Değerli Okurlarım...
Şirketimizin Afyonkarahisar`daki bir organizasyonu dolayısı ile yazmaya bir haftalık ara verdim.
Bu günden itibaren vaktim oldukça fikirlerimi yine sizlerle paylaşmaya devam edeceğim.
Şunu bilmenizi istirham ederim ki.
Bu sütunlarda ne yazarsam yazayım.
Yazılarımı yorumlarken şu sınırların dışına çıkmayacağımı.
Bu sınırın tartışmasız sınırım olduğunu bilmenizi rica ederim.
Nedir o sınır?
Türkiye Cumhuriyeti Anayasa`sının dibacesindeki ilk üç maddedir.
Madde 1:
Türkiye Devleti bir Cumhuriyettir.
Madde 2:
Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir.
Madde 3:
Türkiye devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür.
Dili Türkçedir.
Bayrağı, şekli kanunda belirtilen, beyaz ay yıldızlı al bayraktır.
Milli marşı İstiklal Marşı`dır.
Başkent Ankara`dır.
Benim tartışılmaz sınırım budur.
Geçen iki gündür Diyarbakır ve İstanbul başta olmak üzere bir çok ilde sözde Nevruz bahanesi ile bazı paçavralar altında mitingler düzenleniyor.
Bu mitinglerde bir tane Türk Bayrağı yok.
Hem ortak vatan diyeceksin.
Hem de bu bayrağı hazmedemeyeceksin.
Türk Devletinin bayrağını hazmedemeyenlerle konuşacak hiç bir şeyim yok benim.
Yıllarca Kürtlerin doğuştan sahip oldukları hakları savuna geldim.
Bundan sonra da savunurum.
Tek vatanı, tek bayrağı, tek resmi dili tartışmam bile.
Bunları tartışma konusu yapanlarla savaşırım ben.
Bu ülkede Devletin Resmi dilinin yanına başka resmi dil koyduğun gün..
Savaşmaya gerek yok ki.
O gün, ülkenin bölündüğü gündür.
Devletin resmi dilini tartışmayı bile masaya getirenlerle işim biter benim.
Eğer bu vatanın sınırları tartışmaya açılacaksa.
Ben bu tartışmaya varım arkadaş.
Bu tartışma ancak ve ancak kaybettiğimiz toprakları geri alma müzakereleri ile olur.
Toprak verme tartışması için masaya oturulmaz.
Türkçe`nin dışında bir resmi dil tartışması bölünmedir.
Biz bedel ödeyerek bu vatana sahip olduk.
Bu vatanı korumak için yeni bedeller ödemeye de hazırız.
Bu böyle biline!