Haberin yayım tarihi
2011-06-07
Haberin bulunduğu kategoriler

Brüksel'de Bir Hafta..6 Haziran 2011..Tusiad Raporu.

BU SAYIDA:

AB – TÜRKİYE

AB – KIBRIS

AB – RUSYA

AB KURUMLARI

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ

KALKINMA POLİTİKASI

AVRUPA PATENTİ

DEVLET YARDIMLARI

İÇ İŞLERİ

TURİZM

EKONOMİ

AB – Türkiye

- Genişlemeden sorumlu AB Komiseri Üyesi Stefan Füle Avrupa Parlamentosu üyesi Niki Tzavela (Yunanistan, Özgürlük ve Demokrasinin Avrupası Grubu) tarafından verilen “Türk-Ermeni ilişkileri ve Başbakan Erdoğan’ın açıklamaları” başlıklı yazılı soru önergesine cevap verdi. Tzavela, Kars’ta Türk- Ermeni dostluğunu simgelemek üzere inşa edilmiş olan heykelin “ucube” olarak tanımlanması ve sonrasında ise belediye tarafından yıkılması sürecini hatırlatarak, Füle’ye AB Komisyonu’nun komşularıyla “sıfır sorun” politikasını benimseyen Türkiye çerçevesinde Başbakan Erdoğan’ın açıklamalarını nasıl değerlendirdiğini ve bu bağlamda bir kınama öngörüp öngörmediğini sordu.

Füle önergeye cevabında AB Komisyonu’nun bir kültür anıtının yerinin doğruluğu ya da estetik değerleri konusunda bir değerlendirme yapma konumunda olmadığını, ancak Türkiye ve Ermenistan arasında bir uzlaşıya ve dostluğa adanmış tek anıt alternatifler ele alınmadan yıkılmış ise bunun talihsiz bir durum olduğunu kaydetti.

AB – Kıbrıs

- AB Komisyonu K. Kıbrıs’a yapılan AB yardımı ve Yeşil Hat Tüzüğü uygulamasına ilişkin yıllık raporunu onayladı. Komisyon Kıbrıs Türk toplumuna 2010 yılı sonuna kadar 131,7 milyon € tutarında yardım aktarıldığını kaydetti. Yeşil Hat Tüzüğü uygulaması ile ilgili raporda ise Yeşil Hat üzerinden kaçak göçün azaldığı ancak Kıbrıs’ın iki tarafı arasındaki ticaretin 8 aylık dönemde %1,5 oranında gerileyerek durgunlaştığı ve ancak 3,8 milyon €’ya ulaştığı kaydedildi. Genişleme ve Komşu Ülkeler Politikasından sorumlu AB Komiseri Stefan Füle Yeşil Hat ticaretinin her yıl artması gerektiğini vurgularken, AB yardımlarının burslar, hibe programları, küçük işletmeler, çiftçiler ve sivil toplum kuruluşlarına yapılan destekler şeklinde verildiğini de belirtti.

AB – Rusya

- AB Komisyonu Almanya’da görülen E. Koli salgınından sonra Rusya Federasyonu’nun AB ülkelerinden yapılan tüm sebze ithalatının durdurulması yolunda uygulamaya koyduğu ticaret yasağının orantısız olduğunu belirterek protesto etti ve yasağın derhal kaldırılmasını talep etti. AB Komisyonu Hizmetlerden sorumlu Komiser John Dalli aracılığıyla Rus makamlara gönderilen mektupta kararla ilgili kaygılarını dile getirirken, İspanya ve Almanya’da yetkili makamlarca salatalık örneklerinde yapılan testlerin sonuçlarının Almanya’daki salgının salatalıklardan kaynaklanmadığının ortaya konduğunu kaydetti.

Komisyon salgının Almanya’nın kuzeyi olmak üzere çok kısıtlı bir alanı etkilediğini belirterek, AB’nin İspanya’dan gelen salatalıklara karşı harekete geçirdiği uyarıyı geri çektiğini ve Rusya’nın da aralarında bulunduğu ticaret ortaklarına salgına ilişkin son durum bilgilerini şeffaflık içerisinde ulaştırmaya devam edeceğini de ekledi.

AB Kurumları

- AB’nin gelecek dönemde üçlü başkanlığını üstlenecek olan Polonya, G. Kıbrıs ve Danimarka 18 aylık dönem başkanlığı program metinleri üzerinde anlaşmaya vardı. Programın her ülkenin kendi iç süreçleri dâhilinde onaylanması ve sonrasında da Haziran ayı içindeki Genel İşler Konseyi’nde oylanması gerekiyor. Ortak bir basın toplantısı düzenleyen Polonya, Danimarka ve G. Kıbrıs Koordinatörleri ve üç heyetin başkanları, üç ülke arasındaki çalışmaların bir yıldır sürdüğünü ve elde ettikleri sonuçtan memnuniyet duyduklarını açıkladılar.

İklim Değişikliği

- 1 Ocak 2013’ten itibaren geçerli olacak olan Yeni Emisyon Ticareti Sistemi nedeniyle ek maliyetleri ortaya çıkacak olan enerji yoğun imalat sektörünün bu maliyetlerini düşürmek amacıyla AB Komisyonu yeni bir destek programı başlattı. Sanayi için Sürdürülebilir Düşük Karbon Girişimi olarak  adlandırılan program belirli sektörlerin düşük karbonlu üretime geçişini kolaylaştıracak yeniliklerin keşfedilmesini destekleyecek. Projelerin her biri karbon yoğun sektörlerden temsilcilerin oluşturacağı konsorsiyumlar tarafından yönetilecek. AB de proje maliyetlerinin %75’ine kadar bölümün finansmanını gerçekleştirecek.

Kalkınma Politikası

- Avrupa’nın az gelişmiş ülkelere yönelik kalkınma yardımı politikasıyla ilgili olarak yapılacak gözden geçirme çalışmaları sonrasında yardımların daha az sayıda ülkeye yoğunlaşması ve sağlanacak yardımların bu ülkelerdeki demokratik gelişimle ilişkilendirilmesi söz konusu olacak. Kalkınma yardımı kullandırım kıstaslarının güçleştirilmesinin sebebi AB bütçesi üzerindeki baskılardan ve özellikle Kuzey Afrika ve Akdeniz ülkelerinde son dönemde gerçekleşen olaylardan kaynaklanıyor.

AB’nin Komşu Ülkeler Politikası’nda yapmış olduğu güncellemeler de AB’nin kalkınma yardımı kıstaslarının sertleştirileceğine işaret ediyor. Bunda en büyük etken AB’nin uzun yıllardır Kuzey Afrika ülkelerine mali kaynak aktarmış olmasına karşın bu ülkelerde demokrasiye geçişin gerçekleşmiş olmaması.

Yeni düzenlemeler sonrasında AB’nin kalkınma yardımı politikası kapsamında yapılacak yardımın büyüklüğü ve içeriği alıcı ülkenin ihtiyaçları daha yakından değerlendirilerek ve koşullar ileri sürülerek belirlenecek. AB’den kalkınma yardımı alacak ülkelerin demokratikleşme, parlamentonun rolünün güçlendirilmesi, sivil toplumun güçlendirilmesi ve katılımının artırılması gibi hususlarda somut çaba göstermesi ve ilerleme sağlaması beklenecek.

AB dünyanın önde gelen yardım sağlayıcısı durumunda. Ancak Çin, Brezilya ve Hindistan gibi gelişmekte olan ülkeler de az gelişmiş ülkelere kalkınma yardımı sağlama konusunda bir yarış halinde. Bu ülkeler özellikle Afrika’daki altyapı projeleri için milyarlarca dolar kaynak aktarımı gerçekleştiriyor. Bu yardımları karşılığında da Afrika ülkelerinden petrol ve değerli mineraller gibi önemli hammaddelerine ayrıcalıklı erişim hakkı alıyorlar.

- AB, Ukrayna’da sosyo-ekonomik kalkınmanın hızlanması için yapmış olduğu 12 milyon €’luk yardıma ek 17 milyon €’luk yeni bir yardım paketi oluşturdu. Ukrayan’da katılımcı yönetişim ve yerel düzeyde de ekonomik kalkınmanın güçlendirilmesini amaçlayan AB yardımlarıyla toplumun çeşitli kesimlerini ilgilendiren girişimlere kaynak aktarılacak.

Özellikle enerji verimliliği, sağlık, su ve çevre ile ilgili yerel düzeydeki mikro-projelerin finansmanında kullanılacak olan yardımların yönetimi Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı ile ortaklaşa sürdürülecek.

Avrupa Patenti

- İtalya ve İspanya Avrupa Tek Patenti’nde yalnızca üç dilin (İngilizce, Fransızca ve Almanca) geçerli olması dolayısıyla Avrupa Adalet Divanı’na şikâyet başvurusunda bulundu. Kendi dillerinin ayrımcılığa tabi tutulduğunu belirten İtalyan ve İspanyol resmi makamları Mahkeme’nin Avrupa’nın bütünleşmesi önünde bir engel oluşturan bu kararı iptal etmesini umduklarını belirtiyor.

Avrupa Tek Patenti oluşturulması için girişimler patent tescilinin hangi dillerde yapılacağı konusu üzerinde anlaşmaya varılamadığı için uzun bir dönem sonuçlandırılamamıştı. Patent maliyetlerinin azaltılması için tescil işlemlerinin yalnızca üç dilde gerçekleştirilmesine karar verilmiş ve bunu kabul eden üye ülkelerin sürece dahil olması istenmişti.

Ancak Tek Patent Sistemi’nde anlaşmazlıkların çözümlendirilmesi için ayrı bir mahkeme oluşturulacak olması konusu da Avrupa Adalet Divanı tarafından yapılan inceleme sonucunda AB yasalarına aykırı bulmuştu. 27 Haziran’da toplanacak olan AB Rekabetçilik Konseyi’nde Avrupa Adalet Divanı’nın bu kararı ve İspanya ile İtalya’nın yapmış olduğu başvurular değerlendirilecek.

AB’de tek bir patent sisteminin oluşturulması sayesinde Avrupa iş dünyasının yıllık tasarrufunun 750 milyon € olması bekleniyor.

Devlet Yardımları

- AB Komisyonu İrlanda ve İspanya’daki kredi kuruluşlarının yararlandığı teminat düzenlemeleri sürelerinin altı ay daha uzatılmasına ve 31 Aralık 2011 tarihine kadar geçerli olmalarına karar verdi.

Bu düzenlemeler mali kriz süresince bankalara verilen destek önemleri kapsamında değerlendiriliyor. Bu nedenle AB Komisyonu kriz sonrası mali sektöründe halen sorunlar yaşanmakta olan İrlanda ve İspanya’da banka borçları için teminat düzenlemelerini altı aylık dönemler halinde takip ediyor. Bu teminat ve likidite düzenlemelerinin sayısı 2010 sonunda on altı iken, 2011’in ilk yarısında dokuza gerilemişti.

İç İşleri

- 2012 yılına kadar Avrupa Birliği’nin ortak bir göç politikası oluşturabilmesi ve ortak bir iltica sistemi oluşturabilmesi amacıyla hazırlanan “Kabul Koşulları Yönergesi” ve “İltica Süreci Yönergesi” üzerinde değişiklik gerçekleştirildi.

2008 ve 2009’daki önerilerle karşılaştırıldığında yapılan değişiklikler ile birlikte daha basit kurallar getirilmiş olacak. Ayrıca mevcut farklı programlar ile oluşturulacak sistem arasında daha basit bir bağlantı kurulabilecek. İltica Süreci Yönergesi’nde yapılan değişiklikler AB üyelerindeki ulusal iltica sürelerinin daha etkin ve yüksek kalitede hizmet vermesini, iltica taleplerinin bütün üye ülkelerde aynı kıstaslar çerçevesinde hızlı ve adil bir şekilde cevaplandırılmasını hedefliyor.

Kabul Koşulları Yönergesi’nde yapılacak değişiklikler ise yine üye ülkelerdeki kabul koşullarının birbiriyle uyumlaştırılmasını, iltica eden kişilerin yaşam koşullarının bütün üye ülkelerde aynı olmasının sağlanmasını amaçlıyor.

2 Aralık 2009’da AB liderleri AB çapında ortak bir iltica ve koruma süreci oluşturulması ve uluslar arası koruması bulunan kişilerin aynı statüye sahip olması için 2012 yılına kadar bir ortak sistem oluşturulmasına karar vermişti. Bu sistemin kurulması sorumluluğu AB Komisyonu’na verilmişti.

Ancak Komisyon’un taslak önerisinin AB Bakanlar Konseyi ve Avrupa Parlamentosu’ndaki tartışmalar çerçevesinde olduğu gibi kabul edilmemesi nedeniyle değişiklik yapılması gerekmişti.

Turizm

- AB Komisyonu Güney Amerika ve AB arasında düşük sezon turizmini teşvik etmek için 50 bin ek turist hedefine yönelik bir proje geliştirdi. Geliştiren proje kapsamında yeni tanıtım ve fırsat kampanyaları ile Güney Amerika bölgesinde yaşayan 25 bin kişinin Ekim 2012 ve Mart 2013 tarihleri arasında Avrupa’yı ziyaret etmeleri hedeflenirken, Mayıs – Ekim 2013 tarihleri arasında da 25 bin AB vatandaşının Güney Amerika’yı ziyaret etmeleri teşvik edilecek. Proje Brüksel’de imzalanan Mutabakat ile hayata geçirilirken, AB Komisyonu’na projede destek veren AB üye ülke hükümetleri arasında Fransa, İtalya, Lituanya ve İspanya, havayolu şirketleri arasında ise Air France, Alitalia, British Airways, Iberia, Lufthansa ve TAP yer alıyor.

Projeyi aynı zamanda Avrupa Tur Operatörleri Derneği ve Avrupa Seyahat Acenteleri ve Tur Operatörleri Derneği de destekliyor. Proje kapsamındaki ilk turizm kampanyaları AB’nin yanı sıra, Arjantin, Brezilya ve Şili vatandaşlarına yönelik olarak gerçekleştirilecek.

Proje, AB Komisyonu’nun 2010 tarihli “Avrupa, Dünya’nın 1 Numaralı Turizm Yöresi – Avrupa’da turizm için yeni bir siyasi çerçeve” adlı bildirisinde sıralanan hedefler doğrultusunda geliştirildi. Pilot program olarak tasarlanan proje, ziyaretçilerin birden fazla ülkeye seyahat etmeleri amacını taşıyor. Bu pilot programın başarıya ulaşması halinde AB Komisyonu benzer projeleri dünyanın farklı bölgelerindeki ülkeler ile de gerçekleştirmeyi öngörüyor.

Ekonomi

- AB Komisyonu, Avrupa Merkez Bankası (AMB) ve Uluslararası Para Fonu (IMF) yetkililerinden oluşan bir heyet son dönemdeki ekonomik gelişmeler ve Yunanistan hükümetinin ekonomik programının durumunu değerlendirmek üzere Atina’ya ziyarette bulundu. Heyet, ekonomik program hedeflerine ulaşılabilmesi için uygulanacak bir dizi ekonomik ve mali politika konusunda Yunan yetkililerle mutabakata vardı. AB Komisyonu, AMB ve IMF ortaklığında desteklenen ekonomik program Yunanistan’da mali sürdürülebilirliğin yeniden tesisi, mali sektörde istikrarın sağlanması ve rekabetçiliğin artırılması ile sürdürülebilir büyüme ve istihdam yaratmayı amaçlıyor. Yunanistan’da geçtiğimiz yıldan bu yana yürütülmekte olan ekonomik program neticesinde özellikle mali konsolidasyon alanında ciddi ilerlemeler kaydedildiği belirtiliyor. Ancak bütçe açığının daha da azaltılması için daha geniş çapta mali ve yapısal reformların gerçekleştirilmesi gerekiyor. Ülkede ekonominin 2011 yılı sonlarına doğru istikrarlı bir konuma ulaşması bekleniyor.

Yunanistan’da hükümetin orta-vadeli iddialı bir mali strateji izleyerek, 2011 ve orta-vade mali hedeflerine ulaşacağı öngörülüyor. Orta-vadeli mali strateji kapsamında kamu sektöründe istihdamın azaltılması, KİT’lerin yeniden yapılandırılması veya kapatılması öngörülürken, toplumun en savunmasız kesimlerinin de korunması amaçlanıyor. Hükümetin ayrıca vergi muafiyetlerini azaltması, emlak vergilerini artırması ve vergi kaçırma ile mücadele konusundaki çabaları yoğunlaştırması gerekiyor.

Yunanistan hükümeti aynı zamanda özelleştirme programına da hız vererek, profesyonel ve bağımsız bir özelleştirme kurumu oluşturacak.

Özelleştirilebilecek kamu varlıklarının kapsamlı bir listesini hazırlamış olan hükümet 2015 yılı sonuna kadar 50 milyar €’luk özelleştirme geliri hedefliyor.

Mali sektörde likidite sıkıntısı yaşanmaya devam ederken, bankacılık sektörünün temel yapısının sağlam olduğu görülüyor. Bununla birlikte, işgücü piyasası, kamu yönetimi, sağlık, iş dünyası, ulaşım ve enerji gibi alanlarda yapısal reformların öncüsü niteliğinde mevzuat altyapısının hazırlandığı ya da hazırlanmakta olduğu bildiriliyor. Ekonomik programın ve reform çalışmalarının IMF, AB üye ülkeleri ve AB Komisyonu’nun teknik desteği ile değerlendirilmesinden sonra, Yunanistan ekonomik programı için finansman görüşmeleri önümüzdeki haftalarda gerçekleştirilecek. Görüşme süreci sonrasında ise IMF İcra Kurulu ve Eurogroup tarafından onaya sunulacak olan finansman programı ile sağlanacak bir sonraki kredi diliminin Temmuz ayı başında Yunanistan’a verilmesi planlanıyor.

- Euro Alanı (AB17) işsizlik oranı bir önceki ayla karşılaştırıldığında değişmeyerek, Nisan 2011’de de %9,9 seviyesinde seyretti. İşsizlik oranı, geçtiğimiz yılın aynı döneminde %10,2 seviyesindeydi. AB27 işsizlik oranı Nisan 2011’de yine bir önceki ayla karşılaştırıldığında %9,5’ten %9,4’e geriledi. AB27 işsizlik oranı Nisan 2010’da %9,7’ydi.

Eurostat tahminlerine göre, Nisan 2011’de 15,5 milyonu Euro Alanı’nda olmak üzere AB genelinde yaklaşık 22,5 milyon kişi işsizdi. Bir önceki ay ile karşılaştırıldığında, Euro Alanı’nda işsiz kişi sayısında yaklaşık 115 bin, AB27’deki toplam işsiz kişi sayısında ise 165 bin civarında düşüş gerçekleşti.

Üye ülkeler arasından işsizliğin en düşük olduğu ülkeler Hollanda ve Avusturya (%4,2) ile Lüksemburg (%4,5) iken, en yüksek olduğu ülkeler İspanya (%20,7), Lituanya (2010’un dördüncü çeyreğinde %17,3) ve Letonya (2010’un dördüncü çeyreğinde %17,2) oldu.

Erkek nüfusta işsizlik Nisan 2010 ile Nisan 2011 arasında Euro Alanı’nda %10’dan %9,6’ya düşerken, AB27’de %9,8’den %9,3’e geriledi. Kadın nüfusta işsizlik oranı ise Euro Alanı’nda %10,3’ten %10,2’ye ve AB27’de %9,6’dan %9,5’e düştü. Nisan 2010’da Euro Alanı’nda %21,1 ve AB27’de %21,2 olan 25 yaş altı gençlerin işsizlik oranı Nisan 2011’de sırasıyla %19,6 ve %20,3’e geriledi. Genç nüfusta işsizlik oranının en düşük olduğu ülkeler Hollanda (%6,9), Almanya (%7,9) ve Avusturya (%8,7) iken, en yüksek olduğu ülkeler İspanya (%44,4), Yunanistan (2010’un dördüncü çeyreğinde %36,1), Slovakya (%35,6) ve Lituanya (2010’un dördüncü çeyreğinde %34,1) oldu.

*

B R Ü K S E L ’ D E   G E L E C E K   A Y

AB Kurumları

· 6 – 7 Haziran, İstihdam, Sosyal, Sağlık ve Tüketici İşleri Konseyi

· 9 – 10 Haziran, Adalet ve İç İşleri Konseyi

· 14 Haziran, Eurogroup Toplantısı

· 15 Haziran, Ekonomik ve Mali İşler Konseyi

· 16 Haziran, Ulaşım, Telekomünikasyon ve Enerji Konseyi

· 17 Haziran, Çevre Konseyi

· 20 Haziran, Genel İşler Konseyi

· 20 Haziran, Dışişleri Konseyi

· 24 Haziran, AB Liderler Zirvesi

· 27-28 Haziran, Tarım ve Balıkçılık Konseyi

Konferanslar

· 7 Haziran, The Asian development model and Africa: Eastern lessons for African challenges?, EPC, http://www.epc.eu

· 20 Haziran, A Europe without Farmers? Agricultural Policy in an Experience Economy, CEPS, http://www.ceps.be

· 23 Haziran, A New Mortgage Credit Regime for Europe, CEPS, http://www.ceps.be

· 27 Haziran, Unravelling the puzzle: Challenges for Global Asset Allocation, CEPS, http://www.ceps.be

· 29 Haziran, The European Parliament`s Trade Powers after Lisbon, CEPS, http://www.ceps.be

HAZIRLAYANLAR :

Dilek İştar Ateş – Gamze Erdem Türkelli

bxloffice@tusiad.org

www.tusiad.org

*************************

Dr Bahadir Kaleagasi

International Coordinator

TUSIAD - Turkish Industry & Business Association

 

 BRUSSELS :

Representation to the EU and BUSINESSEUROPE

(The Confederation of European Business)

T: +32 2 7364047      twitter.com/kaleagasi

kaleagasi@tusiad.org          www.tusiad.org

 

Son Haberler

Hits: [srs_total_pageViews] Visitors: [srs_total_visitors]
Copyright © GUNDEM.be
Site içeriği ve dizaynın tüm hakları GÜNDEM.be websitesine aittir.
Kopyalamak ve izinsiz kullanmak kesinlikle yasaktır.