Haberin yayım tarihi
2019-12-03
Haberin bulunduğu kategoriler

ASGARİ ÜCRET, EN ADALETSİZ ÜCRETTİR

İzzet DÖNMEZ

Her yıl Kasım ve Aralık ayları geldi mi, bir asgari ücret üzerinde tartışmalar başlar.

Sendikalar şov yapar, muhalif partiler şov yapar.

En sonunda iktidardaki siyasi otorite kararı verir.

Şov yapanlar, şov yaptığı ile kalır.

Özellikle son yıllarda asgari ücretle simit, yapışık ikizler gibi oldular.

Sanki asgari ücretli sabah-öğlen-akşam simit yiyormuş gibi hesaplar yapılır.

Geçen yıl, 2019 yılı için asgari ücret 2020 lira olarak tespit edilmişti.

Şimdide 2020 yılı için asgari ücret belirlenecek.

Hemen burada kanaatimi ifade edeyim ki, iddia edildiği gibi asgari ücret 2500 TL`leri bulursa, işsizler ordusuna yeni onbinlerce kişi daha eklenecektir.

Türkiye`de mevcut işsizliğin en büyük nedenlerinden biriside asgari ücret dayatmasıdır.

Peki, devletin belirlediği asgari ücret çok mu yüksektir?

Hayır, onu demiyorum.

Gelin hesabı başka türlü yapalım.

Asgari ücretle çalışan genç kızımız, ya da delikanlımız, bekar, ailesi ile yaşıyorsa, ev kirası ödemiyorsa, 2.020 TL asgari ücretle paşalar gibi yaşar.

Şayet, asgari ücretli, evli, ev kirası, elektrik, su, doğalgaz ücreti ödüyorsa, bu ücretle geçinmesi mümkün değildir.

Hele çocukları varsa, bu aile asgari ücretle geçiniyorsa, bunu başarabiliyorsa, her yıl, her aileye Nobet Ödülü vermek gerekir.

Hiçte böyle olmuyor.

Asgari ücretle, asgari gelir, çok farklı şeylerdir.

Bizim milletimiz cin gibi kurnazdır.

Bizim halkımızın kahir ekseriyeti, gerçek gelirini, asgari ücretin altına saklar.

Ondan sonrada yalandan ağıtlar yakılır.

Bizim toplumumuzda, ücret ya da maaş geliri, ailelerin reel hane geliri değildir.

Şöyle ki; ailelerin deklare edilmeyen türlü türlü gelirleri vardır.

Çalışanın sigortası asgari ücretten gösterilir, çalışan bunun iki katını maaş olarak alır. Bu gelir, gündeme bile gelmez.

Asgari ücretlinin hanımı gündeliğe gider.

Yevmiye asgari 150 liradır. Ayda 20 gün çalışsa, 3000 TL eder. Bu hesaba katılmaz.

Asgari ücretlinin köyde fındık bahçesi vardır. Ölüsü 2 ton fındık alsa, ortalama 30 bin lira yapar. Aylık net gelirine 2500 TL katkı demektir. Buda hesaba katılmaz.

Asgari ücretlinin kayınpederinden miras bir ev kalmıştır. Her ay kira geliri vardır. Bu da hesaba katılmaz.

Asgari ücretlinin çalışan bekar çocukları vardır. Onların gelirleride hiç hesaba katılmaz.

Bütün asgari ücretliler böyledir demiyorum.

Ancak kahir ekseriyeti böyle.

Birbirimizi kandırmayalım.

Eğer bir asgari ücretli, ev kirası ödüyorsa, çocukları da varsa, asgari ücret, 2500 TL`de olsa, 3 bin TL`de olsa, bugünkü şartlarda geçinmesi mümkün değildir.

Peki, bunun faturası işverene yüklenmek mecburiyetinde mi?

Sorumlusu işveren mi?

Bu işin başka çözüm yolu yok mu?

2500 TL asgari ücretli bir çalışanın, işverene asgari maliyeti 5 bin liradır.

Maaşı, sigortası, servisi, yemesi, içmesi, 5 bin TL`yi aşağı düşmez.

Sigortalı çalışanı olanlar, bunu çok iyi bilir.

10 tane çalışanı olanı, sadece personel gideri 50 bin lira. 20 çalışanı olsa, 100 bin lira.

Kolay mı sanıyorsunuz bu işleri.

Eski bir işadamı olarak söylüyorum.

Dünya`nın en avanak adamları, işadamlarıdır.

Müteşebbis insan olmak, dünyanın en zor işidir.

Bir malı üreteceksiniz.

Satacak pazar bulacaksınız.

Malı müşteriye beğendireceksiniz.

Tahsilatı doğru zamanda yapacaksınız.

İhtimaldir ki, işletme sermayeniz yeterli olmayacağı için, bankalardan kredi kullanacaksınız.

Bankalar, her ay kazancınızın bir kısmını faiz olarak sizden alacak.

Devlet, zaten sizin sermayesiz ortağınız.

Türlü türlü namlar altında, her ay sizden defaatle vergi alır.

Hele kayıtlı çalışan bir işadamı iseniz, Devlet ocağınızı batırırcasına vergi adlı haraç alır.

Onurlu bir işverenseniz, evinize ekmek götürmeden, çalışanlarınızın maaşlarını ödemek zorundasınız.

İşlerin bir ay dahi kötü gitmesi şansı yoktur.

Hep kazanmak zorundasınız.

İşçi, 8 saat mesai yapar, 16 saat kafa yapar.

İşverene bazen 24 saat dahi yetmez.

40 yıla yakın çalışma hayatımda, çoğu zaman 24 saati yetirememişimdir.

Bayram ve resmi tatil günleri, esas benim çalışma günlerim oldu hep. Grip olup, yatmaya hakkım dahi olmadı.

Kolumda serum şişesi ile işe geldim.

Bu işin yegane çözüm yolu, asgari ücret dayatması yerine, aileler, reel gelir testine tabi tutulmalı.

Deklare edilmemiş gelirleri ortaya çıkarılmalı.

Şayet bu gelirler dahi geçinmeye yetmiyorsa, aileler, doğrudan doğruya Devlet tarafından ilave mali desteklerle desteklenmelidir.

Avrupa ülkelerinin yaptığı budur.

Son Haberler

Hits: [srs_total_pageViews] Visitors: [srs_total_visitors]
Copyright © GUNDEM.be
Site içeriği ve dizaynın tüm hakları GÜNDEM.be websitesine aittir.
Kopyalamak ve izinsiz kullanmak kesinlikle yasaktır.