İzzet Dönmez Yazdı

HÜKÜMET, KUZEY IRAK KONUSUNDA HAVANDA SU MU DÖVÜYOR?/4

Eğer senin ülke nüfusunun dörtte biri Kürt kökenli ise, eğer senin 80 milyon nüfusun içinde 20 milyon Kürt yaşıyorsa, eğer bu durum su gibi hakikat ise, eğer sen Uyguristandaki Uygur`u Türk sayarak, onlarla ilgili bir milli siyaset ortaya koyuyorsan, ortaya bir hükümet siyaseti koyuyorsan, ülke dışında yaşayan Kürtler için, bodoslama siyaset üretemezsin.

Hele iktidar partisi isen, kılı kırk yarmak zorundasın.

Hele partin içinde 75-80 tane Kürt kökenli milletvekili varsa hükümetin içinde Kürt kökenli bakanların varsa, hele milyonlarca kürdün oyunu alıyorsan, bodoslama siyaset yapamazsın.

Diyelim ki; Barzani`ye savaş açtın, Barzani`nin şahsında bomba yağdırdın Kürtlere.

Aklın alıyor mu olacakları?

Aklın alıyor mu olacak olanları?

Ak Partili Kürt kökenli milletvekilleri, halihazırda seçim bölgelerine gidemiyorlar.

Haberiniz var mı?

Ateist, Sekülerci, Ulusalcı, Kemalist, Seküler milliyetçilerimiz için hiç sorun yok.

"Basın başlarına bombaları, yok edin Barzani Peşmergesini, zaten Yahudi dölü değilmi ki?".

Bir bomba yağdırmaya başlayın, görün olacakları.

Bağdat Yönetimi için hiç sıkıntı yok.

Onların egemenlikleri altında bir tane Kürt yok.

Oradaki Kürtler, kendi otonom bölgelerinde homojen yaşıyorlar.

Orada Kürt ile Arap hiç karışmamıştır.

Araplar, bilinenin aksine, çok ırkçıdırlar.

1200 senedir Türkmenler o coğrafyada yaşamalarına rağmen, Araplarla hiç karışmamıştır.

Anadolu`daki gibi Kürtlerle karma evlilik yapmışlardır.

Aslında Kürtlerle Türkmenlerin geçmişte hiç kavgası olmamıştır.

Kavga, hep Araplarla olmuştur.

Bağdat-Irak yönetiminin derdi Kürtlerin bağımsızlığı değildir.

Hele ki hiç değildir.

Dert, petroldür.

İran`ı arkalayarak, Türkiye`yi -yalancıktan- arkalayarak, Petrolü bir ele geçirsinler, Kürtler umurlarında dahi değildir.

Zaten Kürtleri hiç sevmezler.

Ayrılmaları da onlara hiç dert değildir.

Onlar petrole egemen olsunlar Kürtlere güle güle.

Irak`ta milli bilinç yoktur.

Saddam sonrası, daha Devlet`in çatısı kurulurken, Kürtlerin ayrılığını kabul etmişlerdir.

Türkiye için oraya müdahale, başa derttir.

Onun içindir ki; Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Habur sınırında eşelenip, durmaktadır.

Orada eşelenirken, bu tarafta durup, düşünmektedir.

Acaba, tıpkı 1. Dünya Savaşında olduğu gibi, büyük oyuna mı geliyoruz?

Enver Paşa önderliğinde niçin girmiştik Büyük Savaşa?

Kaybettiğimiz toprakları geri alacaktık.

Ne oldu sonunda?

Elimizde kalanları da kaybettik.

Emperyalizm, tekmili birden, siper almış Orta Doğu`da, bize "gel gel" yapıyorlar.

Bazı saftirik ulusalcı-milliyetçi taifesine göre "Hala niçin bekliyoruz?

Vurun başlarına, alın Kerkük`ü ve Musul`u".

Plakalarda hazır, Kerkük 82, Musul 83.

Hayde bre, savulun Malkoçoğlu Kara Murat geliyor.

Yinede şahlanıyor aman Kolbaşının kır atı, Görünüyor yandım aman, Bize serhad yolları.

Emperyalizm ölüm kusan silahları ile köpeklik yapmaya hazır kahpeleri ile heyecanla bizi bekliyorlar.

Bilin ki; yollarınıza gül döşemeyecekler.

Ha, birşeyi de hiç unutmayın, sizin savaşacak Kurmay Generallerinizden en az yarısı kodeste, diğer yarısı da sırasını bekliyor.

Yahu kuzum, siz, Kuzey Irak`a uzman erbaşlarla mı gireceksiniz?

Havadaki F16`larınızı uçuracak pilot yok elinizde.

Pilotun biri nezle olsa, yedeği yok.

Bir Kurmay General, tam 30 yılda yetişiyor.

Haberin var mı?

Yazmaya devam edeceğiz