Haberin yayım tarihi
2007-11-12
Haberin bulunduğu kategoriler

Son çaremiz sizsiniz, lütfen yardım edin!!!

Değerli basın mensupları
 
Son çaremiz sizsiniz artık, sizden uzanan bir el belki büyük bir haksızlığı önleyecek ve suçsuz bir insanın haksız yere hapis yatmasını engelleyecek. Hukuksal yolları tüketmiş durumdayız ve sizlere seslenmekten başka çaremiz yok. Lütfen bu çağrıya kulak verin.
 
Durumumuz şöyle:
 
Benim adım Ufuk Demirsoy ve Belçika'da yaşıyorum. İnan Arslan diye bir arkadaş ve abim var. Kendisi yukarıda bahsettiğim haksızlığa uğrayan kişi. Hatırlarsanız iki sene önce Belçika basını büyük puntolarla bir haber geçmişlerdi: 'Belçika polisi büyük bir insan kaçakçı çetesi çökertti, savcılığın demesine göre 300000 (üçyüz bin!!) insanı illegal yollardan İngiltere'ye geçirmişler'. Davada 18 kişi göz altına alındı.
 
Bu 18 kişi arasında İnan Arslan'da bulunuyordu. Dava iki sene araştırıldı, mahkemelerde görüldü ve sanıklara isnad edilen suçlarına göre ceza verildi. İnan Arslan'a 4 sene verildi!! Suçu nedir diye sorarsanız, mahkeme kararına bakılırsa suçu yok, resmen hakim suçun yok diyor, sadece diğer sanıklarla akraba olduğundan dolayı sana 4 sene veriyorum diyor. Diğer sanıklar 10'ar yıl ceza aldılar. Bunlardan birisi abisi, diğeri ise uzaktan bir akrabası. Onların ispatlanan ve araştırmalardan çıkan suçu ise 2 ila 3 kişiyi kaçak yollardan İngiltere'ye götürmek. Onlar suçunu kabul ettiler ve yatıyorlar içerde. Onların mahkeme önünde "biz suçluyuz cezamıza razıyız da bu İnan Arslan'ın suçu yok ona niye ceza veriyorsunuz suçluyorsunuz' demelerine rağmen İnan Arslan'ı 6 ay ön araştırma sürecinde yatırdılar ve şimdi dava sonuçlandı, kafalarına göre ceza biçtiler ve yine haksız yere yatıracaklar.
 
Sayın basın mensupları
 
İnan Arslan kimdir?
 
İnan Arslan Kahramanmaraşın Afşin ilçesinden Belçika'ya '96 da evlenerek gelmiş, sakince kimseye karışmayan kimseyle uğraşmayan, kendi halinde yaşayan bir garip 'ozan'. Aranızda bilenler bilir, Kahramanmaraş ve bilumum Elbistan bölgemiz şairleriyle, ozanlarıyla meşhurdur. Necip Fazıl'ımız, Abdurrahim Karakoç'umuz, Mahsuni Şerifimiz ve daha nicesi Kahramanmaraş'tan çıkmıştır.

İnan Arslan'da onlardan feyizlenmiş, kendini eğitmiş bir ozan. Bu dava tam başlamadan önce biz kendimizi neredeyse 1 senedir stüdyolara kapatmış, bir albüm çalışması içindeydik. Eserlerin sözlerini kendi yazar, müziklerinide bağlamasıyla kendi yapar İnan Arslan.
 
Efendim, tam bir senelik stüdyo çalışmalarımızdan sonra, elimizde hazır olan albümle İnan Arslan İstanbul'a bir kaç plak şirketiyle görüşmeye gitmişti. Kendisi orda bulunurken Belçika savcılığı araştırmalarını tamamlamış ve dosyadaki sanıkların evlerine baskın düzenlemişler. İnan Arslan'ı evinde bulamayınca eşine İnan Arslan hemen gelip ifade vermeli diyorlar. İnan Arslan olayların neden geliştiğini, niçin silahlı özel timler evine baskın düzenlediklerini anlamak için arabasıyla durmadan yol alıp 1 gün içinde kendini Belçika'ya atar ve polisliğe başvurur siz beni neden arıyorsunuz neden evime baskın düzenlediniz diye. Onlarda dava budur, içinde sende varsın gir bakalım içeriye diyorlar ve 6 ay hiç bir suçu olmadan, ellerinde somut bir delili göstermeden yatırıyorlar. Tuttuğumuz avukatlar şaşkın, diğer sanıkların avukatları bile şaşkın "bizimkiler suçlum kabul ediyorlar, seni niye içeri aldılar ve dosyada bulunduruyorlar diye" kafalarında soru işaretleriyle davaya bakıyorlar.
 
Sonra öğrendik bağlantısını. Davada kullandıkları tercümanın tamamen yanlış tercümelerinden dolayı İnan Arslan davanın içine bir kere çekilmiş. Biz başka tercüman istiyoruz hakim bey, bakın bizim tercümanlarımız doğruları yazıyor, İnan Arslan'ın hiç suçu yoktur, siz üçüncü bir tercüman tutun, tercümeleri o yapsın demelerimize rağmen hakim savcının balon gibi şişirip medyaya taşıdığı bu davayı ve savcıyı kurtarmak için, bu isteklerimizi reddedip kendisine 4 yıl ceza vermiş durumda. İtiraz mahkemelerinide aştık ve artık son söz yargıtay'da. Eğer dava içinde bir hata bulamazlarsa (veya onlarda bu hataları görmezden gelirlerse) İnan Arslan hiç yere hapis yatacak.
 
İnan Arslan'ın bu davayla tek alakası anladığınız gibi diğer sanıklarla tesadüfen akraba olmasıdır. Olaylardan hiç haberi olmamıştır, hiç kimseyi kaçırmamıştır, hiç kimseye kaçmak için yardım etmemiştir. Onun işi ozanlıktır. Şiir yazar, saz çalar ve sevda türküleri okur.
 
Lütfen böyle bir haksızlığın vuku bulmasını önlemek için yardımcı olunuz. Avukatımız "tek çaremiz olayı medya aracılığıyla kamuoyuna duyurmak" dedi. Böyle bir hukuk sistemi nerde görülmüş, üstelik Avrupa'nın göbeğinde bir devlette, böyle bir insan hakları ihlali olabilirmi?
 
Yaptığımız albüm de elimizde kaldı, maddi olarak da kendisi çok zor durumda şu an bu dava yüzünden. Tek çaremiz yaptığımız eserleri dinleyicimize yinede sunmak için internette bir kaçını yayınlamak oldu. Örnek olarak ben birine amatörce bir klip yapıp www.youtube.com sitesine koydum. Lütfen isterseniz bir dinleyin ve kendiniz karar verin, böyle güzel eser yazabilen ve müzik yapabilen bir insan hiç insan kaçakçılığı yapabilirmi? Adresi yazımın sonunda vereceğim.
 
Dediğim gibi artık son umudumuz sizsiniz. Eğer sesimizi kamuoyuna duyurmak için karar verip bir haber yapmak isteyen olursa lütfen vereceğim şu adreslerden dolayı bize ulaşın.
 
Ufuk Demirsoy email: ufuk.demirsoy@telenet.be
İnan Arslan email: inan.arslan@telenet.be
Ufuk Demirsoy cep no: 0032/473.631.190
İnan Arslan cep no: 0032/484.51.67.87
 
Youtube klip: http://www.youtube.com/watch?v=J5XLubRZ8Po 
 
Hepinize şimdiden teşekkürlerimi sunarım
 
Saygılarımla
 
Ufuk Demirsoy
 
 

Son Haberler

Hits: [srs_total_pageViews] Visitors: [srs_total_visitors]
Copyright © GUNDEM.be
Site içeriği ve dizaynın tüm hakları GÜNDEM.be websitesine aittir.
Kopyalamak ve izinsiz kullanmak kesinlikle yasaktır.