Türkiye’de yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ardından yeniden şekillenecek olan siyasi yapının sancılı bir sürece girdiği görülüyor.
Ak Parti cephesinde yeni başbakan ile alakalı Dış İşleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun adı geçerken, eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından partime geri döneceğim açıklamasının ardından başlatılan ön kesme harekatı yeni boyutlar kazanmaya başladı.
Türkiye’de siyaset arenasında bazı popüler isimlerin bu sıralar daha sıkça Ankara yollarına düştükleri görülüyor. Eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün yakın arkadaşı ve hemşerisi Rıfat Hisarcıklıoğlu, Türkiye Ziraat Odaları Başkanı Şemsi Bayraktar, Ak Parti eski milletvekilleri ile birçok ünlü isim Ankara’da gizli buluşmalara başladığı belirtiliyor.
ARTIK KILIÇLAR ÇEKİLDİ.
Bu başlamda yaşanan en son gelişme ise eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün eşi Hayrünnisa Gül`ün Çankaya Köşkü`ndeki son resepsiyonda yaptığı sert açıklama oldu.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile eşi Hayrünnisa Gül`ün Çankaya Köşkü`ndeki resepsiyonda ortaya koydukları tepkinin kamuoyuna yansıması artık yolların daha bekirgin bir şekilde ayrılma ve ayrışma sürecine girdiğinin işareti olarak yorumlanıyor.
BAZI ANLAŞMAZLIK NOKTALARI.
Medyada yer verilen bazı haberlere göre, Abdullah Gül’ün ve Hayrünnisa Gül’ün bu denli net tepki koyacaklarını yıllardır kendileriyle birlikte çalışan ekip bile beklemiyordu. Ancak çiftin özellikle son 1 haftada oldukça tepkili olduğu belirtiliyor. Gül’ün rahatsızlıkları 2010’da yapılan, görev süresiyle ilgili değişikliğe kadar uzanıyor. Yapılan değişiklikle Cumhurbaşkanı’nın görev süresi, “5+5” şeklinde düzenlenmişti.
CHP’nin başvurusu üzerine Anayasa Mahkemesi Gül’ün görev süresinin 7 yıl olduğuna karar vermiş aynı zamanda 2. kez aday olabileceğini bildirmişti. Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, mahkemenin kararını eleştirirken, “Görev süresine ilişkin 7 yıl kararı doğru. Ancak ikinci kez seçilme kararı Anayasa’ya aykırı” demişti.
Tüm bunların ötesinde Gül, son dönemde AK Parti’nin “kafasındaki ilkelerden uzaklaştığını” gördüğünü ve bundan da rahatsızlık duyduğunu ileri sürüldü. Gezi olayları, tutuklu milletvekilleri, basın özgürlüğü, Nedim Şener ve Ahmet Şık’ın tutuklanmaları, Başkanlık sistemi gibi kamuoyunun gündemini meşgul eden bir dizi önemli konuda partinin söylemleriyle ayrılıklar ortaya çıktı.
KRİZ TAVAN YAPTI!
Gül’ün resepsiyonda iki kez tekrarladığı “saygısızlıklar”, kendisinin Cumhurbaşkanlığı muhabirlerine verdiği resepsiyonun ardından doruğa ulaştı. Bu çerçevede AK Parti’nin kongre tarihini Çankaya Köşkü’ndeki devir-teslim töreninden bir gün önceye alarak, kendisinin bir anlamda önünü kestiği yönündeki iddialar da Gül’ü çok rahatsız etti.
Ayrıca son bir haftalık dönemde Gül çiftinin yakın ekibinden Koruma Müdürü Osman Çangal ile Basın Başdanışmanı Ahmet Sever, Kurumsal İletişim Başkanı Kemal İlter ve Basın Müdürü Süleyman Kurt’a yönelik hakaret mesajlarının atması Hayrünnisa Gül`ü rahatsız etti. Yaşananlara şahit olan Hayrünnisa Gül durumu eşine iletti. Gül de, “Yıllardır evladımız gibi gördüğümüz insanlara yönelik bu saldırılarda aslında hedef biziz” dedi.
KOLTUK ÖNERİSİNE TEPKİ
Gül’ü bu süreçte özellikle köşe yazarları ve partililer açısından rahatsız eden ikinci nokta ise kendisine yönelik “koltuk önerileri” oldu. Gül, AK Parti’nin genç ekibine “Bizim cenaha yeni girenler” ifadesini kullanırken Gül’ün bu açıklamasıyla işaret ettiği isimlerden AK Parti’li Şamil Tayyar oldu. İddialara göre, Tayyar’ın Gül’ün açıklamasının hemen ardından Twitter’dan “aklı esir alan hırs” demesi, Gül’ü kızdırdı. Gül’ün tepki duyduğu bir diğer isim ise, bu süreçte Gül’e üstü kapalı mesajlar gönderen Başbakan Erdoğan’ın siyasi Başdanışmanı Yalçın Akdoğan oldu.