Flaman bölgesi yerleşim birimlerinden biri olan Aalst şehrinde başörtüsünden dolayı listeden  çıkarılan Fatmagül Bilge üyesi olduğu Sp.a partisinin kendisine yönelik açıklamalarını aptalca ve kabul edilemez bir durum olduğunu belirtti.

Fatmagül Bilge Flaman basınına gelişmeler hakkında detaylı bilgi verdi. Bilge ayrıca Face Book üzerinden yaşadıklarını dostları ile paylaştı.

Fatmagül Bilge’nın açıklamalarını okurlarımızın bilgisine sunuyoruz.

-Sp.a partisi benim başörtülü olduğumu işin başından beri biliyordu. Bu ilk görüşmelerimizde hiç sorsun olmadı. Daha sonra parti içersinde bazı itirazlar oldu. Parti yönetimi benim başörtülü olmamın kendilerine Flaman seçmenler açısından oy kaybına neden olabileceğini düşündü. Ve bu durumu kurtarmak adına beni radicale fundamentaliste-radikal köktendinci olarak sunarak listeden çıkardılar. Bu karar son derece haksız, aptalca ve kabul edilemez bir şey.

-Ben Sp.a partisine bizzat başvurarak listenizde bana yer verirmisiniz demedim. Onlar beni buldular ve teklif getirdiler. Bu görüşmelerin hepsinde ben başörtülüydüm. Beni böyle gördüler, böyle tanıdılar. Bu durum konusunda hiç bir zaman bana bir soru yöneltmediler.

-Listeler hazırlandı ve kampanyalar için fotoğraf çektirme günü geldiğinde bana aracılarla başörtümü çıkararak görüntü vermemi telkin etmeye çalıştılar.  Bu konuyu parti başkanına telefon ederek bildirdim ve özel olarak konuşmak istediğimi söyledim.

-Parti başkanı ile yaptığım görüşmede inançlı bir Müslüman olduğumu ve başörtümü çıkarmayı düşünmediğimi söyledim. Başkana bu durumun kendileri için bir sorun olduğunu düşünüyorlarsa söylemeleri gerektiğini belirtti. Bu durumda listede yer almayacağımı ve kampanyada yapmayacağımı söyledim. Ayrıca yeni evlendiğimi ve eğitimime devam etmeyi düşündüğümü belirttim.

-Bana bu görüşmede kesinlikle bir sorun olmadığını, her şeyin parti içersinde konuşulduğu söylendi. Bu görüşmeler haziran ayında yapılmıştı.

-Ağustos ayında ayaz tatili dönüşümde ise bazı şeylerin düzgün gitmediğini gözlemledim. Aalst bölge gazetelerinde bazı Sp.a’lıların benim seçildiğim takdirde başörtüsünü çıkarmak zorunda olduğum şeklinde açıklamaları ile karşılaştım. Bana listelerin içeri verilmesine saatler kala ya başörtüsünü çıkarırsın yada seni listeden çıkaracağız dediler. Bende hiç bir şarta başörtümü çıkarmayacağı ve bu şartlarda siyaset yapamayacağımı belirttim.

-Sonuç olarak listelerin içeri verildiği son tarihte Sp.a listesinden başörtüsü taktığım gerekçesi ile çıkarıldığımı öğrendim.

-Benim Sp.a listesinde çıkarılmam radikal biri veya köktendinci biri olduğum deği, muhtemel başörtüsü tartışmaları ile partinin oy kaybı endişesidir.

-Aslında SP.a partisine tahmin edildiğinden daha fazla oy kazandırabilirdim. Bu bölgede seçilme şansı yüksek tek Türk kökenli adaydım.

-Benim listeden neden çıkarıldığımı açıklamada zorlanacaklarını anlayınca beni radikal köktendincilikle suçlayarak kendilerini kurtarmak istediler. Bu çok saçma ve haksız bir itham. Ben bu ülkede yaşıyorum ve hiç bir zaman Belçika’ya şeriat gelsin demedim. Din ve devlet işlerinin ayrı olması prensibi ile sorunum yok. Bu çerçevede Belçika anayasasına saygılıyım. Ancak bir inançlı Müslüman olarak özel hayatımda dinimin vecibelerini yerine getirmeye çalışıyorum. Bu özel bir tercih. Kendi düşüncelerim ve özel hayatımdan dolayı hiç bir başka kişi ve kuruma yönelik asla bir zararımın olması söz konusu olamaz.