Haberin yayım tarihi
2009-11-10
Haberin bulunduğu kategoriler

Size En Çok Şimdi İhtiyacımız Var....

Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu ve ilk Cumhurbaşkanı olan Mustafa Kemal. 1881 yılında Selanik'te doğmuştur, 1938 de İstanbul'da 71 Yıl önce bu gün ebedi hayata intikal etmiştir.

Uluönder doğumu ile ölümü arasında yaptığı mücadeleler ve savaşlar içinde "Yurt'ta sulh cihanda sulh" düşüncesiyle Vatanı düşman elinden kurtararak gençnesillere özgür bir vatan bahşetmiştir.

Ulusu için büyük mücadeleler veren Uluönder hayatını milletine adamış bir nefer olarak tarihe adını altın harflerle yazdırmış "Ne mutlu Türküm diyene" demiştir.

Mustafa Kemal hızlı bir biçimde hareket ederek tüm organizasyonun başına geçmiştir. 1919 yılının yazında yapılan Erzurum ve Sivas kongrelerinde ulusal bir sözleşme ile ulusal hedefler ilan edilmiştir.

Bence bir ulusta şerefin, onurun, namusun ve insanlığın varolması ve devam etmesi, mutlak o ulusun özgürlük ve bağımsızlığına sahip olmasıyla mümkündür. (1921, Ankara) (Atatürk Araştırma Merkezi, Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt III, s. 31)

Kuva'i Milliye harekatını başlatan Uluönder yurdumuzun dörtbir tarafında düşmanla mücadeleye başlamış'tır çekilen onca zorluklardan snra genç bir Cumhuriyet kurarak düzenli bir orduya geçiş yapmıştır.

Bence bir ulusta şerefin, onurun, namusun ve insanlığın var olması ve devam etmesi, mutlak o ulusun özgürlük ve bağımsızlığına sahip olmasıyla mümkündür. (1921, Ankara) (Atatürk Araştırma Merkezi, Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt III, s. 31)

İlkeleri ile devrimleri ile sürekli yenilikler içinde de mücadele etmiştir, içten ve dıştan ülkemize göz diken düşmanlarla sürekli mücadele ederek hedefinden şaşmamıştır ve iç barışı ve huzuru sağlayarak yeni ve genç bir Cumhuriyet kurarak, biz vatandaşlara da sürekli mesajlar vererek Ülkenin bölünmez bütünlüğü ile ilgili mesajları verirdi.

Bir devletin maliyesi bağımsız olmayınca, o devletin bütün yaşamsal kuruluşlarında bağımsızlık felç olmuştur. Çünkü devletin her organı, ancak parasal (mali) kuvvet ile yaşar. Mart 1922 TBMM.

Yaptığı işlerle, söylediği sözlerle, sürekli mesajlar veren ulu önder sanki o yıllarda bu duruma düşeceğimizden haberda gibi sürekli söylevlerle uyanık kalmamıza ve geleceğe umutlu olmamıza da çaba sarfetmiştir.

Mustafa KEMAL bugün yaşasaydı;
Onun çizgisinde hareket etmeyenleri bir bir düşman ilan eder ve yok ederdi, bu gün yeni söylevler içinde olanlar, arada bir açıpta okusalar Atatürk'ün söylevlerini kendilerinden utanırlar diye düşünüyorum, kendi evlatlarına kurşun sıkanlar dış güçlerin maşası olmaktan kurtarmadığı sürece vatana ihanet etmiş olacaktır, yüz yıllardır birlik içinde yaşadığımız milletlerimizle bile senlik benlik kavgası yaşanıyor, bu gidişata dur demenin zamanı geldi de geçiyorda, vatan ihanet edenler açılım safsatasıyla evlere salınıyor bu ne anlama geliyor?
Bunca verilen Şehitler neden verildi o zaman?

Bunlara gücümüz mü yetmedi de bu yol seçildi?

Kimden çekiniyoruz?

Kimin etkisinde kaldıkta bu yola baş vurduk?
 
Ey büyük Atatürk! Açtığın yolda, gösterdiğin hedefe durmadan yürüyeceğime ant içerim.

Varlığım, Türk varlığına armağan olsun.

"Ne mutlu Türküm diyene!"
 
Mehmet ÖZKARAMAN
http://gazilerim.com/index.html?ek=yazar&nu=309  
 
 


 
 
.
 
 
 


Son Haberler

Hits: [srs_total_pageViews] Visitors: [srs_total_visitors]
Copyright © GUNDEM.be
Site içeriği ve dizaynın tüm hakları GÜNDEM.be websitesine aittir.
Kopyalamak ve izinsiz kullanmak kesinlikle yasaktır.