Gazetecilik kutsal bir meslektir. Büyük sorumluluk ister/Gundem

T.C Brüksel Basın Müşaviri Yusuf Seki Basın ve Gazetecilik konusunda "www.gundem.be" baş yazarı Hüseyin Dönmez'e önemli açıklamalarda bulundu.

Basın Müşaviri Yusuf Seki, Belçika'daki Türk Basınının gelişerek büyüdüğünü belirterek, Belçika'da basın ve gazetecilik okuyan gençlere tavsiyelerde bulundu.

Basın Müşaviri Yusuf Seki'nin görüşleri:

"Bizim Belçika'da görevlerimiz hem Türk basınını, hemde yabancı basını yakından takip etmektir. Ayrıca yetkimiz alanına giren tüm konularda basın görevlilerine yardımcı oluyoruz.

İletişim alanı çok ilginç ve çok önemli bir meslek dalıdır. Özellikle eğitimini yurtdışında yapan öğrencilerimiz için medya sektöründe görev almak isteyen bir çok gencimiz var. Bu çok sevindirici bir gelişmedir.

Şu anda Brüksel'de çok değerli basın mensuplarımız bulunmaktadır. Fakat şunu üzülerek söylemeliyim ki, basın ve gazetecilik alanında yeterli alt yapısı olmadan bu sektöre girenlere de rastlamaktayız. Elbette bunu söylerken hiç kimseyi suçlamak veya incitmek istemiyoruz. Fakat gazetecilik bir kutsal meslektir. Büyük sorumluluk ister. Bir gazeteci yaptığı eksik ve yanlış haberle yüzlerce, hatta binlerce insanı zor durumda bırakabilir. Toplumda maddi, manevi zararlara sebep olabilir. Aynı anda insanları yanlış yönlendirebilir ve birbirine düşürebilir. Bundan dolayı basın sektöründe görev alacakların çok zengin ve sağlam bir alt yapı ile bu mesleğe adım atmaları daha sağlıklı olur. Bu doğrultuda Belçika'da eğitim alan gençlerimize kendilerini geliştirmeleri konusunda her türlü yardıma hazırız.

Belçika'da gazetecilik alanında eğitim alan gençler, daha önceki yıllarda konjontür gereği yarı amatör, yarı profesyonel gazetecilik yapanlara göre daha avantajlı durumdadırlar. En azından bir veya bir kaç yabancı dili gayet iyi bilmektedirler. Elbette Türk gençlerinin Türk toplumuna yönelik bir medya kurumunda görev almaları söz konusuysa iyi derecede Türkçe bilmeleri de gerekmektedir. Genç öğrenciler bu yönde kendilerini şimdiden çok iyi hazırlamalıdırlar.

Belçika'da basın ve gazetecilik alanında Türk gençleri artık yazılı ve görsel medya sektöründe görev almaya başladılar. Şu anda bir kaç başarılı örnek bulunmaktadır. Bu iyi örneklerin daha da artacağını düşünüyoruz. Medya alanında Türk gençlerinin yabancı ülkelerde de söz sahibi olmaya başlamaları yurt dışındaki Türk lobby'sine ayrı bir dinamik ve ivme kazandıracaktır.

Geçmişte yurt dışında görev yapmasına rağmen hiç bir yabancı dili yeterli derecede bilmeden çalışan basın mensuplarını gördük. Bu gün için iletişim teknolojisi ve araçları o kadar ilerledi ki, sadece dil bilmek te artık tek başına yeterli değil. Bundan sonra dünyada geçerli olan bir veya bir kaç yabancı dili iyi derecede bilmeniz gerekmektedir. Bunun yanında iletişim teknolojisini de çok iyi bir şekilde kullanıyor olmalısınız.

Belçika'da basın ve gazetecilik alanında eğitim yapanların mutlaka ülkenin idari yapısını çok iyi bilmeleri gerekmektedir. Bu yönde henüz okullarını bitirmeden özel olarak kendilerini yetiştirmelidirler. Belçika'nın idari yapısı son derece kompleks bir yapı arzeder. Ayrıca Avrupa Birliği, Nato ve diğer uluslararası kurumların bulunduğu Brüksel'in yapısı çok iyi öğrenilmelidir.
Basın Müşavirliği olarak Türkiye, Avrupa Birliği İlişkileri ve benzeri bir çok konuda arşivlerimiz Türk iletişim öğrencilerine açıktır. Kendilerine bu konuda her türlü yardımı yapmaya hazırız.

Basın ve gazetecilik alanında çok önemli bir diğer konu ise "etik" konusudur. Gazetecilik son derece kutsal bir meslektir. Gazetecinin asli görevi, önce doğru habere ulaşmak ve onu dürüst bir şekilde yorumlayarak okuyuculara aktarmaktır.

Kamuoyu oluşturmak ve kamuoyunu bilgilendirmek farklı şeylerdir. Kamuoyu oluşturmak iletişimi kendi özel veye siyasi tercihleri doğrultusunda kullanarak insanları yönlendirmektir. Gazetecilik ise daha çok kamuoyunu doğru, ilkeli ve tarafsız bir şekilde bilgilendirmektir. Maalesef son zamanlarda gazetecilik yaptığını iddia eden bazı güçler daha çok kamuoyunu yönlendirmeye yönelik çalışmalar yapmaktadırlar.

Basın özgürlüğü veya fikir özgürlüğü haklarını öne sürerek bazen hak ve hürriyetlerin sınırlarını zorlayan aşırılıklar olabiliyor. Danimarka'da başlayan karikatür olayları buna bir örnektir. Gazeteciler taşıdıkları sorumluluğun bilincinde olmak zorundadırlar. Aksi takdirde kişilere ve topluma tamiri zor yaralar açabilirler.

Sonuç olarak gazetecinin temel prensibi dürüst haber, ilkeli haber ve tarafsız haber olmalıdır. Gazeteci farklı bir haber yaratmak adına etik değerleri alt üst etmemelidir. Yalan, iftira ve dayanaksız haberlerle kısa süreli başarılarılara tasallut edenler uzun ömürlü olamazlar.

Çok önemli arzettiğimiz bir diğer konuda bilhassa Belçika'da aktif olan Türk basın mensupları ile olan ilişkilerimizdir. Bu konuda çok kopukluk var. Gerçek anlamda aramızda çok da sağlıklı ilişkiler kuramıyoruz. Aylarca göremediğimiz basın mensuplarımız oluyor. Halbuki oluşturulabilecek karşılıklı yardımlaşma ve dayanışma ortamı bu sektörü daha canlı ve güçlü yapabilir. Bu konuda daha yoğun bir iletişim kurmak adına karşılıklı neler yapabiliriz bunları araştırmamız gerekiyor.

Belçika'da basın alanında çalışan tüm gazeteci arkadaşlarımıza başarı dileklerimizle..