Haberin yayım tarihi
2006-07-18
Haberin bulunduğu kategoriler

Ayda Petrol çıktı/Rehan Gündoğmuş.

Ayda petrol bulunduğuna dair bir haber okursanız derhal bunun yalan olduğunu düşünün. Çünkü petrol oluşması için bitkilerin fosilleşmesi gerekmektedir. Ayda ise bitki yoktur. Öyleyse ayda petrol olmaz. Bu çok açık bir gerçekken siz eğer insanların ayda petrol olduğuna inanmalarını sağlamak istiyor iseniz bunu yapabilirsiniz. Bunun için gereken doğru teknikleri uygulamanızdır.
 
Öncelikle bazı "uzmanlar" Ay hakkında bildiklerimizin yeterli olmadığını, Aydaki doğal kaynakların Dünyadaki doğal kaynak sıkıntısı için bir çare olacağı konusunda makaleler yazmalı, haberler yapmalı, bazı sempozyumlar düzenlenmelidir. Böylece kamuoyu "Ay-doğal kaynak ikilisi" konusu hakkında zihinsel bir hazırlık içine girecektir. Artık "ön propaganda" dediğimiz dönemi arkamızda bırakabiliriz.
 
İkinci aşamada sanayideki gelişmenin Dünyanın her yanına yayılması sonucunda petrol kaynaklarının küresel talebi karşılamadığı doğrultusunda yayınlar, televizyon konuşmaları yapılırken Ayda petrol bulunması ihtimalinin olduğu tartışmaları kamu oyuna taşımalıyız. Bu süreçte özellikle "Ayda petrol olamaz" diyen bilim adamları ve politikacıların görüşlerinin "yetersiz", "bilimsel değil" "ilerlemenin karşısında" şeklinde kamu oyuna sergilenmesine gayret edebiliriz.
 
Ayni süreçte değişik basın ve yayın organlarında Ay yüzeyinde petrol benzeri bir maddenin bulunduğuna dair düzenli haberler yayınlanabilir. Kamuoyu bu görüşe alıştırılmalıdır. Bu süreçte bazı bilim adamlarına "Aydaki petrolü araştırmaları için" geniş mali fonlar oluşturulmalıdır. Bu bilim adamlarının yaptıkları "ihtiyatlı-ihtiyatsız" açıklamalar basında abartılarak yer almalıdır.
 
Hatta "Ayda Petrolü Sevenler Derneği" kurulabilir. T-şörtler yapılmalıdır. Sevilen bazı markalarla-Ayda petrol var görüşü bir araya getirilmelidir.
Ayda petrol olduğu görüşünün ders kitaplarına da konması hususunda baskılar oluşturulabilir. Ayda petrol olduğunu savunanlar basında birbirlerine atıfta bulunarak tezlerinin doğruluğunu "kanıtlarken" Ayda bulunan petrolün Dünya ekonomisine yapacağı katkıların hayatı nasıl ucuzlatacağı, üretimin ucuzlaması ile gelirlerin artacağı, küresel bir refah döneminin başlayacağına dair ekonomik araştırmalar yayınlanmalıdır. Bu araştırmaların basın ve TV"de tartışılması sağlanmalıdır. Ayda petrol ve zenginlik kavramları insanların beynine kazınmalıdır. Öyle bir zemin hazırlamalıyız ki, birileri "Ayda petrol yok" dediğinde insanlar onlara ceplerinden para çalmış gibi tepki göstersinler.
 
Kuracağımız psikolojik baskı ile Ayda petrol olduğuna inanmayanları bu görüşlerini açıklamaktan korkar hale getirmeliyiz. Hatta bir kısmı da "Tamam, Ayda petrol var. Ancak arayacak isek bunu onurumuzla arayalım" desinler. Artık zafer bizimdir. Doğru dürüst karşımızda kimse kalmamıştır.
 
Enerji sektöründen emekli olan ve Ayda petrol olduğunu savunanların desteğinin alınması önemlidir. Ancak inanmayanların görüşlerini kamu oyu ile paylaşmaları rahatsız edicidir. Onların mümkün olduğu kadar az bu görüşlerini dile getirmeleri sağlanmalı, bu sırada "yazık işte böyleleri de var. Ne yapalım? Onlar da sonunda gerçeği görecekler" şeklinde davranılmalıdır.
 
Halkın Ayda petrol olup-olmadığı konusunda ne düşündüğü ile ilgili olarak kamuoyu araştırmaları yapılmalıdır. Bu araştırmalarda deneklere "Ayda Petrol bulunursa iyi olur mu?" sorusu sorulmalı ve "evet, olur" diyenlerin, Ayda petrol bulunduğuna inandıkları tekrar ve tekrar açıklanmalıdır. Üniversitelere verilecek fonlarla üniversite öğrencilerinin bu konuda yazacakları makaleler ile ilgili yarışmalar düzenlenmelidir. Ayda petrol olduğunu ileri sürenler mali olarak ödüllendirilmelidir. Onlar bu görüşlerinde samimi olmasalar dahi bir süre sonra bu görüşe inanmak ve hatta Ayda petrol olduğunun keskin savunucuları olmak zorunda kalacaklardır. Aksi halde vicdanları kendilerini rahatsız edecektir. Böylece tezimizin en ateşli savunucuları ortaya çıkacaktır.
 
Aslında halkın çoğunluğu bütün çabamıza rağmen bize inanmayacaktır ama kimse bize karşı örgütlü bir direnişi temsel edemeyecektir. Aydınların büyük bir kısmı bize inanmayacaktır ama toplum içinde yaptıkları açıklamalarda "Ayda petrol bulunur ise çok iyi olur" diyecektir. Artık sonuca vardığımızı söyleyebiliriz.
 
Yukarıdaki ifadeleri Sayın Prof. Dr. Ümit Özdağ,  İTÜ yapılan bir toplantıda dile getirdi ve TRT'de seyrettim. Hafızam yanılmıyor ise CİA sitesinden aldığını belirtti.
 
Maymun teorisine inanmış, bizlerinde maymun olduğunu zanneden, maymun beyinli bir kısım köşe yazarlarımıza tavsiyem ise yazıyı bir kağıda döksünler, sonra büyük bir tencerede kaynatsınlar, hergün çay, kahve yada meşrubatlarının içerisine bir reçel kaşığı ilave ederek maymun beyinlerinin gelişmesini ancak bu şekilde  sağlayabilirler.
 
Yukarıda yer alan "Ayda Petrol"  kelimelerini  kaldırın onun yerine AB yerleştirin, yıllardır yaşadıklarımıza cuk diye oturuyor. Para verip satın aldığımız gazetelerin köşelerinden resmen bizim ile alay ediyorlar. İşin tuhafı ülkemizi yönetenler bu maymun beyinlilere inanma eğilimindeler. Hatırlaylınız, KKTC Cumhurbaşkını Rauf R. Denktaş'ın danışmanı Prof. Soysal'ın danışmanlığı hakkında bir köşe yazarının yazısının yayımlandığı günün ertesi günü ülkemizin ender yetiştirdiği Uluslararası Hukuk Uzmanı Sn. Prof. Soysal'ın ipini çektiler. Şimdilerde ise AB karşısında şempanze maymunu gibi daldan dala sıçramaktalar. 20 Haziran 2003 tarihinde
yapılan  Selanik zirvesinden aylar evvel, üyeliğe yeni alınacak on yeni üyenin üyeliğine onay vermeyiniz diye Sn. Gül'ü uyaran bir epostada halen arşivimde durmakta. Maymun beyinlilerin aklına uyarak, kendimiz pireyi canavar yaptık. Ankara Ek protokolü imzalandı fakat Meclis gündemine getirilemiyor.
 
Bir hatırlatma daha. Bu maymun beyinli yazarlarımız – mütemadiyen - AB sürecinde yapılan değişikliklerin AB istediği için değil, bizlerin yararına olduğu için yapıldığını beyan ettiler. AB Genel Sekreterliğimiz; ilerleme raporu hazırlamadan evvel AB'ye gümüş tepside yaptığı ikramı aşağıda sunmaktayım. Bu uyumların daha enteresanını ise onun altında sunuyorum. AB'de korkunç miktarda domuz eti stoğu bulunuyor. Önümüzdeki yıllarda bunları bize dana yada koyun eti niyetine kakalayacaklar. Zaten Diyanet İşleri Başkanlığının programı çerçevesinde Kurban kesilmeside örf ve adetlerimizden kaldırılacak. Alternatif hemen hazırlanmış. Stoktaki domuzlar.
 
Siz hiç merak etmeyin, (vallahi-billahi )  ne yapılıyorsa AB istediği için değil, bizlerin yararına olduğu için. Hayrettin Karaca bey ile karşılaştığınız vakit lütfen kendisine şu soruyu yöneltin ; Bitki örtüsü ve floran insan karakterleri üzerine nasıl bir etki yapıyor ? Beslenmenin insan karakterleri üzerine olan etkilerini " Domuz eti ve insan sağlığı" kitabının yazarı Alman Prof.'ün araştırmalarından naklettiğimi hatırlıyorum.
 
Üçüncü Milenyum'da küçük asyanın Hıristiyanlaşmasının temel ögesi AB'nin stok fazlası Domuz etidir. Maymun beyinliler Ayda Petrol sisteminde olduğu gibi Domuzun faydalarını yazmaya başlayacaklardır. AB'deki stokların depo maliyetleri her geçen gün arttmakta. Bir günlük depo maliyetini bizim maymun beyinlilere havale ettikleri vakit bu iş tamamdır.
 
Son cümlelerinide okuyor gibi oluyorum. "Domuzdan yapılan çiğ köfteler ağızlarınızın suyunu akıtacak lezzette ve  kana daha çabuk işliyor..."
 
Biraların içerisinde bağımlılığı arttırmak için konulan kimyasallar gibi. Ve biz müslümanlıkta mangalda kül bırakmıyoruz...  

BU ŞARKI BURDA BİTMEZ....
 
Evet efendim, "bu şarkı elbette burda bitmez..." Müslüman Türkleri Hristiyanlaştırma gayretlerinizin hesabı mutlaka görülecektir.
 
Kalın sağlıcakla

Rehan Gündoğmuş
 

Son Haberler

Hits: [srs_total_pageViews] Visitors: [srs_total_visitors]
Copyright © GUNDEM.be
Site içeriği ve dizaynın tüm hakları GÜNDEM.be websitesine aittir.
Kopyalamak ve izinsiz kullanmak kesinlikle yasaktır.