Haberin yayım tarihi
2011-12-05
Haberin bulunduğu kategoriler

BABF:Bakan Bağış'ın ziyareti ile ilgili eleştiriler bizleri üzmüştür.

DUYURU

Değerli Konfederasyon, Federasyon , AKM yöneticileri ve sevgili canlar.

-BABF `nuna bağlı Antwerpen AKM`nin 29 /11/2011 günü yaptığı  muharrem sohbeti için, kamuoyundan gelen büyük tepkilere karşı bu açıklamayı yapmayı zorunlu hissediyoruz.

-Bizleri yargısız infaz yaparcasına suçlamalarınızı, olayların içeriğini tam anlamadan üzücü eleştirilerin gelmesi, doğrusu içimizi acıtmıştır.

-Durumu net öğrenmeden ve anlamadan yapılan protestoların Alevi felsefesine ve inancına, ters düştüğünü belirtmek isterim.

PROTESTO EDİLEN OLAY AYNEN ŞÖYLE GERCEKLEŞMİŞTİR

1: Daveti Antwerpen AKM yapmamıştır. Talep Bakan Egemen Bağış tarafından gelmiştir.

Anvers Başkonsolosu ve büyükelçi eğer talep kabul edilirse Antwerpen AKM’de olması istenmiştir. Bizler de durum değerlendirmesi yaptıktan sonra olumlu yanıt verilmiştir.

 2: Katılacak heyete önceden uyulması gereken konular hakkında bilgi sunulmuştur.

Alevilerin belirli konularda hassasiyetlerinin olduğu belirtilmiştir. Örneğin; bizler iftar kelimesini kullanmadığımızı,orucumuzu lüks ve zengin sofralarda açmadığımızı, yemeklerde on iki gün boyunca et yemediğimizi ve su içmediğimizi önceden bildirdik.

3: Belçika medyasının yanlış ve taraflı ifadelerine gelince, Belçika basını bu konuda uyarılmıştır.

Verdiğimiz mesajların çarpıtılarak verildiğini, matem orucu açma yerine neden iftar açma kelimesine dikkat edilmediği  sorgulanmış, ve de davetin bizden gelmediği talebin onlardan geldiği, bu yapılan yanlışların bir an önce düzeltilmesi gerektiği uyarısı yapılmıştır.

Aksi halde bir daha yapılacak etkinliklere gazetecileri davet etmeyeceğimiz söylenmiştir.

 4: O gün verdiğimiz mesajı aynen sizlere sunuyorum;

 -     Aleviler yıllardır, doğduğu , vatandaşı olduğu, vergisini ödediği ve tüm yurttaşlık haklarını yerine getirdiği bu topraklarda

-      ayrımsız, dışlanmadan eşit koşullarda ve barış içerisinde yaşamak istiyor.

-      Bununda olmazsa olmaz gereği olarak din , vicdan ve inanç özgürlüğü ekseninde hukuksal ve demokratik değişim istiyor.

-      Aleviler tarafından yıllardır dile getirilen ve Türkiye`nin demokratikleşme sürecine önemli katkı koyacak talepleri ve önermeleri, dikkate alınmadı.

-      Alevi sorunlarını tüm toplumsal kesimlere duyurmak istiyor. Alevi hareketinin hedefi Türkiye`nin demokratikleşmesine katkı sunmaktır.

-      Ama AKP hükümetinin gösterdiği " çözüm yolları " ise " inkar ", "asimilasyon ", " sünnileştirme " ve oyalamadır.

-      Çözüm Alevi değerlerinde ve öğretisinde mevcuttur. Siyaset  kurumlarını, Anadolu’nun pirlerine, rehberlerine ve ozanlarına kulak vermesini öneriyoruz.

-      Pir Sultan’ı, Hacı Bektaşî Veli`yi, Nesimi`yi Yunus`u ve diğer birçok bilge insanları okumadan , anlamadan çözüm bulmak zordur.

-      Şimdi siyaseti akılla, insanla ve Alevi değerleriyle buluşturma zamanıdır.

Çünkü bu buluşma gerçekleşmeden;

*     Alevilere karşı yapılan ayrımcılık ve haksizlik devam edecektir.

*     Aleviler eşit haklarından yararlanamayacaktır.

*     Aleviler, sünni devlet yapılanmasının dışlayıcı ve baskıcı tutumundan kurtulamayacaktır.

*     Zorunlu din dersleri zulmü devam edecektir.

*     Alevi köylere zorla cami yapılması devam edecektir.

*     Cem evlerimize yönelik ayrımcılık sürecektir.

*     Hacı Bektaş Dergahı ve diğer Alevi büyüklerine ait dergahları üzerinde işgal devam edecektir.

*     Diyanet isleri başkanlığı asimilasyoncu ve tek tipleştirici yapısıyla, güçlenerek anti laik odak olmaya devam edecektir.

-      Biz Aleviler , siyasi iktidarın tek becerilerini üstünü örtmek olduğunu iyi bilenlerdeniz.

-      Bu nedenle " üstünü kapatmayın, çözün " diyoruz. Çünkü üstünü kapatmak çözüm değil, 1000 yıldır üstünü kapatamadığınız Alevi gerçeğiyle yüzleşme zamanı gelmiştir.

  GÜNDEMDEKİ DİĞER BİR KONUDA DERSİM KATLİAMI

-  Başbakan tarafından dilenen bu özür son derece anlamlıdır. Bu özür özelde Dersimlileri genelde biz Alevileri memnun etmiştir.

-  Bu özür yapılan vahşeti, katliamı kabul etmek demektir. Devlet olarak böyle bir kabul iradesi ortaya koymuştur.

-  Şimdi yapılması gereken bu vahşetin sonuçlarını ortadan kaldırmak olacaktır.

-  Aksi takdirde kuru bir özür, sadece sizin bu katliamı siyasi rakibinizi köşeye sıkıştırmak için kullandığınız anlamını taşır.

-  Buda dilediğiniz özrün kabahatinden daha büyük olacağını gösterir. Bir katliamı yapmak ne kadar vahşice ise onu, siyasi çıkar için kullanmakta o kadar vahşicedir.

-  Özrün anlamının yerini bulması ve özrün geçerli olması için Dersim katliamının sonuçları ortadan kaldırılmalı ve mağduriyetleri giderilmelidir.

Hepinizi Aşk-ı muhabbetle selamlıyorum.

Rıza Yalçın

AAKM-Anvers Alevi Kültür Merkezi Başkanı

Son Haberler

Hits: [srs_total_pageViews] Visitors: [srs_total_visitors]
Copyright © GUNDEM.be
Site içeriği ve dizaynın tüm hakları GÜNDEM.be websitesine aittir.
Kopyalamak ve izinsiz kullanmak kesinlikle yasaktır.