Zekiye Doğan
Sevgili okurlarım merhaba,
On bir yıl önce apartman bahçesinin yan tarafına o dönemim yöneticisi çam ağacı dikmişti. Budanmayarak kendi haline bırakılan çam ağacı on metre uzadı ve aşırı genişledi. Kötü dar zemin ağacının ağırlığını kaldıramadı ve yan yattı. Birinci ve ikinci kattaki komşuların balkonuna dayandı. Aşırı fırtınada devrildiğinde yoldan geçen vatandaşlara ve apartman sakinlerine çok büyük bir tehlike arz ediyor. Apartmanımıza vereceği maddi zararsa ayrı bir sorundu!..
Yönetici ve bina sakinleri adına mahalle Muhtarlığına gittim, beni Konyaaltı belediyesine yönlendirdi. Konyaaltı belediyesine gittim, Antalya Büyükşehir belediyesine yönlendirdi. Telefon ettim e-posta yollamam istendi, yolladım. Cevap olumsuz gelince tekrar aradım: “Kusura bakmayın, çam ağacı koruma altında, Orman Bölge Müdürlüğüne gitmeniz gerekiyor.” Dediler.
Apartman yönetimi adına dilekçe yazdım. Bina sakinlerinin hepsi imzaladı. 01-11-2018’de Orman Bölge Müdürlüğüne gittim. Görevli bayan arkadaş: “Bu yazınız olmamış, size yazdığım bu belgeyi doldurduktan sonra Yönetim Kararı ve tapularla birlikte tekrar gelmeniz gerekiyor. ” Dedi.
Şaşırdım ve çaresizim: “Hanımefendi rica ediyorum zorluk çıkarmayın sorunu çözün, değilse sonuç çok kötü olacak. Çam ağacı birilerinin üzerine devrilirse yöneticimiz bu durumdan sorumlu tutulacak. Ayrıca apartmanımızda on tane daire var, hepsinin tapusu abartılı olmuyor mu?” Dedim.
Görevli bayanı ikna etmekte epey zorlandım: “Bütün tapulara gerek yok bir tane tapu yeterli. İstediklerimi getirmezseniz işlem yapamam.” Dedi.
Çaresiz ve öfkeli bir halde evime döndüm. Yöneticimiz Gurbet Asal’ı aradım, sağ olsun benden istenen Yönetim Kararını Notere 93 TL ödeyerek tasdik ettirdi. 02-11-2018’de istenen evraklarla tekrar Orman Bölge Müdürlüğünün yolunu tuttum. Aynı bayanın yanına çıktım: “Dün dilekçemi kabul etmediniz, bende sizin yazdığınız formu doldurmadım. Çünkü (kendi ihtiyaçlarımızda kullanmak üzere kesmek istiyoruz) diye yazmışsınız. Biz apartmanda odun yakmıyoruz. Koruma altında denilen çam ağacı hayati tehlike oluşturuyor. Lütfen elzem olan bu duruma gereken neyse yapın. Dilekçe, Tapu, Yönetim Kararı ektedir. Size sunduğum belgeleri aldığınıza dair imzalamanızı da arz istiyorum.” Dedim.
Sorumlu olduğun görevin sorumluluğunu taşımıyorsan, taşa tuttuğun aynı taşla kafanı kırarsa şaşırma. Her ne kadar söylediğim hoşuna gitmese de hatasının farkına varan görevli arkadaş isteğimi yerine getirdi. Dilekçenin fotokopisine adını tarihi yazdı ve imzasını atıp verdi: “Size telefon edilecek, konu hakkında bilgilendirileceksiniz.” Dedi.
Bakmakla görmek, dinlemekle anlamak arasındaki farkı fark ettiğiniz anda fark yaratırsınız. İlk etapta görevli arkadaşla aramızda ufak bir anlaşmazlık olsa da sonunda gerekeni yapmıştı. Lakin zamana bırakılan apartman bahçesindeki çam ağacı en ufak bir fırtınada devrilecekti. Belki de birileri altında kalacaktı. Üstelik yeni yöneticimiz bu durumdan sorumlu tutulacaktı. Oysa önceki yöneticilerin hepsine söylememe rağmen kulaklarının üzerine yattılar ve sorumluluklarını yerine getirip bu sorunu çözmediler. Çözüm çare Orman Bölge Müdürlüğünden gelecek olan cevaptaydı. Bir hafta sonra gelen görevliler gerekeni yaptı. Elime verilen belgeyi Muhtara imzalatarak üçüncü kez Orman Bölge Müdürlüğüne gidip kesime onay aldım ve bahsi geçen çam ağacını kendi imkanlarımızla kestirdik!..
Hani: “Tatsız aşa tuz ne yapsın, akılsız başa söz ne yapsın.” Diyorlar ya…
Çocukluğumdan itibaren yaşamış olduğum Hollanda kadar, anavatanımda açık ve net kanunlar var. Fakat yerine getiren kaç görevli veya kaç vatandaş var işte bu tartışılır. Hata yapmadan olgunlaşmak, hata yapmadan yaptığın görevde profesyonelleşmek neredeyse imkansız. Eğer ki, yaptığın hatanın tekrarına düşersen telafisi de imkansız. Dolayısıyla yürüdüğünüz yol haritanız yüreğinizse yorulmadan istediğiniz istikamete ulaşırsınız. İçinde yaşadığınız ülkeyi de istediğiniz istikamete istediğiniz seviyeye ulaştırırsınız. Sizler yeter ki, bıkmadan ve usanmadan pozitif yönde mücadelenize devam edin, negatif şikayetler sıralamak yerine örnek insanlar olun!..
Sevgi ve saygılarımla