Haberin yayım tarihi
2009-11-26
Haberin bulunduğu kategoriler

Onuncu köye razı olmak

'Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar' diye atasözümüz var,  bu söz çok şeyleri anlatıyor.  Dürüst ve net olmak  gerçekten zor...
 
Onuncu köye gitmeyi göze alarak yazılarımızı yazmaya gayret ediyoruz.  Bir kişi dahi istifade etse,  bu bizim için kardır.

İnsan dürüst olmalı.  Her zaman hak ve adaleti savunmalı.   İnsan sıfatını taşıyan herkes bu sıfatı hakkıyla taşımalı diye de düşünüyorum...

Elbette hepimizin hatası var... Asıl olan hataları en aza indirmektir...

Bazen acımasıza eleştirdiğim, politik açılım ve söylemlerine inanamadığım, duruşundan hep şüphe duyduğum yöneticilerimiz;  şahsen beni , sonsuz derecede memnun eden işlerde yapıyorlar.

Biz,  her ne kadar yapılan yanlışlara 'yanlış' demesini biliyorsak, yapılan doğru ve güzel çalışmalara da 'doğru ve güzel 'diyoruz ve diyeceğizde.

Irak'ın işgalinde finoluk yapanlara kızdığımız gibi, Davosta katile karşı ' siz bebek öldürmesini iyi bilirsiniz' sözünü candan alkışladık.

Mecliste katillerin yoluna kırmızı halılar serilip konuşturulması  ne kadar sinirlerimizi bozduysa; Suriye ile yapılan anlaşmalar ve 'vize muafiyeti' o kadar keyfimizi yerine getirdi...

Hiç gocunmadan gösümüzü gere gere iyi yapılan işlere bravvo dedik...

Bizim kimseye düşmanlığımız yok.
 
Biz sadece ; yanlışların, adaletsizliklerin, satılmışlıkların, vefasızlıların, dönekliklerin, adiliklerin, hainliklerin, şerefsizliklerin karşısındayız ve bu işleri yapanlarıda hiç bir zaman sevmiyeceğiz.

Niye bu kadar haşin ve öfkeli oluyoruz?

Neden olmasın?

Yüzyıllarca birbirini yiyen Avrupa , imrenilecek bir birlik içinde. İkinci dünya savaşında yerle bir olan Almanya,  üç milyon insanımıza bakıyor.  Biz ise hala konsolusluk kapılarında vize çilesi ile ömür tüketiryoruz.  Bu  durum devam ederken, kızmayalım da  sevinelim mi?

En son, Libya ile yapılan 'vize' anlaşması da alkışlayacağımız hayırlı ve güzel bir gelişme. 

Emeği geçenleri takdir ve tebrik ediyoruz. 

Diğer kardeş ülkelerin de listeye dahil edilmesini bekliyoruz.

Biz,  bazı soruları kendimize sormalıyız ! Bu soruların en başında geleni de; neden bir Avrupalı ve Amerikalı  elini kolunu sallaya sallaya dünyayı geziyor, kendi milli parasını kullanıyor da biz yapamıyoruz !

Bu soruya olumlu cevap aldığımız gün, başardık demektir.

Bu asil milletin tekrar eski asaletli günlere dönmesi için en başta, kalplerdeki ön yargıların ve kardeşler arasındaki suni engellerin kalkması gerekmektedir.

İlk önce ruhumuzdaki engelleri yıkalım daha sonra insanların sanal olarak koydukları engeller kalkacaktır.

Bu engelleri de yöneticilerimiz kaldıracaktır.

Suriye ve Libya ile varılan değerli anlaşmaları önemsiyor,  bu güzelliklerden halkımızın faydalanacağını umuyorum...

Geleceğimiz hep aydınlık olsun...

Şeref Kılıç
serefkilic@gmail.com  
 

Son Haberler

Hits: [srs_total_pageViews] Visitors: [srs_total_visitors]
Copyright © GUNDEM.be
Site içeriği ve dizaynın tüm hakları GÜNDEM.be websitesine aittir.
Kopyalamak ve izinsiz kullanmak kesinlikle yasaktır.