Haberin yayım tarihi
2010-10-18
Haberin bulunduğu kategoriler

Bu mu medeniyet, bu mu insana, insan onuruna saygı?

9 Haziran seçimlerinden sonra bir türlü kurulamayan ve son günlerde aşırı sağcı Wilders'ın dışardan payanda olacağı hükemet kurma çalışmaları tamamlandı ve nihayet hükümet kuruldu..

VVD lideri Mark Rutte'nin başbakanlık koltuğuna otururken kabinenin üyeleri ve  dağılımı şöyle: CDA lideri Maxime Verhagen (Başbakan yardımcısı ve Ekonomi, Tarım ve Yenilik), VVD'den Uri Rosenthal (Dışişleri), Melanie Schultz van Haegen (Altyapı ve Çevre), Henk Kamp (Sosyal İşler ve İstihdam), Ivo Opstelten )Güvenlik ve Adalet), Edith Schippers (Sağlık, Refah ve Spor), CDA'dan Piet Hein Donner (İçişleri), Hans Hillen (Savunma), Jan Kees de Jager (Maliye), Gerd Leers (Göç ve Mülteciler), Marja van Bijsterveldt (Eğitim, Kültür ve Bilim Bakanlığı).

İçimden vatana millete, yerliye yabancıya hayırlı olsun diyesim gelmiyor…

Son yıllarda dilimize pelesenk olan, yabancı deyince ilk akla gelen kelime ve gündem maddesi , "Uyum ve Uyum Kursları".

Gerek azınlık hükümetinde koalisyon ortağı partilerin gerekse hükümeti dışarıdan destekleyen payanda parti PVV'nin klasörlerinin yabancılar dosyasında  yine  "Uyum ve uyum kursları" var.
 
Hükümetin ekonomik yönden tasarruf planları, kemer sıkma politikalarının ilk söylemlere göre rakamsal karşılığı 18 milyar avro! İşsizleri ve yabancıları iyice bunalacağı, sık boğaz edeileceği bir yana aile birleşimini neredeyse imkansız hale getiriliyor. Amca, dayı, teyze, hala kızları, oğulları başta olmak üzere 3 göbek uzaktan aile bağı olan  kuzen ve kuzinlerle evlenmek yasak…

Yasakları göze alarak, 77 kat uzaktan birisi ile evlenen ve her zorluğu göze alıp önce bulundukları ülkede uyum kurslarına giden,dil öğrenen Hollanda hakkında Hollandalılar kadar bilgiye sahip olup kursları başarıyla tamamlayan ve Hollanda' ya gelme hakkını elde edenler de yok değil, olacakta…

( Diyelim, 77 kat uzaktan biri ile severek evlendiniz, bu kez de nerde tanıştınız, nasıl aşık oldunuz, neden evlenmeye karar verdiniz gibi sorular ve sorunlar çıkarsa saşmamak lazım.)  
Yeni gelen / gelecek  yabancılar Hollanda'ya kapağı atınca herşey bitti sanıp hiç sevinmesinler. Asıl mesele burda başlıyor. Hemde, "Oh şükür" demeye hazırlandıkları bir yıl sonra…

Tanık olduğum bir olayı sizlerle paylaşmak istiyorum. İki üniversite bitirmiş İngilizce ve Almancayı anadili gibi konuşan eş, önce geldiği ülkede uyum kurslarına giderek başarıyla tamamlar ve bir yıl kadar önce Hollanda' ya gelir. Bu bir yıl içerisinde Hollandacasını da oldukça geliştirip bir de çocukları  olur..  Geçtiğimiz günlerde bağlı oldukları belediyeden yollanan bir dosya ile adeta şoke olurlar.. ,Dosyada Hollandaya gelen eşin uyum sağlayıp sağlaymadığını, sosyal hayatın içinde olup olmadığını ispatlaması için yapması gerekenler sıralanmıştı…

Kağıtta yazılan her maddeyi okuduktan sonra virgül niyetine " Yuh" çektim…
 
İstenenlerin bir kaçı kısaca şöyle:
-Tek başına bir manava git, alışveriş yap ve bu alışverişi tek başına yaptığına dair manavdan imza al..

-Karakola git, bisikletim çalındı şeklinde müraacatta bulun, böyle bir müracaatı tek başına yapabildiğini  belgele…

-En az iki  değişik adresteki Hollandalı komşunu ziyaret et, onlarla sohbet et kendini durmunu anlat sonrasında komşularından bu sohbeti Hollandaca yaptığına dair imza al..

-Yalnız başına ATM'den ( Geld automat) para çek, belgesini dosyana koy…  

-Aşağıda görülen klozete nasıl oturulur? ( İki fotoğraf var birisi oturulması gerektiği şekilde ikincisi ise klozet kapağına kuş tünemiş gibi)

Mağarada insan yüzü göremden, medeniyetten bihaber bir yamyamı getirmiş olsanız bile şu yukarıdaki sorular bir sene Hollanda'da yaşamış bir insana sorulcak sorular mı?

İnsan onuru ve gururu bu kadar ayaklar altına alınır mı?
 
Lanet olsun! Bunlar, Hollandalı olmayan ve başka ülkelerde yaşayan ve bu ülkeye gelmek isteyen herkesi yamyam mı sanıyorlar?  Yoksa 400 sene önce ticaterini yaptıkları, alıp sattıkları Afrikalı zencler mi?…

Ben olsam bu sorulara, bu uygulamalara maruz kalmaktansa ülkemde soğan ekmek yer yine de bu ülkeye gelmem. Bu şartlarda gelmiş olsam bile ilk yapacağım iş, bu köleci ve sömürgeci zihniyetin Lahey Adalet Divanı'nda yargılanması için harekete geçer, olmazsa  Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine kadar giderdim. Bu kadar da olmaz!.. Bu mu medeniyet, bu mu insana, insan onuruna saygı?..  Medeniyet dediğimiz tek dişi kalmış canavar, kalan dişini de var gücüyle yabanacılara batırıyor, başka ne denebilir ki….

Yavuz Nufel

Son Haberler

Hits: [srs_total_pageViews] Visitors: [srs_total_visitors]
Copyright © GUNDEM.be
Site içeriği ve dizaynın tüm hakları GÜNDEM.be websitesine aittir.
Kopyalamak ve izinsiz kullanmak kesinlikle yasaktır.