Suudi Arabistan'ın Mekke şehrinde bulunan Beytullah, yani Kabe-i Muazzama yeryüzünde yapılmış ilk mabettir. Allah teala, burayı bütün dünya müslümanlarının namaz kılarken yöneleceği merkez olarak belirlemiştir.
Kıbleye yönelmek namazın şartlarındandır. Namaz kılmak isteyen kimse Kâbe'nin bulunduğu yönü tespit edip namazını o tarafa doğru kılmak zorundadır.
Senede bir kez olmak üzere kendilerine farz olan hac görevini yerine getirmek için belirli güce sahip olan müslümanlar dünyanın her tarafından giderek Kabe'yi tavaf ederler.
Hacca gidenler, Medine-i Münevvere'de bulunan Peygamber Efendimizin Camisini ve Kabrini ziyaret ederler. Orada belirli bir zaman kalırlar.
Ayrıca hac aylarının dışında istedikleri zaman umre yapmak üzere yoğun olarak Mekke'ye gidilir ve oradan gene Medine'de bulunan Mescid-i Nebî aynı yoğunlukta ziyaret edilir.
Peygamber Efendimiz şöyle buyurur:
"Vefatımdan sonra kabrimi ziyarete gelenler, hayattayken beni ziyaret etmiş gibi olurlar"
"Kabrim ile minberim arası cennet bahçelerinden bir bahçedir"
Dünyada en kutlu camilerden birisi de Kudüs'te bulunan Mescid-i Aksa'dır. Peygamberimiz(s.a.s.) İsra ve Miraç gecesi buraya uğramış ve göklere doğru olan yolculuğuna buradan başlamıştır. Çokça ziyaret edilen yerlerden birisidir.
Kâbe, Mescid-i Nebi ve Mescid-i aksa'nın bir çeşit şubeleri olan dünyadaki bütün camiler cennet bahçeleri gibidir. Günümüzde sayıları her gün gittikçe artan camiler dünyanın her neresinde olursa olsun herkes tarafından, yapı itibariyle büyük de olsa küçük de olsa merakla izlenmekte ve dikkatle ziyaret edilmektedir.
Ziyaretçiler kim olursa olsun, ziyaret esnasında camide o saatlerce meraklı duruş ve bakışları, ilgi ile çeşitli tespitlerde bulunmaya çalışmaları dikkatlerden hiç kaçmamaktadır. Özellikle tarihi camilerin atmosferi daha da kucaklayıcı olmaktadır. Şüphesiz dünyanın her tarafında bu böyledir.
Türkiye, İstanbul olarak tarihi ve sanat estetiği açısından camileriyle, saraylarıyla, kaleleriyle ve diğer yapıtlarıyla unutulamayacak bir kimliğe sahiptir. Türkiye'nin hemen hemen her ilinde tarihi yapıtlar başlı başına önem taşır ancak özellikle istanbul'da bulunan o muhteşem camiler her mevsimde bitmek tükenmek bilmeyen ziyaretçi akınına uğramaktadır.
Sultan Ahmet, Süleymaniye, Fatih, Şehzadebaşı, Yeni cami, Eyüp sultan, Bursa Ulu, Şam Emeviye Camii gibi sayılamayacak kadar çok sayıda cami eşsiz mimari yönleriyle ziyaretçilerini kendilerine hayran bıraktırmaktadırlar.
İstanbul Büyükşehir Belediyesinin karşısında bulunan Mimar Sinan'ın çıraklık döneminde yaptığı Şehzade Camiinde 13 yıl imamlık yaptım. Cami sabahtan akşama kadar yaz-kış, yerli-yabancı ziyaretçiyle dolar taşardı. Bundan 5 yıl öncesine kadar böyleydi. Tabiki şimdilerde bu ziyaretçi akını daha da çoğalmıştır.
Gelen ziyaretçilerle görevliler olarak yakından ilgilenirdik.. Diyanet İşleri Başkanlığı'nın İngilizce, Almanca, Fransızca ve Arapça olarak hazırlamış olduğu camileri tanıtan broşürlerden anladıkları dilde kendilerine verirdik.
Gelen ziyaretçiler bazen saatlerce camide kalır, içerde diledikleri kadar dolaşır, inceleme yapar ve sonra oturarak öylece beklerdi. Kendileriyle konuştuklarımız cami içerisinde çok ferahlık duyduklarını, çok etkilendiklerini ifade ederlerdi.
Avrupa'da bulunan müslümanlar da bulundukları ülkelerde aynı şekilde gayet güzel camiler yapmaktadırlar. Yapılan bu camiler aynı zamanda o yöreye apayrı bir güzellik kazandırmaktadır.
Şu anda görev yapmakta olduğum Houhalen Yeşil Cami de bunlardan biridir. Cami bulunduğu yöreye hem canlılık, hem birlik-beraberlik, hem de manevi bir atmosfer getirmiştir.
Houthalen Yeşil Cami mütevazi yapısıyla bir hayli ziyaretçi ağarlamakatadır. Ziyaretçilerimiz gittikçe de artmaktadır.
Seyahat acentalarının müşterilerine sunacakları hizmetin başında ilk olarak camileri ziyaret etmeyi tercih ettikleri görülmektedir. Çeşitli okullar cami ziyaretinden sonra öğrencilerine yararlı ve mutlu dakikalar yaşattıklarını tekrarlayarak duygularını ortaya koymaktadırlar. Bunların dışında çeşitli kuruluşlardan randevulu-randevusuz camiyi ziyaret edenler hiç eksilmemektedir.
Ziyaret sırasında camide kendi evlerindeymişcesine son derece rahat bir şekilde uzun uzun oturdukları, cami ferahlğını ruhlarının derinliklerinde duydukları yüzlerinden okunmaktadır. sordukları soruların bir kısmı da bunu zaten yansıtmaktadır.
Müslüman olan kimseler için camileri ziyaret etmek daha avantajlı olmaktadır. Her hangi bir camiyi ziyaret sırasında vakit uygunsa iki rekat nafile namaz kılmak o kimseye sevap kazandırmaktadır. Namaz kılmak için camiye giden kimsenin attığı her adıma sevap verilmektedir. Müslüman için cami tam bir ruhi gıda kaynağı olmaktadır.
Camilerin iç sadeliği, derli toplu oluşu, mihrabı, minberi, kürsüsü, kitaplığı çok şey ifade etmektedir. Hepsi bir ihtiyaca yöneliktir. Mihrapta namaz kıldırılır, minberde hutbe okunur, kürsüde gerekli zamanlarda vaaz ve sohbet yapılır.
Bütün bunlarla birlikte insan ruhuna üflenen camilerin ilahi havasını teneffüs edebilmek herkese çok şey kazandıracaktır.
Bekir DEMİR
Houthalen Cami Din Görevlisi
