Haberin yayım tarihi
2020-03-15
Haberin bulunduğu kategoriler

AK PARTİ'NİN İKTİDAR SÜRESİNİ UZATMAK!!

İzzet Dönmez

Bir takım zevatın şöyle düşündüğünden adım gibi eminim.

Ak Partili mebus taifesi, kıçını yamultmuş, üzerine de oturmuş, öylesine duruyor.

Ak Partili taşra sorumlularının sesi, sedası çıkmıyor, vaziyeti gözlüyorlar.

Ak Parti`nin yerel yönetimlerdeki adamlarının zaten bütün derdi koltuk.

Onların sesi hiç çıkmadı, bundan sonrada çıkmaz.

Pekiiii, bu İzzet Dönmez`e ne oluyor böyle?

Hergün yazı yazıyor.

İşi gücü bırakmış, herkese cevap yetiştiriyor, herkesle kötü oluyor.

İzzet Dönmez`in Ak Parti iktidarından ne çıkarı var ki, böyle savunup duruyor?

Partili mebusun yapmadığını yapıyor.

Belediye Başkanlarının yapmadığını yapıyor.

Parti`nin taşradaki politikacıların aklına dahi gelmeyenleri yapıyor.

İktidar rantını yıllardır cebine akıtanların aklına dahi gelmeyenleri, bu İzzet Dönmez niçin yazıp çiziyor?

Acaba bizim dahi bilmediğimiz gizli bir çıkarı ya da menfaati mi var bu adamın?

Böyle dendiğinden, böyle düşünüldüğünden adım gibi eminim.

Meseleye çırılçıplak gözle bakınca, hiçte haksız değiller.

Değil Ak Parti iktidarı döneminde,

66 yıllık ömrüm boyunca,

Kazara bir kerre, siyasetin aracı olduğu bir bardak çay içmişliğim yoktur.

Hayatım boyunca hiçbir siyasi partide bir günlüğüne aktif bir siyasi faaliyetim olmamıştır.

Bir seçmen olarak, beğendiğim parti olmuştur, desteklemişimdir ve de oy vermişimdir.

Resmi ve aktif bir görevim olmamıştır.

Bunu övünerek de yazmıyorum.

Sakın yanlış anlaşılmasın.

Şartlar uymamıştır.

31 Mart Yerel Seçimlerinde, ilk defa Serdivan`da Ak Parti`den Belediye Meclisi Üyeliğine aday adayı oldum.

O da eşin dostun ısrarı ile.

Parti siyasetinden haberimiz yok.

Ben adaylık müracaatını yaptım ya,

Ak Partili yöneticiler bayram yapacak diye bekliyorum.

"İzzet hoca`da partimizde siyaset yapmaya karar verdi.

Ne mutlu bize, onun tecrübelerinden istifade ederiz" diye düşünürler sanıyorum.

Nerdeee,

Şirketlerimde tezgahtar yapmayacağım kıçıkırık taşra politikacısı, benim hakkımda hüküm ve tasarrufta bulunacak.

Siyaset bu hallere düşmüş.

Ben nideyim?

İt b.k yemiş kadar pişman oldum işte.

Ne fayda.

Çok üzüldüğüm bir konu var.

Anlatmadan geçmeyeceğim.

Bu akşam, Yerel Kültür Derneğinin Erenlerdeki Yörük Çadırında "Milli Görüş Dost Grubu`nun" bir yemeği var.

Bende o grubun bir üyesiyim.

O yemeğe gelmeden önce, arkadaşlarım bu yazıyı okusun istiyorum.

31 Mart Yerel Seçimlerinden önce, bazı eski milletvekili arkadaşlarım, mevcut siyasileri arıyor ve "İzzet Dönmez`in birikiminden mutlaka yararlanın" diyor.

Bunlardan bir tanesi eski milletvekilimiz Recep Yıldırım.

Bu akşam yemekte birlikte olacağız inşaallah.

Recep Yıldırım, Büyükşehir Belediye Başkanı adayı Ekrem Yüce`yi arıyor ve tekrar hatırlatıyor.

Bunun üzerine Ekrem Yüce, Recep Yıldırım`a tepki gösteriyor.

Diyor ki "İzzet Dönmez, eski ülkücü. Ne yapacağı belli olmaz. Niçin bu kadar ısrar ediyorsun?"

Ekrem Yüce, benim Adapazarı İmam-Hatip`ten okul arkadaşım. Beni çok iyi tanır. 52 yılı aşkın bir hukukumuz var.

1969 yılından, 1975 yılına kadar, Adapazarı İmam-Hatip`te çok sıkı bir Milli Görüşçüydüm.

Benim Milli Görüşçü olduğum o günlerde, Ekrem Yüce`ninde, Zeki Toçoğlu`nunda esamesi dahi okunmazdı.

O yılları birlikte yaşadığımız arkadaşlarım bunu çok iyi bilir.

Benim bütün ülkücülük geçmişim, 1976 ile 1978 yılları arasındadır.

Fikir uyuşmazlıkları nedeni ile 1978 yılında o camiadan kopmuşum. Ardadan geçmiş 42 koca yıl.

MHP ile, ülkücülük ile hiçbir bağım olmamış 42 yıl boyunca.

MHP beni kovmamış ayrıca.

Bugün MHP`nin kapısını çalsam, davul ve zurna ile karşılarlar.

1970`li yıllarda orada olmamdan hiçbir pişmanlığımda yoktur.

Orada olmaktan, ülkü erleri ile birlikte olmaktan, onur ve gurur duyuyorum.

Bundan dolayı kimseye vereceğim bir hesapta yoktur.

Oradan 1978 yılında koparken, düşündüklerim, aklıma gelen herşey, 1980`lerden sonra gerçek oldu.

Halende o gerçeklikler devam ediyor.

Okul arkadaşım sayın Ekrem Yüce`nin bildiği siyaset, sadece bu kadar işte.

Ak Parti, geçmişte merkez sağa, milliyetçi sağa, milli görüşe oy veren seçmenlerin bir manzumesidir.

Ak Parti, içerisinde milli görüş geleneğinden gelen seçmen miktarı % 30`ları dahi bulmaz.

Geri kalan % 70`lik kitle, merkez sağ ve milliyetçi sağ seçmendir.

Sen bu ayırımcılığı yapar isen, sonun Özal`ın partisi Anavatan gibi olur.

Ak Parti`nin içerisinde yüzlerce milliyetçi gelenekten gelme milletvekili, bakan ve belediye başkanı var.

Ak Parti Meclis Grup Başkan Vekili Prof. Dr. Naci Bostancı, 12 Eylül zindanlarından gelme bir ülkücü`dür.

Eski Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı ve şimdi Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve benimde Hacettepe Üniversitesinden okul arkadaşım Mehmet Özhaseki, Ocak Başkanlığı yapmış bir ülkücüdür.

Eski Bakan ve daha sonra İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı adayı Nihat Zeybekçi, Ocak Başkanlığı yapmış bir ülkücüdür.

Daha yüzlerce benzer isim sayarım.

Senin milli görüşçü diye Cumhurbaşkanı yaptığın Abdullah Gül ne yaptı?

Senin milli görüşçü diye Başbakan yaptığın Ahmet Davutoğlu ne yaptı?

Senin milli görüşçü diye defalarca bakan yaptığın Bülent Arınç neler yapıyor?

Hepsi bir şekilde sıçtı batırdı.

Yalan mı bunlar?

İzzet Dönmez`in 50 yıldır bir davası ve inancı var

Bugün durduğu yerde, sadece bunun için duruyor.

Derdim, kimsenin iktidarının devamını temin etmek değildir

Umurumda dahi olmaz.

Çapsız, kıçıkırık siyasetçilere omuz verecek, onları ikbal sahibi yapmak için gayret gösterecek kadar aptal değilim.

Bayağıda zeki bir adamım..

 

BENİM DERDİM ŞUDUR;

Benim atalarım, bu topraklara bundan bin yıl önce Sultan Alparslan`la birlikte gelmiş bir Oğuz Türküyüm.

Yani Türkmen’im.

Yani Yörükan taifesindenim.

Bir Türkmen Çepniyim.

Şaka değil bu işler.

Atalarım, bu yurdu elde tutmak için oluk gibi kanını akıtmış.

Şimdi görev bana düşmüş.

Bu iş zorlama ile olmaz.

Genetik bu işler.

Türk Milleti, Hz. Allah tarafından seçilmiş bir millettir.

1400 yıllık İslam Tarihinin 1200 yılında Türkler vardır.

Yeryüzünde benzer örneği yoktur.

Bugün dahi fiili hakikat şudur ki,

Türk varsa, İslam vardır.

Türk`ün varlığı, kuru bir kavga değildir.

Türk "Seçili kul" olmanın şuurundadır.

Kıçıkırık taşra politikacısı bunu bilmez.

Bizim derdimizde onlar olmaz.

İzzet Dönmez, işin sadece burasındadır.

Mevcut iktidar`ın süresinin bir saatliğine uzaması derdim değildir.

Derdimiz, mizan gününde hesap verme hazırlığıdır.

Derdimiz, rızai baridir.

Gerisi yalandır.

Çapsız, kıytırık adamların anlamadığı da budur.

Son Haberler

Hits: [srs_total_pageViews] Visitors: [srs_total_visitors]
Copyright © GUNDEM.be
Site içeriği ve dizaynın tüm hakları GÜNDEM.be websitesine aittir.
Kopyalamak ve izinsiz kullanmak kesinlikle yasaktır.