Brüksel`de çeşitli kurumlarda çalışan Mariana Contrara, Nikolas Provatas ve Yorgos Vassalos katılımcılara, mevcut krizin tarihsel süreciyle ilgili bilgiler verdi. Konuşmacılar Yunanistan`da yaşanan krizin siyasi ve ekonomik nedenlerine değindiler.
Mevcut krizin, 1832 yılında kurulduğu günden bu yana Yunanistan`ın dördüncü büyük ekonomik krizi olduğunu belirten konuşmacılar, Euro Bölgesini yakından ilgilendiren krizin sebeplerini anlattılar.
Bir dönem Yunan hükümeti için Avrupa Finans sektöründen borç almak çok kolay olduğunu, fakat bir süre sonra, borç para almanın maliyetinin de oldukça yükseldiğini ve böylece Yunanistan`ın ekonomik krize doğru sürüklendiğini ifade ettiler.
Avrupalı liderlerin Yunanistan`daki bu durumu sürekli gündeme getirdiğini ve kendi vatandaşlarına, gerekli olan kısıtlamalar yapılmazsa sonunda Yunanistan gibi olabilecekleri uyarısında bulunduklarını söylediler. Ayrıca Yunanistan`ın demokrasiden teknokrasiye geçmesini ve onlara finansal yardim yapan IMF ve AB liderleri gözünde değerlerini yitirmesini de kaygı verici bulduklarını vurguladılar.
Konuşmacılar son olarak, ülkede halkın ve sivil inisiyatifin ekonomik kriz için çaba gösterdiğini ama bütün çabalara rağmen ülkenin ekonomik krizden 2020`den önce çıkamayacağını tahmin ettiklerini belirttiler.
