Haberin yayım tarihi
2015-09-03
Haberin bulunduğu kategoriler

ÖTEKİ TARİH.

Araştırmacı Yazar Said Alpsoy, Kanal A’da yayınlanan Fatin Dağıstanlı’nın sunduğu ‘Türkiye’nin Seçimi’ programına katıldı.

Alpsoy, Mustafa Kemal Atatürk’ün mal varlığından değil ‘servetinden’ bahsetmenin söz konusu olduğunu belireterek şöyle konuştu:
Atatürk ile Recep Tayyip Erdoğan arasında ciddi benzerlik var. İkisi de cumhurbaşkanı. Atatürk cumhuriyeti kuran, Erdoğan ise halkın seçtiği cumhurbaşkanı. Erdoğan’ın mal varlığı ile ilgili ciddi manipülasyonlar yaptılar. Peki Türkiye’nin kurucusunun mal varlığını kaç tanemiz merak ediyoruz diye düşündüm.
M. Kemal Atatürk’ün mal varlığı değil de serveti hakkında, halkın zihinlerinde alt yapı yoktur. Bu serveti de Kemalist rejim sakladı. Bu devlet aklıyla saklanan milli bir cehalettir.
1937’de M. Kemal servetinin bir kısmını hazineye devrediyor.
Atatürk’ün servetini ispatlayan belgeler:
İki tane çok kuvvetli referansım var: Hasan Rıza Soyak’ın Atatürk’ten Hatıralar kitabı. Soyak, Atatürk’ün Genel Sekreteri idi.
Matbuat Umum Müdürlüğü yayınlanan resmi süreli yayınlardan Ayın Tarihi isimli Dergi. 1933 senesi 43 sayılı dergi. Bu yayınlarda Atatürk’ün servetine dair uzun listeler yer alıyor. Hasan Rıza’nınki özetidir.
Atatürk’ün servet bilgilerini alt üst ettiler.
Derin Tarih Dergisi’nin 1. sayısına baktığımızda 1881 yılına dönüyoruz. Pembe ev denilen yer babalığına ait, annesinin kendi babasından sonra evlendiği adama ait. Zaten kendi evleri de o pembe eve yakındı. Atatürk bunu zor hazmetmişti. Atatürk’ün doğumuyla o evin alakası yok.
Bizim Kemalistlerimiz altın saçlı kahraman zihniyetin altını doldurmak için bu pembe ev masalını uydurdular. Halbuki köşk yavrusunda doğdu.
“Atatürk’ün serveti izah edilemez”
Sadece Atatürk’ün doğduğu yer değil onun ailesinin ekonomik durumunun gerçekliği de ilkel zihniyetle alt üst edilmiştir. Kemalist ideolojinin ürünüdür. Gerçek servet gizlenmiştir. 155 bin dönüm arazisi vardır.
Neden? 
Çünkü bu servetin kaynağının izah edilebilir yönü yok. Bu servet aileden gelmiş olamaz. Babası iflas edip, kendini içkiye vurmuş ve erken yaşta ölmüştür. Annesi, ağabeyinin yanına sığınıyor. Fakirliğin durumu ortada. O çiftlik Atatürk’ün dayısına ait değil, o çiftlikte çalışandı. Sonra Atatürk, askeri okulu kazanıp, gidiyor. Annesi başkasıyla evleniyor. Atatürk okullarını bitirince maaş almaya başlıyor. Yani ailesinden gelir hiç almadı.
“Atatürk öldükten sonra efsane yaratıldı”
Efsanevi Atatürk , Kemalist ideoloji ürünüdür ve Türkiye’nin temel taşıdır. Atatürk öldükten sonra efsane yaratıldı. Bu yüksek egodan dolayıdır. Bu içgüdüsel bir ilkelliğin ürünüdür.
Okul bitikten sonra…
Başarılı şekilde, hızla, başarıyla tırmandı. Samsun’a hareket etmeden önce İstanbul’da 7-8 ay kaldı. Biriktirdiği para vardı. Fikriye Hanım için ayrı, annesi ve Makbule için  de ayrı ev tutuldu ve Pera Palas’ta da sürekli tuttuğu oda var. Bunlar ciddi para gerektirir. Sonra dolandırılıyor. Ankara’ya dönünce annesine ve kız kardeşine bıraktığı para bittiyse değerli eşyaların satılması için haber gönderiyor. Demek ki çok para bırakmamış onlara.
Milli mücadelede yardım toplandı
Hint Hilafet Komitesi milli mücadeleye yardım için para gönderdiler. Peki sonra ne oldu? 2 yıl sonra hilafet kaldırıldı. İki görüş var. Ya 380 bin lirası ya da 500 bini milli mücadeleye verdi. Yani Hintli Müslümanlar hilafet korunsun diye para gönderiyorlar. Bu gelen paradan Mustafa Kemal’in şahsi hesabıyla İş Bankası’nın kuruluşunda kullanılıyor. 10 bini Cumhuriyet Gazetesi kurucusu Yunus Nadi’ye verildi. 50 bin lira da CHP milletvekiline yapılıyor. Hintli Müslümanların gönderildiği parayla banka kuruldu, CHP’ye arpalık oldu.
Halide Edip Adıvar ve eşinin Atatürk ile tartışıp yurtdışına gitmesinin nedeni bu parayla ilgili Atatürk’e Halide Edip’in ağır sözleridir. Halide Edip ve eşinin kellelerinden korkup yurtdışına çıkmalarına neden olacak demek ki çok büyük bir tartışma çıkmış. Paris’te eşiyle birlikte 12 yıl sürgün hayatı yaşadı. İnönü affıyla geldi.
1923’te Atatürk Cumhurbaşkanı oldu ve…
1923’te Atatürk Cumhurbaşkanı ve tabi ki maaşı var. Medyada çıkan ve yalanlanmayan habere göre Recep Tayyip Erdoğan 26 bin 800 lira alacak. Biz ekonomi olarak G20’deyiz. Bunun içindeki Cumhurbaşkanı 26 bin 800 lira alacak.
Peki o dönemde o ekonomik dönemde Atatürk’ün aldığı maaş kaç liraydı? Bu Kemalist rejimin 10 Kasım 1989 tarihli Nokta dergisi referansımdır. 1928 şartlarında Atatürk 10 bin lira net maaş alıyordu. Bu ne ifade eder? bir cumhuriyet altını o dönemde 5 liraydı. Yani 2 bin 800 altın yapıyor.
Bugün ise cumhuriyet altını 601 lira. Yani,1 milyon 682 bin 800 lira aylık maaş yapar. Bugün Erdoğan’a saldıranlar baksınlar ki insanlık üstüne koydukları şahıs kaç lira almış! Erdoğan’ın alacağı altın 44 buçuk fakat Atatürk’ünki 2 bin 800 altın.
Şu bakiyede duran hesabın temizlenmesi lazım. O zamanlar insanlar ot yiyordu. Bugünkü gibi G20’de filan değiliz. İnsanlar açlıktan ot yiyordu.
Atatürk’ün mal varlığının kaynakları…
Atatürk’ün servetine kaynak olan dört kaynak var.
Mete Tuncay, Marksist Yakın Dönem Siyasi Tarihi’nin uzmanlarındandır. Bu kişi Eleştirel Tarih kitabında, “Hint Müslümanlarından gelen 600 bin lira para, Mısır’dan Hidivi Abbas Hilmi Paşa’nın Türk vatandaşlığına alınması karşılığında alınan 900 bin lira. Ama bu yine de izah etmez. Mutlaka başka ‘hediyeler’ de vardır” diyor.
Atatürk’e tehdit mektupları
Latife Hanım’ın babasından Atatürk’e yazılmış tehdit mektupları var. Bildiğimiz rant kaynağını söylersem kötü olur cümlesi yazan mektuplar.
Bunlar da belge olarak mevcut.
Üçüncü kaynak ise ilginçtir. Yaşar Kemal’i Atatürk sempatizanı olarak biliriz. İnce Memed cilt 2, 22’inci bölüme bakılmalı. İddia şu: İttihat Terakki yönetimi Anadolu’dan Ermenileri çıkarttılar. Ege’den de Rumları çıkarttılar. Ermeni ve Rumlardan gayrimenkul, taşınmaz mallar kaldı. Resmiyete göre hazineye verildi. Halbuki tarihi gerçeklik hazineye yüzde 10 gibi sus payı verildi. Ama kalanını da yağmaladılar. Herkesin yağmaladığı mal kendine kar kaldı.
İnce Memed romanında, Atatürk’ün Mersin’deki çiftliğine değinir ve o ve diğer mallar Ermenilerden kalmadır. Yaşar Kemal’in ifadesi ile yağmalanan malların aslan payı Mustafa Kemal’e veriliyor ve o da reddetmiyor. Tarihçiler buraya odaklansın. Yaşar Kemal laf olsun diye bunları söylemiyor.
Dördüncü kaynak ise; Mustafa Armağan’ın Satılık İmparatorluk kitabı. Atatürk Orman Çiftliği ile ilgili bir bilgi paylaştı. 25 Aralık 1954 tarihli Cumhuriyet Gazetesi’nin yayınladığı bir haber var. Haberde, Makbule Hanım Ankara Atatürk Orman Çiftliği’nin 100 dönümünün kendisine ait olduğuna dair dava açtı. O günün değeri ile o para 1 milyon lira yapıyor. Hemen ertesi günkü haberde ise, “10 köylü daha dava açtı” diye bir başlık. Habere göre, köylüler normal bir satışla satın alınmadığını söylüyorlar. Bu habere göre yapılan gasptır. Açılan davaların biri de kazanılmış ve Yargıtay tarafından tasdik edilmiştir. Bu haber Kemalistlikten taviz vermeyen Cumhuriyet Gazetesi’nde yer alıyor.

Son Haberler

Hits: [srs_total_pageViews] Visitors: [srs_total_visitors]
Copyright © GUNDEM.be
Site içeriği ve dizaynın tüm hakları GÜNDEM.be websitesine aittir.
Kopyalamak ve izinsiz kullanmak kesinlikle yasaktır.