Başkent Brüksel bir kaç günden beri Kürt kökenli vatandaşlara ait olduğu belirtilen bir lokalin kundaklanmasının henüz gerçek failleri ortaya çıkarılmadan bazı zan ve şüpheler ışığında yapılan yorumlar nedeniyle Kürt ve Türk kökenli gençleri karşı karşıya getirdiler..Üstelik bir de buna doğruluğu araştırılmadan yapılan yalan haberler eklenince Türk kökenli vatandaşların yoğun olarak yaşadığı Sint-Josse belediyesi sokakları savaş alanına dönüverdi..

Neler oldu...
Brüksel Sint-Josse belediyesi sınırlarında bulunan Kürt Kültür merkezine 1 Nisan günü gece yarısı molotof-kokteyli atılarak yakılmak istendi..

Brüksel'de Türkçe yayın yapan haber sitelerinin iddialarına göre eyleme karşılık Kürt Kültür Merkezi dernek üyeleri olduğu belirtilen bazı şahıslar olayı protesto etmek amacıyla bir araya gelerek Türkiye aleyhine "Bağımsız Kürdistan, Yaşasın Apo, Katil Türkler, İntikam," gibi sloganlar atarak olaya tepki gösterdileri belirtiliyor.. 50 kişilik küçük bir grubun katıldığı bu protesto eylemine kaşılık yine 1 nisan Pazar günü Türkiye ve Türkler'e yönelik sloganlara tepki olarak bir araya gelen Türk gençleri, bu sefer bir araya gelerek protesto eylemi yapanlara karşılık tepki göstermeleri üzerine, güvenlik güçleri devreye girerek müdehalede bulundu..Bu gerginlik doğrultusunda meydana gelen olaylar Sint-Josse belediyesinde oldukça sıkıntılı anlar yaşanmasına sebep oldu..

Meydana gelen olaylarda kışkırtıcılık yaptığı ve güvenlik güçlerine muhalefet etttiği gerekçesi ile 20 Türk gencinin sorgulanmak üzere tutuklandığı belirtiliyor..

Yalan Haberler devrede...
Brüksel Sint-Josse belediyesinde meydana gelen nahoş hadisenin basın tarafından vatandaşlara duyuruluş şekli ve olayın yorumlarıda bazı tartışmaları beraberinde getirdi..

Bu konuda en çarpıcı açıklama Sint-Josse belediye başkanı Jean Demannez'den geldi..Yerel Türk basınında kamu oyuna duyurulan "Kürt kökenli vatandaşlara Sint-Josse belediye başkanı Jean Demannez izin verdi" iddiası üzerine bir açıklama yapan Demannez "Ben hiçkimseye yürüyüş ve protesto izni vermedim..Kimseye de bu yönde açıklama yapmadım..Beni arayarak bir Türk gazetecinin bu tür haberler yazdığını söylediler..Şunu herkes iyi bilmelidir..Kesinlikle hiç kimse benden izin istemedi ve bende hiç kimseye bu yönde izin vermedim..Olaylar gereksiz şekilde büyütülüyor, Kimse yalan haber uydurmasın" dediği belirtiliyor..

Aynı doğrultuda olaylar hakkında açıklama yapan Evere, Schaerbeek ve Saint-Josse Bölge Komiseri Janssens'ın ise"Kesinlikle hiç kimseye bir konuda İzin verilmiş değil. Bizce herşey yeterince şeffaf ve açık. Biz burada güvenliği sağlamak için ve herşeyin düzgün gitmesi için uğraşıyoruz" dediği belirtiliyor..

Şimdi Brüksel'de olayların dışında merak edilen bir diğer konu ise Sint-Josse belediye başkanına yönelik yapılan haberlerin hangi amaçla ve niçin yapıldığıdır. Şayet Sint-Josse belediye başkanına yönelik yapılan suçlamalarla ilgili yazılanlarda doğruluk payı varsa, o zaman çok önemli vahim durumla karşı karşıya olduğumuz söylenebilir. Çünkü iddia edilen izin verme olayı, PKK sloganları ile protesto yapmak isteyenlere "Haklısınız, istediğinizi yapabilirsiniz" şeklinde yorumlanabilir..

Fakat gerçekte iddiaların tersi doğruysa, bu da ancak "bir gizli provokasyon" girişimidir, ki bu durum meydana gelen olaylar çerçevesinde işlenen suçların en büyüğüdür..

Bu konuda asıl gerçek kundaklama olayını gerçekleştiren faillerin bulunması ile anlaşılacaktır..Olaylar hakkında sağlıklı yorumlar ise faillerin bulunması ve amaçlarının ortaya çıkması ile yapılabilecektir..

Sint-Josse belediyesinde yaşayan vatandaşlarımızın duyarlı davranarak tahrik ve kışkırtmalara yönelik daha dikkatli olmasını tavsiye ediyoruz...