Haberin yayım tarihi
2016-04-25
Haberin bulunduğu kategoriler

AB RAPORU ÇÖPE ATILARAK BAŞARILI OLUNMAZ.

Kader Sevinç Değerlendirdi.

Avrupa Parlamentosu İlerleme Raporu’nu ve Türkiye’nin tepkilerini değerlendiren CHP’nin AB temsilcisi Kader Sevinç, “Rahatsızlık duyulan konuların nasıl ifade edildiği, tepki verildiği önemli bir Avrupalılık testidir. Hükümet bu testte sınıfta kalmıştır” dedi

CHP’nin AB Temsilcisi Kader Sevinç, “Türkiye AB raporlarını çöpe atarak, kendi kendine ilerleme raporu yazarak AB sürecinde başarılı olamaz” değerlendirmesinde bulundu.

Sevinç, Avrupa Parlamentosu’nun onayladığı İlerleme Raporu’na ilişkin kaleme aldığı raporunda, “Hükümet başkanları ve diğer iki AB kurumunun Türkiye ile ilişkileri / mülteci krizini yönetme biçimine Avrupa Parlamentosu’ndan uzun zamandır itiraz var. Avrupa halkları tarafından doğrudan seçimle görev başına gelen ve gücü giderek artan Avrupa Parlamentosu hem diğer AB kurumlarının başkanları Juncker ve Tusk’a hem de hükümet başkanlarına itiraz ediyor” denildi. Raporda, şunlar kaydedildi:

KARAR ALMA ŞARTLARI GÜÇLEŞİYOR

Hem rapordaki vurgudan hem de AP’deki tartışmadan görüleceği gibi Merkel’in başını çektiği bir siyasi çizgiye yönelik sert eleştiriler var. Bir yandan aşırı sağ / sol partilerinin hızlı yükselişi, bugünkü AB liderlerinin bir çoğunun dahil olduğu geleneksel merkez siyasete giderek artan toplumsal tepki AB liderlerinin her konuda karar alma şartlarını güçleştiriyor.

DİREKSİYONU DEVRETTİ

Yumuşak gücünü yitirmiş, içe kapanmış Türkiye artık kendi AB üyelik müzakerelerinde direksiyonu başkalarına devreder hale geldi. Katılımcı ülke olarak AB zirvesi davetleri sürmesi gerekirken siyasi olarak Türkiye davet edilmemeye başlamıştı. Siyasi konjonktür gereği, mülteci krizi bağlamında AB zirvesine tekrar davet edilince fazlasıyla müteşekkir oldu. Geçmişte AB ile imtiyazlı ortaklığın yarı-sömürge düzeni olacağını, kararın alındığı masada olmamanın mümkün olmadığını görebilen Türkiye, meseleyi bir yaftalama konusu olarak görmeye başladı. Türkiye içine kapandığı ve bilgi temelli düşünceden, stratejik karar alma süreçlerinden ve gerçeklerden koptuğu için AB’nin yaşadığı krizi fırsata dönüştürecek, hem AB, hem Türkiye, hem de diğer katılımcı ülkeler için doğru bir formülü oluşturamadı.

BAŞARILI OLAMAZ

Türkiye AB raporlarını çöpe atarak, kendi kendine ilerleme raporu yazarak AB sürecinde başarılı olamaz. Taraflar arasında rahatsızlık duyulan konuların nasıl ifade edildiği, tepki verildiği de önemli bir Avrupalılık testidir. Hükümet bu testte sınıfta kalmıştır. AB sürecinde hükümetin yapmaya çalıştığı gibi demokrasiden geçmeyen bir sihirli formül de yok. Ayrıca demokrasinin zayıfladığı her geçen gün Türkiye’nin uluslararası alandaki çıkarları da zarar görüyor.

DERHAL AÇILMALI

Türkiye ancak demokrasi, özgür toplum ve sosyal ilerleme ile AB ile ilişkilerinde ve dünyada uluslararası çıkarlarını koruyabilir; güçlü bir ülke olabilir… Mülteci krizi ile yaşanan, tüm ülkelerin kamuoyu tarafından siyaset kurumunun başarısızlığı olarak algılanan durum son 10 yılda hem AB hem Türkiye’nin ilişkilerindeki vahim hatalarının sonuçlarından biridir. AB ile müzakerelerde siyasi engele tabi olmayan sosyal politika, rekabet ve kamu alımları konulu başlıkların derhal açılması için Ankara gereğini yapmalı. Avrupa ve dünyanın gündemindeki temel konular olan işsizlik, dijital ekonomi ve iklim değişikliği gibi siyaset alanlarının Türkiye’de de gündemin odak noktası olamayışı, Türkiye’nin AB ile ilişkilerinde de asimetri yaratıyor.

AB TÜRKİYE RAPORU .....NİSAN 2016.pdf

Son Haberler

Hits: [srs_total_pageViews] Visitors: [srs_total_visitors]
Copyright © GUNDEM.be
Site içeriği ve dizaynın tüm hakları GÜNDEM.be websitesine aittir.
Kopyalamak ve izinsiz kullanmak kesinlikle yasaktır.