Zekiye Doğan

Sevgili okurlarım merhaba,

Antalya’ya ilk geldiğim yıllardı, mahallemde olup bitenleri öğrenmek adına muhtarlık sık sık uğradığım bilgi aldığım yerdi. Muhtarımız Celal Koç’a yardımcı olan konuşmalarıyla gözümden kaçmayan bir bayan arkadaş tanıdım. Birçok Sosyal Yardım Projelerinde yer alan güzel arkadaşım ülkemizde olup biten bazı konuları şikayet etmek yerine yardıma ihtiyacı olanlara yardım elini uzatıyordu!..

1967 Adana doğumlu meslek lisesi resim bölümü mezunu Safiye Mutlu evli ve iki çocuk sahibi. Adana belediyesinde çalıştıktan sonra Antalya’ya yerleşiyor ve yardım severliğini burada da devam ettiriyor. Üniversite öğrencilerine burs sağlıyor. Köy çocuklarına kitap giysi temin ediyor. Lösemili çocukları hastanede ziyaret ediyor ve onlara oyuncaklar temin ediyor. Bu yapmış olduğu yardımların sadece birkaçı. İki erkek çocuğu olan özel kadına: “Evinde üç erkek olmasına rağmen dışarıda çalışıyorsun. Ev hanımlarımız ev işlerinden şikayet ederken yardıma ihtiyacı olan herkese emek harcıyorsun ve de zaman ayırıyorsun kendine zaman kalıyor mu?” Dedim.

Hayatınızda pozitif mucizelerle karşılaşmak istiyorsanız, ihtiyacınız olan tek şey akıl mantık yürektir. 28 yıldır Antalya’da yaşayan yürekli arkadaşım: “Birçok sosyal proje ve etkinliklerde görev aldım. Bu sayede vatandaşlara ulaşmak, sorunları çözmek anlamında kendimi geliştirdim, zamanımı iyi harcayınca kendime zaman kalıyor. Ayrıca boş oturmak bana göre değil bir günüm boş geçse vicdan azabı çekiyorum. Mahallemizin örnek bir mahalle olması adına sizlerin desteğiyle yeni projeler oluşturmak ve hizmetinize sunmak istiyorum. Dolayısıyla Öğretmenevleri Mahalle Muhtar adayıyım. Demokrasiye, insan ilişkilerinde pozitif mücadeleye, eşit şartlarda yaşama inanıyorum ve sizlerin desteğini bekliyorum.” Dedi.

Hayatınıza anlam katmak istiyorsanız ufacık şeylerden mutlu ve de huzurlu olmasını öğrenin sevdiklerinize de öğretin. Eğer ki, evde boş oturmayıp kendinizi her konuda geliştirerek her şeyden ve her yerden haberiniz varsa varlığınızı koruma şansınız var demektir. Yaptıklarına kişiliğine karakterine hayran kaldığım özel insana: “Sevgili Safiye sen yeter ki, mahallemizde içten düşüncelerini gerçekleştir bizler yanında olacağız. Mahallemizin kadın eline kadın fikir ve düşüncelerine ihtiyacı var.” Dedim.

Sevginin anahtarı yüreğinizde saklı sizler yeter ki, sevgiye şefkate sevdaya maneviyata menfaati karıştırmayın. Düne kadar menfaat gözetmeden her fikirden insana yardım elini uzatan özel arkadaşım: “Yılların beraberinde getirdiği doğallıkta eskimek mükemmel sol yanımız eksilmediği müddetçe. Sizin gibi insanlar sol yanımı yalnız bırakmadığı sürece mahallemiz birlikte güzel olacak. Hayattan ders almasını bilene derman deryadan geliyor. Ya yüzmeyi öğrenirsin ya da çırpına çırpına boğulursun. Ben uçsuz bucaksız deryada boğulmamak adına çevremdeki sizler gibi özel insanlarla yüzmeyi öğreniyorum elimden geldiği kadarda öğretiyorum.” Dedi.

İlk karşılaştığınızda yüreğinize dokunan insanlara sahip çıkın. Çıkış yolunuz tıkandığında yoldaş olmaktan kaçmayacaktır. Parayla tek satın alamayacağınız şey, siz darda kaldığınızda dostluk ve insanlık adına yarım ekmeğini düşünmeden sizinle paylaşabilendir. Bu özel annenin yardımseverliğinin yanı sıra mahalleye sunmak istediği pek çok projesi var: “Mahalle meclisi kurmak, devlet kurumlarıyla sorunlarda ve çözümlerde irtibatta olmak, ev hanımlarına kermiş kurmak, sokak hayvanlarına önlem almak, internet sitesi kurmak ve evrakları mesaj yoluyla bildirmek, yardıma muhtaç komşularımızın ihtiyacını görmek ve yaşlılarımıza her türlü yardımı sağlamak” diyen arkadaşıma adaylığında başarılar diliyorum!..

“Türkiye’de kadın hakları ve kadına saygı yok” diyenlere inat Safiye Mutlu gibi kadınlarımızın çoğalması tek arzum. Hamuru sağlam adamlardan veya kadınlardan korkmayın, ülkemde köhne zihniyetli kişiliklerin sonlarını onlar getirecektir. Anavatanımda gelecek nesillerimize karşı güvenilir olmayı öğretmediğiniz ve öğrenmediğiniz sürece güvensizlikten söz etme yetkisine veya hakkına hiçbir zaman sahip değilsiniz. Anavatan topraklarında yatan Ecdadımıza layık bir evlat olamadıysanız altından taht kursanız da onların ahından ne bu dünyada nede öbür dünyada kurtulamazsınız!..

Hani: "Altının kıymetini sarraf bilir" diyorlar ya...

Altın değerindeki Anadolu topraklarını inci yakut ve pırlanta gibi işleyecek sarraflar var bu ülkede ya…

Sevgi ve saygılarımla