Haberin yayım tarihi
2011-07-26
Haberin bulunduğu kategoriler

Brüksel`de Bir Hafta..11 Temmuz 2011..Tusiad Raporu.

BU SAYIDA:

AB - TÜRKİYE

AB – G. SUDAN

KOMŞU ÜLKELER POLİTİKASI

REKABETÇİLİK

SCHENGEN ALANI

SAĞLIK

SOSYAL İŞLER

ULAŞIM

EKONOMİ

AVRUPA YATIRIM BANKASI

AB - Türkiye

- Avrupa Yatırım Bankası (AYB) Türkiye’de akıllı büyümeye verdiği desteği arttırarak, iklim değişikliği ve girişimcilik alanlarında 445 milyon € tutarında bir finansman paketi sunacağını açıkladı. Finansman paketi Hazine Müsteşarlığı, Çevre, Orman ve Şehircilik Bakanlığı, TCDD, Türkiye Sınaî Kalkınma Bankası A.Ş. ve Türkiye Kalkınma Bankası A.Ş. dâhilindeki farklı kredi olanakları aracılığıyla iletilecek. Paketin 150 milyon € tutarındaki bölümü Çevre Orman ve Şehircilik Bakanlığı aracılığıyla Türkiye’nin orman kaynaklarının iyileştirilmesi amacıyla kullanılacak. AYB fonları orman yönetimi, itfaiyecilik ve ağaç dikim çalışmalarını desteklemek için tahsis edilecek. Fonlar özellikle erozyon ve kuraklığın daha yoğun olarak yaşandığı Anadolu’da kullanılacak. TCDD için ayrılan 145 milyon € tutarındaki kredi ise Türkiye’de demiryollarının daha etkin bir biçimde iyileştirilmesi ve çevre dostu ulaşım yöntemleri geliştirilmesi amacıyla kullanılacak. Bu son kredi dilimiyle AYB’nin son on yılda Türkiye’de demiryolu projelerine ayırdığı kaynak 2 milyar €’ya ulaşmış oluyor. AYB’nin yeni kredi dilimi 415 km uzunluğundaki Irmak-Karabük- Zonguldak demiryolu hattına yeni bir sinyalizasyon sistemi yerleştirilmesi için kullanılacak. Anadolu’yu Karadeniz’de yolcu ve yük taşımacılığı için kullanılan birçok limana bağlayan bu demiryolu ayrıca genişletilmiş Trans-Avrupa Ulaşım Ağı’nın da bir parçasını oluşturuyor. Bu projeyi Avrupa Birliği de Katılım Öncesi Fonları kapsamında verilen 190 milyon € hibe ile destekliyor. Son olarak Türkiye Sınaî Kalkınma Bankası ve Türkiye Kalkınma Bankası’na verilen her biri 75 milyon € tutarındaki kredi kaynağı da KOBİ’lere finansman sağlamak, KOBİ’lerin 25 milyon €’dan daha küçük bütçeli yatırım, hizmetler ve işletme sermayesi projelerine destek vermek için kullanılacak.

AB – G. Sudan

- AB üyelerinin tamamı yeni ve bağımsız bir ülke olarak Güney Sudan Cumhuriyeti’nin bağımsızlığını resmi olarak tanıdı. 2005 barış anlaşmasından bağımsızlık için halk oylamasına giden yolun sonucunda halkın kendi geleceği için karar verdiğini belirten AB, başkent Juba’daki liderin demokratik, kapsayıcı, çoğulculuğu ve adil yönetimi benimseyen ilkelerle hareket etmesinin beklenildiğini duyurdu.

Afrika’nın en büyük ülkelerinden biri olan Sudan 1955-2005 arasında en az 2 milyon kişinin hayatına mal olan iç çatışmaların yaşandığı bir ülke konumuna geldi. Ocak ayında ülkenin güneyinde gerçekleşen halkoylaması sonucunda halkın %98’i bağımsızlığı benimsediklerini ilan etti.

G. Sudan’ın bağımsızlığını zaman geçirmeden tanıyan AB, Kosova ve Filistin’in bağımsızlığını tanımama yönündeki tutumunu sürdürüyor. G. Kıbrıs, Yunanistan, Romanya, Slovakya ve İspanya AB’nin 2008’de bağımsızlığını ilan eden Kosova’nın bağımsızlığını tanıyabilmesi için bir uzlaşıya varılmasını engellemeye devam ediyor. BU nedenle de Kosova’nın AB ile bütünleşme süreci olumsuz etkileniyor.

Komşu Ülkeler Politikası

- AB Komisyonu AB’nin doğu ve güneyindeki komşu bölgelerle ulaştırma bağlarının güçlendirilmesi için yeni bir Komşu Ülkeler Ulaştırma Eylem Planı hazırladı. Plan AB Komisyonu Ulaştırmadan sorumlu Başkan Yardımcısı Siim Kallas ve Genişleme ve Komşu Ülkeler Politikasından sorumlu AB Komiseri Stefan Füle tarafından açıklandı. Plan bu bölgeler ve AB arasındaki ulaştırma bağlantılarının daha pürüzsüz, daha güvenli ve daha güvenilir olabilmesi için yirmiden fazla kısa ve uzun vadeli somut tedbir içeriyor. Plan ayrıca AB ve komşu bölgelerinin yararına olacak şekilde pazarların bütünleşme sürecinin derinleştirilmesini hedefliyor. AB’nin komşu bölgeleriyle ulaştırma alanındaki işbirliği bugüne kadar farklı ikili ve bölgesel girişimlerle yürümekteydi. Yeni eylem planı ise bölgesel ulaştırma işbirliğini tek bir politika programı başlığı altında topluyor. Eylem planı kapsamında gerçekleştirilmesi öngörülen en önemli çalışmalar şunlardır:

· AB’nin iç havayolu piyasasını ve Tek Avrupa Hava Sahası’nın komşu bölgeleri kapsayacak şekilde genişletilmesi,

· Trans-Avrupa Ulaştırma Ağı’nın öncelikli ulaşım projeleri ile AB’nin komşularındaki altyapıyla birleştirilmesi,

· Pazarların açılması ve teknik engellerin kaldırılmasıyla demir yolu taşımacılığından daha etkin bir şekilde faydalanılması,

· Doğu komşularla bu alandaki işbirliğini denetlemek üzere bir Doğu Ortaklığı Ulaştırma Paneli’nin kurulması ve işbirliğinin daha verimli hale getirilmesi,

· Komşu ülkelerle AB arasında uzun vade de dâhil olmak üzere deniz ulaşımının daha verimli hale getirilmesi, bu kapsamda bu ülkelerin Avrupa içi ve çevresinde serbest denizyolu hareketi sağlayan Mavi Kemer’e dâhil edilmeleri,

· Komşu ülkelerin yol güvenliği konusunda iyileştirmeler yapılması yönünde desteklenmesi.

Rekabetçilik

- Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) AB, ABD ve Meksika tarafından Çin’e karşı bazı hammaddelere ihracat kısıtlamaları getirdiği gerekçesiyle açılan davada bu kısıtlamaların çevresel nedenlerden ötürü meşru sayılamayacağına ve kaldırılmaları gerektiğine karar verdi. DTÖ Paneli kararında bu hammaddelerin ticaretine getirilen kısıtlamaların üretim de aynı şekilde kısıtlanmadığından ötürü çevre koruma amacına ulaşmakta etkin olmayacağı belirtiliyor. Panel, bir ülkenin kendi iç piyasasında da doğal kaynaklarını sürdürülebilir ve çevreye dost bir biçimde kullanmaması durumunda, DTÖ kuralları kapsamındaki istisnalardan yararlanamayacağını belirtiyor. DTÖ paneli bu istisnaların doğayı koruma adı altında yerel üreticileri uluslararası rekabetten korumak amacıyla kullanılamayacağının da altını çiziyor.

Schengen Alanı

- Avrupa Parlamentosu Schengen Alanı içinde sınır kontrollerinin yeniden konulmasına karşı tavrını güçlü bir şekilde sergiledi. Oylamaya sunulan Avrupa Parlamentosu kararı çerçevesinde milletvekilleri son dönemde Kuzey Afrika’daki siyasi gerginlikler nedeniyle meydana gelen göçmen akınının Schengen Alanı’na yeniden sınır kontrolleri getirilmesi için haklı bir neden olmayacağını vurguladı.

Son dönemde Kuzey Afrika ve Ortadoğu ülkelerinde yaşanan siyasi gerginlik ve istikrarsızlık nedeniyle meydana gelen iltica akınları nedeniyle Schengen sistemi büyük bir baskı altında kalmış, bazı AB ülkeleri sınır denetimlerinin yeniden uygulamaya konulması konusunda ısrarlı bir tutum sergilemişti.

Bunu üzerine AB Bakanlar Konseyi AB Komisyonu’nun konuyu inceleyerek, istisnai durumlar karşısında uygulanacak bir koruma mekanizması önermesini istemişti.

Bunun üzerine harekete geçen Avrupa Parlamentosu da sınır denetimlerinin yeniden devreye sokulmasını isteyen bazı üye ülkelere karşı eleştirel bir yaklaşımla kurulması düşünülen yeni koruma mekanizmasına karşı çıktığını aldığı karara yansıttı. Parlamento kararında Schengen Alanındaki özgürlükleri daha da genişletmek ve Schengen Sistemi’nin işleyişini geliştirmek üzere olmadığı durumda alınması düşünülen hiçbir kararın kabul edilemez olduğu vurgulanıyor. Milletvekilleri aldıkları kararda son dönemde yaşanan güçlüklerin ilgili alanlarda ortak bir Avrupa yaklaşımı oluşturulamamış ve izlenememiş olmasından ileri geldiğine işaret ediyor. Bu noktada özellikle Avrupa ortak göç ve iltica sistemi oluşturulmamış olduğu hatırlatılıyor. Avrupa ortak göç ve iltica sisteminin oluşturulması için belirlenen 2012 tarihinin yaklaştığı da göz önüne alındığında bir an önce bu konuda harekete geçilmesi gereği gözler önüne seriliyor.

Hâlihazırda mevcut Schengen sınır düzenlemeleri ancak kamu politikaları ve iç güvenlik karşısında çok ciddi tehditler olması halinde iç sınır denetimlerinin yeniden uygulamaya konulabileceği belirtiliyor. Mevcut sisteme göre sınır kontrollerinin yeniden uygulamaya konulması kararı üye ülkelerce tek taraflı olarak alınabiliyor. Milletvekilleri ise AB çapında yeni bir Schengen değerlendirme sistemi oluşturulmasını, AB kurumlarının da bu yapıda sorumluluğunun bulunmasını istiyor. Ayrıca Schengen sınırının AB’nin ortak dış sınırı olacağından hareketle yönetiminden tüm AB’nin eşit derecede sorumluluğunun bulunduğu belirtiliyor ve AB üyeleri arası dayanışmanın önemine vurgu yapılıyor.

Sağlık

- AB Komisyonu Almanya’nın kuzeyinde ve Fransa’nın Bordeaux kentinde ortaya çıkan koli basili (E.Koli) salgınının Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu tarafından Mısır’dan gelen çemen tohumlarıyla ilişkilendirilmesi sonrasında, Mısır’dan gelen bazı tohum türlerinin piyasadan çekilmesine ve bu tohum türlerinin Mısır’dan ithalatının geçici olarak durdurulmasına karar verdi. Karar uyarınca, AB üye ülkeleri Mısırlı bir ihracatçıdan 2009 ila 2011 yılları arasında ithal edilen bu tohumları piyasadan çekecek, tahlil ettikten sonra ise yok edecek. Ayrıca, Mısır’dan tohum ve filizlendirmek için fasulye türü gıda ihracatı da 31 Ekim tarihine kadar durdurulacak. Yine karar uyarınca bu tedbirler derhal uygulamaya konulacak ve tedbirler Mısır makamları tarafından verilecek teminatlar ve üye ülkeler tarafından yapılacak tahlil ve kontrollerin sonuçları ışığında düzenli olarak gözden geçirilecek.

Sosyal İşler

- Avrupa Konseyi ve AB Komisyonu Avrupa toplumlarında Roman vatandaşların konumunu iyileştirmek yolunda Roman Arabulucular yetiştirilmesi için bir ortak eylem planı geliştirdi.

Ortak eylem planı kapsamında iki fon anlaşması da imzalandı. Anlaşmalara göre AB’den Avrupa Konseyi’ne 2011 ve 2012 yıllarında toplam 1000 arabulucu yetiştirilmesi için 1 milyon € tutarında destek sağlanacak. Bu şekilde Avrupa Konseyi tarafından 2011 yılının başlarında uygulamaya koyulan Roman Arabulucu Yetiştirme Programı’nın (Romed) daha etkin çalışması sağlanacak. Program Roman kökenli ya da Roman vatandaşları etkileyen konulara hâkim bireylerin Romanlar ve kamu kurumları arasında arabulucu olarak görev yapmasını amaçlıyor. Program kapsamında bugüne kadar şu anda sahada çalışmakta olan 427 arabulucu yetiştirilmiş bulunuyor.

Ulaşım

- AB Komisyonu tarafından açıklanan verilere göre AB’de trafik kazaları sonucunda meydana gelen ölümler 2010 yılında %11 oranında azaldı. Ancak üye ülkeler arasında ölümlü trafik kazası sayısının ciddi farklılıklar gösterdiği gözlendi. Geçtiğimiz yıl trafik kazaları sonucunda meydana gelen ölümlerde en önemli düşüşlerin sağlandığı ülkeler arasında Lüksemburg (%33), Malta (%29), İsveç (%26) ve Slovakya (%26) bulunuyor. AB Komisyonu tarafından Temmuz 2010 tarihinde kabul edilen yol güvenliğinin artırılması ve trafik kazaları sonucunda ölümlerin on yıl içerisinde %50 oranında azaltılmasını amaçlayan “Avrupa Yol Güvenliği Politika Yönelimleri 2011-2020” programı kapsamında araç güvenliği, sürücülerin daha etkin eğitilmesi ve seyir kurallarının daha etkin uygulanması gibi gündem maddeleri yer alıyor. AB Komisyonu programın uygulamasında üye ülkelerle birlikte çalışıyor.

Ekonomi

- Perakende ticaret hacmi, Mayıs 2011’de bir önceki aya kıyasla Euro Alanı’nda (AB17) ve AB27’de %1,1 oranında azaldı. Nisan 2011’de perakende ticaret Euro Alanı’nda %0,7, AB27’de ise %0,9 oranlarında artmıştı. Perakende satış endeksi Mayıs 2011’de bir önceki yılın aynı dönemiyle karşılaştırıldığında Euro Alanı’nda %1,9, AB27’de ise %1,4 düşüş sergiledi.

Mayıs 2011’de “Yiyecek, içecek ve tütün” ticaret hacmi Euro Alanı’nda %0,6 ve AB27’de %1,8 azalırken, yiyecek dışındaki sektörlerde sırasıyla %0,9 ve %1,1 düşüş kaydedildi. Üye ülkeler arasında perakende ticaret hacmindeki en sert düşüşler Danimarka (%3,7), Portekiz (%3,1) ve Almanya (%2,8), en büyük artışlar ise Lüksemburg (%3), Letonya (%2) ve Malta’da (%1,5) kaydedildi.

- AB kurumlarının önde gelen liderleri 11 Temmuz sabahı bir araya gelerek Euro Alanı ülkelerindeki kamu borç krizinin İtalya’ya sıçramış olması olasılığını görüşecekler. AB Konseyi Başkanı Herman Van Rompuy’ün çağrısı üzerine toplanacak olan Avrupa Merkez Bankası Başkanı Jean-Claude Trichet, ekonomik ve mali işlerden sorumlu AB Komiseri Olli Rehn, Euro Alanı Başkanı Jean- Claude Juncker ve AB Komisyonu Başkanı José Manuel Barroso Yunanistan’a sağlanacak ikinci yardım paketi ve bu yardımın diğer Euro Alanı ülkelerine olası etkilerini de tartışacak. Yunanistan’a ikinci yardımla ilgili görüşmeler yardıma özel kredi kuruluşlarının da dâhil edilmesi fikri üzerinde uzlaşılamaması üzerine tamamlanamamıştı. Diğer taraftan İtalya menkul kıymetler borsası %3,5’Luk bir düşüşle kapanınca ve İtalya Başbakanı Maliye Bakanı Giulio Tremonti’yi açık bir şekilde eleştirince AB Konseyi Başkanı Herman Van Rompuy bugünkü toplantının yapılması için liderlere acil olarak çağrıda bulundu.

AB’nin öngördüğü stres testi sonrasında önde gelen İtalyan bankalarının krize karşı dayanıklılığı ve sermaye yeterliliği konularında şüphelerin oluşması sonrasında İtalyan bankalarının risk priminde büyük bir artış gerçekleşmişti.

Avrupa Yatırım Bankası

- AYB, Fransa’nın Montpellier bölgesindeki toplu taşıma projesi için 250 milyon € tutarında finansman sağlayacak. Proje kapsamında inşa edilecek tramvay hattı için 4 istasyon yenilenecek, 26 yeni istasyon inşa edilecek ve her biri 300 yolcu kapasiteli 22 yeraltı treni satın alınacak. Bu kredi AYB’nin Fransa’daki sürdürülebilir toplu taşıma projelerine verdiği destek kapsamında sağlanıyor.

AYB bugüne kadar özellikle tramvay, demiryolu altyapısının yenilenmesi ve yeni hızlı tren hatlarının inşası için toplamda 1,2 milyar €’ dan fazla kaynak sağladı.

- AYB ve İspanya’daki önemli bölgesel bankalardan Banca March 100 milyon € tutarında kredi sağlayacak bir anlaşma imzaladılar. 100 milyon €’luk kredinin %70’i KOBİ yatırım projeleri için, %30’u ise piyasa değeri orta seviyede olan şirketler ve yerel yönetimler için ayrılacak. AYB fonları Banca March’ın iş yerleri için kalkınma ve rekabetçiliği destekleme ve krediye erişimi kolaylaştırma konusunda yürütmekte olduğu çalışmalara destek niteliğinde olacak.

*

B R Ü K S E L ’ D E   G E L E C E K   A Y

AB Kurumları

· 12 Temmuz, Ekonomik ve Mali İşler Konseyi

· 18-19 Temmuz, Genel İşler Konseyi

· 18-19 Temmuz, Dışişleri Konseyi

· 18-19 Temmuz, Tarım ve Balıkçılık Konseyi

· 28-29 Temmuz, Adalet ve İçişleri Konseyi

Konferanslar

· 12 Temmuz, Breakfast Policy Briefing with Janusz Lewandowski, European Commissioner for Budget and Financial Programming, EPC, http://www.epc.eu

· 12 Temmuz, Transitional justice in Tunisia and Egypt: addressing the past, working towards the future, EPC, http://www.epc.eu

· 13 Temmuz, Kosovo in Europe and the Balkans, EPC, http://www.epc.eu

· 18 Temmuz, Eastern partnership on the eve of the Warsaw summit – time to deliver, EPC, http://www.epc.eu

HAZIRLAYANLAR :

Dilek İştar Ateş – Gamze Erdem Türkelli

bxloffice@tusiad.org

www.tusiad.org

Son Haberler

Hits: [srs_total_pageViews] Visitors: [srs_total_visitors]
Copyright © GUNDEM.be
Site içeriği ve dizaynın tüm hakları GÜNDEM.be websitesine aittir.
Kopyalamak ve izinsiz kullanmak kesinlikle yasaktır.