Haberin yayım tarihi
2014-11-25
Haberin bulunduğu kategoriler

KARABAĞ, 3 NESİL 1 TRAJEDİ.

Belçika Azerbaycan Dostluk Cemiyeti ve kısa adı TÜRKSAM olan Türkiye Uluslararası İlişkiler ve Stratejik Araştırmalar merkezi’nin işbirliğiyle Brüksel’de bulunan ‘Vrije Universiteit Brussel’ salonunda gerçekleştirilen ‘Karabağ İşgali - 3 Nesil 1 Trajedi’ sergisi ve ‘Kafkasya’da Barışın Önündeki Engeller’ adlı konferansa büyük bilgiyle izlendi.

Sergi’de Karabağ’da olayları yaşayanların görüntü ve hatıra malzemeleri o günün acı şahitleri olarak sergilendi. Konferansta ise  `Öncesi ve Sonrasıyla Karabağ İşgali` anlatıldı.

Serginin açılış kurdelasını Büyükelçiler Fuad İskenderov, Hakan Olcay, Milletvekili Sinan Ogan, Başkanlar Ayhan Demirci ve İlhan Aşkın birlikte kestiler.

Belçika Azerbaycan Dostluk Cemiyeti Başkanı Ayhan Demirci’nin ev sahipliğinde gerçekleştireşlen sergi ve konferansa Türkiye Cumhuriyeti Brüksel Büyükelçisi Mehmet Hakan Olcay, Azerbaycan Cumhuriyeti Brüksel, Lüksemburg ve AB Nezdinde Büyükelçi Fuad İskenderov, MHP İstanbul Milletvekili ve TÜRKSAM Onursal Başkanı Dr. Sinan Ogan, Brüksel Başkonsolosu Ali Barış Ulusoy, Azerbaycan Cumhuriyeti  Büyükelçilik Müsteşarı Ali Aliyev, Azzerbaycan Büyükelçilik Birinci Katibi Anar Manatlı, Schaerbeek Belediye Meclis Üyesi Halis Kökten, Eski Bakan Danışmanı Nebahat Acar, TÜRKSAM Başkanı A. Gencehan BABİŞ, TÜRKSAM Ekonomi ve Enerji Çalışmaları Uzmanı Hanife Çetin, Türkiye Azerbaycanlılar Derneği Başkanı Enver Türkoğlu, Hollanda Azerbaycan Türk Kültür Derneği Başkanı İlhan Aşkın, DÜTAP Başkanı Kenan Dağgün, Belçika Rumeli Türkleri Dernek Başkanı Turan Türe, Elele Derneği başkanı Özbil Bıyıklı, STK temsilcileri, akademisyenler, Üniversite öğrencileri ve davetliler katıldı.

Dr. Sinan Ogan ve  Başkan Ayhan Demirci konferans öncesi ‘Karabağ İşgali - 3 Nesil 1 Trajedi’ adlı sergiyi davetlilerle birlikte gezerek, davetlileri sergi ile ilgili bilgilendirdiler.

Sunumu Fatma Arıkan’ın yaptığı program Ayhan Demirci’nin selamlama konuşmasıyla başladı. « Saygıdeğer büyükelçilerim sayın Milletvekilim, sayın davetliler tarihe not düşme, ve tarihi gerçekleri gün ışiığına çıkarma adına bu güzide Brüksel Üniversitesindeki ‘Karabağ İşgali - 3 Nesil 1 Trajedi’ sergi ve ‘Kafkasya’da Barışın Önündeki Engeller’ konferansımıza  teşriflerinizden dolayı hepinize teşekkür ediyorum » dedi.

Azerbaycan Cumhuriyeti Büyükelçisi Fuad iskenderov ve Türkiye Cumhuriyeti Büyükelçisi Hakan Olcay yaptıkları selamlama konuşmasında, tarihi gerçeklerin zamanımızda doğru yansuıtılması görsel ve bilimsel açıklamalarla bu tür çalışmaların dünya kamuoyunu doğru bilgilendirmede çok büyük katkıları vardır. Her iki kardeş halkın ortak dramı olan bu acılı olayların 3 nesilin yaşadığı acıların ve katliamların son bulmasını temenni ederek , Akademik bir merkezde tarihi hakikatleri gün ışığına yansıtan Belçika Dostluk Cemiyeti Başkanı Ayhan Demirci ve TÜRKSAM Onursal Başkanı Dr. Sinan Ogan’a teşekkür ettiler.

Iğdır MHP Milletvekili ve TÜRKSAM Onursal Başkanı Dr. Sinan Ogan ise yaptığı konuşmasında protokol ve davetlileri selamladıktan sonra sözlerini şu şekilde sürdürdü :

« Son yüzyılda dünyanın değişik coğrafyalarında 5 milyonu aşkın Türk katledilmiştir. Bu rakam küçümsenecek bir rakam değildir. Bu rakam bir çok Avrupa ülke nufüsundan daha çoktur. Biz Türkler çok gururlu bir millet olduğumuz için genelde acılarımızı dile getirmemekteyiz. Ancak acılarını dile getirenmeyenler milletler zamanla yok olurlar. Bizler hep zaferlerimizi dile getirirken acılarımızı dile getirmek ve hatırlamaktan hep uzak durmuşuz.

TÜRKSAM olarak yakın tarihlerde yaşanan katliamları ve acıları yaşatan görselleri bir araya getirerek, sergilerle yaşanan katliam ve acıları dünya kamuoyuna anlatmak için bu sergileri yapma kararı aldık.

Türkiye başta olmak üzere Avrupa ve dünyanın değişik yerlerinde bu sergiler ve dökümanlar ve konferanslarla yaşanan acıları ve acıları yaşatanları teşhir etmeye devam edeceğiz.

Sanal ortamda bu görselleri yayınlayarak milyonlarca insana davamızı anlatmalıyız. Ermeni diasporası elindeki yalanları doğruymuş gibi pazarlarken bizler yakın tarihte yaşanan acıları görsellerle doğru bir biçimde anlatmalıyız. Bu insanlık ve milli bir görevdir. Sizler dostlarınızı uyaracak bizler ise bilimsel ve görsellerle akademi çevresini ve tüm dünya kamuoyunu bilgilendireceğiz.

Ermeniler yalnız insanlığı değil IŞID gibi kültürel değerleride katletti. Erivan bölgesinde zamanında 700 cami vardı, Şimdi 699’u yıkıldı ahıra çevrildi yalnız bir tanesi ‘Gök mescid’ müze niyetiyle tutulmakta.

1900’lü yıllardan beri Iğdır Erzincan, Erzurum yakında Karabağ olmak üzere bir çok yerde insanlarımız yakıldı, kesildi ve toplu katledildi. Amacımız bu acıları gündemde tutarak, gerçeklerin aydınlanmasını sağlayacağız » dedi.

TÜRKSAM Başkanı A. Gencehan BABİŞ, Kafkasya’da Barışın Önündeki Engeller: Hocali’ya Adalet Gelecek mi? ‘3 Nesil - 1 Büyük Trajedi Çalışmasının Arka Planı’nı anlatarak, yaptıkları bu sergileri ileride sanal sergi haline getireceklerini vurgulayarak, « Acılar paylaştıkça azalır sözü meşhurdur. Bu sözden yola çıkarak tarihte meydana gelmiş acı olayları tarihe yansıtmak amacıyla bu sergileri düzenlemekteyiz. Çok yararlı olmakta vatandaşlar tarihteki acı olayların belgelerini, görsellerini gördükçe daha çok etkilenmekteler. Bu nedenle emanet aldığımız bu görsel malzemeleri sanal ortama taşıyıp,  sosyal medya aracılığıyla milyonlara ulaşmayı hedeflemekteyiz » dedi.

TÜRKSAM Ekonomi ve Enerji Çalışmaları Uzmanı Hanife ÇETİN – ‘Kafkasya’da Boru Hattından Barış Hattına’ başlıklı sinevizyon eşliğinde İngilizce yaptığı sunumda şunlara değindi : «Uzun zamandan beri bölgemizde özellikle Kafkasya bölgesinde çok büyük acılar ve katliamlar yaşandı. Bu acıların bir daha yaşanmaması için bölgenin elinde ‘Doğal Enerji özellikle Petrol ve doğalgaz’ gibi çok önemli bir değer var. Bu Enerji kaynağı yalnız bölgenin değil dünyanında dikkatini çekmekte. Rusya bilindiği gibi Avrupa’ya doğalgaz sevketmekte. Ancak Ukranya veya benzeri olaylardan dolayı Avrupa zaman zaman Rusya’ ile siyasi olarak çatışmakta. Ancak Doğalgaz’dan dolayı  yaptırım gücü azalmakta. Bu nedenle Bakü, Tiflis ve Ceyhun ve Baku Tiflis ve Erzurum doğalgaz hatları barış hatları olmalıdır.

TANAY Projesi Avrupa’yı da yakından ilgilendiren önemli bir projedir. Tüm bu projeler barış projesi olarak Türkiye Azerbaycan ve Gürcistan içim çok stratejik hatlardır. Bu hatlar hem doğalgaz ihtiyacı hem ekonomik hem de siyasi katkılarıyla Kafkasya’nın barış referansları olabilir » dedi.

Azerbaycan mutfağından hazırlanan yiyecek ve içeceklerin davetlilere ikramıyla program son buldu.

Taş olsa ağlar!

Türk topraklarında “Türksüz bir Ermenistan” yaratmayı hayal ediyorlardı! Tanklar, toplar,

roketatarlar ve gözlerini döndüren bir “nefret” ile geldiler, kadın, kız, çocuk, bebek, genç, yaşlı ayırmadan gözlerini oydular, derilerini yüzdüler, diri diri yaktılar; birkaç saat içinde binden fazla Azerbaycan Türkünü katlettiler...

Boynunu bükmüş gibi duran bir kadın; 30’lu yaşlarında. Boynu bükük değil aslında, görenlerde bu algıyı yaratan ikiye ayrılan kafatasının omzuna düşmüş olması. Resme biraz daha dikkatle bakabilirseniz (ki o resimlere bakabilmek insanın kolay üstesinden gelebileceği bir iş değil) küçük bir çocuğun yattığını görüyorsunuz kadının altında...

Bir kız çocuğu... Kömür rengi saçları kapatmış yüzünü. Aklımdan hiç çıkmayacak avuç içi kadar ayaklarındaki kırmızı çorapları; belki kaçmaya çalışırken ayağından fırladı, belki de o kış gecesi can havliyle kendilerini dışarı atarken giymeye fırsat dahi bulamadı ayakkabılarını. Tam karnında bir delik... Azerbaycanlı asker kucağına alıyor; kuru bir dal gibi bedeni. Kanla yıkalı saçları hareketsiz, kaskatı kesilmiş...

Bir erkek çocuğu; alnından itibaren kafa derisi soyulmuş. (Birçok Azerbaycan Türkünün bedeninde adeta imza gibi kullanılmış bu işkence yöntemi.)

Hamile bir kadın... İki ayağı çorapla bağlanmış. Karnı deşilmiş, göğüsleri kesik. Yanında ıstırapla dudağını ısıran bir adam. Belki karısıydı yanında yatan...

Bir kız çocuğu daha; üç bilemediniz dört yaşında... Belden aşağısı soyulmuş; bacağında kocaman bir yara... Oyuklar açmışlar minik bedeninde acımasızca...

Üst üste, yığınlar halinde insanlar, kömür olmuş suratları, yanmış yakılmışlar.

Bir kundak bebeği... Dizlerini içine çekmiş, iki elini yumruk yapmış sımsıkı... Yüzü paramparça, o acıya kim bilir nasıl dayandı!

Başında kalpağı, beyaz sakallarıyla bir dede; 70-80’lerinde. Doğduğu, büyüdüğü şehre son kez bakarken mi bilmem, gözü açık vermiş son nefesini...

Kaynak: www.belcikahaber.be 

Son Haberler

Hits: [srs_total_pageViews] Visitors: [srs_total_visitors]
Copyright © GUNDEM.be
Site içeriği ve dizaynın tüm hakları GÜNDEM.be websitesine aittir.
Kopyalamak ve izinsiz kullanmak kesinlikle yasaktır.