Liseyi okuduğum yıllarda 5-10 bina ötemdeydi, burnumun dibindeydi yatmış olduğu o bina, o hapishane.
Başımıza baş olanlar işte oradan geldi. Biz getirdik.
Peki şimdi mi ne oldu?
Şimdi;
4+4+4 yasası geldi. Çocuklarımız ağzında emzikle okula gidiyor. Bilinçli aileler, rapor alıp göndermemeye yeltenince geri zekalı oluyor çocuklarımız. Sonra bir de, bir mektup ve fotoğraf gönderiliyor o bebeklere.. Sonra efendim, MUSTAFA KEMAL ATATÜRK’ ümüzün resmi, gençliğe hitabesi ve İstiklal Marşımız kaldırılıyor bedava dağıtılan ders kitaplarından. Hatta müfredat dışı bırakılıyor ulu önderimizin ilke ve inkılapları. Yetmeeez. Bir de ‘Geçen nesiller dinsiz fakat bunlar dinli yetişecek.’ diyerek zorunlu din dersleri getirildi, imam hatip ortaokulları açıldı.
Sonuç: ölen bir nesil!
Şimdi;
Her gün ölüm haberiyle uyanmak var. Her gün bir sürü ocağa düşen ateş var. Her gün kan, her gün gözyaşı var. Her gün ‘Vatan sağ olsun!’ var. Her gün anneler ağlıyor, çocuklar öksüz kalıyor, kadınlar dul. Tabutlar geliyor baba ocaklarına her gün. Feryatlar, figanlar… Niketim o bedenler toprağın soğuk yüzüyle çok erken tanışıyor. Gidenler geri gelmiyor. Ama kalanlar akıllanmıyor.
Sonuç: ölen on nesil!
Şimdi;
Kış yaklaşıyor. Sevgili bakanlarımız elektriğe ve doğalgaza zammın yaklaştığını söyledi. Bundan önce petrole de zam gelmişti. Ondan önce pirince, şekere, patatese, domatese, bakan(bakmayan) maaşlarına, zarta, zurta… Bilen biliyor zaten. Ama askeri ücrete zam gram hesabı (açlık sınırının altında). Küçük esnafa ölüm. Ay sonunu getiremeyen onca işçiye ölüm. Ailelerine ölüm. Bakanlar anne baba da işçi esnaf halk anne baba değil mi? Onlar evlerinde bile yemek yemezken, biz zaten evlerimizde yemek yiyemiyoruz ki. Biz 60 ay ile bi ev almaya çalışırken, onların köşleri, sarayları, villaları var dimi. Çoğu baba her akşam eli boş eve dönerken, çoğu anne evlatlarının karnını nasıl doyuracağını düşünürken, çoğu aile evlatlarını mahcup etmemek için istediklerini alıp ertesi gün fazla mesai yaparken; onlar mecliste uyumuştu dimi? Onlar evlerine çocuklarına aldıkları gemiciklerle gitmişti dimi?
Sonuç: uyuyan insanlık!
Şimdi;
Yerini kargalara kaptıran bir parti var. Kendi içlerinde düştükleri savaşa dalmış olan bir parti. Orda bir parti var çok uzakta, o parti bizim partimizdir. Bakmasa da görmese de o parti bizim partimizdir. MUSTAFA KEMAL ATAÜRK’ ün partisidir. O koskoca adam oyun oynamadı o partide, uyumadı! Uyumak, görmemek, bilmemek, sahip çıkmamak sizin ne haddinize. İhtiyacınız olanlar yok mu ? hadi diyeceğinizde size güvenen milyonlarca insan, uğrunuzda binlerce genç, arkanızda ATATÜRK. Kendine gel gözünü sevdiğimin CHP’ si.
Sonuç: uyuyan bir parti!
Şimdi biz ne mi yapmalıyız?
Şimdi biz,
Eğer bir nesil öldürmek istemiyorsak;
Eğer on nesil öldürmek istemiyorsak;
UYUMAYACAĞIZ!
UYUMAMALIYIZ!
Susmak, boyun eğmek bize göre değil. Yanlış hesap Bağdat’ dan dönermiş. Döndürelim GİTSİN.
Aslı Altıner