Haberin yayım tarihi
2008-01-30
Haberin bulunduğu kategoriler

Mesut Arslan:Bizler gücümüzün farkında değiliz.

Belçika'nın kültür ve ticaret şehri olarak bilinen Antwerpen'de 8-22 şubat arası yapılacak olan 0090 kültür festivalinin sanat yönetmeni olan Mesut Arslan'ı ziyaret ederek bugüne kadar yaptıkları çalışmalar hakkında bilgiler aldık.
 
Mesut Arslan 1972 İzmir doğumlu. Arslan İlk, orta, lise ve üniversite eğitimini Türkiye'de bitirdikten sonra 1993'de master eğitimi için Belçika'ya gelmiş.

Son 5 yıldır 0090 adlı kültür festivalinin sanat yönetmenliğini yapan Mesut Arslan'ın sorularımıza verdiği yanıtlardan bir demet hazırladık ve okurlarımızın bilgisine sunuyoruz.. 

Mesut Arslan anlatıyor..


Sanat hayatına çok küçük yaşta başladım. 12 yaşından itibaren okuduğum okulun tiyatro ekibinde bulundum. Daha orta-lise yıllarında devlet tiyatrosu ile yapılan ortak çalışmalara katıldım. Hatta 'Kanlı Nigar' gibi ünlü tiyatro oyunlarında rol üstlendim. Bu oyunu ünlü Seçuk-Efes Antik tiyatrosunda oynamıştık.
 
Tiyatro eğitimimi İzmir 9 Eylül Üniversitesi tiyatro bölümünü bitirerek tamamladım. Türkiye'de tiyatro, sanat ve gazetecilik gibi alanlarda bir dönem çalıştıktan sonra 1993'de Belçika'ya geldim. Sanat ve Tiyatro eğitimine bir süre Belçika'da devam ettim. Belçika'da hedeflediğim eğitim sürecini tamamladıktan sonra çeşitli tiyatro ve kültür projelerinde çalıştım. Daha sonra kendi tiyatro grubumu kurdum. Şu anda ise 0090 kültür festivali sanat yönetmeni olarak yoğun bir gündemi yönlendirmeye çalışıyorum.
 
O090 konsepti bundan 5 yıl önce başlatıldı. Bizler Türkiye'den bir şekilde buraya gelen insanlarımızın da bir festivali olsun düşüncesi ile böyle bir projeyi uygulamaya koyduk. Bu projeyi tasarlarken sadece bir çerçevede değil, geniş bir yelpazede düşündük. Türk kültür severlerin yanında Belçikalılara da hitap etmeyi hedefledik.
 
Bu yıl 0090 kültür festivalinin 5. sini düzenliyoruz. Ben şahsen bugüne kadar yaptığımız çalışmaların hem Belçikalı ve hemde Türk toplumunda geniş bir kitle tarafından kabul gördüğünü düşünüyorum. Bu yıl düzenleyeceğimiz kültür festivalinin ise daha geniş bir kitle tarafından destek ve ilgi olduğunu gözlemliyorum.
 
Bizler Avrupa'da yaşayan Türk insanının üst düzey kültürel faaliyetlere aç olduğunu düşünüyoruz. Özellikle genç kuşaklardan yaptığımız etkinliklere büyük ilgi var.
 
Bu yıl 0090 kültür festivali programında toplam 16 farklı etkinlik bulunuyor. 8 ve 22 şubat arası Antwerpen şehrinde yapacağımız kültür festivali etkinliklerini gelecekte Belçika'nın diğer kültür şehirlerine taşımak istiyoruz. Zannediyorum bundan sonraki ilk durağımız Brüksel olacak.
 
2010 yılında ise istanbul'u hedefliyoruz. İstanbul 2010 yılında Avrupa'nın kültür başkenti olacak. Şu anda 0090 projesi ile İstanbul, Belçika ve Hollanda arasında bir köprü oluşturduk. 2010 yılında 20-25 kadar kültür projesini Türkiye'den Belçika'ya taşımayı hedefliyoruz. Bunun karşısında bir o kadar projeyide Belçika ve Hollanda'dan istanbul'a taşıyacağız.
 
Bu proje için AB kültür projeleri kaynakları çerçevesinde 20 milyar euro gibi bir kaymak tahsis ediliyor. Bizlerde Avrupa kültür şehri İstanbul projesine ciddi bir katkı yapmaya hazırlanıyoruz..
 
Belçika'da yaşayan insanlarımızın kültür ve sanat konusunda diğer toplumlara göre geride kalmaları kabul edilir bir durum değildir. Ben şahsen bu duruma farklı bir açıdan yaklaşıyorum. Rahmetli Aziz nesin bir zamanlar "Türklerin yüzde 60'ı aptaldır(?) diye bir laf attı ortaya. Ben burada asıl o yüzde 40'ı sorgulamak istiyorum Öyle ya! Aziz Nesin'in sözüne göre o yüde 40 çok akıllı olmalı. Onları sorgulamak istiyorum. Onlar nerede? Fakat ne Türkiye'de nede Belçika'da o yüzde 40'ı tam anlamı ile görmek zor. Bana göre bugünün Türk gençleri asıl darbeyi bu akıllı addedilen yüzde 40'dan yemektedir.
 
Belçika'daki varlığımız 45. yılınıda aştı. Türk kökenli insanlarımızı Belçika'da temsil ettiğini söyleyen aydın, ilerici geçinenlerin geçmişte yaptıklarını görünce insan ister istemez geçmişi sorguluyor.

 
Belçika'da yaşayan Türk gençlerinin daha çok kültüre zaman ayırmalarını tavsiye ediyorum. Burada yaşadığım sürece Türk gençlerinin nasıl yalnız bırakıldıklarına şahit oldum. Burada aydın geçinenlerin bu yönde etkisiz ve sessiz olmalarını anlayamıyorum. Belki bugüne kadar ekmeğini kazanmakla uğraşan insanların böyle birden sanata yönelmeleri kolay olmayabilir. Fakat artık 4. kuşaktan bahsediyoruz. Artık yeni bir nesil geliyor. Bu dar çerçeveyi kırıp, bizi koydukları köşeden çıkmanın zamanı geldi, geçiyor. Bize daha önceleri biçilen yabancı, veya göçmen işçi statüsünün miyadı doldu artık. Bizler bugün için bir AB vatandaşıyız. Artık bunun farkına varalım.
 
Bizler her şeye rağmen tarihin akışını tersine çevirebiliriz. Yeterki gücümüzün farkına varalım..
 
 
 
 
 
 

Son Haberler

Hits: [srs_total_pageViews] Visitors: [srs_total_visitors]
Copyright © GUNDEM.be
Site içeriği ve dizaynın tüm hakları GÜNDEM.be websitesine aittir.
Kopyalamak ve izinsiz kullanmak kesinlikle yasaktır.