Haberin yayım tarihi
2011-04-11
Haberin bulunduğu kategoriler

Yatırımda risk sınırlarını zorlamak...

Sanırım nükleer santral kurulacak yerler, ülkemizde eski geleneklere göre; ok atarak belirleniyor... Santral, okun düştüğü yere kurulacak! Ok da nasıl olduysa etrafında fay hatlarının bulunduğu bölgeye düşmüş.. Japonya`daki deprem ve tsunami felaketinden sonra yaşanan nükleer tehlikenin boyutu tartışılırken, Ecemiş fay hattına oldukça yakın bir noktaya kurulması planlanan, Rusya’nın inşa edeceği Akkuyu Nükleer Santrali de gündeme geldi.

Mersin Akkuyu’da nükleer santral kurulmasına otuz beş yıl önce onay verilmişti. CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol, CHP Adana Milletvekili Tacidar Seyhan ve CHP Mersin Milletvekili Ali Rıza Öztürk TBMM`de düzenledikleri basın toplantısında Akkuyu`da yapılması planlanan nükleer santral için TBMM Başkanlığı`na meclis araştırması önergesi verdiklerini açıkladılar. CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol’un basın toplantısındaki açıklamalarına göre; Ecemiş fay hattı, santralin kurulacağı Akkuyu’ya 25 kilometre uzaklıkta bulunuyor. Ecemiş fay hattı 1976 yılında ölü kabul edilmiş fakat daha sonra birinci derecede deprem riski taşıdığı da bilimsel olarak kanıtlanmış. Anadol, bölgenin deniz suyunun ise olabilecek deprem sonrasında soğutmaya elverişli olmadığını da vurguladı.

Aynı zamanda o toplantıda, CHP Adana Milletvekili Tacidar Seyhan da, Ecemiş fayının canlılığı ve deniz suyunun sıcaklığını vurgulamış. Seyhan, “Hamam suyuyla nükleer santral soğutulmaz. O bölgede nükleer santral kurmak katliamdır. Eğer Akkuyu`ya kazma vurulursa Türkiye`nin kalbine vurulmuş olur” demiş. Ne doğru demiş… Mersinliler ise, Anadol’un “Her fırsatta `Türkiye referandum kültürüne alışmalıdır` diyordunuz. Sorun Mersin halkına. Orada yaşayan, oranın havasını teneffüs eden, suyunu içen, denizine giren insanlara sorun. Kararı onlar versinler” çağrısıyla umutlanmış durumda. Bakalım ne sonuç çıkacak…

Türkiye-Rusya Üst Düzey İşbirliği Konseyi (ÜDİK)’nin  Moskova`da gerçekleşen toplantısında Başbakan Recep Tayip Erdoğan, “Mersin Akkuyu nükleer enerjisi santrali inşaat temeli nisan ayı sonları veya mayıs başlarında atılabilir. Gerçi, bazı çevrecilerden bu projeyi sabote etme gayreti içerisine girenler var. Ama biz inanıyoruz ki inşaat için mekanın tercihi, iyi proje ve güvenlik önlemleri bağlamında bu projeyi doğru şekilde gerçekleştireceğiz" şeklinde konuştu.

Japonya`daki nükleer santralin fay hattına uzaklığı 130 kilometreyken; Ecemiş fay hattı, santralin kurulacağı Akkuyu’ya sadece 25 kilometre uzaklıkta bulunuyor. Son teknolojiye sahip Japonya felakete engel olamıyorken, Türkiye bu işin altından nasıl kalkacak!

O bölgede deprem riskinin olduğu bilindiği halde, santralin halen o bölgeye kurulması için ısrarlar neden? Uzmanlar ve yetkililer bu konuda neden ikiye ayrıldı? Japonya’da son teknolojinin olmasına rağmen, yaşanan doğal felaket büyük facianın eşiğine getirmişken, Fukuşima santralinin yaklaşık 40 yıl önce inşa edilmesi neyi değiştirir? Asıl merak ettiğim ise en başta da söylediğim gibi; yetkililer nükleer santral için seçtiği bölgeyi hangi kriterlere göre seçiyor?

Nükleer santral kurulacak bölgenin seçimindeki diğer nokta da güzelim yeşil alanların olduğu bölgeler… Hürriyet Gazetesi’nin yazarlarından Yılmaz Özdil’in 16 Mart 2011 tarihindeki yazısında da belirttiği gibi; “Elin oğlu nükleer santralı götürüp taaa çöle kuruyor...  Bizimkiler gibi, getirip cennetin ortasına kurmaya kalkmıyor!”.

Hatta daha da ileri gidip Türkiye’nin merkezi olan İstanbul Küçükçekmece’de reaktörü küçük de olsa Nükleer Araştırma Merkezi kuruluyor. Hem de fayın üstünde... “Büyük Olası Marmara Depremi”nden bahsedildiği halde…

Hani başbakanımız, "Risksiz yatırım olmaz" demişti ya…

Birinci dereceden deprem bölgesi sayılan ve fay hattına bu kadar yakın bir bölgede, üstelik olası bir tehlikede sıcak deniz suyuyla soğutulacak nükleer santral kurulacak… Hakikaten risksiz yatırım olmazmış, anladık! 

Esra ÖZKAN

17 Mart 2011

Son Haberler

Hits: [srs_total_pageViews] Visitors: [srs_total_visitors]
Copyright © GUNDEM.be
Site içeriği ve dizaynın tüm hakları GÜNDEM.be websitesine aittir.
Kopyalamak ve izinsiz kullanmak kesinlikle yasaktır.