Kısa adı UETD olan "Avrupa Türk Demokratlar Birliği" tarafından organize edilen "Politik Entegrasyon Sürecinde Belçikalı Türkler" adlı forum Brüksel Hilton otelinde yapıldı.
Bu forum aynı zamanda yoğun tartışmalarıda beraberinde getirdi. Her ne kadar içeriği konusunda fazla bilgi verilmeden yapılan sert eleştiriler aynı zamanda insanlarda "yine bir kör döğüşü başlıyor" izlenimi yarattı.
Bazı kesimlerde UETD konuşunda zamanla oluşan negatif yaklaşımın elbette bir geçmişi var. Bu olay bugün oluşmuş bir muhaliflik hareketi değildir.
Konu hakkında değerlendirmelerimize girmeden önce UETD başkanı Eşref Yağcıoğlu'nun Hilton toplantısında yaptığı açılış konuşmasından bazı satır aralarını okurlarımıza sunmak istiyoruz.
Satır araları/Eşref Yağcıoğlu
"Bu Forumu düzenlemekteki amacımız konusuna açıklık getirmek istiyorum. Bildiğiniz gibi 8 Ekim 2006 tarihinde yerel seçimler yapılacaktır. İlk kez bu seçimlerde Belçika vatandaşı olmayan ancak 5 yıl süreyle bu ülkede oturmuş bulunan seçmen yaşına gelmiş herkes için oy kullanma hakkı verildi. Bu, durum oturduğumuz kentlerin yönetimlerini seçme, yönetimine katılma konusunda geniş bir siyasi konsessüs olduğuna işaret ediyor. Bu bizim açımızdan kutlanması gereken bir gelişmedir."
"Birleşik bir Avrupa modeli farklı kültürleri inkar temelinde zaten yaşama şansına sahip değildir. Avrupa Birliği'nin gelişim sürecini Türkiye-Avrupa ilişkilerini de bu anlamda önemsiyor ve dikkatle izliyoruz. Avrupa Birliği modelinin ancak çok kültürlü bir kimlik temelinde anlamlı olduğunu, açık, sivil, insan haklarını yüksek bir değer olarak gören demokrat bir Avrupa'da Avrupalı Türklerin geleceğinin açık olacağına inanıyoruz."
"Anvers'deki ırkçı saldırılar "Yabancı-öteki" algılarından beslenmiş bir gencin kendisinden olmayanın yok edilmesi gereken bir düşman olarak görmesinden kaynaklanıyor. Bu bir patolojidir. Ve bu hastalığın toplumsal gücünü kırmak için ırkçılıkla mücadele eden kurum ve kuruluşlara bizimde katkı vermemiz gerekmektedir".
"Avrupa Parlementolarında soykırımın tanınması girişimlerinin ardından şimdi de soykırımı inkar suçu yasaları çıkartılmak isteniyor. Konu bu şekliyle Türkiye'yi olduğu kadar, belki de daha çok Avrupa Türklerini ilgilendirmektedir. Bizden tarihimizle yüzleşmemiz isteniyor. Aslında bununla icat ettikleri soykırımı kabul etmemizi istiyorlar. Ermenilerin soykırıma uğradığına ilişkin ukuslararası geçerliliği olan hiç bir mahkeme kararı yoktur. Ermeni soykırımı denen şey ne şartları gereği ne de uygulama biçimi olarak nazi soykırımıyla kıyaslanamaz. Avrupa Türklrinin toplumsal yükselişini önlemeye yönelik bu siyasi girişimlere karşı tutarlı, akıllı, planlı ortak bir tutum geliştirmeliyiz"
"Forum programı süresince gerek siyasi temsilcilerimizin gerekse sivil toplum kuruluşlarımızın dile getirdiği önerileri bir nihai rapora dönüştürüp bu raporu siyasi partiler, sivil toplum kuruluşları ve medyayla paylaşacağız."
Değerli okurlarımız.
İşte UETD Başkanı Eşref Yağcıoğlu'nun konuşmalarından alınan satır araları. Genel anlamda bakıldığı zaman hiç bir Türk ferdinin itiraz etmeyeceği ve gayet titizlikle hazırlanmış bir konuşma metni. Bu metin ayrıca yeni bir oluşum olan UETD'nin gelecekte izleyeceği politikanın muhtemelen çerçevesini oluşturacak.
Peki. Bunca polemik ve kavgaya ne gerek var. Bunca yaşanan polemiklerin perde arkasında neler var.?
Bu soruların cevabını ise bir sonraki yazımızda bulacaksınız.
