Haberin yayım tarihi
2009-01-07
Haberin bulunduğu kategoriler

Soğuklarda Havadan Sudan Dertleşme..

Rahmetli Türk feminist yazar Duygu Asena'nın "Kadının Adı Yok" dediği gibi, yaşamın cilveleri birçok insanı adsızlaştırıyor.
Sizin gibi, benim gibi, iki elli, iki kollu, kalbi atan, yani yaşayan birçok insan yaşamıyor aslında.
Ölüsü bulunana kadar.
Günümüz dünyasının en bolluk, bereket ülkesi Belçika'da işte öyle isimsiz, parasız, çulsuz, pulsuz, evsiz, barksız, sevgisiz, kimsesiz, aç ve açık sayısız insan var.
Bekleyen, bekleyen, hep bekleyen…
Ömrü beklemekle geçen.
Beklerken ölen, ölümden önceki bekleme süresini teselli sayan.
***
Gazete okuyanlar, TV izleyenler daha kolay anlasınlar diye jenerik adlar takılıyor onlara…
"Sans-papiers" gibi, "SDF" gibi…
Fransızcada birşeylerin kısaltması.
Birincisi "kağıtsızlar" demek, ikincisi "Sabit İkametgahı Olmayan" demek.
Yani daha basit bir tabirle "kaçaklar" ve "Sokakta Yatanlar"…
Ve bu insanlar bizimle birlikte, bizim yanıbaşımızda, bizim içimizde yaşıyorlar.
Yıllardan beri…
Öyle tek-tük, üç-beş tane değil.
İlgili makamlar sayılarının yüzbinleri bulduğunu söylüyorlar.
Ve bu insanlar yiyor, içiyor, yatıyor, hastalanıyor, yaşıyor sonuçta.
Her insan gibi, siz gibi, ben gibi.
Ve çalışıyorlar kaçak ve sigortasız.
Sömürü düzeninin hiç saygısı yok insana.
***
Belçika'da müthiş soğuk kış günleri yaşanıyor.
Kuzey kutbundan veya Sibirya'dan geldiği söylenen alışık olmadığımız kadar titretici bir soğuk…
Geçmiş yıllara benzemiyor.
Mecbur kalmadıkça dışarıya çıkmak akıl kârı değil.
Meteorolojiye göre dün gece – 21,9° C ye inmiş cıvalı termometre.
Akşam haberlerinde Brüksel metrosunda 32 yaşında bir erkek cesedi bulunduğu söylendi !
***
Dilenmeyi pek sevmiyor Batı Avrupa'nın fakirleri.
Fransızca'da "Restos du Cœur" dedikleri, 1986 da vefat eden Fransız mizahçısı Coluche'ün kurduğu "Gönül Lokantaları" garibanları mükellef yemeklerle doyuruyor.
Kâr Amacı Gütmeyen Dernekler (asbl) bünyesinde maliyetine satılan leziz yemeklerle !
Saint-Gilles Belediyesi sosyal yardım sandığının açtığı Gönül Lokantası gibi…
Muhabirin uzattığı mikrofona, altmış-yetmişlik Brükselli bir amcanın verdiği cevap yediği yemek kadar nefisti.
"Yemek mi ? İyi de ne demek ? Nefiss…mi nefis ! Burada yalnızlığa yer yok. Buradaki herkes benim dostum" dedi tüm içtenliğiyle.
Orada olup o adamla o yemeği paylaşmak istedi canım.
Paris'te olduğu gibi, Brüksel'de de sanatsal becerilerini sergiliyor ve cömertliğinizi uyandırıyor muhtaçlar.
Akordeon, gitar, keman çalarak gezdiğiniz meydan veya sokağı canlandırıyor, neşelendiriyorlar.
21 Aralık 2008 Pazar günü Paris'te Sacré-Cœur'ün Tertre Meydanındaki İskoçyalı kemancı, veya Notre-Dame Köprüsü üzerinde akordeon çalan sakallı Brötanyalı gibi.
***
Sözüm o ki hafifi, ılımanı, sertiyle sıcak, soğuk, yağmur, sel, deprem, rüzgar, fırtına, bora, tufan, tayfun, yıldırım, dalga, tsunami, vb… 
Hepsi Allah'tan.
Başa gelen çekilir.
Doğru.
Ama birşey daha var ki onu yaptığımız oranda insanlaşır ve uygarlaşırız : Paylaşmak.
"Dertler paylaşıldıkça azalır, zevkler paylaşıldıkça çoğalır"…

Yakup Yurt © - Brüksel, 07.01.2009
yakup.yurt@skynet.be 
  
 

Son Haberler

Hits: [srs_total_pageViews] Visitors: [srs_total_visitors]
Copyright © GUNDEM.be
Site içeriği ve dizaynın tüm hakları GÜNDEM.be websitesine aittir.
Kopyalamak ve izinsiz kullanmak kesinlikle yasaktır.