Haberin yayım tarihi
2020-05-30
Haberin bulunduğu kategoriler

ÜLKÜCÜLER NİÇİN İKİYE BÖLÜNDÜ? Yazı 1

Yazı 1

İzzet DÖNMEZ

 

Aslında kitle partilerinden ziyade, ideoloji partileri daha kolay bölünür.

MHP`de de kolay bölünmenin sebebi budur.

MHP`de bölünmeler yeni değildir.

 

MHP`de ilk büyük bölünme, 1969 Adana kongresi ile yaşanmıştır.

Parti`nin adı CKMP iken, % 14`lere varan oranda oy alıyordu.

Bu bölünmeden sonra, MHP`nin oyu % 3`lere düşmüştür.

 

MHP, Adana kongresinden sonra, kendisine yeni bir yol haritası çizmiştir.

"Türk-İslam Ülküsü davasını" kendi davası kabul etmiştir.

Parti içindeki seküler/laik düşünceliler, milliyetçiliği ırkçılık, kafatasçılık boyutuna vardıranlar, partiden kopmuştur.

 

Türkeş`in liderliğindeki MHP, yeni siyasi ideolojisi ile yoluna devam etmiştir.

Gerçi ayrılanlar, MHP`yi zaafa uğratmış gözükse de,

MHP, Anadolu`da yepyeni bir tabanla tanıştı.

Anadolu`nun muhafazakar, mütedeyyin, milliyetçi gençleri, kitleler halinde MHP`ye aktı.

 

Bu yeni tabanla, MHP yeniden yükselişe geçti.

1977 genel seçimlerinde 3 olan milletvekili sayısını 16`ya çıkardı.

Zamanında,

Yani 1981 yılında genel seçimler olsaydı, MHP`nin % 20`ler civarında oy alması sürpriz olmayacaktı.

O dönemde oylarını asimetrik olarak artıran tek parti MHP`dir.

 

İddia ile söylüyorum;

12 Eylül darbesi, esas MHP`nin bu yükselişini durdurmak için yapılmıştır.

4 büyük siyasi parti içinde, darbeciler en fazla MHP`lilere işkence yapmışlar, eza ve çile çektirmişlerdir.

Gerçi aynısını aşırı sol gruplara da yapmışlardır.

Ancak, aşırı sol grupların bir partileşme olayı yoktur.

Böyle bir hedefleri de yoktur.

Onlar, devrim yaparak, devleti ele geçirme hesabındaydılar.

MHP ise serbest seçimlerle iktidar olma kararındaydı.

 

Meclis`te grubu bulunan diğer 3 siyasi partiye yapılan operasyonlar, sadece usületen yapılmış şeylerdir.

Dostlar alışverişte görsün cinsinden.

 

12 Eylül döneminde,

Bu ağır işkence ve baskılar, MHP tavanında müthiş travmatik kırılmalara neden oldu.

Alparslan Türkeş`in çok yakın çalışma arkadaşları, Türkeş`e "Ben yokum arkadaş" dedi.

 

Kolay değil bu işler.

Tek gayesi,

Vatanını, bayrağını, milletini sevmek olan koca koca adamlar, akla ziyan aşağılama ve işkencelere tabi tutuldular.

 

Kim tarafından?

Asker tarafından.

Bu askerin adı Mehmetçik değil miydi?

Bu askerinde asli görevi, vatanını, bayrağını, milletini korumak değil miydi?

Alparslan Türkeş`te bu ordunun içinden çıkmış bir kurmay subay değil miydi?

 

Askerin bu kini ve öfkesi niyeydi?

Çok basit;

Hala bu ordunun çekirdek kadrosu, ittihatçı artığı idi.

Türk`ün örfüne, harsına, iman ve akidesine düşman çok büyük bir kitle vardı orduda.

Ordu`da subaylar böyle yetiştiriliyor, beyinler böyle yıkanıyordu.

 

Ortaya bir put ya da totem konmuş,

Bu aziz milletin bin yıllık Anadolu macerasında edindiği milli harsa yüzde yüz yabancı ve düşman bir kadro yetiştirilmişti.

Bu kadronun en dinamik unsuru da askerdi.

 

Milli harsa yabancı, uzak ve düşman yetiştirilen bu kadrolar, gayrı milli güçlerin çok kolay oyuncağı olmuştur.

 

Şu dehşetengiz hale bakar mısınız.

Bir dönemler,

Türk Ordusu subaylarının bir kısmı Moskova yanlısı olmuş,

Bir kısmı Kızıl Çin yanlısı olmuş,

Çoğunluğu Amerikancı olmuş..

 

12 Eylül`de MHP`nin üzerine çullanan ordu, işte bu ordudur.

 

Foto: 1978 Atatürk Öğrenci Yurdu(İzzet Dönmez soldan 3. Sırada)

Son Haberler

Hits: [srs_total_pageViews] Visitors: [srs_total_visitors]
Copyright © GUNDEM.be
Site içeriği ve dizaynın tüm hakları GÜNDEM.be websitesine aittir.
Kopyalamak ve izinsiz kullanmak kesinlikle yasaktır.