Haberin yayım tarihi
2008-12-04
Haberin bulunduğu kategoriler

Namus davası mı, yoksa cinnet mi?

Aradan tam 4 yıl geçtikten sonra ancak başlayan Çallı davası Belçika basınında yeniden yoğun bir gündem oluşturuyor.

Afyon İli Emirdağ İlçesi Aliçomak Köyü halkından 35 yaşındaki Osman Çallı, Aaalst ve Gent kentlerinde 4 kişiyi öldürüp, iki kişiyi de ağır yaralamıştı..

Çallı'nın kurbanları arasında eşi Teslime Çallı(28), Teslime Çallı'nın kız kardeşi Hacer Çallı (19), Belçikalı eski eşi Wendy Blendeman (28) Belçikalı erkek arkadaşı Henri De Cooman(39), Henri De Cooman'ın annesi Marie-Louise De rop(62) ve 30 yaşlarındaki Erbay Biçer bulunuyor.

Olay sonrası Teslime Çallı, Hacer Çallı,Wendy Blendeman ve Marie-Lousie De Roop hayatını kaybederken, ağır yaralı olarak hastaneye kaldırılan Henri De Cooman ile Erbey Biçer ölümün eşiğinden dönmüştü..

Cinayet sonrası yakalanarak cezaevine götürülen Osman Çallı, basın mensuplarına yönelik yüksek sesle 'Namusumu temizledim' diye seslenmişti..

Gent Merkez Camii İmamı da suçlanmıştı..

Osman Çallı davasında ilginç bir diğer nokta ise Gent Sorgu Savcısı Nicole De Roeck tarafında Gent Merkez Camii İmamı M. P'nin olay hakkında bilgisi olmasına rağmen emniyete bilgi vermemesi yönünde suçlanması oldu.

Bu konuda basına yansıyan bilgilere göre Osmanlı Çallı cinayet öncesi Gent Merkez Camii İmamı M P'yi telefon ile arayarak, bir cinayet işleyeceğini söylüyor. İmam  M. P ise bu telefonu, bir sarhoşluk anı veya çok kızgın ruh hali olarak değerlendiriyor. Buna karşın Gent Sorgu Savcısı Nicole De Roeck Gent Merkez camii imamını vatandaşlık görevini yapmadığı gerekçesi ile suçlamıştı.

2004 yılında meydana gelen bu tüyler ürpertici cinayet olayının soruşturmasıda oldukça uzun sürdü. Ve nihayet duruşmalara başlandı. Osman Çallı'yı Nadine Maes en Ergün Top birlikte savunacaklar.

Bu dava kültür çatışmasına dönüştürülmesin.

Çallı davasında korkulan en önemli nokta Çallı davası kültür çatışmasına dönüşmesi şeklinde. Bu konuda görüşlerini dile getiren gazeteci www.eurozaman.com : "Olay tüyler ürpertici. Kendisi de sütten çıkmış ak kaşık olmadığı sonradan anlaşılan bir kişi çıkıyor ve 'namus' ve 'şeref' gibi kavramların ulviyetine sığınarak ortalığı kan gölüne çeviriyor. Dört kadın öldürülmüş, iki erkek ölümün pençesinden zor kurtulmuş, silah zoruyla araba gasp edilmiş ve 'geneleve' çevrildiği iddia edilen ev kundaklanmış. Osman Çallı onca cinayetten sonra polise teslim olması başka nasıl izah edilir? 2004 yılında polis arabasına bindirilirken kameralara 'namusumu temizledim' diye seslendi.. Dava başlayalı iki gün oldu ve Flaman medyası beni çok da şaşırtmayan bir tutum içine girdi. Olayı Osman Çallı davasından çıkartıp 'kültür çatışmasına sahne olacak bir medeniyetler davasına' dönüştürüldü" şeklinde yorumladığı Çallı davasının önemine değinerek, tehlikelere vurgu yapıyor..

Çallı davasında bir suçluyu savunmanın ötesinde bir toplumun haksız yere yargılanmasını önlemek bir avıkatın belkide en büyük kazanımı olacak.
 
Çallı davasında savunma görevini üstlenen tecrübeli Avukat Ergun Top basına yansıyan ilk bilgilere göre bu olayın bir namus davası değil, bir cinnet veya aile dramı şeklinde yorumluyor. Top bu olayın bir namus davası gibi sunulmasının yanlışlığını ortaya koymaya çalışıyor.

Son Haberler

Hits: [srs_total_pageViews] Visitors: [srs_total_visitors]
Copyright © GUNDEM.be
Site içeriği ve dizaynın tüm hakları GÜNDEM.be websitesine aittir.
Kopyalamak ve izinsiz kullanmak kesinlikle yasaktır.