Bu yönde yapılan duyuruda şu noktalara değinildi:
Yeni bir yerde yaşamaya başlayan insanların, çesitli sorunlarla karşılaşmaları kaçınılmazdır. Sorunların bazıları kolayca halledilebilirken bazı hassas konular, özellikle dile getirilmesi nispeten daha zor olanlar, doğru başvuru yerleri bilinemediği ya da bir tanıdıktan yardım istenmesinden çekinildiği için önceleri umursanmazken, daha sonraları ise büyüyen bir soruna dönüşebilmekte ve içinden çıkılması zor boyutlara ulaşabilmektedir. Çocuklarımızın eğitimlerinde karşılaştıkları sorunlar, uyuşturucu madde kullanımı, kumar alışkanlığı, alkol bağımlılığı, aile içinde şiddet gibi sorunlar ve diğerleri yaşamak amacıyla seçilen ülkeye yerleşmeyi ve rahat bir nefes almayı zorlaştırmaktadır.
Bu gibi sorunların Belçika Türk toplumunda en aza indirilmesi ve Türk toplumunun uyumunun hızlandırılmasına katkı sağlanması amacıyla Flaman Refah, Saglık ve Aile Bakanlığı ile T.C. Anvers Baskonsolosluğunun desteklediği, Türk Dernekler Birliği ve SAMV'nin (Yabancı kökenli Kızları ve Bayanları Destekleme Kuruluşu) ortak çalıştığı bir proje hayata geçirilmiştir.
Bu proje kapsamında
Çarşamba ve Cuma günleri 14.30 ve 17.00 saatlerinde
T.C. Anvers Baskonsolosluğu'nda,
Sorbenlaan 16, 2610 Wilrijk Antwerpen adresinde
Tel: 03 820 07 09
Cuma günleri 09.15 ve 12.00 saatlerinde Türk Dernekler Birliği'nde Lange Achteromstraat 32, 2018 Antwerpen adresinde (Tel: 03 289 91 13) bir sosyal görevli Flaman Bölgesinde sorunlarını çözmek amacıyla başvuranları, en yakındaki ilgili kişi ya da kuruma yönlendirerek, gerekirse ilgili kurumla başvuran adına temas ederek sorunların ortadan kalkmasına yardımcı olmaya çalışacaktır. Telefon numaraları aranabileceği gibi, sosyal görevli yukarıda belirtilen saatler arasında belirtilen adreslerde ziyaret edilerek yüzyüze de görüşülebilecektir.
Anvers şehrinde yapılan bir resepsiyon ile ilan edilen ortak proje TC Brüksel Büyükelçisi Fuat Tanlay'da katılarak destek verdi.
Ortak Yaşamı Destekleme Projesi Resepyonunda yapılan Konuşmalar.
TC Anvers Başkonsolosu Ahmet Arda'nın Konuşması..
Değerli konuklar..
Yer değiştiren insanların sorunlarla karşılasması doğaldır. Yeni yerin konumu, bakkal, manavın sokakları, yeni yere ulaşım imkanları hep alışana kadar sorun olarak kalır. Bir de ülke değiştirdiyseniz sorunların boyutu çok daha fazla büyür. Konuşulan dil, belki din, gelenek görenekler arasındaki farklar, bazen kılık kıyafet farkı yeni yerleşilecek ülkeye uyumu zorlaştırır ve de geciktirir. Bütün bunlar insanların insan olmasının doğal bir sonucudur.
Bugün, Flaman Refah, Sağlık ve Aile Bakanlığı ve Başkonsolosluğumuzun Türk dernekler Birliği ile ortaklaşa yürütmeye başlayacağımız proje, insanlarımızın bazı sorunlarının azaltılmasına ve dolayısıyla entegrasyonun pürüzlerinin giderilmesine küçük bir katkıdır.
Yer değiştiren, yeni bir ülkeye ve kültüre yerleşen insanların yaşadıkları zorlukları saymakla bitiremezsiniz. Sorunlardan bazıları açıklıkla görünürler, bazıları dile getirilip çözümüne katkı aranabilecek şeylerdir. Ama arada öyle konular vardır ki, yeni yerleşen ya da ülke değiştirenlerin bu konuları dile getirmesi çok zordur, belki yerel dile tam vakıf olamadıklarından, belki kültür farkının getirdiği yabancılıktan çekinilir ve kolayca paylaşılamaz, çözüm aranamaz ve de dile getirilmediği için yok sayılırlar, halının altına süpürülürler. Zararlı maddelere bağımlılık, vazgeçilemeyen kötü alışkanlıklar, bağımlılıklar.
Çocuklarımızın gençlerimizin okullarında, evlerinde, dişarda karşılaştıkları sorunları. Aile içinde kaba kuvvet kullanılması gibi özel nedenlerle ortaya dökmekten çekindiğimiz sorunlar, ortaya dökmesek de oradadır ve de giderek büyümekte ve bizi kemirmektedir. Ekonomik krizler dolayısıyla özellikle işsizlik böyle sorunları daha da arttırır. Diğer taraftan, bu dile getiremediğimiz, paylaşmaya ya da çözüm aramaya çekindiğimiz sorunlar aslında içinde yaşadığımız ülkede de toplumun önemli sorunu olarak görülüyordur. Giderilmesi için de çeşitli yollar vardır. Değişik uzmanların çalıştığı kurumlar hizmet vermektedir. Ama bu kurumlara ulaşmada ve sağlanan hizmetlerden yararlanmada zorluklarla karşılşılıyor.
Bir uzmanımızın bana " bir süre sonra, gençlerimizin şiddete eğilimden kurtarılması için buraya psikolog ihraç etmek zorunda kalacağız" şeklindeki ifadesi ve yaşlı işçi emeklisi bir babanın evladının uyuşturucu kullanmaktan kurtarılması için benden yardım istemesi bu proje düşüncesini doğurdu. Uzmanlarla, siyasetcilerle, ilgili ilgisiz birçok insanla fikir teatisinde bulunduktan sonra, hepinizin tanıdığı, psikolog/terapist Sultan Balli sayesinde proje somutlaştı ve Flaman Sağlık Bakanlığının ilgisi saptandıktan sonra Türk Dernekler Birliği tarafından Sayın Balli'nin gözetiminde kağıda dökülerek Bakanlığa resmen başvuruldu ve kabul gördü. Türk Hükümetinin de desteğiyle proje uygulamaya başlayacak hale geldi.
Bu projeyle bugüne kadar "yok" addettiğimiz sorunlara çözüm getirmiyoruz. Projenin adından da anlaşılacağı gibi, sorunu olduğunu ifade edebilenlere, sorunlarını nerede çözebileceklerini göstereceğiz. Yüzyüze ya da telefonla ya da elektronik postayla başvurabilirsiniz. Çarşamba ve Cuma günleri öğleden sonraları saat 14.30-17.00 arasında Başkonsolosluğumuzda Cuma günlari sabah 09.15-12.00 arasında da burada Fatoş Akkuş arkadaşımız projeyi somutlaştıracak yani başvuranlara yön gösterecek.
Bu proje aynı zamanda, hizmet sunan Flaman kurumlarının Türk toplumuna ulaşmalarına da katkı sağlayabilecek ve belki de Türk toplumuna göre uyarlanmış yardım biçimlerinin ortaya çıkmasına neden olabilecektir.
Pazartesi gününden itibaren yönlendirme projesi çalışmaya başlayacaktır. Bir yıl süreyle deneyeceğiz, eğer başarılı olursak, eğer hizmetlerimiz yararlı olursa devam edeceğiz. Aksama, eksiklik olursa bu süre içinde gidermeye çalışacağız.
Yönlendirme projesinin başarıya ulaşabilmesinin olmazsa olmaz koşullarının basında tanıtımı gelmektedir. Tanıtım ve her köseye ulaşabilmek için basılı, görüntülü, elektronik tüm basından yardım ve ilgi bekliyoruz. Ayrıca yine tüm derneklerimizden, öğretmenlerimizden, din görevlilerimizden, proje hakkında üyelerine, velilere ve cemaatlere bilgi vermelerini rica ediyoruz.
Ana sponsor Flaman Refah Sağlık ve Aile Bakanlığına, Türk Dışişleri Bakanlığına, Türk Dernekler Birliğine, Projeyi her aşamasında destekleyen Sayın Büyükelçime, düşüncelerimi somuta dönüştüren sayın Sultan Balli'ya çok teşekkür ederim.
Başkonsolosluğumuz toplumumuza mümkün olan her alanda hizmet sunmaya devam edecektir. Daha az sorunlu bir Türk toplumunun Flaman toplumuna daha kolay entegre olacağına inanıyorum. Toplumuzun sunduğumuz bu hizmetden sonuna kadar yararlanmasını diliyorum.
Hepinize saygılar sunarım
Monica De Conink,
OCMW/Kamu Toplumsal Refah Merkezi) Başkanı –
Sosyal işler, çeşitlilik, gişelerden sorumlu encümen.
"Yabancı kökenliler değil, Anversliler" diyelim diye başladı konuşmasına. .
Tabiki çok kültürlü bir toplumda sorunlar da çok daha fazla ve daha büyüktür. Her iki tarafın da bu konuda özverili olması gerekiyor. Bir yandan refah sektöründeki çalışanlar sorunu kültür farkından olsa gerek yeterince kavrayamıyor.
Diğer yandan ise yardım kuruluşlarına başvuran kişilerde bir güvensizlik seziliyor. Yardım kuruluşuna başvursalar dahi 'acaba bize yardım edeceklermi? Yardım etmek istiyorlarmı?' gibi soru işaretleri olduğu çok belli oluyor. Bunların üzerine bir de dil sorunu eklenince, iki taraf için de engeller büyüyor.
Lyon'dan sonra Anvers dünyada bu alanda en geniş ağlara sahip olan şehirdir, fakat çok kültürlülükten dolayı bir o kadar da zorludur. Bu durumdan en iyi el ele vererek çıkabiliriz. Bugün burda olmaktan çok mutlu ve gururluyum zira bu inisyatif sizden çıktı. Tecrübelerime dayanarak söylüyorumki başlangıçta 1 proje diye açılış yapılır ama on yıl sonra baktığımızda 30 projeyi aşan inisyatifler ortaya çıkar. Böyle önemli bir konuyu ele aldığınız için çok minnettarım.
Tahmininmce burda bulunan insanların çoğunluğu çocuk sahibi, o yüzden sizden ricam çocuklarını okutmanızdır. Okul aile birliğine katılın, öğretmenlerle çocukların durumunu konuşun, çocuklara eğitim hayatlarında destek olunki iyi yerlere gelsinler. Çalışmalarımızda farketiyoruzki yabancı kökenlilerin çalıştığı kuruluşlara daha kolay başvuru yapılabiliyor. Bu nedenlerle çocuklarınız okusunki bu sektörlerde personel açısından çeşitlilik olsun.
Bu çalışmaları sektördeki diğer kuruluşlarla ortak yapmak ve karşılıklı fikir alışverişinde bulunmak her iki taraf için faydalı olacaktır.
Tekrar davet ettiğiniz için ve böyle bir girişimde bulunduğunuz için teşekkür ederim. Özellikle belirtmek isterimki şuan söylediklerimin hepsi içimden gelen sözler. Aslında 3 sayfalık bir konuşma metni hazırlamıştım fakat söylenmesi gereken herşey söylendiği için ve duyduğum sevinci en iyi şekilde dile getirmek için kalbimden geçenleri kendi sözlerimle dile getirmek istedim.
UTV Başkanı Sedat Kaya'nın konuşması
Sayın Büyükelçi, Anvers Başkonsolosu, değerli Anvers Belediyesi encümeni, saygıdeğer misafirlerimiz,
Oldukça önemli bir proje olan 'sorunlu aileleri destekleme ve yönlendirme' projesinin tanıtım resepsiyonuna katılımınızdan dolayı hepinize ayrı ayrı teşekkür eder saygılarımı sunarım.
Proje hakkında sizlere daha geniş bilgiyi değerli Başkonsolosumuz ve proje sorumlumuz verecek olduklarından dolayı ben kısa bir açıklama yapmak istiyorum.
Flaman bögesinde, belki de Belçika'da bir ilki gerçekleştirmiş olduk. Flaman Hükümeti ve Türk Hükümeti ilk defa sosyal problemleri çözecek bir projeye destek vermeleridir.
Bu projenin oluşmasında fikir babalığı yapan ve Türkiye Cumhuriyeti'ne proje olarak sunulup onaylanmasında gayretlerini esirgemeyen Anvers Başkonsolosu Sayın Ahmet Arda Beye, Flaman Hükümeti eski Refah, Sağlık ve Aile Bakanına, bu projenin hazırlanması, bakanlığa sunulmasında büyük bir özveri ile çaba gösteren değerli psikolog Sultan Ballı Hanımefendiye, sizlerin huzurunda şükranlarımı sunarım.
Konuşmama son verirken Yönetim Kurulu arkadaşlarım adına tekrar hoşgeldiniz der saygılarımı sunarım.