Haberin yayım tarihi
2011-11-28
Haberin bulunduğu kategoriler

Binfikir, 7. Yaşını Kutladı..

Her yeni yaşına daha da gençleşerek giren Binfikir, 7. yaşını gençlik sayfalarını hazırlayan gençlerin organizasyonu ile Belçika’nın farklı kentlerinde üniversite ve yüksek okul eğitimi gören gençlerle kutladı.  Bu amaçla Yunus Emre Kültür Merkezi`nde Binfikir yazar çizerleri ve yönetim kadrosunun yeraldığı bir söyleşi düzenlendi.

Binfikir Genel Yayın Yönetmeni Serpil Aygün’ün yönettiği söyleşiye, Binfikir köşe yazarlarından Ressam Mehmet Aydoğdu, Yazar Mustafa Kör ve Halk Ozanı Fakı Edeer konuşmacı olarak katıldılar. Bugünün aydınları olarak konuşmacılar, geleceğin aydınları olarak da gençler ile “Belçika`daki Türk toplumuna bakış ve daha ileriye gidebilmek için neler yapılması gerekir” konusu ele alındı.

Söyleşide Türk toplumunun Belçika’da geldiği nokta değerlendirildi. Söyleşinin ardından verilen resepsiyonda Binfikir yazar çizerleri ile gençler tanışıp yakından sohbet etme imkanı buldular. 7. yıl yaş günü pastasının Genel Yayın Yönetmeni Serpil Aygün ve gazetenin yazar ve çizerleri tarafından kesilmesi ile etkinlik sona erdi.

Kutlamaya  Binfikir Yazar-Çizerlerinden Kenan Serbest (Çizer), Ayşegül Diril, Esra Erbaş (Çizer), Hakiki Kabakçı, Rabia Şule Doğan, Yusuf Özgüneş (Çizer), Nihat Dursun, Leyla Ertorun, Erdinç Utku, Serpil Aygün, Fakı Edeer, Mehmet Aydoğdu ve Muhammet Türk katıldı.

Binfikir Tiyatro Topluluğu oyuncularından bir bölümünün de yeraldığı etkinlikte  Binfikir Genel Yayın Yönetmeni Serpil Aygün 2004 yılı Mayıs ayında internet sitesi olarak yayına başlayan Binfikir’in halktan gelen talepler doğrultusunda 2005 yılı Kasım ayında aylık gazete olarak yayın hayatına başladığını anlattı.

Belçika’nın hiç ara vermeden çıkarılan en uzun süreli Türkçe yayın organının Binfikir olduğunu vurgulayan Aygün Binfikir’in “Belçika’da 10 bin adet basılan ve en yaygın şekilde dağıtılan bir gazete” olduğunu anımsattı. Binfikir’in yayıncılık dışında toplumsal sorunlara ve kültür sanata da önem verdiğini söyleyen Aygün, “2008 yılından itibaren Binfikir Tiyatro ve Karikatür okullarında yüzü aşkın öğrenci yetiştirdiklerini” hatırlattı. “% 100 Binfikir’e ait 3 orijinal oyun çıkardıklarını” belirten Aygün, “oyunlardan birinin hikayesinin ünlü çizer Gürcan Gürsel tarafından Türkçe-Flamanca ve Türkçe-Fransızca olarak çizgi roman haline getirildiğini” hatırlattı. “Binfikir Tiyatro Topluluğu’nun ATVAvrupa’ya “Turkomedi” adı altında skeçler hazırladığını” söyleyen Aygün “şimdiye kadar yazar-çizer kadrosu ile kutladıkları yaş günlerini ilk kez okurlarına açtıklarını ve önceliği de gençlere verdiklerini” belirtti.

Konuşmacıları kısaca tanıtan Aygün konuşmacılardan “kendi yaşam öykülerinden yola çıkarak Türk toplumunun Belçika mecerasını değerlendirmelerini” istedi.

İlk olarak söz alan Mustafa Kör  “22 yaşına kadar kültür sanattan bihaber yaşadığını ancak kaza geçirip tekerlekli sandelyeye mahkum olunca edebiyatı keşfettiğini” söyledi ve şimdiki gençlerin çok daha iyi konumda olduğunu belirtti. Yazar Kör “Belçikalıların yabancı kökenlileri 3 alt grupta değerlendirdiğini ve bunlardan çanak antenden Türk televizyonları izleyen  ve Türkçe gazeteleri okuyan ve Belçika ile hiçbir ilişkisi kalmayan üçüncü gruptan umudu kestiklerini” hatırlattı. Kör, “örgütlenmenin önemini vurgulayarak Türklerden çocuklarını derneklerde etkin görevlere getirmelerini” istedi.

Ressam Mehmet Aydoğdu “Belçika’ya geldiği ilk yıllarda Liege’de bazı kapılarda “Köpekler, seyyar satıcılar ve yabancılar giremez” yazdığını, o günlerden siyasette etkili politikacılar yetiştiren bir konuma gelindiğini belirtti ve şimdiki gençlerin kendilerine göre daha şanslı olduklarını ifade etti. Türk kökenli bir Ressam olarak çok daha fazla mücadele etmek zorunda kaldığını söyleyen Aydoğdu “Avrupalı olmaktan mutluyum, Belçikalı olmaktan da ama Türk olmaktan da gurur duyuyorum. Bunların hiçbiri diğerine engel değil” dedi.

Halk edebiyatına adım atış hikayesini anlatan Halk Ozanı Fakı Edeer ise Belçika’ya 6 aylıkken getirilen bir Kangal köpeğin Türkçe özlemini anlattığı konuşmasında anadilin önemini vurguladı.

TSL Leuven Türk Öğrenci Derneği,  FLUX – Gent Türk Öğrenci Derneği, TÜGÖK – Türk Gençlik ve Öğrenci Kuşağı/ Limburg,  La Turquoise -  Brüksel Türk Öğrenci Derneği,  Brussels Student Vision (BSV) – Brüksel Öğrenci Derneği, AISU – Anvers Uluslararası Öğrenciler Birliği ve Synergie – Gençlik Kolu başkan ve üyelrinin katılarak görüşlerini açıkladığı toplantıda konuşmacılar özetle Türk toplumunun ilk geldiği yıllara göre büyük aşama kaydettiği ancak gelinen nokranın yeterli olmadığını vurguladılar. Gençler özellikle “çokkültürlülük” kavramının yerini “kültürlerarasılık” kavramına bırakması gerektiğinin altını çizdiler. Belçika’da Türk toplumunun kendi özelliklerini koruyarak diğer kültürlerle birlikte varolabileceğini belirten gençler, yaşamın her alanında önyargılarla mücadele etmek zorunda kaldıklarını vurguladılar. Gençler özellikle medyanın önyargıları körüklediğini ifade ettiler.

Mutlu Çetin(FLUX) kültürlerarasılık kavramına vurgu yapıp Türk olarak kendini kabul ettirmenin önemi ve medyanın yanlı yayıncılığının altını çizerken,  Yasin Kılıç(TÜGÖK) ağ oluşturmanın ve dayanışmanın daha çocukken başlaması gerektiğini belirterek Belçika siyaset ve iş dünyasında etkili konumlara gelen “izcileri” örnek gösterdi. Birsen Karahafız (La Turquoise) derneklerinin Türk kültürünü tanıtmak ve Türk öğrencilerin dayanışması amacı taşıdığını belirterek kişi olarak yabancı kökenli olması nedeniyle farklı bir davranışa maruz kalmadığını belirtti. Buket Karaca (AISU) Anvers’te uluslararası bir öğrenci derneği olduklarını ve tüm etkinliklerini İngilizce ve Flamanca olarak yaptıklarını vurguladı. Anvers’te ırkçı parti ile bağı olan öğrenci oluşumu nedeniyle etkinlik düzenlerken formalitelerin arttığını belirten Karaca, Anvers’in Kuzey semtinde yaşanan olaylar nedeniyle Van depremi yararına düzenlemeyi planladıkları konseri ertelediklerini ifade etti. Abdurrahman Dönmez (TSL) ise farklı bir konuya değinerek Türklerin kendi aralarında da ayrımcılık yaptığı söyledi ve bazı yörelerin küçümsendiğini dile getirdi. Binfikir’in bu tür etkinliklerinin devamının gelip gelmeyeceğini soran Dönmez’e yanıt veren Binfikir Genel Yayın Yönetmeni Serpil Aygün “bunun bir başlangıç olduğunu ve gençlerle birlikte etkinlikler düzenlemeye devam edeceklerini” belirtti. Birgül Kapaklıkaya(BSV) konuşmasında “gençlerin birlik ve beraberlik ruhu içerisinde birlikte bir şeyler yapması gerektiğini” vurguladı ve “elele verilerek başarılı çalışmalara imza atılabileceğini” söyledi. Kapaklıkaya “gençlere sahip çıkılması gerektiğini” vurguladı.

Dehan Toköz (Synergie)  derneklerinin “"5 Şehir 5 Üniversite" projesini tanıttı. Institut Libre Marie Haps Türk Dili ve Uygarlığı Merkezi Sorumlusu Eser Baysal yaptığı konuşmada anadil ve başka dilleri öğrenmenin önemine  değindi.

Söyleşi sonrası verilen resepsiyonda gençlerle Binfikir yazar ve çizerleri sohbet etme ve “Binfikir’in gençlerle bütünleşmesi konusunda çeşitli seçenekleri” konuşma imkanı buldular. Etkinlikten memnun ayrılan gençler, Binfikir’in gençlerle bu tür söyleşiler düzenlemeye devam etmesini istediler

Son Haberler

Hits: [srs_total_pageViews] Visitors: [srs_total_visitors]
Copyright © GUNDEM.be
Site içeriği ve dizaynın tüm hakları GÜNDEM.be websitesine aittir.
Kopyalamak ve izinsiz kullanmak kesinlikle yasaktır.