Haberin yayım tarihi
2022-07-04
Haberin bulunduğu kategoriler

HEUSDEN-ZOLDER’DE EĞİTİM MÜŞAVİRİ DOÇ. DR. NESLİHAN KARATAŞ DURMUŞ ONURUNA VEDA PROGRAMI DÜZENLENDİ

Türkiye Cumhuriyeti Brüksel Büyükelçiliği Eğitim Müşaviri Doç. Dr. Neslihan Karataş Durmuş’un görev süresinin sona ermesi ve Türkiye’ye dönecek olması vesilesi ile Belçika Türk Federasyon’a bağlı Heusden-Zolder Türk Eğitim ve Kültür Merkezi tarafından bir ‘’Veda Programı’’ düzenlendi.

Heusden-Zolder Teşkilat Başkanı Rüstem Savurmuş ve arkadaşlarının özenle hazırladığı programa Türkiye Cumhuriyeti Brüksel Başkonsolosu Umut Deniz, Anvers Başkonsolosu Batu Kesmen, Eğitim Müşaviri Doç. Dr. Neslihan Karataş Durmuş, Belçika Türk Federasyonu Genel Başkan Yardımcısı Emin Karadeniz, BTF Yöneticisi Bilal Alçı, BTF Marchienne Türk Kültür Ocağı Başkanı Erdin Doğan, Waterschei Türk Kültür Ocağı Başkanı Murat Bayraktar, Eisden Türk Kültür Ocağı Başkanı Burhan Yavşan, Heusden-Zolder Belediye Başkan Yardımcısı Yasin Gül, iş adamları, eğitimciler, BTF ve dernek üyeleri katıldılar.

BTF Sanatçısı Yusuf Ardıçlar’ın türküleri ile renk kattığı yemekli veda programında yapılan konuşmalarda Belçika’da yaşayan Türk toplumunun sorunları dile getirildi.

RÜSTEM SAVURMUŞ; ''ÇOCUKLARIMIZ BELÇİKA'DA KARMA BİR DİL İLE KONUŞUYOR''

Heusden-Zolder Ülkü Ocağı eski Başkanı Erdem Kardeş’in sunuculuğunu yaptığı program Heusden-Zolder Teşkilat Başkanı Rüstem Savurmuş’un açılış konuşması ile başladı. Başkan Savurmuş yaptığı konuşmasında öncelikle; ‘’ Toplumumuzun  dertleri ile dertlenen, nerede bir sıkıntı olsa orada bulunan, kıymetli devlet erkanımıza çalışmalarından dolayı teşkilatı adına teşekkür etti’’.

Başkan Savurmuş ayrıca Türk genlerinin eğitim durumu ile alakalı; ‘’Çocuklarımızın ve gençlerimizin Belçika’da Türkçe-Flamanca, yada Türkçe-Fransızca karma bir dille konuştuklarını görüyoruz. Bilimsel ve tutarlı bir anadil eğitimi dil karmaşasının önlenmesi, bireyin her iki dili de kaliteli şekilde konuşup yazabilmesi, iki yada çok dilli toplumların başarılı ve üretken gelecek kuşaklara sahip olabilmesi için elzemdir. Bu amaçla Eğitim Müşavirliğimiz ve YTB makamlarıyla karşılıklı sürdürmekte olduğumuz dostane işbirliği çerçevesinde Başkonsolosluğumuzun ve Öğretmenlerimizin de gayretleriyle Heusden-Zolder Türk Eğitim ve Kültür Merkezi olarak bizlerde elimizi taşın altına koyma gayreti içerisine girdik. Belçika’da son yıllara kadar unutulmaya ve yanlış kullanılmaya yüz tutmuş Türkçemiz’in önemini çocuklarımıza ve gençlerimize çarpıcı örneklerle anlatabilmek ve onları özendirmek zorundayız. Ayrıca gençlerimize bir mesajımız var. Gençlerimizin mutlaka ‘’Yüksek Öğrenim’’ konusuna önemle eğilmelerini rica ediyorum’’ dedi.

EMİN KARADENİZ; ''BİZLERİ BİR ARAYA GETİRMEK ADINA GAYRET EDENLERE TEŞEKKÜR EDERİZ''

BTF Genel Başkan Yardımcısı Emin Karadeniz ise kısa bir konuşmada bulunarak; ‘’Türkçe ve Türk Kültürü Derslerinin bölgelerdeki okullarda başlaması için girimde bulunan Brüksel Büyükelçiliğimize, Brüksel ve Anvers Başkonsoloslarımıza, Eğitim Müşavirimize, bu konuda gayret gösteren velilerimize ve sivil toplum kuruluşlarımıza, yine bizleri aynı çatı altında buluşturma gayreti veren Federasyonumuza teşekkürü bir borç biliyorum’’ diyerek BTF’ye bağlı Heusden-Zolder Türk Eğitim ve Kültür Merkezi tarafından düzenlenen programa katılan tüm konuklara teşekkür etti.

BATU KESMEN; ''ORTAYA KONAN EĞİTİM PROJELERİ BÜYÜK BİR CİDDİYETLE SÜRDÜRÜLMELİDİR''

Türkiye Cumhuriyeti Anvers Başkonsolosu Batu Kesmen ise yaptığı konuşmasında; ‘’Bu derneğe daha önce 10 kasım vesilesi ile gelmiştim. Zaman çabuk geçiyor. Bir kez daha sizlerle birlikte olmaktan büyük bir mutluluk duyuyorum. Eğitim konusu elbette çok önemli. Zaten söylenmesi gereken herşeyi en açık ve net bir şekilde Başkan Rüstem Savurmuş dile getirdi. Sayın başkan beni daha önce bu konuda ziyaret etmişti. Bu buluşmamızda eğitim konusuna ne kadar ciddiyetle eğildiklerini görmüştüm. Ondan sonra zaten ciddi adımlar atılmaya başlandı. Eğitim Müşavirimiz Neslihan hanfendi ile çizdikleri yol haritasında ilerlediklerini görüyoruz. Bu tür projelere başlamak önemli ancak asıl önemlisi bu projelerin devam ettirmektir. Bu tür çabalar hemen sonuç alınacak şeyler değildir. Bundan 5 yıl sonrasını, 10 yıl sonrasını düşünerek ilerlemek gerekiyor. Herşeyin bir sürekliliği olması lazım. Sürekliliği olmayan projeler aslına bir emek kaybıdır. Heusden-Zolder Türk Eğitim ve Kültür Merkezi tarafından başlatılan eğitim projelerinin büyük bir ciddiyetle yürütüldüğü görebiliyorum ve bu çabaların sonuçları ilerde mutlaka alınacaktır. Bu bağlamda yapılan çalışmalarda dolayı emeği geçenleri kutluyorum, tebrik ediyorum’’ dedi.

UMUT DENİZ; ''TÜRKÇEMİZİN YAŞATILMASI, GELECEĞE AKTARILMASI EN ÖNEMLİ KONULARIMIZIN BAŞINDA GELMEKTEDİR''

Türkiye Cumhuriyeti Brüksel Başkonsolosu Umut Deniz ise konuşmasında Belçika’da görev yaptıkları süre içerisinde karşılaştıkları sorunlar ve yaşadıkları tecrübelerden bahsetti. Başkonsolos Deniz konuşmasında; Brüksel Başkonsolosluğunun görev bölgesi olarak bir kısmı Flaman Bölgesinde bulunuyor. Aslında bizim için görev sınırlarında ziyade vatandaşlarımızın nerede olduğudur. Bizim için her yer görev bölgesidir. Bu düşünce ve anlayış ile hizmet etmeye çalışıyoruz.

Belçika’da farklı bölgelere yayılmış durumda 300 bin civarında insanımız yaşıyor. Flaman bölgesinde Heusden-Zolder ismini hep duyuyordum. Belçika’nın farklı bölgelerine gitsek de bizi birleştiren en önemli unsur oralarda bizim vatandaşlarımızın olmasıdır. Buralarda hakim kültür farklı olsa da, bu yollardan geçerken Türk Restoranlarını, Türk işyerlerinin tabelalarını görünce kendimi aslında aynı bölgedeyim gibi hissettim. Bu birlik ve beraberliğin daim olmasını dilerim. Başkonsolosluklarımız, Eğitim Müşavirliğimiz, devletimizin burada tüm kurumları ile sivil toplum örgütlerimizin birlikte çalıştığı bir gerçektir.

Burada kültürümüzün korunması, Türkçemizin yaşatılması, geleceğe aktarılması en önemli konularımızın başında gelmektedir. Mevcut projeleri daha güçlü bir şekilde hayata geçirmek hepimizin elinde. Önümüzdeki dönemde ihtiyacımız olan çok daha güzel yeni projelerinde hayata geçirilmesini temenni ediyorum. Valonya ve Brüksel bölgelerinde farklı olarak sivil toplum örgütlerimizin çabalarına ek olarak Türkiye’den gelen öğretmenlerimizin verdiği derslerle bir takım ilerlemeler kaydetmek mümkün oldu. Flaman bölgesinde ise durum farklı, özellikle sivil toplum örgütlerimizin çabaları ile daha farklı bir yapılanmaya gidildi. Burada Türkçe ve Türk Kültürü konusunda sivil toplum örgütlerinin önemi daha da arttı. Burada esas olan kültürümüzün dilimizin korunmasıdır. Bu aslında çocuklarımızın Belçika’da daha sağlam bir birey olarak hayatlarına devam etmelerini sağlayacaktır. Bu bağlamda sayın Eğitim Müşavirimiz Neslihan hanıma Belçika’da yaptığı hizmetlerden dolayı çok teşekkür ederim. Kedisinin bundan sonra da Belçika ile bağlarını koruyacağından eminim. Bütün bu faaliyetlerin ardından güzel hatıralar oluşacaktır. Önemli olan güzel hatıraları güzel insanlarla biriktirebilmektir. Önemli olan beraberliğimizin, birliğimizin daim olmasıdır’’ diyerek programı organize eden yöneticilere teşekkür etti.

NESLİHAN KARATAŞ DURMUŞ; ''TÜRKİYE'YE GERİ DÖNÜYORUM, ANCAK SİZLERLE BAĞIM KOPMAYACAKTIR''

Türkiye Cumhuriyeti Brüksel Büyükelçiliği Eğitim Müşaviri Doç. Dr. Neslihan Karataş Durmuş konuşmasında Belçika’da yaşadığı tecrübeleri paylaşarak tavsiyelerde bulundu.

Eğitim Müşaviri Neslihan Karataş Durmuş Sayın Başkan Rüstem bey ve arkadaşlarının böyle bir programı düzenlemelerinden dolayı çok teşekkür ederim diyerek başladığı konuşmasında; ‘’Buraya benim ilk gelişim. Ancak daha önce farklı etkinliklerde Türkçe ve Türk Kültürü konularında gelecek ile alakalı olarak konuşmalarımız olmuştu. Ben görev süremi bitirmiş bulunuyorum, artık Türkiye’ye geri dönüyorum. Elbette sizlerle bağlantılarımız kopmayacak. Eğitim konusunda ortaya koyduğumuz projelerimize devam edeceğiz. Çocuklarımız için getirttiğimiz kitaplarımızı gitmeden önce teslim edeceğiz. Valonya ve Brüksel bölgelerinde Türkçe derslerini veriyoruz, ancak Flaman bölgesinde bu durum Eğitim Müşavirliği materyal desteği, YTB kurumumuzun verdiği mali destek katkıları, derneklerimizin, vatandaşlarımızın gayretleri ile sürdürülüyor. Bu hizmet dilimizi ve kültürümüzü geleceğe taşımak adına elbette devam ettirilmelidir. Burada benim olmam yada olmamam önemli değil. Makamlar gelip geçici, önemli ve kalıcı olan dostluklardır. Henüz yeni Eğitim Müşavirimiz belli değil, ancak benden sonra da bu hizmetlerin en güzel devam edeceğinden eminim. Ben geri döndükten sonrada projeler bitmeyecek. Şu anda kafamda yapmayı düşündüğüm bir sürü proje var.

Türkiye’ye dönünce Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Hukuk Fakültesinde öğretim üyesi olarak görev yapacağım. Hem üniversite bazında, hem de ilkokul ve ortaokul çağında çocuklarımıza, gençlerimize yönelik farklı projelerle yine Belçika’da olabileceğiz. Önemli olan görevde olmak değil aktif olarak çocuklarımıza, gençlerimize, vatandaşlarımıza yönelik bir şeyler yapabilmektir’’ diyerek kendisi onuruna organize edilen ‘Veda Yemeği Programı’na emeği geçenlere teşekkür etti.

Veda Programında konuklara, verilen ikramlar ve yemeğin ardından Heusden-Zolder Türk Eğitim ve Kültür Merkezi Kadınlar Kolu üyeleri tarafından çiçek ve hatıralar takdim edildi. Yapılan uzun sohbetler, devletimizin değerli temsilcilerine yönelik soruların cevaplanması ve çekilen hatıra fotoğraflarının ardından program son buldu.

Son Haberler

Hits: [srs_total_pageViews] Visitors: [srs_total_visitors]
Copyright © GUNDEM.be
Site içeriği ve dizaynın tüm hakları GÜNDEM.be websitesine aittir.
Kopyalamak ve izinsiz kullanmak kesinlikle yasaktır.