Dünya motosiklet şampiyonumuz Kenan Sofuoğlu ve ailesi Akyazı`dan komşumdur.

Babası merhum İrfan Sofuoğlu da çocukluk arkadaşımdır.

Dedesi Tahir Sofuoğlu, Gazi Süleyman Paşa Camii`nin yıllarca imamlığını yaptı.

Tahir hocamın cemaati olmak çok ayrıcalıklı bir şeydi.

Davudi sesiyle, uzun sureler okuyarak kıldırdığı sabah namazlarını kılanlar bilir.

O namazlarda cemaat olanlar günün yorgunluğunu yaşamadan akşamı ederlerdi.

Tahir hocamın mekanı cennet olsun.

Oğlu İrfan Sofuoğlu, Akyazı`da ki evlerinin altında motosiklet tamirciliği yapıyordu.

Dünya`ya gelen üç oğlu da babaları gibi motosiklet tutkunu idi.

Bundan tam kırk yıl önce.

Belki de daha eski.

Dünkü Acelle Yayla şenliklerinin olduğu yerde, köyden çocukluk arkadaşımın düğünü vardı.

İrfan Sofuoğlu`nun ağabeyi Hasan, Almanya`dan JAVA marka yeni bir motosiklet getirmişti kardeşine.

O motosikletle sevgili İrfan`a Yayla ya düğüne gitmeyi önerdim.

İrfan kabul etti.

Yiyeceklerimizi de aldık ve yeni motosikletimizle akşamüstü yaylanın yolunu tuttuk.

Yayla ya kadar motosikleti İrfan kullandı.

Acelle benim yaylam olduğu için.

Yaylaya vardığımızda İrfan`dan motosikleti ben devraldım, o arkaya geçti.

Güya köyün kızlarına caka satacaktım.

Çok iyi bilmediğim motosikletle feci bir kaza yaptım.

Şu anda yayla göleti olan yere, yaklaşık yüz metre tepeden uçuverdim.

İrfan motosikletten kendini yere attı.

Ben motosikletle uçuruma gittim.

Hayatımda ölümle ilk dansımdı.

Feci şekilde yaralanmıştım.

Yeni motosiklette altımda paramparça olmuştu.

1982 yılında ekmek paramı kazanmak için ben Adapazarı`nda iş kurmuştum.

Benden bir süre sonra İrfan`da işini Adapazarı`na taşıdı.

TEK yokuşundaydı işyeri.

Akyazı`dan hemşehri ve çocukluk arkadaşı olduğumuz için sık sık buluşurduk.

Tanıyanlar bilir, İrfan çok mert bir delikanlıydı.

Ancak, Akyazı`dan Adapazarı`na taşınmak ne İrfan`a hayretti, ne de bana.

Her ikimizde acıların çocuğu olmuştuk.

Önce ben 1985 yılında eşimi kaybettim.

17 Ağustos depreminde hem oğlumu hem kızımı kaybettim.

İrfan`da 25 Ekim 2002`de işyerinin önünden karşıdan karşıya geçerken trafik kazasında oğlu Bahattin`i kaybetti.

Geriye oğlu Sinan ile Kenan kalmıştı.

Ben Sinan`ı çok severdim.

Sevgili Sinan`da beni çok severdi.

Akyazı`ya Uluslararası standartta bir motosiklet yarış pisti yapmak istiyordu.

Benden yardım istedi, bende elimden gelen yardımı yaptım.

Ancak Sevgili Sinan emellerine ulaşamadan 10 Mayıs 2008`de İzmit`teki feci bir motosiklet kazasında hayatını kaybetti.

Evlat acılarına dayanamayan baba İrfan Sofuoğlu da 2011 yılında aramızdan ayrıldı.

Dünya Şampiyonu motosikletçimiz, evladımız, Akyazı`nın gururu Kenan Sofuoğlu tek başına kalmıştı.

Kenan Sofuoğlu`nun 4-5 ay önce bir oğlu dünya ya gelmişti.

Doğumu facebook`ta bizimle paylaşmıştı.

Bende çok sevinmiştim.

Adını HAMZA koymuştu Kenan bebeğe.

Çok inançlı bir aile olan Sofuoğlu ailesi, İslam`ın arslanı Hz. Hamza`nın adını koymuşlardı bebeğe.

Sevgili Kenan`ın babası İrfan`la çok büyük bir kaza atlattığımız Acelle yayla şenliklerine gitmiştik dün.

Geriye döndüğümüzde Akyazı`da ki evimizin tam karşısında ki mezarlıkta yatan çocuklarıma bir fatiha okumak için vardığımda mezarlığın çok kalabalık olduğunu gördüm.

Meğer ki; uzun süredir hasta olan Hamza bebek hayata tutunamamıştı.

Dün onunda cenazesi varmış.

Haberim olmamıştı.

Sofuoğlu ailesi bir kayıp daha vermişti.

Allah cc herhalde çok sevdiği kullarına çok imtihanlar veriyor.

Kenan`a motosikletle yarışmayı bırak diyenler çok oldu.

Niçin?

Takdiri tedbirle bozmak için.

Devam Kenan.

Yarışmaya ve uçmaya devam Kenan.

Takdiri tedbirle bozmayı ben çok denedim.

Fayda etmiyor.

Babanın ve ağabeylerinin aziz hatırası için uçmaya devam Kenan.

Başın sağ olsun ve Allah`ım seni korusun.