Flaman Bölgesi milletvekillerinden hemşehrimiz Veli Yüksel Salı günü gazetemizi ziyaret etti. Yüksel'e yaptığımız röportajda, Yüksel ilginç açıklamalarda bulundu. İşte o röportaj :
Soru : Veli Yüksel'i tanıyabilir miyiz?
Aslen Emirdağ'ın Karakuyu Köyündenim. 1971 doğumluyum. 1974'den bu yana Gent'te oturuyoruz, 6 kardeşiz. Belçika'daki serüvenimiz babamın Belçika'ya işçi olarak gitmesiyle başlamış. Ben ise ilkokulu, ortaokulu, üniversiteyi Belçika'nın Gent şehrinde bitirdim. Gent Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi mezunuyum. Okulu bitirdikten sonra Belçika'nın resmi televizyon kanalı olan BRT'nin sınavına girdim. Bu arada aynı zamanda Avrupa Hukuku mastırı yapıyordum. BRT'nin açtığı sınava 1500 müracaat oldu. Sınavı toplam 10 kişi kazandı. Sınavı kazandıktan sonra burada haber dairesinde göreve başladım. 3-4 yıl dış haberler servisinde çalıştım. O sıralarda Türkiye'yi yakından takip ediyordum. 2000 yılının ortalarına doğru tekrar Belçika iç haberler servisine döndüm. Ama bu arada Türkiye'yi de takip ediyordum. Mesleğimden dolayı Belçika'nın gitmediğim yeri kalmamıştır. Gazeteciliği severek yapıyorum. 2008'in yaz tatilinden sonra CD&V'den aday olmam için teklif geldi. Bu parti Belçika'nın merkez sağ partilerden biri. Teklif bizzat parti başka nından geldi. Kendisi şu anda Avrupa Parlementosu üyesi. Teklif esnasında bana Gent'te yeni bir isme ihtiyaçlarının olduğunu belirttiler. Partimizen kaliteli bir ismin aday olmasını istiyoruz dediler. Ayrıca listedeki tek Gentli de bendim. Benim sıram 4 idi. Benim seçilme şansım yüksekti. Bu bölgeden milletvekilliği için ilk defa Türk kökenli birini aday gösterdiler. Ama ilk seçimimde 15.000'e yakın tercihli oy aldım.
Soru : 15000 bine yakın tercihli oy iyi bir başarı, bu başarıyı nasıl yakaladınız?
Bu oyları ben Emirdağlı ve Türk kökenli seçmenlere borçluyum. Biz bu oylarla seçildik. Oylarımın büyük bölümü buradan geliyor. Etken olarak gazeteci olmanız, kişiliğimiz, toplum içindeki yerimiz büyük rol oynadı. Girdiğimiz ilk seçimde bu bölgede 20 senelik siyaset yapanları geride bıraktık. İnsanlar artık değişim istiyorlar. Orada yetişmiş orada kendini yetiştirmiş insanların bu işi yapmasını istiyorlar. Türklerin hiç yaşamadığı yerlerden bile oy aldım. Televizyoncu olmamdan dolayı, gazeteci olmamdan dolayı aldığımı düşünüyorum bu oyları. Birikimli, deneyimli biri diye oy verdiler bana. Partim ve insanlar bize güveniyor. Aldığım oyların %20'sini Belçikalılardan aldığımı düşünüyorum. O bölgedeki Türk ve Emirdağlı seçmenlere de özellikle teşekkür ediyorum. Biz de o güveni boşa çıkarmayacağız inşallah. Onların beklentilerine cevap vermeye çalışacağız. Onların istekleriyle ilgileneceğiz.
Soru : Bir dahaki seçim döneminde aday olmayı düşünüyor musunuz?
Talep gelirse partimden, şartlar uygun olursa tabi ki düşünüyorum. Bir de halkın talep etmesi lazım bizi...
Soru : Belçika'da bir milletvekilinin maaşı ne kadar?
Aşağı-yukarı Türkiye'deki milletvekillerinin aldığı maaşlarla aynı maaşımız. Ama bunun belli bir kısmını partiye ayırıyorsunuz.
Soru : Karşınızda sizi zorlayabi lecek bir başka Türk aday var mıydı?
Benim karşımda 20 yıllık siyasi geçmişi olan Fatma Pehlivan vardı. Ve onun karşısına ilk defa ciddi bir aday çıktı. O kadar tecrübeye rağmen, deneyime rağmen biz ilk seçimde onu geçtik. Bu da şunu gösteriyor, insanlar artık yeni isimler arıyorlar. Deneyimli, birikimli, insanlar bekliyorlar. Bu partinin çok rahatsız olduğu duyumları geldi seçim döneminde bana. Bunu Belçikalı'lar söylüyorlar bana. Alternatif vardı ve insanlar bunu değerlendirdiler. Her zaman bir partiye giden oylar bu defa bize geldi.
Soru : Emirdağlı adayların birbirlerinin seçilmemeleri için oy istemedikleri söyleniliyor. Seçim döneminde gerçekten böyle şeyler oldu mu?
Biz seçim dönemin şunu dedik; oylarınızı sizi layıkıyla temsil edebilecek kişiye verin. Ben sizden sadece Türk ve Emirdağlı olduğum için oy istemiyorum. Ben diğer adayları karalayarak oy istemedim. Onlar yaptılar ama ben bunu yapmadım. Örneğin şöyle denildi: Veli'nin partisi somacı kaldırıacak, Veli'nin partisi Türkiye'nin AB'ye girmesine karşı gibi şeyler denildi. Bir parti 50 senelik bir geleneği değiştiremez. Yani biz somacı değiştiremeyiz. Ama bundan etkilenmiş olan insanlar olabilir. Fakat bu tür demogoji ve bu tür asılsız açıklamalar insanların kafasını karıştırıyor. Bu tür sözler belli bir kesimi etkiler. Bana çamur atıldı. Medyada çalışıyor. Babası Belçikalı , annesi Belçikalı denildi. Benim sitemde yazıyor Emirdağlı olduğum vs. Yani insanları kandırmak çok kolay. Ben kimseye çamur atmadım. Ben sadece kendimden bahsettim. Sonuç olarak neticeye bakmak lazım.
Soru : Her yıl Emirdağ'a geliyor musunuz? Emirdağın durumunu ve gidişatını nasıl görüyorsunuz?
Türkiye'ye uğradığım zaman mutlaka buraya uğramaya çalışıyorum. Bu bölgeyle bir bağımız var. Ben Belçika'nın bir milletvekiliyim ama bu bölgede yaşayan benim seçmenlerim var. O insanların durumuyla ilgili bilgi alıyoruz. Bugün Belediye Başkanıyla da görüştük. Buradaki sorunlarla ilgili bilgi almak için buraya sık sık geleceğiz. Ben bu zamana kadar bir vatandaş olarak gelip gittim. Emirdağ'dan kaçan insanlar var. Burada Emirdağ'ı tekrar cazip hale getirmek Belediye'nin işi. Buradaki halkı buradan uzaklaştırmamak için Belediyenin bir takım işler yapması gerekiyor. Özellikle alışverişlerde mağdur olduklarını söylüyorlar. Ben az önce Başkan'dan bu şekilde çalışmalar olduğu yönünde bilgi aldım. Emirdağın tekrar sosyal kültürel alanda gelişmesi gerekiyor. Ama şunu da unutmamak lazım burası bir ilçe. Burası hiçbir zaman Antalya'nın, Eskişehir'in verdiği ortamı veremez. Gurbetçilerin buraya uğramadan gitmesi düşünülemez. İnsanların Emirdağ'a gelmeleri için çalışmalar yapılmalı. Örneğin Emirdağ'ın girişinde insanların karşılanması güzel birşey. İnsanları ürkütmemek lazım. Maddi açıdan ve manevi açıdan insanların ürkütülmemesi lazım.
Soru : AB fonlarından Emirdağ nasıl faydalanır bu konuda biraz bilgi verir misiniz?
Bu konuda açıklamalar yapılıyor ama bu konu basit bir konu değil. AB'nin fonları var. Hangi fonlardan yararlanabilir Emirdağ önce bu tespit edilir. Bizim partinin milletvekilleri var bu konuda uzman. Talep gelirse ben bu konuda araştırma yaptırabilirim.
'ÜZERİME DÜŞENİ YAPMAYA HAZIRIM"
Bu fonlar gelişigüzel dağıtılmıyor ama. Ankara kanalıyla bu işler yürüyor. Bunlar devlet nezdinde olur. Devlet desteğiyle olur. Ama olmayacak şeyler değil. Ciddi çalışmalar yapılması lazım. Ben bu konuda üzerime düşeni yapmaya hazırım. Emirdağ çeşitli fonlardan çeşitli şekilde yararlanabilir. Bazıları geliyorlar çeşitli ziyaretlerde bulunuyorlar, bu konularla ilgili konuşuyorlar. Bu tür basit açıklamalara ben karşıyım. İnsanlar bu konuyu yani fon konusunu malzeme yapıyorlar, boy gösteriyorlar. Bu tür hareketler siyasidir bence. Bu işler ciddi işlerdir. Diğer arkadaşlar, vatandaş işte görsün zihniyetindeler. Ben samimiyim. Bir şeyler olacaksa bunun devamlı ve sürekli olması lazım.
Soru : Türkiye'de siyasete atılır mısınız?
Türkiye'de siyaset yapmayı düşün müyorum. Bu konuda fazla konuşmak da istemiyorum.
Soru : Sizce Avrupa'daki Türklerin sorunları neler? Bu konuda partinizin veya şahsınızın bir çalışması var mı?
Bizim seçmen lerimizin en önemli sorunu eğitim ve istihdam. Bu konuda ciddi çalışmalar yapıyoruz. Belçika'da yüksekokul veya üniversitede okuyan yabancı oranı %4. Türk oranı belki %1 belki %2. Türk toplumunun Belçika nüfusuna oranı ise %20'lere kadar ulaşıyor. Çok vahim bir tablo. Biz kendimizi toplum olarak geliştirmemiz için bu gençlerin eğitilmesi lazım. Yeni neslin yüksekokul, üniversite okumaları lazım. Ben eğitime inanıyorum. Burada aileler, okullar olarak elele bu işi çözeceğiz. Artık çocuklarımıza yatırım yapacağız. Esnaflarımız var. Özellikle ekonomik krizden en fazla zarar gören küçük esnafımız var. Bu insanlar için kriz fonu öngördük. Krizden etkilenen esnaflarımıza 900- 1000 euro'luk bir destek veriyoruz karşılıksız. Şu anda uygulama devam ediyor. Buna k başvurabilir' Buna işyeri faal olanlar ama işyerinin masraflarını karşılayamayanlar başvurabilir. Bu tür konularda ben insanlarımıza yardımcı olmaya hazırım. Bu konuda insanları bilgilendireceğiz. Onlar da gidip desteklerini alacaklar. Kriz dolayısıyla 18 yaşından küçük çocukları olan ailelerin ek çocuk parası almalarını öngördük bunu da uygulayacağız. Bu da çocuklu ailelere destek. Yani amaç sıkıntılı insanlara destek olmak. Bu da bizim partimizin öngördüğü bir şey. Biz insanlarımızın refahı için uğraşıyoruz. İnsanların kökenine geçmişine bakmaksızın, insanlar bu krizden ne kadar az etkilenir diye düşünüyoruz ve bu yönde çalışmalar yapıyoruz.
BULGARİSTAN'DA YAŞANAN SIKINTILARI BİLİYORUM
İzin döneminde gurbetçilerin Bulgaristan'da yaşadıkları sıkıntılar vardı.Ben gelmeden önce bunlarla ilgili çalışmada da bulundum.Gerekli mercilere dilekçeleri yazdım. Kimse bizden talep etmeden böyle bir şey yaptık. Bizim insanlarımız artık abuk sabuk uygulamalara maruz kalmasınlar istedik. Nerede sorun varsa biz o konuda çalışma yapmaya hazırız.
Soru : Partinizin Türkiye'nin AB'ye girişiyle ilgili görüşü nasıl?
BİZİM PARTİMİZ TÜRKİYE'NİN AB'YE GİRMESİNİ DESTEKLİYOR
Bu seçimlerde Türkiye'nin Avrupa Birliğine girmesi konusunu bütün partiler kullandı. Biz AB-Türkiye konusunu malzeme yapmadık. Biz 1999'da Türkiye'ye verilen söz var. Biz Türkiye'yi aday ülke olarak görüyoruz. Türkiye Kopenhag kriterlerini yerine getirdiği gün AB üyesi olacaktır. Türkiye-AB konusunda benim bir kitabım var. Bizim partimiz ve ben Türkiye'nin AB'ye girmesinden yana.1999'dan bu yana yapılan reformların Türkiye'ye çok katkı sağladığını düşünüyoruz. Burada Türk insanının kalkınması için bir şeyler değişiyorsa biz bu projeyi destekliyoruz. Bu konuda partimizin eski başkanlarından Jean Luc Decarme bu konuyu destekliyor. Ama biz Türkiye'yi malzeme yapmadık. Türkiye Kopenhag kriterlerini yerine getirdiği gün AB üyesi olmalıdır diyoruz.
Son olarak söylemek istediğiniz bir şey, vermek istediğiniz mesaj var mı?
Öncelikle bu röportaj için teşekkür ediyorum. Buradaki Emirdağlı yetkilelere de teşekkür ediyorum. Herkesin tatilinin iyi geçmesini diliyorum. Orada da çalışmalarımız görüşmelerimiz devam ediyor, edecek.
Kaynak: http://www.emirdaggazetesi.com/
