Noel yortusu, yılbaşı gecesi, yolculuk, ziyaret, eğlence, hediye derken günler birbirini kovalıyor.
Ve tükeniyor ömürler…
Zaman akrep görmüş yelkovan gibi kaçıyor günümüzden, gecemizden; akıp gidiyor yaşam köprümüzün altından.
Her kültürde nesilden nesile geçen gelenekler vardır.
Türkiye`de benim köyüm Gemlik-Umurbey`de de kız isteme, mendil verme, söz kesme, nişan, kına gecesi, içinde küçük altın gizlenmiş baklava tepsisi gelenekleri hâlâ ısrarla uygulanırlar.
Hıristiyanların 6 Ocak yortusu Aya Epifani de bunlardan biridir.
"Epiphanie" Yunanca kökenli bir sözcük olup "ortaya çıkma, görünme" anlamına gelir. Hz. İsa Peygamberin vaftiz edildiği gündür.
Çok uzun süre Noel`den de önemli bir gün olarak kabul görmüştür.
Kilise 5. asırdan itibaren bu olaya önem atfetmiştir.
İstanbul’da yaşayan ortodoks Rum vatandaşlar bir papazın suya attığı haçı çıkarmak için buz gibi suya dalarlar.
Bu gün kutlanırken Fransa`da 14. asırdan beri kral galetası yenilir.
Galeta milföy hamurundan kayısı kompostosu veya badem ezmesi katılarak tereyağı ile hazırlanan ve içine bulan kişiye mutluluk getireceğine inanılan bir nesne saklanılan yuvarlak tatlı bir turtadır.
Romalılar döneminde bu nesne genellikle beyaz veya siyah bir bakla idi.
Bu zamanla her ailede kutlanan bir gelenek haline dönüştü.
Gizli nesne veya baklayı bulan "Kral" ilan edilir…
O da kendisine bir "Kraliçe" seçer.
Kralın veya Kraliçenin başına yaldızlı bir taç konulur.
İmtiyazlı kişi olur, kapris yapma hakkı kazanır.
Zaten naz, cilve ve hatta kapris yapmanın başka adı değil midir sevmenin?
Herkesin nazı çekilir mi?
Tabii herşeyde olduğu gibi ölçüyü kaçırmamak kaydıyla.
Zira "fazla naz aşık usandırır" derler, duymuşsunuzdur mutlaka.
Turta davetli sayısından bir fazla parçaya bölünür.
İlk parça ailenin en küçük çocuğuna verilir.
Hani bizde de "su küçüğün, söz büyüğün" derler ya!..
Askerdeki evlat, avdan henüz dönmemiş balıkçı, yolu gözlenen bir akrabanın payı da saklanır.
Sizleri hiç unutmadık anlamında…
Ve saklanan bu parçanın uzun süre küflenmeden ve bozulmadan kalması uğur sayılır. Fazlalık parça "Tanrı parçası" kabul edilir ve gelen ilk fakire ikram edilir.
Can sıkmamak için daha fazla ayrıntıya girmiyorum.
Bu kutlamalar 12 gün sürer.
Gelenekler ülkeden ülkeye, ve hatta aynı ülke içinde bölgeden bölgeye, yerel farklılıklar gösterir.
Tüm dinlerin bayramlarında amaç bir araya gelmek, mutlulukları ve acıları paylaşmak, hasta ve yoksulları düşünmektir.
Hatırlamak ve hatırlanmak insani bir gereksinme ve güzel bir duygu sonuçta.
Oğluz Onur ve gelin kızımız Gökçe dün alışveriş yaptılar.
Bugün bize Pazar kahvaltısıına geldiler, ellerinde bir kral galetasıyla birlikte.
Bir mağza reklâm amaçlı 50€ tutarında alışveriş yapanlara ücretsiz verdiğini duyurdu galetayı…
Hanım da kahve yaptı.
Yedik, içtik, güldük, hasret giderdik hep birlikte…
Piyango dün akşam küçük oğlumuz Onur’a vurdu ve 2017’da evimizin kralı o…
Elma, kayısı, şeftali, badem, vb… değişik meyve tat ve aromalarıyla birlikte.
Hıristiyan komşularınıza bir jest yapabilirsiniz mesela!
Bugün tanıdığımız bir aile Hırristiyan dünürlerini ziyarete gidiyor meselâ.
Maksat kaynaşma, sıcaklık, muhabbet sonuçta…
Kilise çanları ısrarla çalıyor şu anda uyanmaya ve çabuk olmaya davet edercesine!
Komşularımızın geleneklerine olan saygımızı göstermiş oluruz!
Bereket paylaşmadan kaynaklanan bir çoğalmadır.
Avrupalılar galeta yerken şampanya, beyaz şarap veya elma şarabı içerler genelde.
Alkole muhalifseniz çay, kahve veya meyve suyu da olabilir tabii ki.
Bursa`nın o meşhur ve dünyanın tartışmasız en nefis gazozu Uludağ da fena gitmez hani. Herkese afiyet olsun ve yarasın!
Umarım baklayı siz bulur, "Kral" veya "Kraliçe" olursunuz.
Ve inşallah ömrünüz sevgi üzerine inşa edilmiş tahtlarda geçer, tüm sevdiklerinizle birlikte.
Sağ salim krallar kraliçeler gibi…
Yakup YURT © - 08.01.2017