilen, aydın bireylerin oluşturduğu bir toplum, doğmaların değil, aklın, bilimin ve sağduyunun yol göstericiliğinde, sağlıklı kararlar almak ve uygulamak suretiyle, demokrasiyi kurumları, ilkeleri ve değerleriyle yaşatabilir, gelişimini sürekli ve kalıcı kılabilir. Ancak ulusal kültürünün zenginliğini ve değerini gözardı etmeden, evrensel bilgilerle beslenen, insana değer veren, saygılı, özgüveni gelişmiş bireylerden oluşan bir toplum, geleceğe güçlü bir biçimde ulaşabilir. Ancak iyi insanı ve iyi vatandaşı yetiştirebilmeyi başaran bir toplum, bir millet olarak uluslararası camiada hakettiği saygınlığa ve güce ulaşabilir. 

Sorumluluğu son derece büyük bu önemli görevin ifasında, yüce Atatürk'ün aydınlattığı yolda ilerleme kararlılığında olan ve O'nun anlatımıyla, "fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür" kuşaklar yetiştirmenin gereğini gönülden benimseyen öğretmenlerimize güvenimiz tamdır.
 
İlkeleri, düşünceleri, öğretileri, yaşam biçimleri ve hayata bakışlarıyla genç dimağları doğrudan etkileyen, bireyleri küçük yaşlardan başlayarak, demokrasinin kazanımlarıyla tanıştıran, yüzleri hep ileriye dönük, çalışma azmi taşıyan öğretmenlerimiz, toplumumuza her zaman umut aşılamış, toplum bağlarını güçlendirmiş, etik değerlerin yaşatılmasına katkıda bulunmuş, düşünce dünyamızı zenginleştirmiş,  toplumumuzun bilinçlendirilmesinde yadsınmaz rol üstlenmişlerdir. 

Değerli öğretmenlerimizden her zaman olduğu gibi, bundan sonra da beklentimiz, geleceğimizi biçimlendirecek olan çocuklarımıza ve gençlerimize, sevgiyi, saygıyı aşılamaları, özgüven ve yaşama sevinci vermeleri, düşünmenin, diyalog yoluyla sorun çözmenin, bilgi üretmenin yalnızca insana özgü ayrıcalıklar olduğunu öğretmeleridir.
 
Bu hususların yanısıra öğretmenlerimizden, çocuklarımızı ve gençlerimizi, Cumhuriyetimizi, Yüce Önder Atatürk'ün çağdaş ve evrensel ilkelerini, ilerici ve laik devrimlerini yaşatmayı görev olarak değerlendiren, eşitliğe inanan, ilkeli, erdemli bireyler olarak yaşama hazırlamalarını da bekliyoruz.
 
Belçika'da veya ülkemizin dışında diğer ülkelerde görev yapmakta olan öğretmenlerimizin tüm bu sorumluluklara ilaveten, daha farklı görev ve yükümlülükleri de bulunmaktadır. Belçika açısından bakıldığında, bu ülkeye seneler evvel gelerek yerleşen insanımızın yeni nesillerinin ve hala gelmeye devam eden gençlerimizin ve çocuklarımızın ulusal kültür ve değerlerinden kopmadan Belçika toplumuna entegre olmalarının sağlanmasına katkıda bulunulmasında, bu kişilerin uyumlu, her iki kültürü de özümsemiş bireyler olarak sosyo-ekonomik hayata katkıda bulunmalarının temininde ve ülkemizle Belçika arasında oynamakta oldukları köprü rolünün güçlendirilmesinde, burada görev yapan öğretmenlerimize büyük sorumluluk düşmektedir.
 
Esasen bu ağır sorumlulukları bugüne dek büyük bir özveri ve azimle yerine getirdiklerini bilerek, ileride de bu kıymetlı çabalarını sürdüreceklerine tüm kalbimizle inanıyoruz.
           
Bu vesileyle, modern Türkiye'nin kurucusu, büyük önder Mustafa Kemal Atatürk'ün öğretmenlerimize verdiği değeri, kurtuluş savaşımızın kazanılıp Cumhuriyet'in ilanından sonra kaydedilmiş olan bir anısıyla hatırlamak isterim:
 
Bir gün Atatürk'ün yolu bir köy okuluna düşer. Tek sınıflı okulda genç bir öğretmen ders vermektedir. Atatürk sınıfa girer. Öğretmen heyecanla kürsüsünü terk ederek Atatürk'ün yerine geçmesini ister. Atatürk: "Hayır" der, "yerinizde oturunuz ve dersinize devam ediniz. Eğer izin verirseniz, biz de sizden faydalanmak isteriz. Sınıfta ders sırasında, Cumhurbaşkanı bile öğretmenden sonra gelir. "
 
Ulusumuz, sağduyusunu, bilgi ve birikimini kendisiyle paylaşan, yüce görevlerini içtenlikle yerine getiren öğretmenlerine her zaman gönül borcu duymakta, ülkemizin yüzakı öğretmenlerimiz önünde saygıyla eğilmektedir.
 
Ülkenin geleceği yönünden önemli sorumluluklar taşıyan, güçlüklerle karşılaşsa da büyük bir hizmet aşkıyla çalışarak, çocuklarımızın ve gençlerimizin ulusuna ve insanlığa yararlı bireyler olmaları için çabalayan, görevlerini yerine getirirken hiçbir özveriden kaçınmayan öğretmenlerimize şükranlarımı sunuyorum. 

Onurlu meslekleriyle her zaman sevgi ve saygıyla andığımız, saygın kişilikleriyle yüreklerimizde yaşattığımız değerli öğretmenlerimizin, Öğretmenler Günü'nü içten duygularla kutluyor, esenlikler diliyor ve saygılarımı sunuyorum.

TC Brüksel Büyükelçisi
Fuat Tanlay
 
 
 
 
 

Son Haberler

Hits: [srs_total_pageViews] Visitors: [srs_total_visitors]
Copyright © GUNDEM.be
Site içeriği ve dizaynın tüm hakları GÜNDEM.be websitesine aittir.
Kopyalamak ve izinsiz kullanmak kesinlikle yasaktır.