Haberin yayım tarihi
2007-11-27
Haberin bulunduğu kategoriler

Patrick Janssens'ın bombası Gent'te patladı.

Gent'te büyük bir gerginlik ortamında bir başörtüsü oylaması yapıldı.Gent belediyesinde yönetimi oluşturan partilerinden biri olan Open VLD'nin önerdiği başörtüsü yasağı teklifi mecliste yapılan oylamada 23'e karşı 26 oyla kabul edildi.
 
Başörtüsü yasağı belediye personeli olarak kamuya açık alanlarda hizmet sunan belediye çalışanlarını kapsıyor. Alınan karar her ne kadar Müslüman kökenlilere yasak getiriliyor şeklinde yansıtılsada, aslında tüm çalışanların genel anlamda dini sembolleri ve kimliği ön plana çıkaran tüm giysi, takı, sembol ve örtüleri kapsıyor.
 
Belçika yerel Türk basınınında yakından ilgilendiği başörtüsü yasağı şeklinde sunulan tartışmalar Gent kamuoyunda da büyük bir ilgi ile takip edildi. Bir çok farklı platformda tartışmaya açılan ve üzerinde tartışılan yasak teklifi Gent şehrinde yönetimi oluşturan partilerin farklı bir duruş sergilemeleri nedeniyle bir anda iktidar partilerinden olan Open VLD, Vlaams Belang ve kısmen CD&V işbirliği şekline dönüştü. Yönetimi oluşturan partilerden SPA, Groen ve Sprit partileri ise yasağa karşı oy kullandılar.
 
Fatma Pehlivan:Cordon Snitaire sözleşmesi ihlal edildi.

Gent belediye encümeni Türk kökenli politikacı eski senatör Fatma Pehlivan Belçika basınına yönelik yaptığı açıklamalarda başörtüsü yasağı konusunda birliktelik yapan siyasi partileri ağır bir şekilde eleştirerek ırkçı parti "Vlaams Belang" partisini tecrit etmek üzere yıllar önce varılan "Cordon Sanitaire" sözleşmesinin ihlal edildiğini iddia etti.
 
Gent belediyesi personel politikasından sorumlu encümen Fatma Pehlivan oylama sonrası yaptığı açıklamada "Bu sonuç benim siyasi hayatımda bir kara gündür. Yönetimi birlikte paylaştığımız Open VLD partisi muhalefet ile birliktelik yaparak başörtüsü yasağı için oy attılar. Bu oylamada Vlaams Belang partisi ile işbirliği yapılması 1991 den itibaren yapılan Condon Sanitaire uygulamasının da sonu olmuştur. Bu durum elbette ilerki günlerde başka sıkıntılarıda beraberinde getirecektir. Bu davranış biçimi uyumlu ortam yaşama bir darbedir" şeklinde değerlendirmelerde bulundu.
 
İlknur Cengiz:Yasaklarla bir yere varılamaz.
Gent belediyesi meclis üyesi olan İlknur Cengiz(Sprit) başörtüsü yasağı teklifi ile ilgili hem tartışma süreci boyunca ve hem de belediye meclisinde yasaklama zihniyetine karşı olduğunu belirterek insanlara her alanda yasaklar koyularak bir yere varılamayacağını dile getirdi. İlknur Cengiz oylama öncesi partisi adına söz alarak "Başörtüsü konusunda ortaya konan tutum demokrasiye indirilmiş bir darbedir. Siyasetçilerin aslında fakirlikle mücadele, konut sorunu, işsizlik gibi bir çok önemli konuda çözüm çareleri aramak yerine hak ve hürriyetleri kısıtlayan işlerle uğraşmaları insanlarda zaman içersinde korku ve hayal kırıklığına sebep olacaktır. Bu durum ise gelecekte ortak yaşamı zorlaştıracaktır" şeklinde açıklamalarda bulundu.
 
Patrick Janssens'ın bombası Gent'te patladı.
Belçika'da başörtüsü yasağı konusunda ilk tartışmalar aslında Anvers belediye meclisinin aldığı kararla başladı. Anvers belediye başkanı Patrick Janssens(SPA) kendi belediyesinde çalışan ve başörtüsü takan belediye çalışanlarının sorun olduğunu ileri sürerek her türlü dini sembolün kamu alanlarında yasaklanması gerektiğini belirterek hazırlanan öneriyi kendi partisinin Müslüman kökenli meclis üyelerinin itirazlarına rağmen bazı muhalefet partilerininde desteği ile meclis kararı aldırmıştı.

Anvers belediye meclisinin belediye başkanı Patrick Janssens'ın isteği doğrultusunda aldığı karar sonrası başlayan tartışmalar sonucu partiden bazı istifalarda olmuştu. Spa/Sririt partisinden seçilerek Senatör olan Fas kökenli politikacı Mimount Bousakla bu kararı protesto ederek partisinden istifa etti. Bir diğer istifa ise  Anvers-Deurne ilçe meclis üyesi Spa'lı Nejat Assisi'den geldi.
 
Nejat Assisi Anvers belediyesinde kendi partisi tarafından alınan karar sonrası tepkisini dile getirerek şu açıklamada bulundu: "Üyesi olduğum Spa/Sprit partisi belediye bünyesinde "DresCode"(Kılık kıyafet yönetmenliği) çerçevesinde başörtüsüne yasak getirdi. Bu uygulama dışlama ve ayrımcılıktır. Fas kökenli vatandaşların kurduğu derneklerin destekleri ile Spa partisine girdim. Bu partide bugüne kadar bana hep göçmenlerin ve zayıf sosyal gurupların yanında olduklarını söylediler. Yerel seçimlerde ise "Met of zonder hoofddoek, het gaat niet om de look"(Başörtülü, başörtüsüz, görüntü önemli değil) anlamına gelen bir sloganla kampanya yaparak seçimleri kazandık. Şu anda geldiğimiz noktaya bakıldığında kendimi tam bir tuzağa düşmüş biri gibi hissediyorum" .
 
Gent'te şimdi ne olacak?
Şimdi Gent şehrinde bir şekilde yönetimi oluşturan partiler arasında bir güven bunalımı yaşanacak mı? Yoksa Gent'te bir çeşit gizli kör döğüşü mü yapıldı? sorularının cevabı aranıyor. 
 
Aslında Anvers şehrinde her şey açık bir şekilde yapılmıştı. 55 belediye meclis üyesinin bulunduğu Anvers şehrinde yönetimi oluşturan siyasi partiler de toplam 8 tane Müslüman meclis üyesi olmasına rağmen belediye başkanı Patrick Janssens başörtüsü yasağı konusunda hiçbir taviz vermeden istediği kararı aldırmıştı. Ayrıca yönetimi oluşturan partilerin Spa(22 meclis üyesi), CD&V(6 meclis üyesi), Vld(% meclis üyesi) toplam 33 meclis üyeleri bulunuyor. Bunların arasında ise 8 Müslüman meclis üyesi bulunmaktadır. Anvers belediyesinde yönetimi oluşturan siyasi partilerin toplam üyelerinin her 4 meclis üyesinden birinin Müslüman kökenli olmasına rağmen böyle bir karar alınması ise oldukça düşündürü bir durum ortaya çıkarmıştı.( (Müslüman meclis üyeleri: Fatma Akbaş(Spa), Güler Turan(Spa), Şener Uğurlu(Spa), Karim Bachar(Spa), Youssef Slassi(Spa), Fauzaya Talhaoui(Spa), Nahima Lanjri(CD&V), Ergun Top(CD&V) )
 
Gent belediye meclsinde ise 51 meclis üyesi içersinde Spa partisinden Şaban Gök, Resul Tapmaz ve belediye encümeni Fatma Pehlivan olmak üzere 3 üye, Sprit partisinde İlknur Cengiz ve Groen partisinde eski senatör Meryem Kaçar'la birlikte toplam 5 Türk kökenli politikacı görev yapıyor.
 
Gent belediyesinde tüm Türk kökenli üyeler başörtüsü yasağına karşı çıktılar ve bu yönde ortak hareket ettiler. Son yapılan yerel seçimlerde de zaten Türk toplumunun büyük bir çoğunluğu Gent bölgesinde bu 3 partiye oy atmışlardı.
 
Şimdi bu konuda oldukça traji-komik bir durumun ortaya çıktığı görülüyor. Acaba Anvers şehrinde belediye başkanı Patrick Janssens'ın partisinde  3 Türk kökenli ve 3 Faslı meclis üyesi olmasına rağmen hiçbir encümenlik görevinin verilmemesi ve ardından başörtüsü yasağının gelmesi bir yana , şimdi ise yine bir belediye encümeninin görev yaptığı Gent belediye meclisinde yönetimi paylaştıkları bir parti tarafından başörtüsü yasağı getirilmesi diğer partilerin tutumuna fatura edilerek siyasi rant sağlamaya çalışılması ne kadar samimiyet içerebilir?.
 
Spa'lı politikacılar tarafından yapılan açıklamalara bakılırsa daha çok iktidar ortağı ile muhalefet partilerinin yaptığı işbirliğinden bahsediliyor. Söylenmek istenen kısaca şu: "Bakın biz her şeyi yaptık, ama onlar işbirliği yaparak böyle bir yasak getiriyorlar. Bu durumda bizim yapacak bir şeyimiz yok. Ne yapalım böyle oldu işte".
 
Acaba bu açıklamalar ne kadar samimi?
Acaba Gent belediye meclisinde bulunan encümen Fatma Pehlivan dahil, tüm diğer üyeler gerekeni ne kadar yaptılar?.
Acaba sadece kuru kuruya başörtüsü yasağına karşı olduğunu ifade etmek ne kadar yeterli oldu?
Acaba Müslüman kökenli üyeler ifade ettikleri gibi başörtüsü yasağını demokrasiye indirilmiş bir darbe olarak görüyorlar mı?
Acaba yönetimi paylaştıkları VLD partisi ile çalışmaya devam edecekler mi?
Acaba bu üyeler yönetimden istifa edebilecekler mi?
 
 

 


 

Son Haberler

Hits: [srs_total_pageViews] Visitors: [srs_total_visitors]
Copyright © GUNDEM.be
Site içeriği ve dizaynın tüm hakları GÜNDEM.be websitesine aittir.
Kopyalamak ve izinsiz kullanmak kesinlikle yasaktır.