Haberin yayım tarihi
2008-04-24
Haberin bulunduğu kategoriler

KMMD:'Tarihini bilmeyenlerin sınırlarını başkaları çizer'

KUVA'İ MiLLiYE MÜCAHİT'LER DERNEGi GENEL MERKEZİ
 
23 Nisan Dolayısı ile basın Bülteni
22 04 2008 

23 Nisan 1920 tarihi, Milli Mücadele sürecinde çok önemli bir mihenk taşıdır.

Türkiye Cumhuriyeti'nin doğusu batısı kadın ve erkeğin birlikte kurduğu bu kutsal topraklar üzerinde tek devlet olduğunun altını çizerim, Kuva'i milliye'nin Milli mücadele de emperyalizme karşı verilen ve sonu zaferle biten direniş idi bu vatan toprakları, kurtarılarak bağımsız yaşanır hale getirildikten sonra, Ulu önder Savaşın zaferle taçlandırılmasından bir müddet sonra, 23 Nisan 1924 tarihinde, Mustafa Kemal 23 Nisan gününün bir bayram günü olarak kutlanmasına karar vermiştir. 23 Nisan'ı çocuklarımıza bayram olarak armağan etmeside ayrıca bir anlamlıdır, bu günü iyi anlatarak çocuklarımıza nakşetirmeliyiz ki vatanin kıymetini bilerek ihanet ve delalet içine düşmesini engellemeliyiz ve buda bizim asil görevimizdir.

Mustafa Kemal, Samsun'a çıkışının ardından sırasıyla Amasya, Erzurum ve Sivas'a giderek ve Erzurum ve Sivas Kongreleri'nde, en öne çıkan unsur olarak da Egemenliğin Ulus'ta olduğu vurgusunu yapmıştır, Kuva'i Milliye hareketinin örgütlenmesi ve milli mücadelenin yapılma kararlarıda bu il'lerde yapılan toplantılarda karara bağlanara mücadele başlatılıp düzenil ordusu olmayan ve Osmanlı devleti döneminden mesleği askerlik olan Mustafa Kemalin silah arkadaşlarının çevresinde toplanarak Cumhuriyetin kurulmasını sağladığı gibi düzenli ordunun da kurulması ile ülkemiz genç Cumhuriyetin temelleri atılıp Mecliside kurulmuştu zaten, kısaca bu ülkenin Cumhuriyetininde düzenli ordusununda ve meclisininin de "Ana'sı" Kuva'i Milliye dir ve onun komutanlarıdır, bu günse bu ülkenin doğuşuna göğüs gerenlerin kanlarını canlarını ve bedeninden azalarını kaybeden Gazilerin Kurduğu Kuva'i Milliye ve şu anki idarecileri olan onların evlat ve torunları artı bu tür Milli gün ve bayramlara davet edilmiyorlar ve temsilcide gönderemiyorlar bu davranış ve tavır da Gazilerimizin ve şehitlerimizin kemiklerini sızılatığına inandığımı söylemek isterim, ve bu Kuva'i Milliye dernekleri hükümetlerden hiç bir yardım ve destek almadan kendi üyelerinin yardımları ile kendini ayakta tutmaya çalışmakta dır, bu derneklerin isimleri son zamanlarda artniyetli kişiler tarafından kullanılarak farklı boyutlara çekilirken hiç bir Kuva'i Milliye derneği üyesi yani bir Gazinin ve şehidinin torunu bu ülkeye yanlış yapmaz ve de yaptırmaz, basında boy gösteren ve Dernek ismimizin kullanılması da bu kurumlara zarar vermektedir be bu isimlerin ve kişilerin bizle be Kuva'i Milliye dernekleriyle uzaktan yakından alakası olmayan kişi ve şahıslardır bunu defalar ca da dile getirdik, Biz diyoruzki başta Ulu önder Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK Olmak üzere tüm gazilerimizin kemiklerini sızılatmayalım ve Kuva'i Milliyeyi halktan uzaklaştırmayalım tekrar bundan önceki yıllarda yani 2006 den öncesi gibi tüm milli bayram ve kurtuluş günlerine katılmamıza izin verilip protokol'daki yerimizi almak istiyoruz bunu dedelerimizin ve babalarımızın anıları ve ruhları yaşasın diye yaşatalım diye istiyoruz. Birde yetkililerin bu vatana çalışanlaı ve bu vatana ihanet edenleri aynı kefeye koymamalarını bu konuya da hassas davranarak bizi de meydanlara, halkın içine, törenlere, çıkmamıza izin verilmesini istiyoruz ve Bize izin verin diyoruz, biz trörist değiliz bu vatan bizimdir, can verdik kan verdik, Amma ihanet etmedik etmeyiz de ettirmeyiz de.
     
Tarihimizi doğru anlatmayı başarsaydık Türkiye bugün bu halde olmazdı. Çünkü milli mücadeleyi bilenler bu devletin bazı niteliklerine kıyamaz, onu korurlardı.
Sivas'tan Ankara'ya doğru hareket eden Heyet-i Temsiliye Reisi Mustafa Kemal, 27 Aralık 1919 tarihinde Ankara'ya ulaştıktan sonra, İstanbul hükümetinin teslimiyetçi anlayışı karşısında yeni bir Meclis'in kurulması zorunluluğunu görmüş ve Ulus'un kendi bölgelerinden seçecekleri milletvekillerinin Ankara'da toplanmasını istemiştir.     Buradaki derin anlamı, Mustafa Kemal'in, 'Ulus'u, yine Ulus'un gücü kurtaracaktır. Tek bir egemenlik vardır, o da Ulusal Egemenliktir' sözünde bulabiliyoruz.
 
Çocuklarımıza tarihimizi iyi anlatmamız gerek diye inaniyorum. Bir takım kendini bilmez bu Ülkenin hangi şartlar altın'da bu güne getirildigini bilmezden gelerek kendi geçmişine atasına ve tarihine ihanet etmektedir, şu bilinmeliki geçmiste tarih yazanların huzur içinde yatmaları için bizim bir'i birimizle barışık olmamız gerek, Türkiye'deki bazı isteklerini yerine getirmeye çalışanlar Atatürk'ü ve silah arkadaşlarını küçük düşürerek, Bayrağını yakıp yırtanlar kendilerine ait olduğunu söyledikleri bez parçalarını kutsal sayanlar Cumhuriyeti, milli mücadeleyi önemsizmiş gibi anlatırlar, saf ve dürüst insanları'da baştan çıkarmak için bu yola baş vururlar, bu oynanan oyunlarda sadece figüran olduklarını da bilmezler, bir takım dış güçlerin piyonu olan bu ahmaklar kendilerini bir şey sanarak Türk devletinin vermiş olduğu sosyal ve demokratik hakları da kötüye kullanarak, vatandaşının can ve mal garantörlügünü de hiçe sayarak ihanet etmeye de devam ederler. Bizim felsefemiz
«Yurtta sulh cihanda sulh » tur.
 
Bize hiç bir zaman dost olmayan AB olmayacak'ta, şöyle Tarihimize göz atarsak'ta gözle görülmektedir, Mustafa KEMAL ATATURK te söylemleri ile bunu doğrulamaktadir, gençlige hitabesinde'de bunu net olarak vurğulamaktadır ve bütün Türk gençliğine bu vatanı emanet etmekte ve uyanık olmamızı söylemektedir ve bunun için de o asil cesaret ve kudretin damarlarındaki asil kanlarında mevcut olduğunu bildirmektedir.

"Bugün Avrupa'ya neden teslim oluyoruz?

Çünkü milli mücadeleyi bilmiyoruz. Milli mücadeleyi bilseydik iki şeyi çok iyi anlardık. Birincisi Kuva'i Milliye denilen ve önünde hiçbir gücün duramadığı. Avrupa'nın son zamanlarda bize karşı göstermiş olduğu tavırlarla Türkiye'de kendiliğinden bir Kuva' i Milliye ruhu oluşmaya başladı." Gençlerimizin akın akın bu safa gelmelerinin zamanı geldi, bizde  duruş olarak artık duruşumuzu göstermemiz gerekir, gerek iç gerek dış hayinlere karşı birlik olmamız kaçınılmaz artık Ülkemizin şu dar boğazdan geçtiği günlerde dayanışmaya yardımlaşmaya sonsuza kadar beraberliğe ihtiyacımız var, 23 Nisan Geleceğimize ışık, çocuklarımıza bayram, Devletimize sureklilik milletimize huzur ve mutluluk getirsin.
 
Mehmet ÖZKARAMAN
Gaziantep
Kuva'i Milliye Mücahitler Dernegi
Genel Başkan
 
 
 
 

Son Haberler

Hits: [srs_total_pageViews] Visitors: [srs_total_visitors]
Copyright © GUNDEM.be
Site içeriği ve dizaynın tüm hakları GÜNDEM.be websitesine aittir.
Kopyalamak ve izinsiz kullanmak kesinlikle yasaktır.