Belçika´nın en köklü eğitim kurumlarından Gent Üniversitesi´nde Türkiye Araştırmaları Merkezi (TAM) açıldı. Merkezin hizmete girmesi vesilesiyle üniversitenin tarihi kampüs binasında akademik açılış oturumu düzenlendi.
Bir buçuk yıl süren hazırlık aşamasından sonra açılan TAM`in amacı, bilgi merkezi olmasının yanında Türk ve yabancılar için Türkiye ile ilgili araştırma, eğitim ve sosyal-kültürel hizmet alanlarında faaliyet göstermek. Projenin mimarlarından Meryem Kaçar, `´Bir rüyanın gerçekleşmesinden olmasından dolayı çok mutluyum´´ dedi.
Dün yapılan açılış resepsiyonu ve akademik oturumda, Türkiye Araştırmaları Merkezi´nin yerel, ulusal ve uluslararası bağlamdaki konumu ve çalışmaları tanıtıldı. Günümüz ve geçmiş Türk dili, kültürleri ve topluluklarıyla ilgili girişimleri hem içerik bakımından hem de yapısal yönden destekleyecek olan merkez, Gent başta olmak üzere tüm Flaman Bölgesi´nde hissedilen önemli bir akademik boşluğu doldurmayı hedefliyor.
Açılış konuşmasını Gent Üniversitesi Rektörü Prof. Paul Van Cauwenberge yaptı. Rektör Van Cauwenberge, ülkede var olan çeşitliliğin bir yansıması olarak kendi üniversitelerinde Türkçe diline ve kültürüne akademik zemin hazırlanmasından dolayı duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Rektör, `´Türk dili ve kültürü Gent´in entegrasyon sac ayaklarından birisini oluşturuyor. Toplumsal diyalog sürecinde her unsur eşit seviyede ciddiye alınmalı´´ diye konuştu.
"TÜRKİYE´DE TABULAR YIKILIYOR"
`´Türkiye hakkında ne biliyoruz?´´ konulu bir sunum yapan Gent Üniversitesi Siyasal Bilimler öğretim üyelerinden Prof. Rik Coolsaet, Türkiye´nin özellikle son yıllardaki atılımlarından övgü ile söz etti. Demokratikleşme sürecinde esas etkin olan unsurun, Türkiye´nin AB üyelik süreci olmadığına inandığını ifade eden Coolsaet, Brüksel´in nisbi etkisinden çok Türk halkının son dönemdeki `uyanışının´ bu gelişmedeki asli unsur olduğunu vurguladı. Prof. Coolsaet, `´Türkiye hiç olmadığı kadar özgür bir ülke. Ülkede 20 yıl öncesi tahmin bile edilemeyen gelişmeler yaşanıyor, tabular yıkılıyor. Dış politikadan ekonomideki istikrara, demokratik hamlelerden sorunsuz komşuluk ilişkilerine kadar her alanda bir ilerleme gözlemleniyor´´ şeklinde konuşan Prof. Coolsaet, Türkiye´de eksen kayması olduğu iddiasına katılmadığının altını çizdi.
Daha sonra kürsüye gelen T.C. Brüksel Büyükelçisi Murat Ersavcı, Avrupa´nın kalbinde böyle bir merkezin açılmasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Bilgi Üniversitesi´nden Suraiya Faroqhi ile Boğaziçi Üniversitesi´nden Prof Kemal Kirişçi de birer sunum yaptı. Konuşmaların ardından Türkiye Araştırmaları Merkezi`nin tanıtımını Prof. Jan Dumolyn ile Gent Yüksek Okul Türkçe Bölüm sorumlularından Johan Vandewalle yaptı.
"GÖNÜLLERİ FETHETME AMAÇLI BİR MERKEZ"
Projenin mimarlarından olan TAM Dış İlişkiler Sorumlusu ve Gent Üniversitesi Yönetim Kurulu Üyesi Meryem Kaçar, Cihan´a yaptığı değerlendirmede, `´Oldukça mutlu ve gururluyum. Bu bir rüya idi. Biz artık Belçika´daki Türkler olarak burada kalıcıyız ve neslimiz de kalıcı. İçinde yaşadığımız toplumun her katmanında aktif olmak zorundayız. Bu bağlamda akademik alanda çok fazla sesimizi duyuramamışız. Akademik seviyede Türkiye´nin hem tarihini hem de dilini gelecek nesillere aktarabilecek bir merkezin açılması hem şuandaki gençlerimize hem de Avrupa´daki yetişecek gençlerimize eşi bulunmaz bir hizmettir. Bu merkez sadece Türklere yönelik değil, Belçikalılar da Türkiye hakkında araştırma ve Türk dilini bu merkezden layıkıyla öğrenebilecek´´ dedi. Meryem Kaçar, bu merkezin gönülleri fethetme amaçlı bir merkez olduğunu vurguladı.
TAM´ın açılış oturumundan sonra resepsiyona geçildi. Açılışa aralarında Anvers Başkonsolosu Deniz Çakar, Flaman Bölge Milletvekilleri Veli Yüksel ve Fatma Pehlivan´ın da bulunduğu yaklaşık 500 kadar seçkin davetli topluluğu iştirak etti.